/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 57.
    0
    Rezzzzak
    ···
  2. 56.
    0
    yaz anasını mağarada gibtiğiminin çocuğu zaten bitane çalıntı hikayeni yakaladım buda öyledir diye çugu verdim yaz hadi huurnun doğurduğu heil Burak
    ···
  3. 55.
    0
    Burak kendisi aslında beyler Burak diye biri yok vede bu kör birisi size hikayenin sonu amk :D çalıntı prim vermeyin Suna
    ···
  4. 54.
    0
    rez kareş bekliyoruz
    ···
  5. 53.
    0
    Rezerved
    ···
  6. 52.
    0
    reeeeeeeeeeeeeez
    ···
  7. 51.
    0
    (bkz: Bu bir seri katil hikayesi değildir) çalıntı amini tuttuğum
    ···
  8. 50.
    0
    rezerve
    ···
  9. 49.
    +7
    Yolda giderken bıçak, çakı falan satan bi seyyar satıcı gördüm. Ne de güzel şeyler satıyordu asjkdjk. Kasaturaya benzer bi tane bıçak bir de dikiş tutmaz mı ne öyle bi incecik bıçak vardı ondan alıp yürümeye devam ettim. pekekentin verdiği adrese gelip binanın önünde durdum. O an aklıma Burak geldi yine bi ton yaygara koparacaktı. Her neyse diyerek binadan içeriye girip söylediği dairenin kapısına geldim. Kasatura belimde diğer bıçak ve beyaz eldivenler cebimde çaldım kapıyı.

    P: Hoş geldin evlat (senin gibi babam olsa kendimi taşla ezerim mk).

    B: Hoş bulduk abi ben seni rahatsız etmeyeyim geç oldu yenge falan da evdedir rahatsız olmasın

    P: Yok koçum yengen evde değil annesigile gitti bende biraz keyfime bakayım (sırıtarak)

    B: Haklısın abi (gülümseyerek)

    Diyip iki elimi cebime soktum. Sağ cebimden bıçağı çıkarıp kasığına soktum. Bağırmak için ağzını açtığı anda sol cebimden bi deste parayı çıkarıp ağzına sokarak kestim sesini. Elini yüzüme attı orusbu evladı. Baktım devrilmeyecek ayı oğlu ayı. Bıçağı çıkarıp diğer kasığına soktum. Dizleri üstüne çöküp ağlamaya başladı. Kapıyı kapatıp içeri girdim bu gece daha çok ağlayacaktı. Bıçağı tekrar çıkarıp sağ gözüne soktum. Tek göz fazlaydı bile orusbu çocuğuna. Kendini sırt üstü yere bıraktı. Bayılmış taklidi yapmaya çalıştı ama çektiği acı engel oldu tekrar bağırmaya çalıştı. Ayağımla ağzına basıp susturdum. Sessiz olursan belki yaşarsın dedim (yalancıyı gibmiyorlar ya). Ayak bileğinden tutup çevirerek yerdeki halının yardımıyla salona kadar sürükledim. Ölmeden önce yaşaması ve duyması gereken çok şey vardı. Ağzından paraları çıkarıp fırlattım. Kanepeye oturup konuşmaya başladım.

    B: Üç kuruş para verdin diye anamıza kadar söversin, sabah akşam demeden çalıştırıp hakkımızı tam olarak vermezsin, her dakika kovmakla tehdit ederin, izin isteriz vermezsin, sigortamızı adam gibi yatırmazsın ama bunların hepsini gibtir et sen benim Deryama nasıl dokunursun. Söyle bakalım hacı dayı neresine dokundun Deryamın.

    P: Yalan iftira yeminle Derya benim kızım gibidir. Yanlış anlamıştır ben onun babası sayılırım.

    B: Hacı dayı bak bi gözün kaldı canımı sıkma benim adam gibi cevap ver yalanlar seni hayatta tutmaz. Neresine dokundun Deryamın

    P: (ağlayarak) Beline

    Gözümün önünde canlandı Deryamın o korkak hali. Bıçağı beline sapladım. Yine bağırmaya başlayınca elimle ağzını kapattım.

    B: Başka?

    P: Bırak gideyim Allah aşkına ne istersen veririm

    B: Başka?..
    Tümünü Göster
    ···
  10. 48.
    +5
    Elim ayağım titreyerek konuşmaya başladım.

    B: Abi günaydın

    P: Ne var sabah sabah

    B: Abi ben çıkışımı vermek istiyorum

    P: O niyeymiş beyefendi?

    B: Abi babam çok hasta memlekete gitmem lazım

    P: iyi sen bilirsin iki günlük paranı keserim ama

    B: Niye iki gün abi

    P: Canım öyle istiyor mk gibtir git muhasebeden paranı al hangi cehenneme gidiyorsan git

    B: Eyvallah abi

    Çok kötü oldum mk akşama kadar nasıl sabredecektim. Deryamı görmeliydim. Biraz içeride oyalanıp yanına gittim belli ki ağlamıştı. Hiç bişey yokmuş gibi naber ne yapıyorsun dedim. Gözlerini kaçırarak hiiç dedi. Orusbu çocuğu kızı ne hale getirmişti. Ben işten çıkıyorum dedim. Kafasını kaldırdı çaresizce baktı gözlerimin içine belli ki gitmemi istemiyordu. Yolun açık olsun dedi umutsuzca. Kendine iyi bak diyip muhasebenin yolunu tuttum. Paramı alıp çıktım iş yerinden artık akşam olmasını beklemem gerekiyordu. Gidip sahilde bi banka oturdum saatlerce hiç bişey yapmadan denizi, beyaz martıları seyrettim. Bu gece başka olmalıydı. Eldiven lazımdı bana. Semtte buluna bi sağlık ocağına girdim. Danışmada duran adama abi şurda yaralı bi köpek var veterinerim ben. Varsa bikaç tane beyaz eldiven verebilir misin dedim. Sağolsun kutuyu önüme bırakıp istediğin kadar al yeğenim dedi. 4 tane alıp teşekkür ederek çıktım. Hava iyice kararmaya başlamıştı. Biraz daha dolanıp telefonu çıkarıp patronu aradım.

    B: Alo abi iyi akşamlar rahatsız ettim

    P: Yine mi sen mk ne var

    B: Abi bugün muhasebe de bi karışıklık olmuş bana 700 lira fazla para vermişler

    P: Nasıl olur lan

    B: Valla bilmiyorum abi zarfın içindeydi şimdi çıkarıp saydım. Yarın sabah erkenden yola çıkacam iş yeri de kapalı diye seni aradım nerdeysen söyle ben getireyim hak geçmesin

    P: Aferin evladım hak yemek kötü bişey takdir ettim seni. Evdeyim koçum ……….

    Neyse adresi tarif etti. Bende yola koyuldum mk.
    ···
  11. 47.
    +5
    Otobüs geldi binip eve gitmek için yola koyuldum. Durakta inip sıcacık ekmek almak için fırına doğru yürüdüm. Bu ekmekler de olmasa içimizi ısıtacak bişey bulamayacaz mk. Evet evet kan da sıcak ama kuruyunca yapış yapış oluyor sinir oluyorum mk. Neyse binadan içeri girip asansörle yukarı çıktım. içeri girdim Burak kanepeye kıvrılmış uyuyordu. Uyanırsa yine iş çıkaracaktı başıma sessizce ekmekleri masaya koyup dolabı açtım sadece domates kalmıştı. Geberecem açlıktan bu nedir arkadaş iş bende alışveriş bende temizlik bende bıktım yeminle. Neyse ki ekmek sıcaktı. iki domates çıkarıp tabağa doğradım. Koydum masaya oturup yemeye başladım. Domates kan yapar sajdks. Az da olsa bişeyler zıkkımlanıp kalktım masadan masayı toplayıp salona geçtim. Burak hala uyuyordu. Uyandırmadan odama doğru sessizce ilerlerken o cılız sesi geldi kulağıma.

    Bu: Ben sana bi daha yapma dememiş miydim?

    B: Ne yaptım lan ben

    Bu: Ben sana söylemediğim halde birini öldürdün yine

    B: gibtir lan kimseyi öldürmedim ben

    Bu: (yalanını gibeyim bakışıyla) Yapma canı yanan sen olacaksın

    B: Lan herkesi kesip doğruyorum yengene bi güzellik yapayım dedim burnumdan getirme

    Bu: Bi daha olmasın

    B: Peki babacım

    Mk sorunlu mudur nedir verem eder bu adamı. Neyse gibtir et diyip odama yöneldim. Yatağa girip uyumaya çalıştım. Ama beni uyutmayan bişey vardı. O zaman farkettim hayvan gibi aşık olmuştum Deryaya. Hemen yarın açılmak geldi içimden. Sonra kendime geldim lan kız iki güler yüz gösterdi diye hemen sevgili mi olacaktı benimle. Sağa sola döne döne uyudum sonunda. Sabah erkenden uyanmıştım. Kalkıp üstümü değiştirdim. Sessizce kapıyı çekip çıktım evden. Burak bini uyanırsa yine laf sayıp sinirlerimi bozacaktı. Otobüse binip işe gittim. iş yerinden içeri girdim sağ tarafta büro gibi bi yer vardı. Koca zütlü patronu sonra da Deryamı gördüm ayakta durmuş konuşuyorlardı. O anda hiç beklemediğim bişey oldu bu bin patron elini birden Deryamın beline attı. Lan ne oluyor mk diye aklımdan geçirerek izlemeye devam ettim. Derya kendini çekti ama bu orusbu evladı kızı zorla kendine çekiyordu. Deryam o anda elinden kurtulup kendini bürodan dışarı attı. Kan beynime sıçramıştı (belli ki daha çok yerime sıçrayacaktı). Deryam beni görmedi hemen arkasından ben girdim büroya.
    ···
  12. 46.
    +5
    beyler derdim şuku değil daha önce okuyan panpalarım bilir. ama şu ilk entrye bi el atın yukarılara çıksın başlık herkes okusun
    ···
  13. 45.
    +4
    Lan insan bu kadar yavşak olamaz erkek var yanında niye bakıyorsun orusbu evladı. Burda bişey yapamazdım belki de yapabilirdim bilmiyordum. Bu orusbu çocuğu karşısındakine eğilip bişeyler söyleyerek Deryamı işaret etti diğeri de bakıp güldü bin bin. Artık değil kafe cami olsa ben bu pekekenti keserim diye geçirdim içimden. Ama mecburen kalkmasını bekleyecektim. Bu orusbu çocuğu bakmaya devam ediyordu. Ödüm kopuyordu Derya görecek diye. Neyse ki görmeden adam kalkıp tuvalete gitti. Masanın üzerinde porselen bi küllük vardı hemen dikkatimi çekti mk. Deryam dışarıya bakarken yavaşça çekip aldım masadan. Ben de adamın arkasından tuvalete gittim. içeride iki tane tuvalet vardı bu sapık bin kızlar tuvaletine girmediyse içerideki oydu. Diğer kabin boştu zaten. Diğer kabine girip kapıyı kapatmadan beklemeye başladım. inşallah kimse gelmez diye düşünüyordum ki adam çıktı tuvaletten. Lavaboların olduğu tarafa döndüğü anda kafasına var gücümle küllüğü geçirdim. Birden çığlık attı orusbu evladı. Allahtan hafifte olsa müzik vardı kafede. Bi elimle ağzını kapatıp tekrar tüm gücümle vurdum kafasına şuurunu kaybetti kafatasını gibtiğim. iteleyerek kabine sokup klozetin üzerine oturttum. Baktım karşı koymaya çalışıyor tekrar vurdum kafasına (ne kalın kafalıymış mk). Bu kez tam bayıldı oturdu klozete. O an çıkarıp çükünü kesmek geldi içimden ama eldiven yoktu yanımda. Üzerinden ceketini çıkarıp kafasına örttüm (kanlı kanlı kızın yanına gidemezdim ya). (ceketi değil ama gömleği beyazdı) Başladım vurmaya kaç kere bakmıştı Deryama bilmiyorum ama ben garanti olsun diye en az 20-25 defa var gücümle vurdum kafasına. iyice patates olmuştu kafası. Bu iş fazla uzamıştı kafe tuvaleti mk. Ya yakalanacam yada gey sanacaklar (yakalanmaktan daha kötü sajdhajs). Neyse çıktım kabinden. Elimi yıkayıp tekrar masaya döndüm.

    B: Biraz yürüsek mi kötü oldum sanki

    D: Hadi ya neyin var

    B: Bilmem midem bulandı sanki (o kadar kana mide mi dayanır mk)

    D: Peki kalkalım ama iyi hissetmiyorsan bi taksi çağırayım hastaneye gidelim

    B: Yok canım biraz hava alsam geçer

    D: Peki sen bilirsin..

    Neyse kalktık dediği gibi hesabı ödetmedi bana canını yediğim. pekekenti öldürmem iyi olmuştu mk Deryamla yürüme fırsatı bulmuştum. Baya bi yürüdük arada dönüp iyi misin bişeyin yok değil mi diye soruyordu ya içim ısınıyordu yeminle. Baya bi yürüdükten sonra durdu yüzüme baktı. Nasıl hissediyorsun kendini dedi. Kafamı kaldırıp gözlerinin içine baktım. Şimdi daha iyiyim dedim. Yine kıpkırmızı oldu başını önüne eğdi. iyiysen ben gideyim baya geç oldu. Otobüs kalmaz sonra dedi. Peki diyerek durağa bıraktım. Otobüs geldi bindi otobüse. Bende eve gitmek için otobüs beklemeye başladım.
    Tümünü Göster
    ···
  14. 44.
    +1
    Geldim beyler partlar gelmeye başlayacak.
    ···
  15. 43.
    0
    oknuru asg1
    ···
  16. 42.
    0
    Çalıntı
    ···
  17. 41.
    0
    Rez devam
    ···
    1. 1.
      0
      Geldim panpa devam ediyorum.
      ···
  18. 40.
    0
    Rezerved 7
    ···
  19. 39.
    +6
    Mesai bitimine 10 dk kalmıştı. Deryamın yanına gidip biraz abes olacak belki ama iş çıkışı bişeyler içebilir miyiz birlikte dedim. Uzun uzun baktı yüzüme içimden aha sıçtık kesin tersleyecek diye düşünürken o billur gibi sesiyle ben ısmarlayacaksam olabilir dedi. Allahım sana geliyorum. Lan o kadar mutlu oldum ki anlatamam. Erkek adama yakışır mı ya diyerek bin gülüşü attım. iyi sen bilirsin diyip arkasını döndü. Tamam ya sen nasıl istersen öyle olsun dedim. Bana dönerek iyi birazdan görüşürüz o zaman diyerek gülümsedi. Lan sonunda Burak ın dedikleri dışında bişey yapmaya başlamıştım. pekekent hayatımı kararttı mk. Dünyada böyle güzellikler varken ben durmadan birilerini dört kolluya bindiriyordum. Neyse gibtir et diyip işimin başına döndüm. 5 dk sonra mesai bitti kapıya çıkıp yine ayakkabımı bağlıyor numarası yaptım. Birkaç dk sonra yanıma geldi bugün yapma bari diyerek güldü. Kıpkırmızı olmuştum mk. Yavaşça ayağa kalkıp gülümsedim. Durağa doğru ilerlemeye başladık. içimden her an elini tutmak geliyordu. Neyse durağa vardık otobüs geldi ilk defa aynı yöne gidecektik onunla. Bütün yolu ona kaçamak bakışlar atarak geçirdim. Arada bir yakalanıyordum ama gülümseyerek bakıyordu yüzüme. Bi insanın başına gelebilecek en güzel şeylerden biriydi. Güzel, efendi, sohbeti güzel, beyaz…

    Otobüsten inip bildiğim bi kafeye doğru yürümeye başladık. Kafeden içeri girip cam kenarında bi masaya oturduk. Siparişleri verip muhabbet etmeye başladık.

    B: Okul da açılmak üzere mecburen çıkacaz işten

    D: Ben belki çalışmaya devam ederim belli olmaz

    B: Ne yani gelmeyecek misin okula

    D: Valla belli değil şimdilik

    B: Bende çıkmam o zaman işten

    D: (kıpkırmızı oldu)(gülümseyerek) Sen niye çıkmıyorsun ki

    B: Bilmem hevesim kaçtı birden (gülümseyerek)

    O sırada siparişler geldi. Birkaç dakika sonra kahve fincanını eline alıp dışarıyı seyretmeye başladı. Ben dışarıyla bağlantımı tamamen kesmiştim. Sadece ona bakıyordum. Her hareketi huzur veriyordu. O sırada biri gözüme çarptı. Dangalağın biri yan masadan Deryamı seyrediyordu. Gözlerinin içine baktım kafasını çevirsin diye ama yüzüme bakıp tekrar bakışlarını Deryama çevirdi. Elim ayağım titriyordu sinirden..
    ···
    1. 1.
      0
      alternatif son ;
      eve git burakı kes kemiklerinden deryaya kolye yap. giberim muallak ayar etti beni neyse önce neden dediklerini yaptığını anlat sonra kes :D
      ···
    2. 2.
      0
      Eheheheh :D
      ···
  20. 38.
    +6
    Eve girdim Burak koltukta oturmuş sabit bi noktaya bakıyordu.

    B: Karıyı da öldürdüm sayende

    Bu: ikidir benim söylemediğim kişileri öldürüyorsun.

    B: Lan dürrük ne yapayım adam karısına da anlatmış. Karı gidip anlatsaydı ne tak yiyecektik.

    Bu: Bi daha olmasın

    B: Allahım sen bana sabır ver

    Deli edecek bu çocuk beni. Lan onun yüzünden Hannibal gibi önüme geleni kesiyorum hala memnun değil ibine. Neyse gibtir et diyip uyumaya gittim. Sabah yine iş vardı. Adam öldürdüğüm kadar mesaiye kalsaydım trilyoner olmuştum mk (abarttım). Tuvalete gittim kan kokusu artık midemi bozmuştu. Oturup patır kütür sıçtım. Tuvaletten çıkıp odama geçiyordum ki gözüm Burak a takıldı yine pencerenin kenarında etrafı seyrediyordu. Allah bilir yine kimi gözüne kestirdi pekekent. Neyse girdim yatağıma uyudum.

    Sabah günün ilk ışıklarıyla uyandım (klişemi gibeyim). Burak uyuyordu hala üstümü giyinip işe gitmek için evden çıktım. Otobüste yine saçma sapan insanları izleyerek iş yerine vardım. içeri girince Derya yine bütün güzelliğiyle gözlerimi kamaştırdı. Ben nasıl açılacam bu kıza arkadaş. Neyse en azından günaydın diyeyim de muhabbet olsun diyerekten yanına sokuldum. Günaydın Derya kolay gelsin. Sana da günaydın hayret bugün geç kalmadın diyerek beni cam evimden vurmuştu. Neyse ki cümle sonuna koyduğu gülümsemesi yeniden ona olan aşkımı tepiklemişti. Mutlu binler gibi işimin başına döndüm patron gelirse hiç yoktan laf yiyebilirdim. Çalışırken sürekli gözüm Derya ya takılıyordu. Aklıma onu iş çıkışı bişeyler içmeye davet etmek geldi. Sonun da şansımı deneyecektim. Hadi bismillah.
    ···