-
14.
0o emekçi kardeşin ananı bacını fordlasa, benim annem bir kezban diye başlık açar mıydın? sen hiç düzgün giyimli, takım elbiseli fordçu gördün mü? sosyal statü nedir bilir misin? şimdi gibtirgit ucuz roman yazarlığını başka yerde yap.
-
13.
0Güzeldi kardeş şuku
-
12.
0Sımsıcak bir metrobüs öyküsü...
-
11.
0ya al işte amg hadi diyorum bizim başımıza geldi ne cevap vericez o kevaşeye , yazık çocuğa en fazla sen ne diyorsun yok öyle birşey falan demiştir ama o utanç yetmiştir ona , ak kezbanı
-
10.
0metrobüs ne??? (bkz: bugün işe gitmeyenler)
-
9.
+8 -2lan dıbını gibtimin böyle hikaye yazcaksan git ekşide yaz huur çocuğu.2 satırlık olayı 10 paragrafta yazmış amk. bende mizah falan var diye okudum. bildiğin ekşici mizahı benzetmeler falan amk. yazarın metrobüsü sevgiliye benzetmesi falan bunlar sana komik gibi geliyor ama değil. komik olan osurmak. komik olan sıçmak
-
-
1.
+2@1 den ümidi kestim senden de bi tak çıkmamış amk he komik olan osurmak, sıçmak amk liselisi
-
-
1.
-1lan gerizekalı ona bi noktaya parmak basmak için değindim. mizah anlayışımı görüşlerimi merak ediyosan şukulanmış entrylerime nick6 ma falan bakarsın amk tek kelimeden analiz yapmak nerden çıkmış.ama bu adam besbelli ekşici işte.bu yazıda baştan sona gibik saçma bi yazı.
-
1.
-
1.
-
8.
0Tavla çay dedin orda bıraktım.
-
7.
0sanki çalıntı ama ne bileyim hakkını yemeyim
-
6.
+2güzel gidiyodun sonu hayal kırıklığı oldu bu yüzden eksi
-
5.
+3 -1cümleler arası geçişlerini ve olay örgünü aynı zamanda kahramanları betimlemeni beğendim. Emeğe şuku
-
4.
-1ekmek banmak istiyor dan sonra okumadım
-
3.
0çok mu tıkalı la bende yola çıkıcaktım çıkmıyım o zaman amk yollar yeşil ama metrobüs mü kitli
-
2.
+1 -2Metrobüste hadiseyimi gördün demeye gelmiştim amk
-
1.
+34 -6kar yağışı dolayısıyla metrobüsler kilit olmuş... yolcu yoğunluğundan dolayı kapıları kapatamayan metrobüsler hareket etmekte çok geç kalıyor... metrobüsler çok geç geliyor. her durakta insan yığını var...
sigaralar yanıyor sönüyor yeni sigalar yakılıyor,bir taraftan tavla atanlar... bir taraftan çay demleniyor... gözler ufukta. uzunca bir bekleyişten sonra sarı rengi ve yüreklere ferahlık veren far hüzmeleriyle sevgili görünüyor... insanların biraz önceki tutumu bir anda değişiyor herkes ayaklanıyor. herşeyi bırakıp yola yanaşıyorlar. sevgiliye kavuşamasalar da ona dokunmak cdıbına ekmek banmak istiyorlar. içeride olup hele de oturan bu seçilmiş insanları görmek istiyorlar... itişmeler kakışmalar başlıyorve metrobüs yanaşıyor. kapılar açıldığı vakit kadın erkek demeden herkes itiş kakış sevgilisine leylasına yani metrobüse binmeye çalışıyor. nasıl bindiği önemli değil, binmek uğruna kimi harcadığı önemli değil... kimlerin hayatlarını kararttığı umrunda değil... gözünü aşk bürümüş bütün sevdalılar bir yerinden tutunsalar da şu metrobüse bir binebilseler daha ne isterler di ki...
sevgilisine kavuşanlar şanslı... zütünü kamuya açmış olsa da sevgiliye kavuşmanın verdiği mutlulukla hiçbirşey umrunda değil... ancak binemeyenler ise içlerinde tatlı bir hüzünler yeni sigarasını yakıyor...
ben de 2 saatlik bu bekleyişten sonra ittire kaktıra metrobüse binebildim. evet binebildim... ellerimi koyacak yer bulamıyorum ellerim havada ama olsun içimde tarifsiz bir sevinç var.. yeni binen herkesin gözünden okunuyor bu sevinç...
kapılar 5 dakikalık cebelleşmenin ardından zoraki kapanıyor ve harekete geçiyoruz. tam o anda bir ses duyuluyor."yalnız siz arkanızı döner misiniz???" sesin geldiği yere baktığımda 20 li yaşlarda bir istanbul kezbanını görüyorum. arkasındaki emekçi kardeşimiz ise sesini çıkartamıyor toplumsal baskı yüzünden belki de çıkartmıyor. belki de özgecanın katline yardım ve yataklık etmekten yargılanmaktan korkuyor...
ama yaşlı dedelerin salavat getirmesi tonunda ve sonundaki S ve K seslerinin rahatça seçilebildiği sözcükler metrobüste yankılanıyor.. ve yolumuza devam ediyoruz...