1. 51.
    +1
    sırtını dön yüzüme.
    adımların görünsün arkandan, sen usulca giderken..
    belki saçlarında dağılır rüzgardan ,son kez bakarım.
    tamam git işte !
    saçlarını da al buradan ..
    kokun kalmasın sokağımda.
    adımlarım çıkmasın sana.
    ne de adın kalsın bende.
    ···
  2. 52.
    0
    sevmek zor geliyor. alışmamışım yoruluyorum.her an sevdiğimi düşünemiyorum. bazen atlıyorum. boşluklar oluyor. bunları boş sözlerle doldurmaya çalışıyorum. oysa ben her an sana bakmak,bir sözünü kaçırmamak; bir kıpırdanışını, yüzünün her an değişen bütün gölgelerini izlemek, her an yeni sözler bulup söylemek istiyorum. her mevsimde, her gittiğimiz yerde, insanlarla ve insanlarsız, aşkın değişen yansımalarını görmek istiyorum. bütün bunlar beni yoruyor. sen orada duruyorsun ve beni seyrediyorsun sadece. senin için sevmek, su içmek gibi rahat bir eylem. ben, her an uyanık olmalıyım
    ···
  3. 53.
    0
    "insan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. insan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. insan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız."

    "Bize hiçbir şey yapmadılar, bizi tümüyle hiçliğin içine yerleştirdiler, çünkü bilindiği gibi yeryüzünde hiçbir şey insan ruhuna hiçlik gibi baskı yapamaz."
    ···
  4. 54.
    0
    ve 4 çocuk annesiydi. bana dedi ki;
    " sen hiç öpüştün mü? nasıl bir şey"
    ···
  5. 55.
    0
    Bir seferinde evlilik teklif etmiştim. Evet ya da hayır gibi rutin bir cevap bekliyordum ama başka bir soruyla karşılaşmıştım. Neden? Beraber çürümek yalnız çürümekten iyidir. Bunun içindi. Bunu söyledikten sonra kabul ettirmesi zor tabii.
    ···
  6. 56.
    0
    babam bana niye böyle şeyler desin lan zaten?
    ···
  7. 57.
    0
    içimde, bir yolculukta tanışıp alıştığım, fakat pek çabuk ayrılmaya mecbur olduğum bir insana veda eder gibi bir his vardı..

    "hayatın şampanya dönemini çoktan geri bırakıp, ıhlamur evresine geçmiş bir kadın sesi."
    ···
  8. 58.
    0
    bir sürü doğru söyledik ama hiç burnumuz kısalmadı ki kızım
    ···
  9. 59.
    0
    “Ellerime sarılır beni bir gün unutacaksan bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma derdi boş yere mağaramdan çıkarma beni alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna tedirgin etme beni bu sefer geride bir şey bırakmadım tasımı tarağımı topladım geldim neyim var neyim yoksa ortaya döktüm beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim”
    ···
  10. 60.
    0
    neden, bay anderson neden?

    neden, neden bunu yapıyorsun? neden ayağa kalkıyorsun? neden dövüşmeye devam ediyorsun?

    varlığını devam ettirmekten öte başka bir şey için mi savaştığına inanıyorsun? bana bunun ne olduğunu söyleyebilir misin? bu özgürlük mü, yoksa doğruluk mu, belki de barıştır ha, sevgi olabilir mi?

    illüzyonlar bay anderson, algımızın yanılgıları. insan zekasının, anlamsız ve amaçsız varoluşunu meşrulaştırmak için denediği geçici idealler. ve bunların hepsi en az matrix kadar yapay. zaten sevgi gibi zavalli bir kavrami insan zekasi icad edebilirdi. bunu gorebilirsin, bu durumu kabullenmelisin bay anderson, bunu şimdi bilmelisin. kazanamasın, amaçsızca dövüşmeye devam etmenin hiçbir anlamı yok!

    neden, bay anderson, neden, neden direniyorsun?

    çünkü bu benim seçimim.
    ···
  11. 61.
    0
    gecede bir uyku,
    uykunun içinde ben...
    uyuyorum,
    uykudayım,
    yanımda sen
    ···
  12. 62.
    0
    “uyuyamayan, uykusuzluk hastalığı çeken kişiler, karanlığın getirdiği sınırsız özgürlük ve gerçeklikle baş edemeyen kişilerdir aynı zamanda. bu insanlar, gün boyunca, her şeyi izlemekle oyalanırlar. oysa gece artık izlenecek bir şey yoktur. sadece, yaşamın o belirgin sesi duyulur içten içe. gündüzden soyutlanıp, kurtulmuş olan anlamsızlık, artık saklı değildir. hayatta olma bilinci kendini daha güçlü bir şekilde hissettirir geceleri, ölümün varlığı da öyle. “yaşamın anlamı” gece duyumsanır ve sorgulanır. kimse bunu öğle yemeği sırasında tartışmaz. yaşam, gecenin konusudur.”
    ···
  13. 63.
    0
    Ne diyorsun huur cocugu
    ···
  14. 64.
    0
    çocuğunu boğarmış gibi boğup paris'i
    sana kaçmayı tasarlar her akşam
    ···
  15. 65.
    0
    ray ray ray
    ···
  16. 66.
    0
    akşamlar bir roman gibi biterdi
    jezabel kan içinde yatardı
    limandan bir gemi giderdi
    sen kalkıp ona giderdin
    benzin,mum gibi giderdin
    sabaha kadar kalırdın
    hayırsızın biriydi fikrimce
    güldü mü cenazeye benzerdi yüzü
    hele seni kollarına aldı mı
    felaketim olurdu ağlardım..
    ···
  17. 67.
    0
    bu gece çok ağrıtmayacağım başını merak etme ve çok kalmayacağım yanında. üstelik şarap falan da getirmedim gelirken; şu mumları da söndür, romantizm dedikleri şeyi istemiyorum. var mısın, yok musun anlamıyorum ben. söylesene, derdin ne senin? bi insanın hayatına ya girersin ya da def edip gidersin. tarafın olmalı; ya aşktan yanasındır ya da ayrılıktan. oysa kalışların ürkek senin, gitmelerin çekingen. ne yaklaşacak kadar cesur ne uzaklaşacak kadar gözü karasın. yol göster bana: sana ulaştığımı sandığım an aslında hiç bulamamış olduğumu fark ediyorum. yanında olmak güzel ama inan bana yerimde olmak istemezdin. bu yüzden ertelenmiş bir son beklemeyeceğim. ya git benden ya da beni kendime getir artık.
    ···
  18. 68.
    0
    Benim bu insanlara ne lüzumum vardı?
    Beş on kuruş ekmek parası için bana tahammül edebilirler miydi?
    insanlar birbirlerinin maddi yardımlarına ve paralarına değil, sevgilerine ve alakalarına muhtaçtırlar..

    Bu olmadıktan sonra, aile sahibi olmanın hakiki ismi,
    "bir takım yabancılar beslemek" ti.
    ···
  19. 69.
    0
    (potestas ?, 30.06.2013 03:34)

    s̶̝̹̰̩̟̄̑ͨ̑̊̑ͤͭ̎̍ͧ́́͡ͅw͔̙̯̠̤̅͋̎̂͆̈̓̔̿̓̔͠ǎ̡͍̰̥̜̦̦͉͕̯̥̭̲̗̫͋ͩͫͥ̔͘g̦̠̳̟̗̹̼̎ͫ̊ͣ̈́̔̊͊͒̄̐͋͌͐͝͡y̨̢̫̣̮̟̠͓̘̻̣̤̬̳͈̝̯̭͍͖̆̍͆ͫͤ̑͆ͭͥ͗̀ͤͮ̉͛ͦ̏͝͞ͅo̷̢̙͓̠̩͈̯̪̘͓̹̲̗̳͓̦̞̞͋̊̒͊̇̀͠͞ḽ̸̴͙̘̽̀ͦͧ́͘o̷̥͉̦̟̝͐͊ͫ̓̂ͤ̏ͤ̈́͒ͮ͒ͭ̄̅ͯͭ͘͢͟ ̅ͪ̔̅̈̓ͫ̅ͩ̐̇̍͋̇̿͢҉̧̯̻͉̲͎̙̩̪̜̝̝͚͙̺̰̠s̢̧̛̖̩̤̻̝͑̈́̾ͭ̇̿̉̊̅͜͝w̨͕̼̜͈̩͓͈͎̋̔̄̅̎̔ͭ̿̅̀̇͒̆ͨ́́̾̀ͅa̴̵̶̪̭͇̭̟̯̹̫̱̼̞̲͈̭͇͖ͭ́̈̊͆́ͦ͋̿̑̍̈́͌̇ͨ͜ĝ̵͛ͤ̇҉̮̞̟͙̖̖̖͕͔͎̯̩̣̻̣̬ ̸̬͔̼͓͎̟͍͋̐̐̔̆ͨ̽͊ͩ̓ͦͬͮ̽ͭ̿̽ͦ͊͠yͣ̇͒͗ͬ͒ͤ̋ͧ͏͝͏̝̙͙̣̪̲̙͇͍͖̺͞o̐̈͛ͪ҉͏̻͙̦̪̣͎͝l̸̒̅ͥ̓ͩ͛ͭ̃͘҉҉̭̲̦͍͕̬̻̠̜͉̻̲̩͔̻̥ǫ̷͔̪͎̻̰̱̝͈̼̥̬̪̺͈̓̌͑̄ͥͧͅy̗̘̞̮̘̮̘̯͇̟̫̫̦̻̓ͨ̆͐̔̀̇̕̕͜͢ǫ̶̷̨̱̭͉̘̙̻͙̪̖͔̫͔̺͕̣͎̘̝́ͬ͐̔ͩ̾́ͤͩ͆̔͐̊ͫ́̏͢l͛̆̀ͣ̿̆҉͙̩̤̘̥̰̹͕̭͇̥͙̳̮̲̖ǫ͓̳̣̼͇̦̤͎̗̮̭̝̲̩̦̼̳̫͉̂̿ͥ̀̄̈ͪ̎̋̔̔̀͟ ̫͚̫̳̰̱̞͎̫͇͎̖̜̍̇̿̅͛̆ͩͣͪ̾̃ͣ̅ͬ̔͋̚͝ͅ
    s̶̝̹̰̩̟̄̑ͨ̑̊̑ͤͭ̎̍ͧ́́͡ͅw͔̙̯̠̤̅͋̎̂͆̈̓̔̿̓̔͠ǎ̡͍̰̥̜̦̦͉͕̯̥̭̲̗̫͋ͩͫͥ̔͘g̦̠̳̟̗̹̼̎ͫ̊ͣ̈́̔̊͊͒̄̐͋͌͐͝͡y̨̢̫̣̮̟̠͓̘̻̣̤̬̳͈̝̯̭͍͖̆̍͆ͫͤ̑͆ͭͥ͗̀ͤͮ̉͛ͦ̏͝͞ͅo̷̢̙͓̠̩͈̯̪̘͓̹̲̗̳͓̦̞̞͋̊̒͊̇̀͠͞ḽ̸̴͙̘̽̀ͦͧ́͘o̷̥͉̦̟̝͐͊ͫ̓̂ͤ̏ͤ̈́͒ͮ͒ͭ̄̅ͯͭ͘͢͟ ̅ͪ̔̅̈̓ͫ̅ͩ̐̇̍͋̇̿͢҉̧̯̻͉̲͎̙̩̪̜̝̝͚͙̺̰̠s̢̧̛̖̩̤̻̝͑̈́̾ͭ̇̿̉̊̅͜͝w̨͕̼̜͈̩͓͈͎̋̔̄̅̎̔ͭ̿̅̀̇͒̆ͨ́́̾̀ͅa̴̵̶̪̭͇̭̟̯̹̫̱̼̞̲͈̭͇͖ͭ́̈̊͆́ͦ͋̿̑̍̈́͌̇ͨ͜ĝ̵͛ͤ̇҉̮̞̟͙̖̖̖͕͔͎̯̩̣̻̣̬ ̸̬͔̼͓͎̟͍͋̐̐̔̆ͨ̽͊ͩ̓ͦͬͮ̽ͭ̿̽ͦ͊͠yͣ̇͒͗ͬ͒ͤ̋ͧ͏͝͏̝̙͙̣̪̲̙͇͍͖̺͞o̐̈͛ͪ҉͏̻͙̦̪̣͎͝l̸̒̅ͥ̓ͩ͛ͭ̃͘҉҉̭̲̦͍͕̬̻̠̜͉̻̲̩͔̻̥ǫ̷͔̪͎̻̰̱̝͈̼̥̬̪̺͈̓̌͑̄ͥͧͅy̗̘̞̮̘̮̘̯͇̟̫̫̦̻̓ͨ̆͐̔̀̇̕̕͜͢ǫ̶̷̨̱̭͉̘̙̻͙̪̖͔̫͔̺͕̣͎̘̝́ͬ͐̔ͩ̾́ͤͩ͆̔͐̊ͫ́̏͢l͛̆̀ͣ̿̆҉͙̩̤̘̥̰̹͕̭͇̥͙̳̮̲̖ǫ͓̳̣̼͇̦̤͎̗̮̭̝̲̩̦̼̳̫͉̂̿ͥ̀̄̈ͪ̎̋̔̔̀͟ ̫͚̫̳̰̱̞͎̫͇͎̖̜̍̇̿̅͛̆ͩͣͪ̾̃ͣ̅ͬ̔͋̚͝ͅ
    s̶̝̹̰̩̟̄̑ͨ̑̊̑ͤͭ̎̍ͧ́́͡ͅw͔̙̯̠̤̅͋̎̂͆̈̓̔̿̓̔͠ǎ̡͍̰̥̜̦̦͉͕̯̥̭̲̗̫͋ͩͫͥ̔͘g̦̠̳̟̗̹̼̎ͫ̊ͣ̈́̔̊͊͒̄̐͋͌͐͝͡y̨̢̫̣̮̟̠͓̘̻̣̤̬̳͈̝̯̭͍͖̆̍͆ͫͤ̑͆ͭͥ͗̀ͤͮ̉͛ͦ̏͝͞ͅo̷̢̙͓̠̩͈̯̪̘͓̹̲̗̳͓̦̞̞͋̊̒͊̇̀͠͞ḽ̸̴͙̘̽̀ͦͧ́͘o̷̥͉̦̟̝͐͊ͫ̓̂ͤ̏ͤ̈́͒ͮ͒ͭ̄̅ͯͭ͘͢͟ ̅ͪ̔̅̈̓ͫ̅ͩ̐̇̍͋̇̿͢҉̧̯̻͉̲͎̙̩̪̜̝̝͚͙̺̰̠s̢̧̛̖̩̤̻̝͑̈́̾ͭ̇̿̉̊̅͜͝w̨͕̼̜͈̩͓͈͎̋̔̄̅̎̔ͭ̿̅̀̇͒̆ͨ́́̾̀ͅa̴̵̶̪̭͇̭̟̯̹̫̱̼̞̲͈̭͇͖ͭ́̈̊͆́ͦ͋̿̑̍̈́͌̇ͨ͜ĝ̵͛ͤ̇҉̮̞̟͙̖̖̖͕͔͎̯̩̣̻̣̬ ̸̬͔̼͓͎̟͍͋̐̐̔̆ͨ̽͊ͩ̓ͦͬͮ̽ͭ̿̽ͦ͊͠yͣ̇͒͗ͬ͒ͤ̋ͧ͏͝͏̝̙͙̣̪̲̙͇͍͖̺͞o̐̈͛ͪ҉͏̻͙̦̪̣͎͝l̸̒̅ͥ̓ͩ͛ͭ̃͘҉҉̭̲̦͍͕̬̻̠̜͉̻̲̩͔̻̥ǫ̷͔̪͎̻̰̱̝͈̼̥̬̪̺͈̓̌͑̄ͥͧͅy̗̘̞̮̘̮̘̯͇̟̫̫̦̻̓ͨ̆͐̔̀̇̕̕͜͢ǫ̶̷̨̱̭͉̘̙̻͙̪̖͔̫͔̺͕̣͎̘̝́ͬ͐̔ͩ̾́ͤͩ͆̔͐̊ͫ́̏͢l͛̆̀ͣ̿̆҉͙̩̤̘̥̰̹͕̭͇̥͙̳̮̲̖ǫ͓̳̣̼͇̦̤͎̗̮̭̝̲̩̦̼̳̫͉̂̿ͥ̀̄̈ͪ̎̋̔̔̀͟ ̫͚̫̳̰̱̞͎̫͇͎̖̜̍̇̿̅͛̆ͩͣͪ̾̃ͣ̅ͬ̔͋̚͝ͅ
    s̶̝̹̰̩̟̄̑ͨ̑̊̑ͤͭ̎̍ͧ́́͡ͅw͔̙̯̠̤̅͋̎̂͆̈̓̔̿̓̔͠ǎ̡͍̰̥̜̦̦͉͕̯̥̭̲̗̫͋ͩͫͥ̔͘g̦̠̳̟̗̹̼̎ͫ̊ͣ̈́̔̊͊͒̄̐͋͌͐͝͡y̨̢̫̣̮̟̠͓̘̻̣̤̬̳͈̝̯̭͍͖̆̍͆ͫͤ̑͆ͭͥ͗̀ͤͮ̉͛ͦ̏͝͞ͅo̷̢̙͓̠̩͈̯̪̘͓̹̲̗̳͓̦̞̞͋̊̒͊̇̀͠͞ḽ̸̴͙̘̽̀ͦͧ́͘o̷̥͉̦̟̝͐͊ͫ̓̂ͤ̏ͤ̈́͒ͮ͒ͭ̄̅ͯͭ͘͢͟ ̅ͪ̔̅̈̓ͫ̅ͩ̐̇̍͋̇̿͢҉̧̯̻͉̲͎̙̩̪̜̝̝͚͙̺̰̠s̢̧̛̖̩̤̻̝͑̈́̾ͭ̇̿̉̊̅͜͝w̨͕̼̜͈̩͓͈͎̋̔̄̅̎̔ͭ̿̅̀̇͒̆ͨ́́̾̀ͅa̴̵̶̪̭͇̭̟̯̹̫̱̼̞̲͈̭͇͖ͭ́̈̊͆́ͦ͋̿̑̍̈́͌̇ͨ͜ĝ̵͛ͤ̇҉̮̞̟͙̖̖̖͕͔͎̯̩̣̻̣̬ ̸̬͔̼͓͎̟͍͋̐̐̔̆ͨ̽͊ͩ̓ͦͬͮ̽ͭ̿̽ͦ͊͠yͣ̇͒͗ͬ͒ͤ̋ͧ͏͝͏̝̙͙̣̪̲̙͇͍͖̺͞o̐̈͛ͪ҉͏̻͙̦̪̣͎͝l̸̒̅ͥ̓ͩ͛ͭ̃͘҉҉̭̲̦͍͕̬̻̠̜͉̻̲̩͔̻̥ǫ̷͔̪͎̻̰̱̝͈̼̥̬̪̺͈̓̌͑̄ͥͧͅy̗̘̞̮̘̮̘̯͇̟̫̫̦̻̓ͨ̆͐̔̀̇̕̕͜͢ǫ̶̷̨̱̭͉̘̙̻͙̪̖͔̫͔̺͕̣͎̘̝́ͬ͐̔ͩ̾́ͤͩ͆̔͐̊ͫ́̏͢l͛̆̀ͣ̿̆҉͙̩̤̘̥̰̹͕̭͇̥͙̳̮̲̖ǫ͓̳̣̼͇̦̤͎̗̮̭̝̲̩̦̼̳̫͉̂̿ͥ̀̄̈ͪ̎̋̔̔̀͟ ̫͚̫̳̰̱̞͎̫͇͎̖̜̍̇̿̅͛̆ͩͣͪ̾̃ͣ̅ͬ̔͋̚͝ͅ
    s̶̝̹̰̩̟̄̑ͨ̑̊̑ͤͭ̎̍ͧ́́͡ͅw͔̙̯̠̤̅͋̎̂͆̈̓̔̿̓̔͠ǎ̡͍̰̥̜̦̦͉͕̯̥̭̲̗̫͋ͩͫͥ̔͘g̦̠̳̟̗̹̼̎ͫ̊ͣ̈́̔̊͊͒̄̐͋͌͐͝͡y̨̢̫̣̮̟̠͓̘̻̣̤̬̳͈̝̯̭͍͖̆̍͆ͫͤ̑͆ͭͥ͗̀ͤͮ̉͛ͦ̏͝͞ͅo̷̢̙͓̠̩͈̯̪̘͓̹̲̗̳͓̦̞̞͋̊̒͊̇̀͠͞ḽ̸̴͙̘̽̀ͦͧ́͘o̷̥͉̦̟̝͐͊ͫ̓̂ͤ̏ͤ̈́͒ͮ͒ͭ̄̅ͯͭ͘͢͟ ̅ͪ̔̅̈̓ͫ̅ͩ̐̇̍͋̇̿͢҉̧̯̻͉̲͎̙̩̪̜̝̝͚͙̺̰̠s̢̧̛̖̩̤̻̝͑̈́̾ͭ̇̿̉̊̅͜͝w̨͕̼̜͈̩͓͈͎̋̔̄̅̎̔ͭ̿̅̀̇͒̆ͨ́́̾̀ͅa̴̵̶̪̭͇̭̟̯̹̫̱̼̞̲͈̭͇͖ͭ́̈̊͆́ͦ͋̿̑̍̈́͌̇ͨ͜ĝ̵͛ͤ̇҉̮̞̟͙̖̖̖͕͔͎̯̩̣̻̣̬ ̸̬͔̼͓͎̟͍͋̐̐̔̆ͨ̽͊ͩ̓ͦͬͮ̽ͭ̿̽ͦ͊͠yͣ̇͒͗ͬ͒ͤ̋ͧ͏͝͏̝̙͙̣̪̲̙͇͍͖̺͞o̐̈͛ͪ҉͏̻͙̦̪̣͎͝l̸̒̅ͥ̓ͩ͛ͭ̃͘҉҉̭̲̦͍͕̬̻̠̜͉̻̲̩͔̻̥ǫ̷͔̪͎̻̰̱̝͈̼̥̬̪̺͈̓̌͑̄ͥͧͅy̗̘̞̮̘̮̘̯͇̟̫̫̦̻̓ͨ̆͐̔̀̇̕̕͜͢ǫ̶̷̨̱̭͉̘̙̻͙̪̖͔̫͔̺͕̣͎̘̝́ͬ͐̔ͩ̾́ͤͩ͆̔͐̊ͫ́̏͢l͛̆̀ͣ̿̆҉͙̩̤̘̥̰̹͕̭͇̥͙̳̮̲̖ǫ͓̳̣̼͇̦̤͎̗̮̭̝̲̩̦̼̳̫͉̂̿ͥ̀̄̈ͪ̎̋̔̔̀͟ ̫͚̫̳̰̱̞͎̫͇͎̖̜̍̇̿̅͛̆ͩͣͪ̾̃ͣ̅ͬ̔͋̚͝ͅ
    (
    Tümünü Göster
    ···
  20. 70.
    0
    Dünyada değer verdiği tek şey: kazandığı servetti.Bu paralar sayesinde kendinden yüksek olan herkese ve her şeye erişebiliyordu.
    Hayranlık beslediği bu düşüncelerine bu yiğitçe davranışlarına, başkalarının nasıl olup ta hayranlık duymadıklarını bir türlü anlayamıyordu.
    ···