elanes

Sen ve ben ;yani biz; bir sahil kasabasında ya da bir liman kıyısında birbirine vedaya hazırlanmış iki sevgiliyi oynayabilirdik mesela.En azından bir vedayı hakediyorduk.Bir kere sarılsam inan olsun ikinin hatrı kalmazdı, güven bana..

Çok sevdim seni, bilme ya da bil.Bu havalarda seni düşünmek, yanımda hissetmek daha bir güzel sanki.ilk defa birine tutulmanın nasıl acı verdiğine, canlı tanıklık ettim. Hayalin bile güzel.Ama gel gör ki bunlar değiştirmez yanımda olmadığın gerçeğini.Ben içini sadece yazıya döktüğünde rahatlayan, aşkın arabesk yavşaklığında yaşamaya yeminli er kişiyim .

Ayıplama n’olur.Çok erken öğrendik acıyı; yediğimiz tokatlar, çiğ köfteler, sevgilinin ardından yakılan ağıtlar, sevgiyi kendimize saklamalar. Bunlar başkalarının doğruları elbette ama zamanla bizim doğrularımız oldu işte.Ne demişti Aşık Veysel: Kavuşamazsın ‘aşk’olur. Kavuşamayayı,birbirimize acı çektirmeyi “aşk” bildik bu sebeple. Anla işte ; sadece aklıma düştüğünde ”dökülmezsem” içim acıyor.Bir özlem busesi kondurmak var boynuna;böylesine özledim seni .Yine yanımda olmayacaksın iyi mi?

Ben kendime iyi gelmiyorum pek ama sen iyi gelebilirsin belki.Şuanda uzun zamandır uykuya yatan ama hiç uyanmak niyetinde olmayan bir hatunun ” iç dökümlerini ” okudun ,okuyacaksın da .Dediğim gibi acılarımız ortak bile olabilir. Sahi sen istemedikten sonra canını kim yakabilir ?

” Bir dali kırık ağacım söküp beni koparın
Bir deli orman içine bırakın .. “

-Unutmak istiyorum onu dede ,ne yapacağımı bilmiyorum .Akıl ver bana n’olur .

-Şimdi çocuk. Ders 1. Bu adam senin uçurumun. Biri seni çekip kurtaracak bu uçurumdan .Yalnız; kurtarana hayat borçlu olacaksın, seveceksin,sayacaksın onu. Ama gel gelelim ki senin kurtulman, onun ‘uçurum’ olmaktan çıktığı anldıbına da gelmez. Onunla her karşılaştığında, ona her yaklaştığında uçuruma tekrar düşme riskin olacak. Kronik birşey yani bu. O yüzden eğer çıkarır atarsan onu hatrından; sakın ola yakınına yaklaşma ,geçecek zamanla.

Şimdi çocuk . Ders 2: sene 1638. Genç bir sultan… Bağdat’ı kuşatıyor. Savaşıyor, yoruluyor Bağdat için. Ve elde ediyor.. Sonra oturuyor Sultan Murad, diyor ki:

“Bağdat’ı almak mı güzeldi, Bağdat uğrunda savaşmak mı!?”

Anladın mı çocuk?

parsellediğim akıllı yazar. değerini bilin

önüne gelenle beni aldatan bir yazar

keşke pinokyo olsa herkes. bilsek kime inanacağız kime güveneceğiz. uzasa burunları yalancıların. iyiyim iyiyim derken anlasak aslında, saklanmaya çalıştığı maskenin ardında, olanı biteni. biri üzgün ağlıyorsa kirlenecek diye düşünmeden verilse mendiller; ya da ağlamadan anlatılsa dertler...

duygulandırdı beni.

ne diyeceğimi bilemedim :/

Vakitlice dağıtmışlığım mevcuttur kendimi.

Seni bir başkası dağıtmış belli ki,beni ise sen .Bir masala inanmak isteyişimden zaten hep bu başıma gelen .Berabere miyiz artık ne dersin ? Bence değil ..Zira kimseyi yerle yeksan ettiğim görülmemiştir şimdiye değin ..Bünyem de bolca çizik barındıran sen, diyorum ki artık kendine gelsen _?

“Bir güzeli çokça sevdim ben ,bir başkasını sevdiğini bilmeden ..”

” Seni gördüğüm zaman içimde böyle bişeyler oldu. Konuşmayı beceremem ama anladın dimi ? Canımsın be. Güneşimsin. Havamsın. Yani bu ağzımdaki izmarit yok mu be kız işte onun gibi benimsin be. Yani buramdasın be. Sen hayatımın tek golüsün yani.”

bir gün bakırköy'de o kahve içme isteği güdülenirken yakalayacağım seni...

kimse beni "içinden" sevmedi bence.

ne zamandır takip ediyordum. buraya yazarken de elim ayağım birbirine dolaştı şimdi. gönder butonuna basabilir miyim onu da bilmiyorum. ama yazdıklarından çok etkileniyorum. zaten ilk gördüğümde kanım kaynamıştı. sonra tüm beğendiğim entrylerde karşıma çıkar oldu. ama hiç bir zaman özel mesaj atmaya cesaret edemedim. hala da edemiyorum. bana da saçma geliyor ama bir insanın yazdıklarına bakarak sadece nasıl aşık olunabilir ki? bilmiyorum. ama itiraf ettim işte. seni çok seviyorum ♥

her şeyden ve Herkesten çabuk sıkılma halim geçmiyor. Bir süre daha mola verelim bakalım. Birkaç gündür daha iyi bir ruh haline sahipken bunu dağıtmak olmaz.

hayırlısı..

hayırdır ?

niye ve nasıl değiştirdin ?

hmmm ilginç.

yazdıkları gözyaşımı akıtmıyor, oysa ki ben gözyaşı istiyorum !

hiç bir şeyin önemi yok sızdıran lavabodan başka
boş şişeden
keyiften
kıstırılmış, bıçaklanmış ve tıraş edilmiş gençlikten başka
kendisine sözcükler öğretilip
ölsün diye
arkası yastıkla desteklenmiş
gençlikten başka

demişti çok sevgili charles bukowski

http://fizy.com/#s/1lu1e1

güzin abla lan bildiğin taciz etmeyin giberim anacığınızı

Çok seviyorum lan sni. Harbi. içimden geldi amk.

şu sözlükte tek sevdiğim dişi.
canımsın..

Çok sevdiğin birini kaybedersin.Bir trenle gider,bir tabutla gider veya gibtir olup gider. Geri dönmeyecektir.Bir daha hiç ölmeyecektir,bir daha hiç olmayacaktır. Bazı kelimeler sende kalır, fotoğrafları,yağacak yağmurları ve dudaklarını kemiren bazı kelimeler.O kelimeleri kimseye veremezsin. Sende de kalamazlar çünkü giden gittiği iyi anlaşılsın diye başkalarıyla konuşacaklarını da öldürüp gitmiştir.