1. 626.
    0
    yayının ortasında haykırarak gülen amlı
    ···
  2. 627.
    0
    @573 başından kalkarsam ne olayım
    ···
  3. 628.
    0
    @574 bu başlığa bu tanımı yapmak için mi yazarlık aldın lan *
    ···
  4. 629.
    0
    stüdyoyo gideydik iyiydi

    inci sözlük dilara gönder sevme ve sevdirme derneği diye pankartımızıda açardık *
    ···
  5. 630.
    0
    ayça tekindor bile bi güzel gözüktü gözüme, dilaracık stüdyoya nur yağdırtmış :D
    ···
  6. 631.
    0
    önceden haber almak lazım bu konularda *
    ···
  7. 632.
    0
    gönder
    ···
  8. 633.
    0
    her çeşit adam geldi bi bizimki yok ortada.
    ···
  9. 634.
    0
    yarısında çıktığım hatun
    ···
  10. 635.
    0
    olmadı olmadı bu kıyafet pekde şık değil ayrıca saçlarada özensiz
    ···
  11. 636.
    0
    bu ayça sulanıyor dilaraya valla durum kötü *
    ···
  12. 637.
    0
    abi kız programcı olunca kendi sorular filan soruyor kalkıp sunmazsa iyi *
    ···
  13. 638.
    0
    http://youtu.be/b_9pKiTt4m8

    ne kadar harikülade bir şarkıdır böyle *
    ···
  14. 639.
    0
    kendisi twitter hesabından koray candemir'i takip listesine aldı. sanırım aralarında var bişiler hakkında hayırlısı *
    ···
  15. 640.
    0
    beni yıkan tivitler.

    Seattle dan istanbul'a dönen ve kisa zaman icerisinde sesiyle huzur yayacak olan @candemirkoray'in yeni sarkilari hikayelere dokunacak gibi.
    https://twitter.com/#!/di...status/180631283867713536

    Dayanamadim sabirsizligima ortak olmanizi istedim cunku gercekten cok guzeller 2 kerede dile dolanacak icinde calacak kadar..
    https://twitter.com/#!/di...status/180631527871356929
    ···
  16. 641.
    0
    dilara, gönder panpa.
    ···
  17. 642.
    0
    böyle bir şeyi ne duydum ne de işittim

    bu arada @2 haklı beyler
    ···
  18. 643.
    0
    Çanakkale Şehitlerine

    Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
    En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
    -Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-
    Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
    Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
    Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı'
    Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
    Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
    Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
    Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
    Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,
    Avusturalya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
    Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
    Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
    Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
    Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
    Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
    Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,
    Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
    Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
    Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
    Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
    Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
    Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

    Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
    Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
    Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
    Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
    Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
    Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.
    Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
    O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
    Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
    Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
    Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
    Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
    Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
    Sürü halinde gezerken sayısız teyyâre.
    Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
    Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
    Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
    Alınır kal'â mı göğsündeki kat kat iman?
    Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
    Çünkü te'sis-i ilahi o metin istihkâm.

    Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
    Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
    Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedi serhaddi;
    'O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme' dedi.
    Asım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
    işte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
    Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
    O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
    Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
    Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
    Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
    Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
    Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
    Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
    Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
    'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
    Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
    Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
    'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
    Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
    Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
    Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
    Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
    Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
    Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
    Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
    Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
    Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
    Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
    Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
    Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
    Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
    Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
    Sen ki, islam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
    O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
    Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
    Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât,
    Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
    Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
    Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 644.
    +1 -4
    Dilara Gonder ‏ @dilaragonder
    istanbul'un kalbinde yasamanın farkı..her atımı hissediyorsun.. *

    çoğu zaman adım atmaya korkanlar ne olacak peki?
    ···
  20. 645.
    -3
    topuk pası başladı. keyifli 1 saat bizleri bekliyor *
    ···