Konuşalım bunu. Zamanına damga vurmuş, fikirleri hala tartışılan pek çok filozofun kadın düşmanı olması ilginç değil midir?

Farklı coğrafyalarda, farklı zamanlarda yaşamış, zamanına damga vurmuş pek çok filozof. Ve bu filozoflarin bir çoğu sanatta, matematike, bilimde de uzman.

Aristo, yusuf has hacip, mevlana, nietsche... ilk aklıma gelen örnekler.

Hatta peygamberleri birer filozof sayarsak getirdikleri uygulamalarda kadınlara ciddi bir baskı var.

Kısaca: Dünyaya fikir ve madde hayatına yön vermiş kişilerin önemli bir kısmı kadın düşmanı.

Zeka ile kadın düşmanlığı arasında pozitif korelasyondan söz edebilir miyiz? Yoksa bunu nasıl açıklarsınız.

Tartışalım.

Up. Sözlük kadinlarından da cevap bekliyorum.

Bunu bir uplayalım.

Üreme bazında kadın daha değerli.

Eğer bir erkek 100 kadının olduğu yerde yaşarsanız senede 100 çocuk doğabilir ama 1 kadın 100 erkekle ancak senede bir bebek dünyaya gelir.

Bundan sebep olsa gerek kadın nicelik adına korunmak istenmiş ilkel kabilelerde. Savaşlardan, dış dünyadan sakınılmış olsa gerek.

Bu yüzdendir ki kadının analitik zekası körelmeye başlamış. Fiziki gücsüzlüğü de hesaba katarsak kadınlar erkeklerin oldukça gerisinde kalmışlar. Bu işlevsizlik de kadına karşı bir nefret oluşturmuş olabilir. Sonuçta hiçbir birikimleri yokmuş.

Günümüzde de durum farklı değil.