bugün allaha olan tüm inancımı

@90 işinize gelmeyince saçma soru olur? Yak ocağı sok amk elini ateşin içine. Ve yazdıklarımı tekrar oku. Tanrı tüm bunları nedne yapıyor diye bi sor kendine? Cannet varken tanrı ne diye Dünya diye bir yer yarattıda bu skimdrik yerde bizi uğraştırıyor?

Afedersinde tanrı bu kitabın(Yaşadığımız hayatı kastediyorum) yazarıysa neden olaylara müdehale etmiyor? Sanat kaygısı için mi?

Neden insanı yarattı? Canı sıkıldığı için mi? Zaten herşey onun emrinde, herşeye gücü var o herşey, bizleri neden yarattı ki ? Madem yarattı neden bizimle ilgilenmiyor=?

Tanrı o savaşlar olup biterken olaylara müdehale etse hitler ve ekibini imha etse nolurdu?

Irakta bebeler kurşuna dizilirken dünya üzerinden silah denen şeyi imha etse nolurdu? Herşeye gücü var tanrının yapabilirdi.

Ya herşeyi bırak bi taraf. tekrar soruyorum;
1) Tanrı bizi neden yarattı? Hangi amaçla?
2)Madem yarattı neden zaaflı yarattı?
3) Tanrı kendi yarattığı şeylerin kötü olanlarının cehennemde kavrularak yanmasını neden istesin? Ki mantık hatası, tanrı elinden çıkan hangi can nasıl olurda kötü olabilir sorusu gelir akıllara?
4)Şeytan neden Tanrıya ihanet etti? Adem neden yasak elmayı yedi?
5) Kuranı kerim son kitap ve bozulması asla mümkün değil. Peki önceki kitaplar neden bozuldu? Kuranda bu kitabın koruyucusu bizzat biz olucaz der, peki diğer kutsal kitapları koruyucusu tanrı değilmiydi?

6) Kutsal olan bir kitap nasıl olurda bozulabilir? Adı üstünde kutsal kitap, madem tanrının gücü sınırsız bu kitaplar neden bozuluyor kardeşim?

insanlar önce kendilerini tanımaya çalıştılar, sonra çevrelerini. Ama tanımlayamadıkça, beyinleri problemleri çözemedikçe inançlar ortaya çıkardılar.

Hey sizler hepiniz birer Tanrısınız. Çünkü Tanrıyı yaratan beyinlerinizdir. size bir alıntı yazı aktarıcam çok sevdğim bir bilim adamından gerisinide sizin takdirinize bırakıcam.

bertrand russell: “ eğer ben dünya ve mars arasında eliptik bir yörüngede güneşin etrafında dönen çin seramiği bir çaydanlık olduğunu öne sürseydim ve bu çaydanlığın en güçlü teleskoplarımızla bile tespit edilemeyecek kadar küçük olduğunu ekleyecek kadar da dikkatli olsaydım, kimse bu görüşümün tersini kanıtlayamazdı. ama devam edip de bu savımın yanlışlanamaz nitelikte oluşundan dolayı insan aklının ondan kuşku duymasının kabul edilemez bir küstahlık olacağını söyleseydim, herkes haklı olarak saçmaladığımı düşünürdü. ancak, eğer böyle bir çaydanlığın varlığı eski kitaplarca onaylansaydı, her pazar günü kilisede kutsal gerçeklik olarak öğretilseydi ve okullarda çocukların beynine kazınsaydı, onun varlığından kuşku duymak bir gariplik belirtisi olarak görülür ve o kuşkuyu duyan kişiye yakınçağda bir ruh doktoruyla ya da daha önceki çağlarda bir engizisyon yargıcıyla bir randevu alınırdı. ''

richard dawkins : “ organize dinlerin, açık düşmanlığımızı haketmesinin nedeni şudur ki, russell'ın çaydanlığına olan bir inancın aksine, din güçlüdür, etkilidir, vergiden muaftır ve kendini korumaktan aciz küçük çocuklara sistematik biçimde aşılanır. çocuklar gelişim yıllarını çaydanlıklar hakkında manyakça kitaplar ezberleyerek harcamaya zorlanmazlar. devletin okulları, anababaları yanlış biçimdeki çaydanlıklara inanmayı tercih eden çocukları okul sisteminin dışında tutmaz. çaydanlığa inananlar, çaydanlığa inanmayanları ya da çaydanlık kâfirlerini veya çaydanlık sapkınlarını hatta çaydanlığı inkar edenleri ölümüne taşlamaz. anneler çocuklarını, bir değil de üç çaydanlığa inanan çaydanlık-gâvuru eşlerle evlenmemeleri için uyarmaz. önce sütü koyanlar, önce çayı koyanların dizlerini parçalamaz. ”