-
1.
+6 -3bu başlıkta türkiyenin neden amerikaya bağlı olduğundan tutun uğur mumcu cinayetleri ve gizlenen bir çok şeyi bulacaksınızTümünü Göster
1941 yılında nazi almanlarının sovyet birliğine saldırması dünyanın bir çok yerinde ırkçı aşırı milletci gruplarda hareketlilik yarattı türkiyedeki öncülleri tanzimat dönemine kadar uzanan aşırı milliyetçi turancılarda hitler ve musollinin etkisiyle hemen harekete geçtiler, bunlara paralel olarak ırkçı yayınlarda da büyük bir artış yaşandı, yayınlarda temel işlenen konu türkiyenin almanyanın yanında ikinci dünya savaşına katılmasıydı almanyanında isteği bu doğrultudaydı ingiltere ve müttefikleri ise türkiyeyi yanında istiyordu cumhurbaşkan ı ismet inönü ise türkiyeyi savaşın dışında tutmak ve bu şekilde savaşa girmeden sınırları muhafaza etmek yönündeydi bunu başardı da.
ancak almanlar tüm bunlara rağmen türkiyedeki çalışmalarını rahatlıkla yürüttüler özelliklede ajanları türkiyeyi sovyetler birliğine karşı istihbarat faaliyetlerinde çok etkin bir şekilde kullandılar bu dönemde naziler ve aşırı türk milliyetcileri ortak bir örgütlenme içindeydi. özellikle ordu ve istihbarattaki turancılar nazilerle birlikte bir çok işte çalıştı turancı türklerin amacı türkleri büyük bir devlet çatısı içinde toplamaktı bu yüzdende sovyetler birliği yıkılmalı ve komünizm tamamen ortadan kaldırılmalıydı.
edit: tc ibaresi başlığın sığması için kullanılmıştır bende bir türküm, her hangi bir artniyet aranmasın
edit2: neden yazıyorum
okuduğum ve allah uzun ömür verirse okuyacağım aynı zamanda gizli arşivlerden çıkardığım bir çok kaynakları bugün tamda ülkenin durumu içler açısıyken buraya yazmak istedim sebebi oynanan oyunların, amerikaya ne zaman bağlandığımızın ve aslında başbakandan tutun devletin en üst kademesinin hangi işlerde görev yaptığının, suikastlerin devletin en üst görevlerinin bildiğine kadar ayrıntılı tarih vererek ve isim arz ederek yazmak istedim.
bu bir vatan borcudur, bu borcu ödemekte boynumun borcudur bitince vay be diyeceğiniz bu yolculuğa başlıyorum. sıkılmadan gerçekleri okumanız temennisiyle...
edit3: mitle ilgili paylaştığım bilgilerden sonra bir kaç tane tehdit mesajı aldım, belli ki burayı da kordine eden bir takım kişiler var, ziyanı yok bu başlık çıkabildiği yere kadar çıkacaktır.
erdoğan cemaat ilişkisinden tutun, gezi olaylarına kadar bir çok olayıda 30. belki 40. sayfada açıklayacağım. hiç kimseden çekinmem. -
2.
0@2 bu başlık gizli kaynaklardan bir çok yasaklanan kitaptan derleme olacak dostum, o işlerle uğraşmam.
sovyet birliği dünyayı şok etti
almanyanın saldırıları sonucunda 1942 yılında sovyetlerin yıkılacağı düşüncesiyle bekleyen milliyetçiler bunu avantaj durumunda karşılamak amacıyla kafkas sınırına birlikler yerleştirdi ne kadar tarafsız görünse de tüm hesapları almanyanın galip gelmesi üzerine olan türkiyenin, özelliklede milletçi çevrelerin beklediklerinin aksi oldu sovyetler birliğinin dağlması yerine naziler stalingrad önlerinde büyük bir yenilgiye uğradılar
sovyetler birliğinin zaferi türkiyede havayı değiştirmişti, almanların yenilgi haberleri gelince devlet bu kez önceden desteklediği ve faaliyetlerini teşfik ettiği milliyetçilerin üstüne gitmeye başladı bu baskı turancıları rahatsız ediyordu bu tepkinin en büyüğü turancı hareketin başındaki nihal atsızdan geldi, atsız direk olarak yazar sabahattin aliyi hedef gösteriyor başbakan şükrü saraçoğluna ben bir milletçiyim ama komünistler devletten himaye görüyor adı altında bir mektup gönderdi dediğim gibi beyler bu mektupta hedef sabahattin aliydi ve ali nihal atsıza dava açtı. ilk duruşma 26 nisan 1944 te ankara adliyesinde görüldü duruşma sırasında 2. dünya savaşında örgütlenen milletciler ulusa doğru yürüyüşe geçtiler, olayların kıvılcım noktası tamda burasıydı komünistlere karşı ilk büyük miting gerçekleşiyor ve yol boyunca kahrolsun komünistler sloganları atılıyordu -
3.
0alparslan türkeş
eylemden sonra ırkçılık nedeniyle 23 kişi tutuklandı bunlardan en tanıdık olan isim ise piyade üsteğmen alparslan türkeşti bu kişiler türkçülük le yargılandılar. ilerleyen zamanlarda adı 40 yıl boyunca kontgerilla faaliyetleri içinde anılacak olan türkeş henüz 22 yaşında bir üsteğmenken ismet inönüye telgraf çekmiş almanyanın sovyetleri zayıflatmasıyla birlikte türkiyenin balkanları ele geçirebileceğini söylüyordu ancak ismet inönü bu mektubu önemsememiş ve tarafsız bir izlenim sağlamıştı. savaş sırasında türkiyede tanınmayan alparslan türkeşi naziler oldukça iyi biliyordu daniele gansefe göre nazilerin ikinci dünya savaşında türkiyedeki bağlantısı alparslan türkeşti -
4.
+1amerikanın tek korkusu ve soğuk savaşın ana nedeni çeşitli ülkelerde kurulan derin devletler .
nazi almanyasının ve italyanların yenilgisiyle devam eden ikinci dünya savaşı amerikanın hiroşima ve nagazakiye atom bombası atıp kitlesel katliam gerçekleştirmesiyle son buldu ne yazık ki bu bombalar bir savaşı bitirirken bir diğerinin başlangıcı oldu. soğuk savaş...
gizli gizli ve sessizce yürütülen bu savaş türünün temelinde yatan neden amerikanın komünizm ve sovyetler birliği korkusuydu çünkü ikinci dünya savaşından sonra doğu avrupa ülkeleri komünizmi tercih ederken avrupanın doğusundaki ülkelerde sovyetler birliğiyle işbirliğine gitmiş hatta kontrolü altına girmişlerdi batı avrupada ise komünist partiler etkin olmaya başlamıştı öyleki bazı ülkelerde bu partiler yönetime talip olmuştu. komünizmin etkileri gittikçe yayılıyor ve bu etki sadece avrupaylada sınırlı kalmıyordu afrika latin amerika ve asyanın bir çok yerinde komünizm hareketliliği başlamıştı komünizmin etkisiyle ülkeler peşpeşe bağımsızlığını ilan ediyordu
tüm bunlar amerikayı tedirgin ediyordu ve amerika için artık tek düşman vardı komünizm...
düşmanın önü kesilmeliydi bunun için amerika yeni düşmanıyla yürüteceği bu savaşı örtülü bir biçimde istihbarat örgütleri ve oluşturulacak gizli ordularla gerçekleştirme yoluna gitti buna paralel olarak ulusal güvenlik konseyi ve cıa oluşturuldu
amerika için artık tehlike komünizmdi ve gerekirse örtülü operasyonlar yapabilecek bir istihbarat örgütü kurulabilirdi işte bu amaçla cıa kuruldu
cıa ve gizli ordular fikri nazi istihbaratcısı doğu yabancılar ordunu komutanı gehlen'e aitti gehlene göre hitlerden sonra komünizmle ancak amerika mücadele edebilirdi bu yüzden 1945 te amerikaya teslim oldu.
gehlen uyguladığı ağır işkenceler yöntemleriyle sovyetler ve komünistler hakkında ciddi bilgiler toplamıştı bu bilgileri varillere doldurup avusturya alplerinde bir bölgeye gömmüüştü teslim olduktan bi kaç hafta sonra bu bilgi ve belgeler yerin altından çıkartıldı gehlen bunları amerikanın hizmetine sundu bunla yetinmeyip amerikalı orgeneral luther sibere 129 sayfalık bir rapor sundu ve raporunda sovyetler birliğinin galip gelmesiyle amerikayı hangi tehliklerin beklediği yazıyordu -
5.
0amerikanın nazilerle gizli planları
9 temmuz 1946 da ülkesine dönen gehlen hemen eski nazi subaylarını toplamaya başladı ilk olarak 350 üst düzey nazi subayını bir araya getiren gehlen bunlardan çekirdek kadro oluşturdu ve bu çekirdek kadronun eğitimiyle kendisi ilgilendi
yanında gerçekleştirdiği katliamlarla ünlenen adamlarda vardı bunların başında walter rauff geliyordu rauff toplama kamplarındaki gaz odalarını geliştiren bunları pratik hale getirmiş bir katildi.
doğu avrupada tam 200 bin kişiyi öldürmüştü, ayrıca doğu kasabı olarak tanınan otto skorzeny fransada işgal yıllarında görev yapmış ve beş bin kişiyi katletmişti.
amerikadan türkiye ye ağır yardım
gehlen ileride ülkeleri kana bulayacak gizli orduların çekirdeğini oluştururken diğer yandan komünizmin etkisini tüm dünyaya hissettirmeye başlaması amerikanın korkusunu gittikçe artırıyordu amerika komüzmin yayılmasını engellemek için stratejik yerlerde bulunan ülkelerle yakından ilgilenmeye başladı bu ülkelerin en başında türkiye geliyordu çünkü sovyetler birliğine en yakın ülke türkiyeydi.
soğuk savaş başlamasıyla birlikte amerikanında türkiyeye askeri ve ekonomik yardımları başladı. amerikanın amacı sovyetler birliğine karşı güçlü bir türkiye oluşturmaktı en büyük adım 9 nisan 1946 da atıldı amerika türkiyeye 500 milyon dolar borç verdi ancak paranın nerede ve nasıl kullanılacağına amerika karar verecekti. gelen borç parayla birlikte gelişen türkiye amerika ilişkilerinde dönüm noktası ise 1947 de yaşandı abd başkanı harry truman sovyet birliği tehtidi altında oldukları gerekçesiyle türkiye ve yunanistana ciddi ekonomik ve askeri yardım yaptı. -
6.
+1türkiyede kurulan ilk kontgerilla ekibi derin devlet
tbmm nin bunu kabul etmesiyle 22 mayıs 1947 de amerikan heyeti ankara geldi 12 temmuz 1947 de imzalanan anlaşmayla türkiyeye yardımlar akmaya başladı. aynı gelişmeler yunanistanda yaşanıyordu. amerika savunma bakanı james forestall 1951 de yayımlanan günlüğünde şunları söylüyordu
türkiye ve yunanistanda yaptığımız yardım ve destek dünyanın çeşitli kara parçaları ve ülkeleriyle ilgili çok daha önemli ekonomik ve politik hedefler ile planlarımızın ilk denemesiydi
amerikanın amacı olası sovyetler birliği tehlikesine karşı türkiyeyi tampon bölge yapmaktı komünistler batı ülkelere ulaşmadan türkiyede durdurulmalıydı. türkiye 1947 ekim ve 1948 eylül yılları arasında amerikadan 73 milyon dolar askeri yardım aldı 5 ekim 1947 de orgeneral salih omurtak önderliğindeki heyet amerikaya gitti bu bir ilkti.
bu ziyaretten sonra çok önemli ve tüm olayların ana başlangıcı uygulanmaya başladı. türk subaylarının amerikaya gönderilip gerilla eğitimi alması
türkiyede ciddi bir komünist hareketi olmadığından amerika türk subaylarını eğitmek yerine türk subaylarını kendi kamplarına zütürdü özel harp eğitimi alacak ilk ekip 16 kişiden oluşuyordu amerikaya giden bu ekip içinde turancılığın öncüsü olmuş kamuoyunda adını duyurmuş alparslan türkeş vardı .
amerika soğuk savaşı ilan ettikten sonra türkiyede de turancılık faaliyetlerini engellemeye yönelik baskılar sona ermişti.
amerikaya giden ekip amerikan kara harp akademisine zütürüldü, özel harp eğitimi aldılar.
patlayıcılar dahil işkence yöntemleri her türlü silahın kullanılmasıda eğitimin bir parçasıydı eğitimin son üç aylık evresi çok önemliydi çünkü bu bölümde adam öldürme sabotaj ve bomba yerleştirme teknikleri öğretiliyordu -
7.
0türkiyeden solculara baskı 60 darbesinin temelleri ve chpnin muhalefete düşmesi
alparslan türkeş ve turgut sunalpın liste başı olduğu ekip amerikada komünizme karşı özel harp eğitimi görürken türkiyede ise solculara yönelik baskının şiddeti giderek artıyordu.
aydınlar solcu oldukları gerekçesiyle fişleniyor, niyazi berkes ve behice boranında aralarında bulunduğu çok sayıda öğretim üyesi solcu olduğu gerekçesiyle üniversitelerden uzaklaştırılıyordu.
türk silahlı kuvvetlerinde ciddi değişikliklerin yaşandığı ve amerikan askeri sisteminin uygulanmaya başlandığı bu dönemde genel seçimlerin de zamanı gelmişti
1950 de yapılan seçimleri demokrat parti kazandı ve chp artık muhalefetteydi bundan sonrada bir daha başa geçemedi.
komünizme karşı önlem adı altında solculara yönelik baskılar şiddetini artırarak devam etti.
amerika kurduğu dernekleri yetersiz buluyor bunun üzerine batı avrupa ülkeleriyle birlikte olası sovyet birliği işgaline karşı en büyük askeri örgütlenme olan natoyu kurdu subaylarını eğitime gönderen türkiyeninde amacı natoya girmekti -
8.
0yemekten sonra devam beyler rezerveleri çakın
-
9.
0türkiye amerikaya teslim oluyor
ilginçtir, türkiyenin natoya üye olma talebi kabul edilmedi ancak türkiye ısrarlıydı türkiye bu talebini sürekli yinelerken soğuk savaşta gittikçe ısınıyordu. amerika ile sovyet biriği arasındaki gerginlik hat safhadaydı tam bu sırada 25 haziran 1950 tarihinde sovyet birliği destekli mareşal çoe young gun komutasındaki kuzey kore birlikleri sınır olarak kabul edilen bölgeleri geçerek amerika yanlısı güney koreye girdi.
ik gün sonra abd başkanı truman birleşmiş milletler güvenlik konseyini bahane ederek amerikan hava ve deniz kuvvetlerine bölgeye çıkma emri verdi.
bu durum natoya girmek isteyen ama bu isteği bir türlü kabul edilmeyen türkiyenin amerikaya kendini göstermesi için bulunmaz bir fırsattı birleşmiş milletler konseyinin asker gönderme çağrısına abd den sonra karşılık veren ikinci ülke türkiye oldu.
25 temmuz 1950 de koreye tuğgeneral tahsin yazıcı komutasında bir tugay gönderildi türk tugayın katılımıyla herşey abdnin istediği gibi gidiyordu...
ancak bu birliklerin kuzey koreyi bozguna uğratıp sınırlara doğru ilerlemesi üzerine çin bunun kendisine yönelik tehtid olduğunu ve harekata son verilmemesi durumunda savaşa dahil olacağını açıkladı amerika harekatı durdurmadı ve çin 200 bin gönüllü askerle savaşa dahil oldu.
türk tugayı için zorluklarda bundan sonra başladı 26 kasım 1950 de çin askerlerinin amerikan ikinci tümeni ve güney kore birlikleriyle karşı karşıya gelmesiyle kanuri muharebesi başladı
hem amerikan hemde güney kore birliklerinin ağır kayıplar verdiği bu savaşta türk tugayına verilen görev ise kunurinin kuzeyinde bulunan tockhon kasabasına girmesiydi.
savaş sırasına ağır kayıplar veren abd birlikleri geri çekildi çinlilerin saldırısı sonucu birleşmiş milletlerle bağlantı tamamen kesildi. abd birlikleri aksine türk tugayı geri çekilmedi ve kasabada bulunan çinli askerlerle karşı karşıya kalıp çok ağır kayıplar verdi -
10.
+1amerikan adamı özel harp ekibi görevde
yaklaşık 1.000 er ve subayın yaşdıbını yitirdiği kunuri çarpışmasından sonra türkiyeden ikinci bir tugay koreye gitti bu kez tugayın başında namık argüç vardı.
tugayın harekat dairesi başkanı ise turgut sunalpti, sunalp özel harp eğitimi için amerikaya gönderilmişti. amerikadaki eğitimlerini tamamlayan 16 subaydan bazılarıda ikinci tugay içinde koreye gönderildi amaç abd den öğrenilen özel harp tekniklerini kore savaşında komünistlere uygulamaktı.
fakat bu sırada savaş durgun geçti ve ciddi çatışmalar yaşanmadı böylece daha çok istihbarat faaliyetlerine ve düşmandan alınan esirler üzerinde abd kamplarında öğrenilen sorgulama ve işkence tekniklerinin uygulanmasına ağırlık verildi. ( bir süre sonra türkiyede sol ve sağ çatışmalarında kullanılan teknikler )
amerikalıların aklı fikri esir almaktı çünkü amerikalılar çok esir isterlerdi ki sorguya çekilerek karşı tarafa dair istihbarat alınsın bu yüzden boyuna esir alınsın diye yerli yersiz keşiflere çıkılırdı
koredeki ikinci tugayında görevini tamamlamasıyla sıra üçüncü tugaya geldi 28 kasım 1952 de koreye giden yeni tugayın başında sırrı acar vardı
amerikanın sırrı acardan daha çok önemsedikleri biri vardı albay daniş karabelen.
karabelen koreye gönderilmişti daniş karabelen alparslan türkeş ve turgut sunalp ile birlikte özel harp eğitimi için amerikaya gönderilen ekipte yer alıyordu eğitim alan 16 kişinin içinde en rütbeli kişiydi
karabelenin bu göreve getirilmesinin gerekçesi çok önemliydi amerika savaşta en son ürettiği silahlarıda deniyordu ve bunların özel harpçi türk askerlerininde öğrenmesi gerekiyordu. ikinci neden ise amerika da öğretilen tekniklerin pratiğe dökülmesiydi. daniş karabelen, ekibini bu tekniklerin daha sonra türkiyede uygulanması için eğitiyordu -
11.
+1türkiyenin içindeki gizli örgüt derin devletTümünü Göster
kore savaşı sona erdiğinde nato bünyesindeki ülkelerde çoktan sovyet birliğinin batı avrupayı işgal edeceği korkusuna karşı gizli ordu niteliğindeki örgütler kurulmuştu.
ingiltere başkanı winston churchill 5 mart 1946 da abdnin montana eyaletindeki westminster collegada yaptığı konuşmasında
baltık denizindeki stettinden adriyatik denizindeki triesteye kadar bütün kıta üzerine demir bir perde inmiş bulunuyor dediğinde soğuk savaşın cephe sınırını çiziyordu.
churchill de sovyetler birliği ile aralarındaki savaşta bu hattı demirperde olarak nitelendiriyordu bu yüzden iki tarafta bu hattın her iki yanında önemli derecede askeri yığınak yapıyordu.
amerika ve ingiltere hattın kendi taraflarındaki yığınakları yeterli bulmuyor sovyetler birliğini tamamen kuşatmak istiyordu natoyu bile yeterli görmüyorlardı çünkü sovyetler birliği daha doğrusu doğu bloğu dünyanın neredeyse üçte birine yayılmış durumdaydı ve bu bloğun askeri olanakları ve teknikleri çok daha fazlaydı.
bu durum amerika ve ingiltereyi yeni bir yöntem aramaya sevk etti, sonunda kendi ülkelerinin ve yardımda bulundukları ülkelerin personellerini özel harp konusunda yetiştirmek üzere bir eğitim sisteminin oluşturulmasına karar verildi. bunun içinde nato üyesi ülkelerde özel harp dairelerinin faaliyete geçmesi yoluna gidildi.
yani nato şemsiyesi altında güçlerini birleştirir görünürdeki resmi orduların yanı sıra muhtemel dış işgale karşı direnişi hazırlamak bahanesiyle gizli ordular ve örgütler kuruldu.
bu kurulumun fikir babası yine gehlendi.
görünürdeki ordunun bünyesinde gizli ordular oluşturuldu bu gizli ordular cıa ve mı6 tarafından oluşturuldu diğer ülkelerdeki gizli orduların yani kontgerilla örgütlerinin oluşturulmasında ülkelerin kendi askeri ve istihbarat örgütleri etkin görev aldı.
varlıkları sır gibi saklanan ve ülke parlamentolarının dahi bilmediği bu örgütlerin kurucuları ve sonraki yöneticileri amerikadaki merkezlerde eğitimden geçirildi ve silah teknik eğitim malzeme ihtiyaçları abd tarafından karşılandı.
görev özel harp tekniklerinin kullanıldığı bombalı ve silahlı operasyonları da içeriyordu 1990 lı yıllarda ortaya çıkan nato gizli kanununa görede üye ülkeler komünizmle mücadele adı altında amerikaya bağımlı olmayı kabul ediyordu kısaca amerika natoya girerek amerikaya teslim oluyordu içindede derin devlet oluşturuyordu o ülkedeki
içişleri bakanı milli savunma bakanı başbakan ve hatta cum başkanı dahil üst düzey yöneticilerin bile görev aldığı bu örgütler acc ve cpc tarafından yönetiliyordu -
12.
+1türkiyenin içindeki gizli örgüt derin devlet 2
öncelikli olarak natonun avrupa karargahının bulunduğu fransada daha sonra ise belçikada faaliyet yürüten cpc kontrgerilla örgütlerinin yürüttüğü özel harbi planlıyordu ayrıca harp tekniklerinin hazırlanması idare edilmesi ve uygulanmasını sağlamakta cpc nin görevleri arasındaydı.
acc ise bu kontgerilla örgütlerini komuta eden ikinci yapıydı ayrıca bu gizli orduların oluşturulması da bu yapının göreviydi merkezdeki direktifler bu yapı aracılığıyla örgütlere ulaşıyor ve büyük operasyonlar aynı yapı tarafından organize ediliyordu.
kuruluş amaçları ve işlevleri aynı olan natoya bağlı bu gizli ordulara her ülkede farklı isimler verilmişti bu isimler genellikle ülkelerin yerel özelliklerine ve tarihlerine göre seçiliyordu bu özel kuruluşun türkiyedeki ismi özel harp dairesiydi -
13.
+1amerika dünyayı ele geçiriyor
natoya bağlı ilk gizli ordu italyada oluşturuldu ikinci dünya savaşından sonra sonra partizanların ciddi bir komünist hareket başladı halkta komünistlere büyük bir sempatiyle bakıyordu 16 nisan 1948 de yapılacak seçimlerde de komünistlerin galip gelmesi ve hükümeti devralmasına kesin gözüyle bakılıyordu bu durum abd yi ciddi şekilde rahatsız ediyordu bunun üzerine abd komünistlerin başa gelmemesi için gizli operasyonlar başlattı bunun için ilk görev verilen isim ise kara prens lakaplı valerio borghese oldu yüzlerce komünistin öldürülmesinden sorumlu tutulan borghese partizanlar tarafından asılmak üzereyken amerikan askerleri tarafından kurtarıldı. bu tarihten sonra ise cıa ile çalışmaya başladı italya natoya üye olduktan sonra ise her ülkede olduğu gibi gizli bir örgüt kuruldu bu örgütün mensupları amerika ve ingilterede görevden geçirildi adı gladyo olan örgüt nato içinde amerika ve ingiltereden sonra en fazla söz sahibi olan yapıydı.
aynı şekilde fransadada italyadaki gibi etkin bir komünist hareket vardı yine aynı şekilde komünist partinin iktidara gelmemesi için amerika gizli bir yapı oluşturdu. askeri istihbarat servisi SDECE bünyesinde oluşturulan bu örgütün adı rose des vents yani rüzgar gülü oldu.
elemanları amerikada özel eğitimden geçen bu örgütün başkahramanı ise alparslan türkeşle benzer özellikler taşıyan françois grassouvre di.
ispanyada ise italya ve fransada ki gibi örgütlerin kurulması çok zor olmadı çünkü ülkenin başında diktatör franco vardı 1950 li yıllarından başından itibaren franco ile amerika sıkı bir ilişki içinde oldular. -
14.
+1türkiye natoya girdi amerikaya bağımlı olmanın ilk imzasını attı
bu kısımları fazla uzatmak istemiyorum beyler, dünyada komünistlere karşı nerdeyse her ülkede amerika gizli bir örgüt oluşturuyor ve yardım yapıyordu. devlet içinde devlet fikriyle emeline ulaşıyordu. üç yıl süren kore savaşında ağır kayıplar veren ülkelerden biride türkiyeydi türkiyenin koreye asker göndermesinin temel amacı abdnin yanında olduğunu gösterip natoya üye olmaktı
batı dünyası içinde yer edinmeye çalışan türkiyenin üyelik talebi sonunda kabul edildi 19 eylül 1951 yılında türkiye resmen natoya üye oldu.
üye olan her ülkenin yaptığı gibi natonun gizli antlaşmasına imzayı atan türkiye de olası sovyetler birliği işgalinde ve ülke içinde komünistlerle mücadele de görev alacak gizli bir ordunun ve örgütün kurulmasını kabul etmiş oluyordu
türkiyede gizli ordunun kurulması 4 nisan 1952 de nato ya katılımın hemen ardından kore savaşı sürerken başladı amerika ve ingilterenin oluşturulmasında rehberlik ettiği bu ordular o güne kadar italya, fransa almanya yunanistan ve belçikada kurulmuştu
türkiyede bu yapıda bir ordunun kurulması amerika için çok önemliydi çünkü coğrafi konum nedeniyle türkiye çok stratejik bir bölgeydi. sovyetler birliğine en yakın ülke türkiyeydi, sovyetler birliği hakkında istihbarat en yakın türkiye üzerinden sağlanabilirdi öylede oldu sovyetler birliğiyle ilgili istihbarat faaliyetleri türkiye üzerinden yapılmaya başlandı casusluk faaliyetleri askeri hava fotoğraflarının çekilmesi hep türkiyeden yürütülüyordu ve gizli bir ordu kuruldu bu ordunun adıda özel harp dairesioldu.
diğer ülkelerde olduğu gibi türkiyenin gizli ordusunun yani özel harp dairesinin adıda gizlendi daire kağıt üzerinde seferberlik tetkik kuruluolarak görüldü -
15.
+1özel harp dairesinin yapacakları
özel harp dairesinin merkezini konuşlandırmak üzere ankara kızılayda bir ev kiralandı adakale sokak 36 numaradaki tek katlı bu ev bahçe içindeydi.
abdnin tehtid konseptine göre yapılandırılan özel harp dairesi natoya üye olan ülkelerdeki örgütlerle aynı görevi yapacaktı. doğrudan nato merkezinden yönetilen bu daire türkiyede de genelkurmay ikinci başkanlığına bağlandı ve denetimi en üst düzeyde oldu bu çok önemliydi çünkü türk silahlı kuvvetlerinde tüm birim ve yapılar genel kurmay başkanlığındaki bir daireye bağlıydı, bugünde bu durum hala böyledir.
bu durum özel harp dairesinin görevini ve gizliliğini açıkca ortaya koyuyor ve en önemlisi diğer dairelerle arasında çok büyük bir fark var.
genel kurmay başkanlığına bağlı tüm daireler ihtiyaca göre genelkurmay başkanlığının emriyle kuruluyordu oysa özel harp dairesi milli siyaset kurulunun kararı doğrultusunda milli savunma bakanlığının kararnamesiyle oluşturuldu buraya dikkat beyler dolayısıyla bu dairenin kurulması kararının altında sadece askerlerin değil dönemin
cum başkanı başbakanı milli savunma ve içişleri bakanı aynı zamanda adalet bakanının imzasıda bulunuyor -
16.
+1devletin ve siyasetin en üstündekilerde amerikaya bağlı
zira italya fransa belçika norveç gibi ülkelerde çözülen gizli ordu ve örgütlerin yapılarına baktığımızda da özellikle cum. başkanı ve genelkurmay başkanlarına yeri geldiğinde de güvenilirlik derecesine göre başbakan milli savunma bakanı ve içişleri bakanına özel görevler verildiği açık bir şekilde görülüyor. bundan hareketle bu imzayı atan siyasilerin bu örgütün kuruluş işlevinden haberdar olmadıklarını söylemek mümkün değildir.
kamuoyunun kuruluşlarından ve uzun süre varlıklarından bile haberdar olmadığı bu örgütler özellikler parlamentolarda gizlendi tıpkı türkiyede olduğu gibi...
özel harp dairesinin seferberlik tetkik kurulu olarak kağıt üzerindeki kuruluş amacı sivil savunma olarak gözüküyor dairenin adakale sokakta faaliyet yürüttüğü evin kapısındada msb seferlik tetkin kurulu tabelası vardı.
para ve mühimmat amerikadan
özel harp dairesinin finansmanı ve silahlar dahil tüm teçhizatı amerika tarafından cıa ve yardım kuruluşları aracılığıyla sağlandı. ilerleyen zamanlarda üç yıl boyunca özel harp dairesi başkanlığı yapacak kemal yamaka göre bu çok normaldi. Cıa yle iç içe çalışan özel harp dairesinin teşkilat yapısıda amerikanın önerisi doğrultusunda gayrinizamı harp teorisine göre şekillendirildi buna göre daire iki ana kola ayrıldı.
birinci unsur tamamen gayrinizamı harp ve özel harp eğitimi almış profesyonel askerlerden oluşturuldu
ikinci unsur ise muhtemel bir sovyet işgalinde yani savaş durumunda bu askerle birlikte direnişi örgütleyecek halkı ayaklandıracak marjinal sivillerden oluşuyordu -
17.
+1 -1Özel harp dairesinin ilk başkanı gizlenen komutan özel harbin ilk ekibi
özel harp dairesi başkanlığına 1953 te kore savaşına giden ve önceki entrylerdede bahsettiğimiz daniş karabelen atandı böylece karabelen çok tartışılacak olan gizli ordunun ilk komutanı oldu.
dairenin başına geçmesiyle özel harpçileride yetiştiren karabelen askeri özelliklerinin yanı sıra sporcu kimliğiylede ön plandaydı, ünlü bir atlet olan karabelen 1922 de türkiye sırıkla atlama şampiyonu olmuştu yanı sıra profesyonel bir futbolcuydu gittiği her kente askeri futbol takımlarıyla sivil takımların oluşturulmasında ön ayak oluyordu
karabelenin kardeşi danyal akbalda türk futbolunun önemli isimlerindendi. altayın kurucuları arasındaydı yıllarca milli takımda forma giydi 1938- 43 yılları arasında tff başkanlığı yaptı 1956 da beşiktaş kulübü başkanı oldu daha sonra demokrat partiden milletvekili olarak atandı.
karabelenin başa geçmesiyle kadro özel harp dairesi kadrosu yavaş yavaş şekilleniyordu karabelen, genelkurmay başkanlığından da tam yetkili kılındı. dairede görev alacak subay ve astsubayları kendisi seçiyordu bunun üzerine karabelen ekibini amerikada özel harp eğitimi almış ve kore savaşına birlikte gittii subaylardan seçti. -
18.
+1askeri unsur bordo bereliler
amerikanın finansörlüğünde işgal durumunda cephe gerisinde gerilla teknikleriyle savaşacak ülke içinde ise komünistlere karşı aynı tekniklerle örtülü operasyonlar düzenleyecek gizli ordu türkiyede kurulmuştu
başkanı ve personellerde atanmıştı fakat büyük bir sorun vardı özel harp dairesinde görev yapacak özel harp eğitimli askeri personel yoktu.
bu dönemde amerikaya eğitim için gönderilen 16 kişilik ekibin tamamı türkiye ye dönmüştü, dairede görev alacak yeni askerlerin eğitimi bu ekibe verildi ekip, amerikada gördükleri eğitimleri askerlere anlatacaktı
bu amaçla da izmir menteşte ilk özel harp dairesi kampı açıldı. kampın başına yine karabelen getirildi.
özel harp dairesine giren askerlere amerikanın uyguladığı özel harp ve işkence teknikleri öğretildi.
bir süre sonra bu kamptan ilk özel harpçiler ekip ekip mezun olmaya başladılar ileriki yıllarda bordo bereliler adını alacak ve ordunun en seçkin ve en gizli grubunda yer almaya başlayacak bu özel harpçiler görevlerini çok iyi biliyorlardı. görevleri halkı komünistlere karşı örgütlemek ve direnişi sağlamaktı.
halkı direnişçilere karşı ayaklandırmak sovyetler birliğine karşı sabotaj suikast ve benzeri yıpratma eylemleriyle harekete geçmek... artık kamplar yetersiz gelmeye başlıyordu, amerikadan gelen bir ekip izmir menteşedeki kampı ziyaret etti ve yeni kampların açılmasına izin verdi.
amerikada sağlanan finansmanla eğridir komando okulunda özel harpçiler yetiştirildi daha sonra bu kampta yetersiz kalınca bu kez çankırı gerilla okulu açıldı bu okulun en gözde eğitmeni ise yüzbaşı alparslan türkeşti
bu kamplarda sadece amerikada eğitimden geçirilmiş türk subaylar öğretmenlik yapmıyordu amerikalı askerlerde vardı görevleri ise danışmanlıktı kritik ve zor teknikleri askerler öğretiyordu.
amerikalıların görev yaptığı tek yer bura değildi türk silahlı kuvvetlerinin her biriminde amerikalı askerler vardı çünkü askeri yardım anlaşmaları bahanesiyle türk ordusu artık amerikanın oluyordu. -
19.
+1
-
20.
+1 -1türkiyenin başına bela olacak siviller ergenekon başlangıcı
büyük gizlilik içinde çalışan özel harp dairesindeki sovyetler birlii işgaline karşı cephe gerisinde direnecek olan profesyonel askerlerin yanı sıra sivillere de görev verildi çünkü örgütün amaçlarından biride türkiyedeki iç karışıklıktı.
örgütün ikinci ve en tehlikeli unsurunu oluşturan sivillerin kaydı özel harp dairesinde kod isimlerle yapılıyor kesinlikle gerçek isimler kullanılmıyordu müthiş bir gizlilik uygulanıyordu ve özel harpçi olan siviller kesinlikle birbirlerini tanımıyordu.
bu siviller her türlü meslekten seçiliyordu, doktor, avukat öğretmen hemşire akademisyen, polis ...
çoğunluğu üni yüksekokul ve lise döneminde teşkilata alınıyordu. özel harp dairesinin kayıtlarında da kendileri için vatansever genel adı kullanılan bu siviller çoğunlukla radikal sağ grupların arasından seçiliyordu. ilk yıllarından itibaren aşırı islamcı faşist ve milliyetçi örgütler 1980 li ve 1990 lı yıllarda ise bu unsurların içinde yer aldığı mafya grupları arasından seçildiler.
en önemlisi sovyetler birliğini işgaline karşı ülkenin belli yerlerinde gizli silah ve patlayıcı depoları oluşturuldu, yıllar sonra ergenekon adı altında çıkarılan silahların kaynaklarıda buralardı.
bunlar daha çok yeraltına gömüldü bu silah zulalarını dairedeki önemli askerler ve o bölgede eğitimden geçirilen siviller biliyordu. büyük bir gizlilikle gömülen bu silahlar devlet kayıtlarında bulunmuyordu.
1970 li yıllarda yine ülke içinde gerçekleştirilen katliamlarda kullanılan silahlar sivillerin kullanması için gömülenlerdi. dairenin sivil unsurunu oluşturan vatanseverlerdi...
-
tıp okuyan ananın hangi ferresindaki baban lan
-
islamm ve biliim -
ccc rammstein ccc günaydın diler 01 06 2024
-
kendimi bugun yine harika hissediyorum
-
lord bacının kanlı pedini sıcak suya koyar
-
geçen sınıfta çocuğun teki atatürk kim diye sordu
-
sophia burns
-
herkes en çok korktuğu olayı anlatıyor -
bu sözlük neden böyle oldu -
kargamcıkların anasını tokatlayıp
-
şakalar trollükler küfürler bir yanaa
-
annem keşke ölse
-
bi tavuk döner gitmez miydi -
kürdüm türkçe öğretmeniyim
-
o çok sevdiğim çiçekli eteğimi giydim
-
en çok sex özgürlüğünün olduğu ülkede -
yahudiler örnek alınacak millet
-
israil de askerlik yapmak istiyorum -
reelde karşıma çıksan
-
sevişmek değil de
-
kalın kafalı bir asalak olmasa idim
-
senin azrailin olurum kardeş
-
neden üroloji kardeş
-
suç bende amk yıkıklarına soruyom
-
aranızda ermeni olduğum için beni dövmek
-
eninde sonunda sözlüğü bırakacaksın
-
çamur kilinden kuş olduran adam
-
kürt sorununun çözümü türk
-
lordofsilik ananın anüs deliğine
-
beyler sözlüğü okuyanlar sizden mizah bekliyor
- / 2