gececi tayfa toplanın aşk hikayemi

yatın siz güzel panpalarım sonra devam ederiz.

işlerimin yoğunluğu ve izmir de olmam sebebi ile sizi bekletmek istemiyorum..
bu yüzden yarından itibaren word üzerinden yazacağım ve buraya kopyalayacağım araya şarkıları da koyarız..

@756 sorunu tam anlayamadım panpa.
ne iş yaptığımı mı soruyorsun?

öyle ise ithalat-ihracat şirketinde çalışıyorum.
dış ticari faliyetler diyelim

panpalar.
özür diliyorum hepinizden , bahsettiğim gibi biraz hazırladım , yarın paylaşacağım. sevgiyle kalın.

panpalar..
öncelikle hepinizden özür diliyorum..
ama..
dün öyle bir olay yaşandı ki izmir de..
hikayenin sonunu değiştirebilecek türde..

ayrıntılar yakında belli olacak..
hepiniz sağlıcakla kalın.
mutlu olun , iyilik taşıyın..
çünkü bir anda karşınıza mutluluk çıkabilir..

başlayalım biraz panpalar

http://www.youtube.com/watch?v=r6qtKForu2I

mutluyum lan.

nathalie nin geleceği gün..
okulda iken patron aradı.
bir süre gelmeni rica ediyorum dedi..
nathalieyi öğleden sonra alacağım için bir sıkıntı yoktu..
gittim şirkete..
içeri girer girmez patronun biraz sıkıntılı olduğunu gördüm çünkü beni kapıda karşıladı..

member geçelim oturalım dedi..
oturduk..

seni oğlum gibi görürüm dedi , teşekkür ettim ve yerinin önemini söyledim..
çalışkansın ve bana lazımsın dedi..
ama..

içimde fırtınalar koptu..
herhalde şirket ile ilişiğim kesilecekti..

tahminim doğru çıktı..
patron bana bu şirkette artık çalışamazsın dedi..
tam ağzımı açacakken daha iyi bir yere davet edildin çünkü..

afalladım..
nasıl yani?

beyler..
zaman ile öğreneceksiniz bazı devlet şirketleri vardır..
gizlisi..
ve su üstünde olanları..

bir devlet şirketi patrona beni ve bilgi işlem müdürünü söylemiş.
rica etmişler..
patron iyi bir iş diyordu..
garanti iş..
özel devlet memurluğu gibi bir şey düşünün..
yetkiniz yüksek..
iş olanakları daha fazla..

patron bir arkadaşım rica etmese sizleri hayatta bırakmazdım ama bence oraya gitmeniz sizin için önemli dedi..
bir süre konuştuktan sonra görüşme yapma kararı aldık..
çünkü teklifleri öyle böyle cazip değildi..
maaşımın üç katını teklif ediyorlardı.
ayrıca izin günleri fazlaydı..

görünüşte güzeldi..
patron başka bir ülke demişti..

fransa işi olursa olabilirdi..

ve nathalieyi almaya gitmiştim..
gülümseyerek.
kapıdan çıkışı hala aklımda..
deli gibi gülüyordu..
boynuma atladı...

bavulmuş.
insalarmış..
hiç bir şey önemli değildi artık..

birbirimiz vardık yeniden..
bir kaç dakika sarıldık ve öpüştük..

ayrı bir geliyordu kokusu..
ayrıydı güzelliği..
hele o gözleri..
çok ama çok ayrıydı..

bir kaç gün kalacaktı..
ama yanımdaydı..
buradaydı...

soluksuz geçecek olan üç gün vardı..
bazı şeyleri anlatmayacağım..
çünkü bu aralar yaşadığım heyecanı paylaşmak istiyorum sizinle..

birinci gün evde geçti diyebilirim..
ten uyumunun doruğunda..
birbirimizi deli gibi yaşarken...

ikinci gün güzel bir kahvaltı ve gezi turuydu..
farklı farklı noktalarda birbirimizi yaşadık bu sefer..

ve son gün gidiş saatine kadar birlikte olduk..1 -2 saat ara olsa bile.
deliler gibiydik..
sevişiyorduk yalnızca..
sinirli..
mutlu..
huzurlu..

bütün duyguları yaşıyorduk..
bazen birbirimize yaptığımız hatalar bizi öfkelendiriyor ve sertleşiyorduk..

bazen ben karşımdakinin minikliğinden huzur ve sevgi dolu oluyorduk..

ama aşıktık biz birbirimize..
deliler gibi seviyorduk..
işte bu ..
bu herşeyin ötesinde kapılar açıyordu bizlere..

edit:imla.

geri dönüş günü gelmişken bir öğle yemeği için bahsettiğim şirket beni davet etmiş..
1 saat demişti patron..
gelmen çok önemli..
nathalie burada dedim..
ona uçak bileti alacaklarmış gerekirse dedi..
zamanı yoktu ama..
nathalieye durumu anlatacakken , nathalie benimle öğle yemeğine çıkmak istiyordu..
ne oldu dediğimde ise kuzeninin burada olduğunu ve öğle yemeği yiyeceklerini söyledi..
tanıyordum kuzenini..
beni kibarlıktan çağırıyordu...

durumu anlattım..
zaten kuzeni kız kıza buluşmak istiyordu..
1 saat yalnızca..

neden olmasın dedim..
ulan bu bir işaret demiştim kendi kendime birde...

şirkete geçmek için patron ile buluştuk..
şirket taksimdeydi..
ancak buluşma güzel bir mekanda olacaktı..

karşımızda üç kişi vardı..
bizde üç kişiydik.
patron , ben ve bilgi işlem müdürü..

tanıştık..
karşımızdaki kişilerden bir tanesi bildiğiniz siyasal olaylar yüzünden o konumdaydı..
ve boş bir adamdı..
ama diğer ikisinde farklı gelen bazı şeyler vardı..

bir tanesi uzun boylu ve kumraldı..
unutamıyorum çünkü bana hayatımın teklifini o yapmıştı..

konuşmalarımızın yarım saatinde artık bazı şeyleri konuşmanın zamanı dedi..
tam sıkıcı bir iş tanımını bekliyorken , member bey ve bilgi işlem müdürü biz sizleri tanıyoruz dedi..
ve hayatımızdaki en can alıcı bazı bilgileri söyledi..

yine bir ticaret şirketi olduğunu anlattı olayın..
zaten şaşırmıştık ama bu durum biraz garipti..
ticaret şirketi olsa bile dünyanın tüm köşelerine yayılmıştı çünkü..

teklifleri..
üç katı bir maaş..
primler..
şu an ki tatilimin dört katı tatil imkanı.
üstelik bir haftasına da kendileri seçeceğim bir ülkeye göndereceklerdi..
sağlık sigortası..
ev kirası..
ve bana ait bir araba..
farklı farklı bir çok olanak vardı..

ulan daha öğrenciyken..
ben böyle bir teklifi görmemiştim..
ağzım kulaklarındaydı..

ama bu iş böyle olamazdı..
bir ticaret şirketi tamam..
ama böyle olanaklar..
altın da bir iş vardı..

ve altındaki mesele ortaya çıktı..
bu iş sabit bir iş değildi..
30 günün 20 sinde farklı ülkelerde olmam gerekiyordu..
okul ile anlaşılarak yalnızca vizelere ve finallere girişim sağlanacaktı..

bir ay içerisinde 5-6 farklı ülke görecektim ama..
işte sorun buydu..
böyle bir durumda..
nathalie ile ilişkimiz ne olacaktı?

bir kaç gün sonra nathalienin yanına ben geçecektim..
bu durumu bu gün açıklayabilirdim..
ama daha detaylı öğrenmek istedim...

yemek masasından kalkarken bilgi işlem müdürü olumlu cevabı vermişti bile..
ben ise süre istemiştim..
tam kalkacağımız anda bahsettiğim uzun boylu kişi bana öyle laflar etti ki.
kafamın içinde yer eden yalnızca oydu..
cümlesi cümlesine..

member bey..
bir subay çocuğu olarak ülkeniz sizi göreve çağırdığı zamanlar gideceğinizden şüphem yok..
bu bahsedilen teklif sizin için bir vatana hizmettir.
bu kadar başarılı olduğunuz bir alanda yapacağınız her çalışma ülkemizi biraz daha ileri zütürecektir..
bu çalışma ortamı içerisinde sizin gibi bir çok genci barındırmaktadır..

bir gün uyandığınız da bu kadar basit bir işi yapmadığınız için nasıl pişman olacağınızı düşünün..
ülkenize sırt çevirmiş gibi hissetmezmisiniz?
dedi..
ve gitti..

panpalar size durumu değiştirecek kadar büyük bir olay yaşandı dedim.
bu gece anlatacağım kısımı bitireceğim ama küçük bir devam yazıları gelecek bu hafta yaşananlara göre.

nathalie ye bu durumu açıklamadım o gün..
yalnızca kısa sohbetler eşliğinde değiniyordum iş değiştirmeye..

daha sonra bütün konu dağıldı zaten..
yine kapılmıştım güzelliğine..
tenine..
kokusuna..
bakışlarına..

gidene kadar..
ve gittiğinde...
yine bağlı kalacaktım ben ona...

ve gidiş..
artık gitmesi gerekiyordu..
üç gün sonra ben geçecektim yanına..
ama gidiyordu işte..
o kadar zor ki bu ayrılıklar..
öyle acı verir ki bazen...

ama gidiyordu işte...
gözleri yaşlı..
ne kadar büyümüş olursa olsun , bir bebek gibi aynı...

http://www.youtube.com/watch?v=07JQ29UVd2I

üç gün deli gibi araştırdım bu işi.
babamla konuştum.
bu işe girersen.
hayatın kurtulur dedi..

direkt bunu söylmesi farklı geldi bana..
babam okulumu bitirmeden çalışmamı şöyle böyle desteklerdi..
ama bu durumda direkt katılmamı istedi..

kimle konuşursam konuşayım herkes bu işi almamı istiyordu..
kabul etmeye karar vermiştim bu işi..
ama nathalie ile konuşmam lazımdı..
kafamdaki plan iki yıl bu şirkette çalışmak.
mezuniyet ile nathalie ve bana bir gelecek hazırlamak..
bebeğimize bir ev alabilecek konumda olurdum en azından..

ve..
fransaya uçak biletim hazırdı..
4 gün kalacaktım..
hayatımı değiştirecek dört gün...

fransaya geçeceğim günün sabahı o maili atan kız yine bir mail atmıştı..
resimsizdi bu sefer..
direkt türkçe olarak nathalienin evinden kimlerin çıktığına dikkat yazmıştı..
yalan söylemesi için bir sebep yoktu ama son maili tamamen bir felakete sürüklüyordu beni..
sinirlendim..

böyle saçma sapan mailler atmaması gerektiğini söyledim.
hatta konuşmayalım demiştim..

bir cevap geldi.
zaten sen değer nedir bilmezsin.
kerem gibisin..
anca yabancı kızların ağzının içine düşün hiç kendi milletinizi önemsemeyin.
ben bir sinirlendim..

durdum.
yabancı kızlar bazen kendi milletimin kızından düzgün oluyor yazdım.
düzgün kanıtlar olmadan yalanlarla gelme bir daha dedim..
pişman olacaksın demişti..

fransaya geçtim..
nathalie hava alanında karşıladı beni..
uçağa alışıyordum artık..
çünkü sonunda tatlı bir güzel beni bekliyordu..

http://www.youtube.com/wa...3S0R4&feature=related

yine hiç bir şeyi umursamadan geçen zaman..
bütün gün..

bir çoğunuz yaşadı ama bunu değil mi?
bir çoğunuz biliyor söylediğim şeyi..
5-6 saat boyunca yalnızca öpüşerek geçen zamanı..
siz bir saat geçtiğini sanarken..
geçen saatler..

küçük bir sürprizim var dedi..
ne dedim..
hediye ettiğim yüzüğü gösterdi..
evet dedim..
yüzüğü çıkart dedi..
çıkartamam dedim..
çünkü onu oraya bir kere taktım.bir daha çıkartmam...

gülümsedi ve öptü beni.
çıkarttı kendisi..
aybars yazıyordu parmağının üstünde..
aklıma güzelliği değil..
acısı geldi..
parmağının üstüne bir dövme..

öptüm hemen..
çok acıdımı dedim..
bunumu düşünüyorsun dedi..
evet dedim..

başka hiç bir şey önemli değilmi dedi..
senden daha önemli ne olabilir ki dedim?
gülümsedi..
ve sarıldı..
on beş dakika kaldık öyle herhalde..

deli gibi öpüyordu beni..

sahte bir dövmeymiş..
ama gerçeğini yaptırmak istiyormuş bu yaz..
tepkimi merak etmiş..

sende yaptırırmısın dedi...
adını dövme olmadan bile yansıtıyorum ben dedim..
yine beraber geçen saatler..
yine deli gibi..
düşüncesizce yapılan..
bağlılık yaratan saatler..

http://www.youtube.com/watch?v=rYEDA3JcQqw

ikinci günü g.f. benim orada olduğumu öğrenmişti..
sabah nathalie nin kapısına gelen bir kişi bizi kahvaltıya çağırıyordu..

nathalienin okula geçmesi gerekiyordu..
iki saat görüşemeyecektik zaten..
bende on beş dakika rica ettim ve nathalie yi de okula bırakmamız gerektiğini söyledim.
koşulsuz kabul edildi bu isteğim..

hazırlandık ve çıktık...
nathalie yi okula bırakıp beni bir cafeye zütürdü araç...
g.f. beni görünce gülümsedi ve hoş geldin member dedi.

güzel bir sohbete başlamıştık..
zaten kanımız kaynıyordu birbirimize , üstelik güzel de bir teklifi vardı sohbetin sonunda..
bu gece caen e gitmemi istiyordu benden..
200 km filan bir yol paristen..
bir pakete eşlik etmemi istiyordu..

gidiş , teslimat ve dönüş 6 saati bulur diyordu..
karşılık beklemeden kabul edebilirdim ama nathalie vardı..
kabul ederim ama nathalie derken ben , bana uçak biletini iki gün sonraya erteleteceğim , sana ayarladığımız otelde ikinize iki günlük bir tatil hazırlatacağım dedi..
üstelik 1200 euro para alacaksın bu iş için..

1200 euro..
sadece 6 saatte..

zor bir durumda olmasa benden istemezdi zaten..
neden ben dedim.
türklere teslimat yapacaksın dedi.
400.000 euro nakit para..
bankalar dedim..
nakit olması ve bu gün olması lazım dedi..
gülerek yasa dışı olmasın da dedim..
güldü..
merak etme dedi..

bende işi kabul ettim.
nathalie ye güzel bir hediye lazım dedim.
akşama bir çiçek göndermeli ..

bir saniye bekle dedi..
telefon ile konuştu..
2-3 dakika sonra nathalieye üç kucak dolusu gül göndermişti benim adıma..