1. 76.
    0
    ben şike yaptıysam fenerbahçe için yaptım kendim için yapmadım böyle saçma şeymi olur

    millette alkışlıyor amk yok böyle mal takım adam şike yaptığını itiraf ediyo huur çocugu medya bi tak yazmıyo
    ···
  2. 77.
    0
    Mekteb – i Sultani’nin Kuruluşu
    Avrupalıya göre “Hasta Adam” olan Osmanlıya müdahaleler başlar. Avrupa hayranlığı ile oluşturulan gündem, yetiştirilen Avrupa sevdalısı devlet adamları, “pastadan pay almaya” çalışan Fransızların da dikkatini çekmiştir. ittihat ve Terakki’nin Alman sempatizanı yapısı Fransa’yı rahatsız eder ve Fransa artık hamle sırasının kendisine geldiğine karar verir. 22 Şubat 1867 yılında Fransız Eğitim Bakanı Victor Duruy, Osmanlıya NOTA çeker. Bu nota, istanbul’da bir Fransız okulu açılması yönündedir. (1868’den 1923’ e Mekteb-i Sultani, Galatasaraylılar Derneği, Prof Dr Vahdettin Engin – 2003 Ofset Yapımevi)


    Fransa’nın emir ve talimatları ile, 1481 yılından beri Tıbbiye, Saray Mektebi gibi çeşitli dönemlerde çeşitli okullara ev sahipliği yapan şu anki Galatasaray Lisesi binası bu işe tahsis edilir. 11 Ekim 1867 tarihli bir Fransız gazetesinde, Fransız müfredatı, dili ve sair yetkinlikte bir okul açtırılacağı ve parasının Osmanlı tarafından karşılanacağı müjdelenir. Dönemin istanbul gazeteleri ise konu hakkında eleştirilerde bulunurlar. Fransa güdümündeki okula en sert tepkiyi Namık Kemal verir. (Hürriyet, 21.09.1868 – 31.05.1869, La Turquie, Ali Suavi, Namık Kemal, Adnan Şişman GS Mektebin Kuruluşu ve ilk Yılları 1989, ihsan Sungu – Belleten 1943 sayı 28)

    Fransa’yla okulun kuruluşu hakkında anlaşma imzalanır ve Fransa’nın istanbul sefiri M.Bourre konuyla bizzat ilgilenir. M.Bourre 29 Nisan 1868’de Dışişleri Bakanı Moustier’ gönderdiği mektupta okulla ilgili tüm yapılanlar bildirirken, azınlıklarla Müslümanların kaynaşmasında çok etkin bir rol oynayacak okulun 300’ e yakın öğrenci ile eğitime başlayacağını bildirmektedir. Fransa’nın uygun gördüğü Ernest De Salve 5 yıllık mukavele ile mektebe müdür olarak atanır. Mektep 1 Eylül 1868 günü, 147 Müslüman, 48 Gregoryen Ermeni, 36 Rum, 34 Musevi, 34 Bulgar, 23 Latin Katolik, 19 Ermeni Katolik toplam 341 öğrenci ile açılır. Okulun ilk müdürü De Salve, 5 yıllık sözleşmesi bitmeden istifa ettiği halde bir yıllık alacağı, zor günler geçirmesine rağmen Osmanlı imparatorluğu tarafından ödenir, Aynı De Salve 15 Ekim 1874 tarihinde yayınlanan bir makalede, “Müdürlüğünü yaptığı dönemde en akıllı öğrencilerin, Bulgarlardan en başarısızların ise Türklerden olduğunu söyleyivermiştir.(1868’den 1923’ e Mekteb-i Sultani, Galatasaraylılar Derneği, Prof Dr Vahdettin Engin – 2003 Ofset Yapımevi)

    http://tarihdersleri.50megs.com/ al oku tamdıbını
    Tümünü Göster
    ···
  3. 78.
    0
    @68 sadece şu linki veriyorum:

    http://besedebiyat.blogsp...lisesi-uzerinden.html?m=1

    bunu oku. sadece oku. ama tamdıbını oku.

    ayrıca kendi yorumum:

    galatasaray lisesi devletin eğitim kurumudur. bahsedilen konferans salonu açma olayları olayları devletin yani milli eğitim bakanının izni olmadan yapılamaz. zaten konferansa izin veren ve konferans verilmesi için galatasaray lisesini seçen devletin adamı damat ferit paşadır.

    bu ve bu gibilerin yaptığı galatasaray lisesinde okuyan ve bu olaylara uzaktan yakından karışmamış kimseyi karalayamaz. yani bu olay galatasaray camiasına yüklenemez. o olanlardan galatasaray camiası sorumlu tutulamaz.

    verdiğim linki oku yazan kişi çok iyi açıklamış olayları.

    ayrıca şuna bir bak:

    Beşiktaş ve Fenerbahçe'deki mektepliler

    8. Kaldı ki sadece Galatasaray Spor Kulübü'nün değil, diğer kulüplerin kuruluş ve büyüme dönemlerinde de Mekteb-i Sultânîliler'in ön planda olduğunun altını iki kere çizmek gerektir.

    Mesela bugün Türkiye'nin en eski spor kulübü olarak kabul edilen Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün (Bereketiko Jimnastik Kulübü) bir numaralı kurucusunun Mekteb-i Sultânî 1894 mezunu Mehmet Şamil (Şhaplı) olması hiç şaşırtıcı değil. (10)

    9. Sadece Beşiktaş'ta değil, Fenerbahçe'de de Mekteb-i Sultânî mensupları önemli görevler üstlendi. Örnek vermek gerekirse bugün Fenerbahçe Spor Kulübü'nün resmi sitesinde "başkan" olarak ilan edilen isimler arasında üç tane Mekteb-i Sultânî mensubu vardır. (11) Bunlar sırasıyla Ömer Faruk Efendi, Ali Naci Karacan ve Hasan Kâmil Sporel. (12) O Hasan Kâmil Sporel ki, Galatasaray'ın futbolcusuyken Fenerbahçe'nin kuruluşunde yer almış, hatta Fenerbahçe formasıyla Galatasaray'a karşı ilk gol atma onuruna da ulaşmış bir mekteplidir.

    Hatta bir adım ileri giderek şunu diyelim. Türkiye'nin ilk futbol kulübü kabul edilen Black Stockings FC (Siyah Çoraplılar) kuruluşunda da Mekteb-i Sultânî mensupları vardı. Altınordu Kulübü'nün kuruluşunda da, Bakırköy idman Yurdu'nun da. (13)

    10. Yani görüldüğü gibi, haksız yere "vatan haini" saftasıyla töhmet altında bırakılan Mekteb-i Sultânî, sadece Galatasaray Spor Kulübü'nün değil, bir kısmı bugün de devam eden birçok spor kulübünün bir anlamda doğumhanesi oldu.

    şimdi galatasaray lisesini kullanarak yapılanlardan bu adamlar sorumlu mu? bu adamlar sorumlu ise beşiktaş ve fenerbahçe camiaları da bu yüzden lekelenir mi?

    ayrıca önümüzde doktor nazım gibi bir örnek var. bundan bütün fenerbahçelileri mi sorumlu tutalım?
    Tümünü Göster
    ···
  4. 79.
    0
    @67 senin kılcal damarlarını gibeyim huurnun doğurduğu. adam ben şike yapmadım dedi mi konuşmanın başında? onu ne için söyledi abisi, kişiler ve kurumlar ayrılmamalıdır dedi örnek olarakta onu verdi. be anasını gibtiğimin bukalemunda onu anlayacak zeka nerde.
    ···
  5. 80.
    0
    senden iyi huur evladı mı var
    ···
  6. 81.
    0
    @69 adamım burdasın yıne
    ···