Bugün güzel havayı değerlendirmek için arkadaşlarla piknik yapmaya karar verdik. Sabahtan yola çıktık ve ormanlık, halka açık ve mangal yapmanın yasak olmadığı bir yerde mangalımızı yaptık. Alkol yok, öyle kendi aramızda eğlendik fotoğraflar çekildik falan.
Dönüşte arabayla herkesi evine bıraktım. Tam eve dönerken saat 4-5 sularında. Yani bundan yaklaşık 2-3 saat önce. Canım ne hikmetse acayip çay istedi. Arabayı park ettim. Gözüme kestirdiğim ilk kafeye girdim. Çay içecektim, gittim türk kahvesi istedim. Neyse, kahveyi bitirdim. Azıcık telefonla oyalanıp çıktım dışarı.
Bugün de aöf sınavı varmış. Girenler vardır belki. Nasıl kalabalık nasıl kalabalık. Karşıdan bir adam 19-20 yaşlarında kızıyla beraber gülerek geliyor. Ancak adamın bir ayağı sekiyor. Sağ tarafının felç olduğunu fark ettim. Seke seke geliyordu karşıdan. Ama baba-kız gayet mutlulardı. Kızının sınavı da iyi geçmişti belki yüzündeki mutluluktan bir şeyler olduğu anlaşılıyordu en azından.
Az sonra belediyenin yarım yamalak yaptığı dandik sallanan bir kaldırım taşına basıp da çok kötü bir şekilde düştü adam. içim parçalandı. Hemen birkaç kişi koşturduk kaldırdık adamı. Adam yerden kalktı hala gülüyordu lan. Şikayetçi bile değildi. Endişe içindeki kızına "bir şey yok kızım" diyordu gülerek. Tüylerim diken diken oldu an.
Yemin ederim abartısız söylüyorum, rahat 2 metre boyunda kilolu, dövmeli, uzun saçlı, top sakallı bir ayı anıra anıra adama gülüyordu yanında karınca gibi kalan arkadaşları ile beraber. O an cesaret mi geldi kahvenin içine bir parça yürek mi attılar noldu anlamadım, gittim hesap sormaya. "Abi koskoca adamsın ayıp değil mi? O düşen senin abin, baban da olabilirdi, yanında kızı var gülüp rencide etmeye gerek var mı?" dedim adamın hiç konuşmasına izin bile vermeden. Bir solukta, ve sonunda derin bir "huhh!" çektim.
"Ne diyosun lan sen sana ne muallak!" dedi. Bunu söylerken de üzerime doğru yürüdü. Korkmadım dersem yalan söylerim. Korktum. Allah'tan arkadaşları tuttu. Bu da arkadaşlarına " bırak lan mami" diyor. Vursa bayılırım herhalde. Korktuğum için geri vites yaptım. "Seni Allah'a havale ediyorum, bak işine hadi" dedim arkamı dönüp yürümeye başladım. " Sen bak lan işine yannan" dedi milletin içinde bağırarak. Bir beklenti içerisinde olmayın adama bir şey yapamadım. Ama burada ilahi adalet devreye girdi tabi. Herkes dağılmıştı, Baba ile kızı da biraz bizi izleyip adama tiksinerek bakarak uzaklaştılar. Ben de kırmızı ışığı bekliyorum, arabayı park ettiğim yerden almaya gidicem. Baktım bu salak arkadaşlarına selam verip yola atladı. Zannediyor ki yol boş mal oğlu mal. Tak arabanın biri buna bir vurdu. Ama öyle kötü değil. Arabanın yan tarafına çarptı sekti ve yere düştü. Yere düştü ama arkadan hızını alamayan araba bunun iki ayağının da üzerinden geçti. Adama vuran iki araba da vallahi billahi durmadan kaçtı. Arkadan gelen araçlar durdu, arkadaşları adamı kenara çekti ambulansı falan aradı. Adam ayağım ayağım diye bağırıyor. Gittim aldım arabayı, mecbur o yoldan geçeceğim çünkü ev güzergahım o yolda. aradan 10 dakika geçti baktım adam hala orda. Bindirin dedim zütürelim. Bende de 2014 model beyaz Linea var.
Bu kedi gibi hüzünlü hüzünlü bana bakarak bindi arabaya. Arabada da hatim indirecek huur çocuğu. Nasıl dua ediyor bana.
"Bana dua etme abi, ben seni hastaneye zütürüyorum ama insaniyetliğimden.. Lütfen konuşma." dedim. zütürdüm bunu acile bıraktım. Amk günüm zehir oldu. O kadar takılıp eğlenmişiz olaylara bak.
Bunu acilen içeri aldılar. Ayak, bilek milek ne varsa ezilmiş, çatlamış, kırılmış. Bilmem ne bağlar kopmuş ööf.. Filmlerdi bilmem nelerdi.. Anası babası ablası falan geldi. Allah'tan onlar iyi insanlardı bana dua ettiler. iyi günler dileyip çıktım.
Ben anladım ki ilahi adalet diye bir şey var. Bence tesadüf değil. Tamam, bir dikkatsizlik söz konusu adamın salaklığı gevrek gevrek gülüp de yola atlamak ama bilemiyorum.
He ben bundan sonra da ne insanların fiziksel özellikleriyle ne de kusurlarıyla dalga geçerim arkadaş.. Zaten yapmıyordum istisnalar hariç olan durumlarda ama bundan sonra hiç yapmam.
Hadi kendinize iyi bakın, yeni geldim hastaneden az dinleneyim. Bunu da size anlatayım dedim.