@117 kusura bakma dostum sınavlarım vardı uzun zamandır online olamadım birinci yılda ben sonuna kadar çalıştım ama kazanadım yeterli kadar olan ders çalışmam değil zamanımdı o yüzden sonraki yıla bıraktım. çalışma progrdıbına da özelden konuşabiliriz

bu kadar ders çalışmaya kendini nasıl şartlayabildin? ilk senede yeterli çalışsaydın girebilir miydin? ben de bölümümden pişmanım ve sınava yeniden giricem çalışmaya da başlamam için kitaplarımın gelmesi lazımdı bugün geldiler ama hastayım yarın başlarım muhtemelen zaman yeterli olur mu? tavsiye edeceğin bir çalışma planı var mı?

üniversite sınavı halt etmiş o sınavın yanında, bir de matematiği ve ingilizcemi unutmuşum biraz. ama şanslıymışım sonlardan da olsa girmeye hak kazandım. birinci yılın sonunda döndüm türkiyeye. içimde burukluk vardı biraz ama olsun. gırgır şamatayla geçirdim yazı. sonrasında çok pişman oldum tabi, iki ay ders çalışmayınca geriliyor insan. geldiğimde biraz zorlandım toparlamakta, ama toparladım. şu anda hukuk dersini cenevre üni. den canlı yayınla uydu üzerinden cenevredeki hocalardan alıyorum ingilizce. diğer derslerde de hakeze çok tecrübeli hocalar giriyor derslerime. hala daha hiç aksatmadan en az 6 saat ders çalışıyorum. boş zamanlarımda ticaretle uğraşıyorum, biradere bile harçlık gönderiyorum bazen. buraya kadar beyler. artık sonrasında ne olur ne biter allah kerim. sürçi lisan eylediyse affola. sorusu olan varsa tek tek cevaplamaya çalışırım, vesselam.

çok iyi bi üniversitenin dil kursuna başladım. ilk başlar kültür farkından dolayı alışmak yemekler vs. çok zor oldu, hele çince öğrenmek beni beş yıl yaşlandırdı diyebilirim. ilk bir ay hem aile özlemi hem gurbet hem alışamamak vs. dolayı yastığım ıslak yatardım, ağlamaktan. sonrasında biraz alışmaya başlayınca tekrar derslere verebildim kendimi. günlük 8 saat ders çalıştım, 4 ayın sonunda 3 yıllık müfredatı bitirmiştim. dili öğrenince diğer insanlara da içini açabilmeye başlayınca çok rahatladım. burada toefl tarzı sınavlar var, 4 ayın sonunda çokiyi bir dereceyle geçtim sınavı. toplamda 50-60 türk vardı, yıllardır ordaymışlar. ağızları açık bakıyorlardı bana. her neyse, sene sonunda başka bir üninin sınavına girdim, kendi bölümünde dünyada en iyi ilk 10 üni arasında. adını veremiycem çünkü toplamda 3 türk mezun olmuş, adımı ifşa olabilir. çince ingilizce ve matematik sınavlarına girdim, sondan 4. olarak üniye girmeye hak kazandım.

çevremdem sen aptal mısın buraya girmek için çok uğraştın hepsi boşa gidecek, gittiğin yerde neyin ne olcağı kazanabileceğin kesin değil vs tarzında çok yorumlar aldım. o kendini aydın sananlar bile (aydın kimlikliklerine tüküreyim) vazgeçirmek için çok uğraştılar. ama vazgeçmedim. bavulumu hazırladım, yurtdışı eğitim danışmanlığı aracılığıyla vizemi aldım çin e geldim. ne kadar zor olduğunu biliyordum ama zorlukla mücadele etmek beni artık mutlu ediyordu.

sonrasında hacettepe tıp bölümünü kazandım. bir ay kadar gittim üniversiteye. iki yıl önceydi sanırım. tıpta okumak güzel bir şey, ama dünyayı anlamaya başladığınız zaman işler değişir. tıp okumak bence hamallık beyler. 35 yaşına kadar emek veriyorsunuz, 40 yaşından sonra para kazanmaya başlıyorsunuz. dünya siyasetini çok iyi takip ediyordum o zamanlar. ve beni tıppın kesmeyeceğini anladım, yurtdışına çıkmaya çok da iyi bir ünide okumaya karar verdim. ailem ilk başta karşı çıktı ama sonrasında peder bey arkamda durdu, diğerlerine çok da söz düşmedi zaten.

lan o puanla ne yaptın hangi bölümü seçtin onlarıda yaz

kusura bakmayın haftasonu anca devam edebileceğim beyler. hayırlı cumalar, haftasonu görüşürüz.

vay mk helal panpa azmine hayran kaldım. Bende azmedip hedeflediğim askeri okula girdim. Azim olmadan güzellik olmuyor cidden.

@108 hikayeyi zütünlemi okudun panpa dikkatli oku :D

devam panpa helal de o kadar para pc filan zengin değildiniz hani

Sen devam et ben dinliyorum seni

beyler lise zamanını özet geçtim yurtdışı macerasına geçicem takipte olan devam etmemi isteyen var mı?

tekstil işini görünce konuya bağımlı oldum bin. tekstil mühendisiyim tekstil yardımcı kimyasallarında çalışıyorum. düz boya bizim işimiz

aksam devam ederim beyler

peder bey benle iletişim kuramıyınca kendisi girmiş bakmış sonuçlara. hemen gidip lüks bir telefon ve bilgisayar almış. geldi yanıma diyalogları söyleyemeyeceğim kredi kartını bıraktı alışveriş yapmam için bilgisayarı ve telefonu da verdi. kabul etmedim, biraderime hediye ettim aldıklarını. ben zaten hediyemi almıştım ekgib olsun o kadar da.

gene kısa geçicem beyler. ygs ye girdim sonuçlar bir haftada açıklandı ilk 6bindeydim. bu sonuç fena değildi ama tırnağımla kazıyarak sıfırdan gelmiştim. memnun olmadım ve 7 saatden 12 saate çıkardım çalışma saatini. çok yoruluyordum ama 2 ay sabredecektim. çok zor geçti 2 ay, hayatımın ikinci bunanılımı desem yeridir, 4 kilo vermiştim sanırım. sonrasında lys ye girdim, sonuçlar açıklandı. biyoloji kimya 30da 30 olmuş, geometri 1 yanlış fizik 26 net matematık 48 net. 1122. olmuşum yerleştirme puanım. aynı zamanda edebyat sınavına da girmiştim onda da 2300 kusurdu sanırım. öss sonuç sayfasını kapattım beyler, kapıyı kapattım, iki gün ağladım. kimseyle ne konuştum ne de yemek yedim. anladım ki yıllarım boşa gitmiş şimdiye kadar, aynı hatayı tekrar yapmamak için kendime söz verdim. ha şimdi burda ne işiniz var diyebilirsiniz, haklısınız. gurbetteyim 2 yıldır ve daha çok yıl burda kalacağım. benim içimi açabileceğim, bana memleketimi hatırlatan yer burası olduğu için arada giriyorum buraya.

diğerlerini de uzun çalışmalar sonucunda hallettim, tek geometri çözemiyordum. pederden rica ettim saati 60tlye bi hoca bulduk. özel ders aldım 2 ay kadar. hocam o kadar iyi bir insandı ve o kadar çok sevmiştim ki her türkiyeye dönüşümde elini öpmeye gittiğim insanlardan birisidir. birisini sevince ona karşı sorumlu olursunuz beyler istemeden de. geometri sorularını çözünceye kadar yaklaşık 1100 küsur soruyu hoca tek tek anlatmıştı. her gün dönüşümlü olarak tekrar ettim sorularının cevaplarını, çözüm şekillerini.2 ay sonra tek başıma yapabilmeye mantığını anlamaya anca başladım. neyse bu faslı da kısa geçeyim. sonrasında ise denemelerde sonuçlar gerçekten iyi gelmeye başlamıştı.

daha önce alışmış olduğum şeyleri hiç bırakmadan bu sefer günlük 7 saat çalışmaya oruç tutarken dahi devam ettim. (7 saat okul yoksa hiç bi şey beyler keşke on saat çalışsaydım.) başlarda lys konuları o kadar zor geldi ki tercih yapmadığıma pişman olmuştum. tarihteki önemli insanların hayatlarını okumuştum. çoğunda bendeki imkanların yüzde biri yoktu belki. ama onların yaptıklarının yüzde birini ben yapsam kendimi üstün görüyordum. utandım kendimden, ne kadar sıkılsam da zorlansam da cümle cümle anlamaya çalıştım. tek cümleyi anlayamadığım zamanlarda sinirimden ağlarım günleri hatırlarım. öncelikle ygsde sosyal bölümünü bitirdim, tek tek ezberlemiştim ygs sosyal kitaplarını. türkçe bölümünün üstüne düşmedim zaten kitap okudukca yazım kurallarını anlatım bozukluklarını konuyu öğrenmeden yaparsınız. matematiği ise yapmakta çok zorlandım, (şu an çok severim kendisini integrallerle falan uğraşırım hala canım sıkılınca). her konuyu tek tek sayılarını ezberledim, her konu hakkında en az yüz civarı soru çözerdim, zeki olduğumdan değil beyler ya da fullemek için değil, beynim anca alıyordu o kadar soru anca anlamamı sağlıyordu.

tercih zamanına geldik beyler. tercihlerde mühendisliklere bakıyorum büyük şehirlerde tutan yer yok, sağlıkla ilgili tutan yer yok. aile ve çevre tercih yapmamı istiyor bir an önce mezun olup iş hayatına atılmamı istiyorlar. kimsenin benim ne düşündüğüm gibinde değil. sokarım böyle işe dedim, yapmadım tercihi. çok büyük tepki aldım ama değdi sonrasında. peder baktı olmucak elime para verdi git tekrar dersaneye dedi. ertesi gün kaydımı yaptırdım dersaneye. cebimdeki bütün harçlıklarla da üni hazırlık kitapları aldım.