gelecekteki sevgiliye mektup yazdım

gelecekteki sevdiğim;
merhaba.

şimdiden haberin olsun, öyle romantik ve duygusal değil ama şunu bil ki, paylaşamam seni kimselerle. hayaller biriktiriyorum sana güzel bir gelecek hazırlıyorum.
sevgilim;
çok geç kaldın çok. niye bu kadar geç kaldın? hala gelmedin. bekliyorum. gelecek gelecek diyorum ama gelmiyorsun bir türlü.
umudum;
umarım sen de diğerleri gibi vefasız çıkmazsın. şimdiden seni çok özledim. inan bana. bir çocuk yağmurlu bir kış gecesinde şimşek seslerinden nasıl korkuyorsa ben de o kadar senin gelmeyeceğinden korkuyorum.
hayattan tat almıyorum şuan seni bekliyorum. geceleri romantik bir film izlediğimde kendimi onların yerine koyuyorum. ikimizin hayal ediyorum o rolde.
müstakbel sevgilim;
belki sorarsın sensiz hayatın nasıldı diye. kanadı kırık bir kuş gibiyim şimdi, mutsuz, agresiz çok yalnız.
sigarayı bıraktım ben, yalnızlıktan bıraktım biraz garip gelecek ama evet, yalnızlıktan. sana layık biri olamazsan diye de çok korkuyorum. ya sana layık biri olamazsam.
seni arıyorum..
kaderin cilvesi yine seni benim karşıma çok geç çıkaracak biliyorum. muhtemelen seni herkesten daha çok seveceğim. bugün minibüste yanımda oturan kızı sana çok benzettim. saçları dümdüz ve çok uzundu çok güzeldi. çok güzel taramıştı saçlarını biraz hafif makyakda vardı.
bugüne kadar hep seni aradım. sen bu satırları okuduğunda ölür müyüm, kalır mıyım bilemem.
sadece beni sev.. hep beni sev.. terketme, bırakıp gitme bu bana yeter. bana dokununca kelebekler uçsun etrafımızda, çiçekler açsın, bülbüller ötsün. omuzların düştüğünde sana omuz olacağım. söz. arada sırada saçmalarım belki mazur görürsün. ama yok yok. mutluluğumu mutluluk, sevincime sevinç katacaksın öyle hayal ettim ben.

seni henüz görmedim ama canım kadar seveceğimden eminim. damarlarımda kan yerine senin sevgin akacak. buna emin ol. hayattan zevk almıyorum, dışarıya gerek kalmadığı sürece çıkmıyorum. çoğunlukla evde uyuyorum veya kitap okuyorum.. nadiren biraz müzik, biraz yemek.. biraz efkar. hayatım bundan ibaret.
bugün, canım çok sıkkındı. odama kilitlendim gene. duvarlar sanki üzerime üzerime geldi. olmuyor.. ne yaptımsa olmuyor.. canım çok sıkılıyor, sen yoksun çünkü.
ey sevgili;
sen yokken birileri geliyor, sen sanıyorum. çok heyecanlanıyorum. sonra hayal kırıklığı tabii kafam karışıyor. yıkılıyorum. keşke haber verme imkanın olsa seni karşılayabilsem.
bak, yokluğunda çok yalnızım yerine kimseyi koymuyorum. belki bana inanmayacaksın ama seni daha görmeden o güzel gözlerine, güzelliğine hayran kaldım.
bir melek gibisin şimdiden. suyu kıskandırı dupduru silüetin, kimbilir yağmurdan sonra toprak kokusu gibi kokuyordur belki ellerin. cehennemin dibindeyim sanki şimdi, hayattan tat, tuz alamıyorum. sanki sırat köprüsündeyim. sana kavuştuğum an bu cehennem azabları bitecek biliyorum..
bu mektubu yazdıktan sonra, bir şişeye koyup denize atacağım.
ben ölmeden, ben yıkılmadan çabuk gel.
o zaman kadar, kendine çok iyi bak.
görüşmek üzere. sevgiyle.