havas ilmi ve cinler hakkında bilmedikleriniz

şimdi diyeceksiniz herkes anlatıyor moda oldu ama işin aslı öyle değil. ben yanlış şeyler öğrenmenizi istemiyorum o yüzden anlatıyorum ama önce ben kimim biraz tanıyalım

edit: beyler emin olun hikayeyi yarıda kesmeyeceğim bu hikaye bitecek
edit2: reserve yapanlar buradan takip edersiniz okuyana hizmet http://ccc.incisozluk.cc/...narastirdimguguldanbaktim
yarın devam edeceğim beyler allaha emanet olun

ha şunu da ekleyeyim okuyanlar felak nas ayetel kürsi okuyun eğer korkarsanız. hoş korkacağınızı düşünmüyorum ama yine de okuyun neyin ne olacağı belli mi olur. isimleri telafuz edersiniz ters bir anınıza denk gelir alırlar aklınızı. neyse dikkatli olun işte

son edit: özelden soranlar olmuş. beyler hani tuvalette ekmek mi yedin çarpılırsın derler ya. şunları söyleyebilirim size öyle saçma hurafelere inanmayın ama siyah köpeklere dikkat edin bir de eğer banyo yaptığınız yerde kollarınızı açtığınızda elleriniz iki duvara değmiyorsa avret mahalinizi örterek banyo yapın. sadece tavsiye

Ben fakir bir ailenin çocuğuydum beyler. Bir pantolonu parçalanıncaya kadar 3 4 sene giydiğimi hatırlarım. Boyum uzar pantolonun paçası kısa gelir utanıyorum diye annem şort yapardı. Herkesin boncuklu tabancası varken benim sapanım vardı amk

Normalde babam inşaatlarda çalışır annem örgü örer satardı. Ama babamın tutulduğu kumar illeti çok gece aç yatırdı beni. Neyse konuyu dağıtmadan başlıyorum.

Liseye gitme vaktim geldiğinde okumayı çok istememe rağmen babamın okuyup da ne yapacakmış bi ton masraf gerekçesiyle liseye gidemedim. Annem mahallenin cami hocasıyla konuşmuş haftada birkaç gün kuranı kerim öğretmesi için anlaşmış oraya gidip geliyorum arada sırada. Sesimin güzel olmasından heralde hoca beni istanbulda bildiği bir cemaate göndermek istedi. Babamdan habersiz evden kaçıp düştüm istanbul yoluna. annemin örgüden biriktirdiği üçbeş kuruşla

Fatihte okuyucular diye bir cemaat. 5 sene orada eğitim aldım yeri geldi ders verdim.Nur cemaatine de bağlı ama biraz daha içine kapanık bir cemaat herkesi içlerine almıyorlar ve eğitim veriyorlar. Orada ezber tecvit kelam akaid tefsir arapça ve farsça dersleri aldım. Şimdi diyeceksiniz ki amk bu kadar eğitimin var dini bir şahsiyetsin burada ne işin var. Haklısınız ama onu da anlatacağım.

Bir hocamız vardı Necmettin hoca bir gün beni yanına çağırdı. Biraz tırstım tabi normalde kimseyle diyalog kurmayan sadece arada bir gelip namaz kıldıran bir adamdı. Dedi ki , bak oğlum sende allah vergisi bir yeteneğin var. Biz öğrencilerimiz arasından yetenekli olanlardan seçim yapar ve özel bir eğitime tabi tutarız. Seni de seçtik ve sen bu vatana hizmet edeceksin şifa isteyenlere şifa derdi olanlara derman olacaksın dedi.

Şaşırdım amk bi tak bilmem tıptan anladığım bi tek hasta olunca iğnenin içine jetokain çektirip acısının azalttırmak o kadar. Nasıl olacak hocam diye sormuş bulundum

Sana havas ilmini öğreteceğiz. Havas ilmi olarak nitelendirdiğimiz ilim manevi alandaki rahatsızlıkların tedavisi ile ilgilidir. Bu konuda ülkemizde büyük sıkıntılar var sizi yetiştirip işi ehline bırakacağız dedi. Şimdi çıkabilirsin daha sonra seni detaylı olarak bilgilendireceğim dedi.

@14 korkacak bir şey yok lan

Nasıl sevindim anlatamam. Kuranda büyü ve cinlerin varlığının açık delillerinin olduğunu biliyordum ama bunları öğreneceğim aklıma gelmezdi. Cinlerin nasıl bir şey olduklarını ne yiyip içtiklerini nasıl yaşadıklarını merak ediyordum .bilgilerim hep kulaktan dolmaydı.

Yok besmelesiz işersen yok tenha yerlerde gezersen yok ekmek kırıntısının üstüne yatarsan cinler musallat olur gibisinden bir sürü hurafe duymuştum

Şimdi neyin ne olduğunu iyice öğrenebilecektim. Siyah köpek ve siyah akrep görürsen öldür çünkü kötü cinlerin şekil değiştirmiş halleridir derdi annem hep. Kısmen de olsa haklıydı ama dedim ya işin iç yüzünü öğrenecektim

Ertesi gün hocanın yanına gidip havas eğitimi almak istediğimi bu konuda çok hevesli olduğumu söyledim. Necmettin hoca çok sevindi benim bu kadar hevesli olmama. Peki dedi şidmi sen ve senin gibi 6 arkadaşı daha 7 farklı evde eğitime sokacağız dedi. Hiçbir şeyden şikayet etmeyecek ve o evden çıkmayacaksın diyerek git hadi kendine birkaç parça eşya al bir saat sonra gidiyoruz dedi.

@20 anlatıyoruz ya amk

Hemen bi kaç don bi kaç pantolon gömlek alıp hocayla buluştum. Kocamustafa paşada bir bodruma geldik. içerisi zifiri karanlıktı. Hoca elindeki el lambasını açınca bodrumda hiçbir şey olmadığını gördüm

@25 güldürdün oçe

Bi alaturka tuvalet bi kaç kalıp sabun ufak bir kova maşrapa Bi masa bi sandalye masanın üzerinde küçük bir el lambası kol saati. Saatli maarif takvimi. bi sürahi su , bardak ve bi poşet içinde birkaç dilim ekmek vardı

Hocam artık burada yaşayacaksın ben her gün gelip 3 saat sana ders anlatacağım. 3 saatten 1 dakika fazla burada kalmayacağım. Ve sen beni can kulağıyla dinleyeceksin ve ben yokken sana ezberleteceğim duaları okuyacaksın bu işin şakası yok dedi

Gayet ciddiydi şakası yok derken ne demek istedi diye düşünürken Benim şimdi gitmem lazım sen şu verdiğim kağıttaki duaları iyice otur ezberle ve sürekli içinden ve dışından tekrar et fazla uyumamaya çalış. Işığı da ezber yaptığın zamanlar dışında hiç açma dedi ve gitti.

Adam gitti usta şakası da yok dedi zaten içerisi karanlık hiçbir şey göremiyorsun iyice şaşkına dönmüştüm. Bir yandan korkuyordum bir yandan da hocanın verdiği kağıttan duayı ezberlemeye başlamıştım