/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    +6
    son zamanlarda televizyon ve internette dönen bir burger king reklamı var. sloganı "bütün dünya anladı" ; oynayanlar ise bir şekilde hayatımıza giren esra ve ceyda kardeşler.

    pek çok insan tepkili bu reklamlara. daha doğrusu asıl tepki reklamlarda bu kızların kullanılmasına. nedeni de bahsi geçen kızlarımızın en kestirme ifade ile "salak" olmaları ve antipatik görünmeleri.

    peki neden bu kızlar seçilmişler bu reklam kampanyası için ?

    burger king firması o kadar insan varken ne oldukları (meslek anlamında) belli olmayan bu kızları niye oynatıyor reklamlarında ?
    çünkü artık çağımızda cahillik moda.

    ve bu kızlar da "cahillik" satıyor.

    siz bakmayın bu kızlara gülüp onlarla dalga geçtiğini sanan "modern, aydın , çağdaş türk gençliğine"
    iddia ediyorum esra ve ceyda kardeşler bugün türkiye'deki gençliğin karikatürize edilmiş bir yansımasıdır.
    şimdi benim olayı abarttığımı, her şeye negatif yaklaşan bir adam olduğumu falan düşünenler olacaktır.
    ama biraz kafa yorunca aslında benim bu durum hakkında hiç de mübalağa yapmadığımı ve durumun çok daha vahim olduğunu fark edebilirsiniz.

    hatta kafa yormanıza bile gerek yok. biraz kafanızı kaldırıp etrafa bakın yeter.

    "cahillik" derken de genel anlamda "cahil halk" kalıbına soktuğumuz, günümüz tabiriyle "göbeğini kaşıyan" kitleden bahsetmiyorum.

    cahillikle suçladığım kitle, maddi manevi imkansızlıklarla yaşayan "cahil halkımız" değil; tam aksine her türlü imkana sahip olan "cahillerimiz"

    çocukluktan ve okumayı sökmesinden itibaren, okumayı sökmekle kalan, sadece televizyon izleyen, hayatında hiç kitap okumamakla övünen, ne yaşadığı topraklarla ne de dünyayla ilgili en ufak bi fikre sahip olmayan, ergenliği sadece tv dizilerini takip ederek, boş sözlerle dolu şarkılarla geçirip, gençliğe erişip, akabinde dershane takviyeleriyle bir üniversiteye kapağı atan ve yine ezberleye ezberleye hocalara yalakalıkla mezun olup bomboş, vizyonsuz, en kısa yoldan köşeyi dönme çabası içindeki sorgulamayan üniversite gençliğidir bahsettiğim.

    erkekse mevz-u bahis gencimiz, mutlaka futbolla yatıp futbolla kalkar.
    spor, onun için sadece futboldan ibarettir. olimpiyatmış, atletizmmiş hiç ilgisini çekmez. atletizm ile ilgili tek bildiği usain bolt’un rekorlardan sonra yaptığı dansıdır.

    uzman olduğunu iddia ettiği futbol hakkında ise herhangi bir takımın taraftarıdır, oyunun değil.
    "biz 6 tane koyduk, biz sizi beşledik, biz sizi kalecisiz yendik"den öteye gidemez tartışma seviyesi. en sevdiği spor olan futbol, sadece "turkcell süper lig hiiiç bitmesiin" ve iddaa'nın bülteninde yer alan maçlardır. ne bir dünya kupası kültürü’ne haizdir, ne de panenka, kempes, fontaine kimdir haberi vardır.

    bir kitap bile okumamıştır futbolla ilgili. ama elinden fotomaç'ı düşürmez asla.

    kız ise, demet akalın'a "hafif kadın" der ama onun şarkısıyla coşar, onun gibi giyinir, onun gibi konuşur . dalga geçtiği esra-ceyda gibi kızları taklit ederek artık "oha olmadan" duramayan bir organizmaya dönüşür. sırf yakışıklı diye kendisine zerre değer vermeyen adamlarla "takılır". "çıktığı" çocugun ona karışması hoşuna gider, yeri gelir küfür yer ama "beni ne kadar da sahipleniyor canım benim" diye sevinir.
    okur okur(!) sonra hayırlı bir kısmet bekleyip, evde çocuk bakma hayalleri kurar.

    siyaset mi ?

    milliyetçi ise sadece "ya sev ya terk et" olur mottosu.

    konuşamazsın anlatamazsın ona milliyetçiliğin aslında ne olduğunu.

    "ben türk'üm senin gibi vatan haini değilim ulan"dır sana cevabı.

    "iyi de ben de türk'üm kardeşim ama bak milliyetçilik böyle bir şey değil ki" diyemezsin. çünkü o da bilmez neyi savunduğunu. öyle görmüştür, öyle aşılanmıştır. bir taraf seçmesi ve o tarafı sorgulamaması öğretilmiştir. kendi okumaz, kendi anlamaya çalışmaz neyi savunduğunu. orhan pamuk bintir züttür, hrant dink, "ermeni tohumunun tekidir" ona göre.

    "peki sen okudun mu hiç bu adamları" dersin.

    "okumaya gerek var mı yoksa bu herifleri mi savunacaksın bana" olur cevabı.

    yani daha karşısında olduğu şeyin ne olduğunu bilmeden geçmiştir karşı tarafa.
    "bu videoyu paylaşmayan türk değildir" ona göre, "grubunu davet etmeyen bizden değildir" onun için.

    mevlana ile övünür ama "ne olursan ol gel" diyen adamın topraklarında " beğenmiyorsan git başka yerde yaşa" narası atar. anlatamazsın türklük bu değil diye..
    solcuysa , parka giyip kirli sakal bırakmaktan öteye gidemez vizyonu.

    deniz gezmiş'i ağzından düşürmezken "bu adam ne için canını verdi acaba ben de yapar mıydım aynısını davam uğruna" diye bi an olsun sormaz kendine. bir kere de "şu karşıt görüşü dinleyeyim de neye karşı olduğumu anlayayım" demek gelmez içinden.
    "ben sosyalistim kahrolsun emperyalizm" der, ingilizce yazılı tişörtünü giyip, nike marka ayakkabısını fırlatır emperyalistlere.

    muhafazakarsa, hep kendi haklıdır, hep kendine demokrasi ister, demokrasinin ne olduğunu bile bilmiyorken hem de.

    türbanla üniversiteye girememenin ne kadar aşağılayıcı, dışlanmanın ne kadar iğrenç bir şey olduğunu görür, ama "kız arkadaşınla el ele tutuştun" diye seni taciz etmekten de kaçınmaz. "müslümanım" diyip, "acaba inandığım şeyi ne kadar biliyorum, hadisleri, kutsal kitabı, mevlana'yı ne kadar içime sindirebildim" deme zahmetine girmez bile.

    inandığı dinde zorlamanın olmadığı hiç gelmez aklına.

    nikahsız yaşayan çiftlere laf atar ama 13 yaşında kızla evlenen adamın arkasında durmaya devam eder.

    nutuk'u okumadan "ben atatürkçüyüm" diye dolanır.

    atatürk'ün de insan olduğunu, onun da sevinçleri, üzüntüleri, zaafları, alışkanlıkları olduğunu, onun da sigara içmek gibi keyifleri olduğunu anlatan adamı "atatürk düşmanı" ilan eder.
    atatürk'ü aslında tamamen karşısında olduğu bir yere oturtur, öyle düşünmeyenleri de atatürk karşıtı ilan edip, atatürk dini'ni yaratır laik düzende.

    muasır medeniyetler seviyesine gelmeyi, özgürce fikrini belirtmek değil de sadece mini etekle gezebilip, sevgiliyle rahatça öpüşebilmek olarak algılar.

    "ödp'yi destekliyorum ama; barajı geçemez nasıl olsa, oyum boşa gitmesin" diyip küfür ettiği deniz baykal'a oy verir.

    "ulan bu dexer yine iyi sayılır ha, hem istikrar lazım" diyip çiftçiye küfür eden, "üniversiteli olan herkes iş bulmak zorunda değil" diyen adamla istikrarı sağlar.

    tüm siyasi dayanağı "şehitler ölmez vatan bölünmez, apo'yu asalım" olan, seçmeni iki metre ip ile kandırmaya çalışan, şehit kanını emen vampirleri destekleyerek ülkeye sahip çıktığını zanneder.

    kültür - sanat mı ?

    zeki müren'in, barış manço'nun, aşık veysel'in, mahsuni şerif'in, bülent ortaçgil'in müzik yaptığı topraklarda; ney'in, kabak kemane'nin, kemençe'nin, ud'un, bağlama'nın hayat bulduğu ezgileri değil " zaten 8 tane nota var, kaç farklı şarkı yapılabilir ki" diyen adamcıkların "binlerce dansöz var" şarkılarıyla kendinden geçer.

    sevdiğine, "güzelliğin on para etmez, bu bendeki aşk olmasa" diyen adamın değil, "allah belanı versin, allah seni kahretsin" diyen adamın şarkılarını ezberler.

    "yalnız ve güzel ülkesi" için film yapıp ödüller alan adamın filmleri için değil, "memen koluma değdi, panik oldum" diyip osurukla güldüren(!) adamın filmleri için sinema salonlarına akın eder, gişe yaptırır, köşe döndürür.

    bahsettiğim türk gençliği, önceki nesillerin aksine internet, televizyon, gazete, dergi, kitap gibi her türlü imkana sahiptir. ama onları daha dolu biri olmak için değil, "daha ne kadar boş bir birey olabilirim" diyerek kullanır.

    ..ve işte bu yüzden üniversitelerde yapılan anketlerde bile idol olarak kendisine polat alemdar'ı, şahan gökbakar'ı, acun ilıcalı'yı görür.

    türkiye'nin en güvenilir insanı olarak seda sayan'ı seçer.
    ve işte tüm bunların olduğu ülkede kitap okumak, dünya hakkında, hayat hakkında en ufak bir bilgi sahibi olmaya çalışmak hor görülür, aşağılanır. "uğraşma oğlum bunlarla" denir.

    aptal videoları paylaşan adamlar sen bir şeyleri okuyorsun, izliyorsun diye seni "senin boş vaktin çok" diyerek eleştirir (!) akılları sıra.
    entel kelimesinin hakaret olarak kullanıldığı bu ülkede, aslında normal bir bilgiye, vizyona, birikime sahip olmak " her taku bilmek" olarak görülüp aşağılanır.

    cahilliğe kulp takılır.

    "ama darbe dönemi sonrası içi boşaltıldı gençliğin" bahanesine sığınılır.

    böyle gittiği sürece de hiç bir şey değişmez.
    farkında olmak, sorgulamak, okumak, araştırmak out,
    cahillik ise in olmaya devam eder.

    alıntıdır.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +1
    Bastan sona kadar okudum, kelimesi kelimesine hakli
    ···
  3. 3.
    +1
    bu dedigin kriterlere uymayan bi ton insan var, ben de dahil. futboldan nefret ederim, sadece ayip olmasin diye bazen lafa girerim ama bi tak bilmedigim anlasilinca susar kalirim. tekizledigim yerli dizi behzat ç, yabanci dizi walking dead. hicbirini gunu gunune takip etmem, canim gibilinca acar youtube dan izlerim. ne breaking bad izledim ne game of thrones ne kurtlar vadisi ne gezer mi ne iste. pop muzikle aram yoktur, gencken metal dinlerdim simdi hicbisey dinlemiyorum aga. arabada haber radyosu acik, konusma olsun yeter. kulak misafiri olurum. ne milliyetciyim ne dindarim ne bu kavramlara dusmanim. dunya gorusum demokrasidir, yani herkes esit yasasin ve herkes mutlu olsun. ozgurlukten korkmam kimsenin hayat tarzina karisma hakkini kendimde gormem. cok okurum, cok bilirim, ozellikle tarih ve biyoloji ilgimi ceker ama anlatmam. cok bilmis gorunmekten imtina ederim. tv de izlemem, youtube dan videolara bakarim tvde guzel bi belgesel olursa izlerim. bahcemde domates biber yetistiririm, sonra tursu yapar komsulara felan dagitirim. yuruyuse cikarim ormanda, yanima da ekmek arasi bisey alirim aksama kadar donmem. gitar calarim yillardir ama yakin arkadaslarim harici kimse bilmez cunku hep yalnizken calarim. siir okurum, cemal sureyayi ve ikinci yenicileri cok severim. sinemaya gitmem, efektli super kahramanli filmleri izlemem. genelde drama, indie alternatif seyleri izlerim. kimseye film kitap tavsiye etmem cunku gereksiz tartismalara girmekten cekinirim. evde yilan, timsah, bilimum surungen beslerim. bahcemde tavuk sulun ordek hint tavugu bildircin beslerimama daha kiyip bi tanesini yemisligim yoktur. hepsi eceliyle olurler. herkese yardima kosarim, bahcesini capalarim, kopegini gezdiririm, cocuk bakarim ama kimseyi yardima cagirmam. hallederim bi sekilde. bazen bi ates yakarim ve saatlerce sadece atesi izlerim, uzerine is kokusu sinen ceketimi koklarim. yerde ozellikle ormanda bi cop gorursem yanima alir cope atarim. sigara izmaritlerimi yere atmam, cebimde toplarim toptan atarim o yuzden pantolonumun cebi les gibi kokar. biri bildigim biseyi bile anlatsa bilmiyo gibi yaparim, sasirmis gibi yaparim sonra kendimi ikiyuzlu gibi hissederim. allaha kitaba inanmam ama yine de bisey soylemem, insanlarla polemige girmem. allah kabul etsin derim, kandilin kutlu olsun derim. boyle seylerden gocunmam. su uc gunluk dunyada iste geldik iste gidiyoruz felsefesi ile yasarim. allaha kitaba inanmasam da yunus emreyi, mevlanayi cok okurum, tasavvufa merakliyimdir. arkadaslar mangala cagirdiginda etleri ben pisiririm ama et yemem veya bi davete gittigimde garson gibi yardim ederim maksat adam kendi dogum gununde yorulmasin, tadini cikarsin. cimen harici hicbir bitkinin uzerine basmam. ormanda yururken agaclardan celik alir koklendirir sonra ormandaki acik alanlara dikerim. en az ucyuz agac dikmisimdir. dikmekle kalmam, senede bir kere yanina gider bakarim yaprak biti var mi, mantar kapmis mi. her uyandigimda aklima gelen ilk dusunce yasami ne kadar sevdigim ve dunyanin ne kadar guzel oldugudur. bunlari neden anlatiyorum, bu anlattiklarim bana bir deger katmiyor. ben boyle yasiyorum ve mutluyum. o yuzden baska insanlar da, cahil mahil nasi mutlu oluyorsa oyle yasasin be kardes. cunku bu dunyaya belli kriterleri karsilamak icin degil mutlu olmak icin geliyoruz. bir kere geliyoruz, olunce belki bes sene bilemedin on sene mezarimiza gelen olacak. tarihi degistiren bir kahraman olsak bilemedin bin sene ismimizi bilecekler ama mezarimizin uzerinde bir alisveris merkezi olacak, dunya 4,4 milyar yasinda be kardes. o kadar yasadiktan sonra ne mi olacagiz? organik gubre. iki bocek gelip issiracak karni doyacak, yumurta birakacak etimize. uzerimizde birkac ot bitecek. hepsi bu. bu kadar ciddiye alma bunlari.
    Tümünü Göster
    ···