geçen gün tesadüfi olarak yaptığım eylem.
aynı uçakta karşılaşmamıza baya bir şaşırdık, zira uçak 8 kişilik bir jet idi. o da bunun üzerine gittiğimiz şehirde bir kahve içmeyi teklif etti. e haliyle sosyo-ekonomik durumumuz bir hayli yüksek olduğu için buradaki yazarların adını bile duymadığı, varlığını bile bilmediği bir yere gittik. mekanı öğrenmek isteyenler falan mesaj atarsa, uygun bir anımda yanıtlayabilirim.
zamanın nasıl aktığını fark etmediğimiz derin sohbetimizden çok küçük bir kuple paylaşayım siz fakir yazarlara.
kadim dostuma sordum, yahu türkiye'nin halini görüyorsun, peki neden siyasete hiç girmiyorsun. o da hiç gecikmeden yapıştırdı cevabı;
- e giren girmiş zaten.
bu şakasının üzerine tek kelime etmeden hesabı istedim, onun içtiği kahveyi de ödedim. kalktık.
bu arada fakir ve meraklı yazarlara not:
kopi luwak'a bayılıyor.
cahil yazarlara da bir not: kopi
luwak dünyanın en pahalı kahvelerinden.
edit: kopi luwak kedi taku kahvesi diyenler falan olmuş.
öncelikle; luwak kedi değildir. sonralıkla; ben türk kahvesi içtim.
