hayat hikayemi anlatıyorum pş216

sonra aklıma telefoncu bi tanıdığım
tarık abi vardı o geldi. onun yanında
aldım bu sefer soluğu, bu tarık abi
saathanede sefa telekom'u işletiyo
bilen bilir. olum onur bu hat basri
uzunlar üzerine, der demez bi hışımla
çıktım ordan karakola gidiyorum bu kişi
hakkında 1. dereceden yakını olmayanlara
bilgi veremiyoruz diyo. ee bu adam beni
telefondan rahatsız ediyo diyorum.
savcılığa şikayet ediceksin diyo hat
kimin üzerineyse. ulan savcılığa şikayet
etsek bizim ne taklar yediğimiz ortaya çıkıcak.
tamam abi bi ara ilgilenirim o zaman dedim çıktım karakoldan..

http://fizy.com/#s/1ahs2i

gittim rüstem ağanın
kahvehanesine üçtür
beştir derken yok beyler.
çıkmıyo kafamdan o lanet
olası uğultu beynimi kemiriyo..
parçalıyıcak ! ve ben buna
müsaade edemem. elim kolum
bağlı ne yapıcağımı bilemeden
çıktım eve gittim.

http://fizy.com/#s/1ahs2l

akşam uyuyucaktım tam 3 tane uyku hapı attım. tam uyuyucam telefon çaldı. telefonu numarayı basri u. olarak kaydetmiştim bi baktım basri u. arıyor...

+alooo ! kimsin lan !
-nasıl merak ettin dimi bugün beni ?
hahhahahahhahhahah (morkafa gibi gülüyo aynı dıbına kodum muallaksi)
+pgibopat mısın dıbına kodumun şerefsizi !
-aaaaa... ağzını bozma ama uyuşturucu taciri.
+senin geçmişini bilememde geleceğini giberim basri uzunlar !
-vayyyy.. nerden öğrendin o ismi ? ? ama o benim ismim değil. haberin olsun...
+neymiş lan senin ismin ?
söyle yerini yurdunu gibeyim o feriştahını
-ağzını bozma konuşturma beni !
+konuşsan neolur lan söyle hayatını gibtiğim !
-bekle kenarın çocuğu.. bekle
+sen nerenin çocuğusun lan ha söyle ?
-benimle ters konuşma onur efendi. daha seninle çok iş yapıcaz ayıp olmuyo mu patronunla bu tür konuşmalar aaa çok ayıp. neyse canım benim kapatıyorum şimdi. ismimde cengiz yargılar.
+kapama lan !
//////////////////

dıt dıt dıt dııııt

rıfatla araba çalarken işbaşındaki resimlerimiz yollanmıştı telefonumu bekle diyede not bırakmış. (1-2 saat sonra)

telefon çaldı tekrardan basri u. arıyor diye..

+kimsin lan sen oyunu bırak erkek gibi söyle kim olduğunu ?
-cengiz yargılar diyorum ben ismimi cismimi kendimi kimseden saklamam sadece bir süre daha telefondan konuşucaz ondan sonra zaten sen kendin ayağıma geleceksin onur efendi.
+hea iyi lan. ne istiyosun söyle yoksa takıcam o kafana !
-biraz daha sakin.
+ne istiyosun lan !
-benimle çalışmanı istiyorum
+niyemiş lan o niye çalışıcakmışım ?
-resimler yollarım onların bende binbir kopyası var.
+yerin nerde lan söyle !
- haa şöyleee..
+uzatma..
-atakumda yeşilyurdun ilerisindeki elitin ordan aşağı in bizim çocuklar seni ordan alıcaklar.
+hea tamam.

• ///////

http://fizy.com/#s/1ahs2j

kendi arabamızla girmedim bu adamın
yanına beyler. her ihtimale karşı ne
olur ne olmaz diye silahı dayadım belime
atladım dolmuşa, dolmuşta çok şey düşündüm.
bu adam kimdi ? hiç bişey bilmiyodum.
onun hakkında. elitin oraya vardıktan
sonra inip etrafıma bakarak tedirgin şekilde
inerken bi arabanın dörtlüleri yanıp söndü
baktım. arkadaki siyah mercedeste spor
giyimli diğeri altında kumaş pantolon üstünde
beyaz gömlek birisi vardı direksiyonda...
ama gömleği çuvaldan çıkmış gibi kırış kırıştı.
galiba yeni uyanmmıştı. yanlarına gittim.
cengiz mi yolladı dedim onlara . evet buyur dedi.
spor giyimlii olan kapıyı açtı, her ikiside 25-30
yaşları arasındaydılar.

bir süre sonra 2 katlı triplex bi villanın önünde hep beraber indik...

sonra bu arabayı kullanan eleman zile bastı..

+kim o ?
-biz geldik. cengiz abiyi çağırsana.
+tamam.
+aldınız mı lan onuru ?
-aldık abi.
+tamam onu yollayın.
-biz sonra gidelim mi abi ?
+gibtir git.

(diafondan konuşmalarına göre cengiz abi demesi isminin gerçekten cengiz olduğunu doğrular nitelikteydi.)

karşıya akdar geçtim. bahçede hiç unutmam jo
diye bi köpek vardı. hayallerimdeki köpek.
rotweiller cinsi 2-3 yaşlarında bana yalakalık
yapmıştı. neyse..

hemen içerde bu cengiz cappucino içiyodu.
hoşgeldin. demek 2010 yılbaşını seninle
geçiricez oturmaz mısın ? gece uzun dedi.

oturdum hiç konuşmayacağımı söyledim. amacını
söyleyene kadar.

nam-ını herkes duymuş. en son ben duydum
eee nasipse artık beraber çalışıcaz. niyemiş
o çalışmıyorum ben bıraktım. çalışıcaksın
dedi pis pis sırıttı. çalışmazsan resimlerden
bende çok var hepsini polise veririm. 3 sene
yatarsın aklın başına gelir dedi.

+ça-lış-mı-yo-rum. türkçen yok mu ? okey ?
(kalktım tam kapıya doğru gittim. hayatını
değiştiricek bi sır veririm sana. o gerçeği
öğrendikten sonra çok güçleniceksin emin ol
ve bana güven yarın aradığımda düşünmüş ol dedi.)
jo'yu severek çıktım ordan. tekrar atladım dolmuşa
gittim eve..

1.1.10
---

tekrar telefonumun gıcık sesiyle uyandım.

+ne var ?
-düşündün mü ?
+evet.
-nedir?
+okey.

-gece saat 2'yi ceyrek geçe seni elemanlar
5526 olan bi numaradan arıyıcaklar. onların
dediklerine göre hareket et. hadi kendine
iyi bak. hadi allah rahatlık versin.

telefonu kapar kapamaz uykumu kaçırdı muallaktor.
uyuyamadım. 3 senemin ziyan olmaması uğruna
ortalama 1 senemi bu adama vericektim güya...

cengiz 35-40 yaşlarında 1,90 boylarında kel,
top sakallı biriydi. ayrıca muallaknin önde gideni
ama benimle konuşurken gayet mütevaziydi. tost
yaptım yedim içtim. rıfatı aradım olayları anlattım.
benim zulam bana bu kış yeter sen nasıl istersen
öyle yap gibi şeyler söyledi. helalleştik tabi..

02:06
---

(0500... 5526 arıyor... )

+alo ?
-onur biz eski tekelin ordayız gel, 10dk'ya..
+eyvallah.

bi 216 yaktım gene, müthiş soğuğa karşı üfler halde gidiyodum sigaramın dumanını derken çoktan varmışım bunların yanına tekel o zaman restorasyon çalışmalarına yeni yeni başlamış. eski gimanın arkasında beyaz üstü açık bi bmw vardı. ben sadece kapısını açtım sonra adının numan olduğunu öğrendiğim o gömlekli eleman arabanın bi kaç parçasını değişti.

arabayı sürerken bi konuşma başladı :

-kaç yaşındasın ?
+16.
-ne zaman başladın ?
+yeni daha bu cengiz neden beni çok istiyo bu işte ?
-bilmiyorum.

gittik cengonun evine arabayı garaja soktular. bana çık sen dediler. cengizle biraz konuştuk aferin akıllı davrandın ve benimle çalışmayı seçtin dedi.

benim konuşmalarım normaldi küfürsüz konuşuyodum ama kaşlarım onu öldürücek gibisine sert ve çatılı bi şekilde duruyodu.

benim payımı verdi (600 lira) garajın ordan geçerken konuşmaları duydum. mallarıda iyi yere saklamış pekekent zafer diye konuşuyolardı. kapıya 3-4 tekme atıp kırdım içeri girdiğimde ne göreyim beyler küçük küçük poşeyler içinde beyaz beyaz tozlar arabanın içinden çıkarıyolar.

o kadar sinirlendim ki tutmayı bilmediğim silahı havaya doğru ateşledim giberim ulan vilayetinizi diye bağırdım oradaki tüm elemanlar adeta tutuştu beyler. hemen ardından cengiz koşa koşa geldi noluyo lan burda diye bağırdı gece gece adam akıllı yapın işinizi sessiz olun demedim mi dedi..

bende ona sus giberim diye karşılık verdim.

elimde silah olduğu için kimse pek karşılık veremedi.. haberim yoktu bu olanlardan dedi cengiz, uyuşturucu getirdiklerini bilmiyorum benim işim sadece arabaylaydı dedi. o uyuşturucuları sizden gibe gibe alıcam sonra zütünüze gömücem cennngiiiiz diye söyledim ona. biraz daha ortam gerildi sonra ben kenarda duran mini cooper arabaya bindim anında uzaklaşırken benim ne yapıcağım belli olmaz diye cengiz iki araba yolladı peşimden haberdardım ama sakin olarak gittim evime doğru tam inin cinin top oynadığı bi mahalledeyken benim bindiğim arabanın tekerine susturucuyla ateş etti o zütoğlanı numan. ben arabadan atladım ama kaçış o kaçış arkamdan saydırıyolardı. havaya ateş ettiklerini bilsemde o korkuyla topuklarım zütüme vura vura koşuyodum. ama yakaladıklarında beni dövüceklerdi o kesindi havada susturucudan çıkan mermi sesleri vardı piuuvv diye sonra eski bi evin ordan bi hışım koşarken yoruldum bi kapı açıldı önümde uzun düz saçlı 21-22 yaşlarında metalci gibi bi erkek kapı açtı bana geç içeri geç dedi. ne yapıcağımı bilemeden geçtim.

http://fizy.com/#s/25k454

Çok zayıftı 1,75
boylarında fotoğraf
çekinmeyi asla ve
asla sevmezdi. uzun
bir zaman yarasa'nın
çok zayıf olduğu için
fotoğraf çekinmiyor.
tek sıkıntısı bu derdim.
fakat değildi. halada
blmiyorum bu adamın sıkıntısını...

daha sonraları omü'si tıp fakültesinde okuduğunu öğrendim. onun hakkında bildiklerim o kadar az ki artık aklıma geldikçe yazarım.

@285 şerefsizim yalan değil hiç biri inanmayanlar hikayenin sonunu beklesin.

özet olarak hikayenin sonunda ters köşe olucaksınız.

ha birde olayları daha yakından kavramanız için hikayem üzerine yazın, olay örgülerini sığdırabilirsem kısa, sığdıramazsam uzun metraj film çekicez.

film ile ilgili başlığımız burası (bkz: hayat hikayem üzerine pş216 filmi)

devam ediyorum beyler son hız.

eveeeeeeeeeet. nerde kalmıştık ?

gözlerimiz kan çanağına dönmüştü
gece vardiyasında sahildeyiz zaten amk
o yankılar çok korkutucu hale gelmeye başladı

yarasa bana hiç bakmadığı şekilde hüzünlü baktı
yarısı dolu olan bira şişesini denize fırlattı
hadi gidiyoruz dedi hiç biyere gitmiyorum ben dedim
hadi yeter bu kadar parçaladın kendini kalk diyerek beni çekiştirdi.
biraz sarhoştum yok dedim pgibopat gibi gibicem lan şimdi senide kafanıda diye elinin tersiyle bi çaktı bana anlatamam.

ama yarasa bana ne kadar sert vurursa vursun ne kadar çok vurursa vursun benim iyiliğim için olduğunu bildiğimden bana vurmasını bile severdim o derece. çok iyi bi insan olarak gözüktü bana profili o şekilde..

eve gittik ama benim kafam sürekli rıfatta,
tek başına ne yapar ne eder ? binti ama garibandı da aynı zamanda.

o iyi biriydi,
bana çok kötülükler etti tamam.
uyuşturucuya zorladı okey.
ama onun içinde benimde iyiliğimi isteyen bi insan vardı. rıfatı sırf bu iyi niyetinden dolayı sevdim. fesat değildi.

o gece rıfatı tersleyip çekip gitmiştim karakoldan, çok ayıp etmiştim herhalde ağlamamak için kendimi tutarak uyudum.

ertesi gün--

erken uyanıp elimi yüzümü yıkadım,
kırışmış pantolonumu giyip bi 216 yakarak
yarasaya bile söylemeden çıktım karakola doğru,

karakolda nezarette yarın ki duruşmaya kadar kalıcağı söylendi,
yarın saat 10'da çıkıcak dedi görücektim onu. karakolda görme izni vermediler bana
tamam sağolun dedim, çıkıp simit ayran aldım bi köşede oturup yedim onları elim cebimde amaçsız dolaştım sokakta...

oh be yakaladım tam zamanında !!!1!!!1birbirbir

seri ol panpa

upupupuppup