inciden bi kızla buluştum çok çirkin çıktı

ammına sokarım böyle işin.

şimdi özetle ben bunu şu an hatırlayamadığım bi başlığım vasıtasıyla buldum. özel mesaj yoluyla arkadaşlığı iletlettik. iş buluşmaya geldi. nerde, börgır king önü. klagib. hep burda buluşurum yeni bi kızla buluşucaksam. foto yolla tanıyabiliyim dedim. olmaz dedi, süpriz olsun. Kırmızı çizgili etek giyicem dedi, ok dedim.

gün geldi gittim taksimde bekliyom amk. elimde çiçek var. Kırmızı çizgili eteği olan bi goril geçti yanımdan. Aman allahım, bu oydu dıbına koyuyum. bacaklarında sana yemin içiyorum 1 cm kıl vardı. Kalabalıkta beni farkedememiş yanımdan geçmişti. az ilerde sağa sola bakınıyodu. tanımasın diye çiçeği yere atıyım derken gördü.

Bu dıbına koduğumun goriliyle göz göze bakıştık. gülmeye başladı. gülerken bişey daha farkettim. bildiğin bıyığı vardı amk. kahvehanede çaycı çırağının yeni terlemiş bıyıkları gibi bıyığı vardı huurnun. buna huur demek huurları mesleğinden tiksindirir. O derece çirkin ve bakımsız bir kaltaktı karşımdaki.

KOştu kollarını boynuma doladı. öptü, bıyığı battı dıbına soktuğumun. sonra bi yere oturalım mı dedi? kazığa otur dıbına soktuğum diye mırıldanırken, efendim anlamadım dedi. ben de "buralar çok kazık ve kalitesiz" dedim. "ilerde ara sokaklarda daha güzel yerler var... "

sonra kalktık çaycıdan yemeğe gittik. orda balık yapan bi yer var nordzee diye. soğan olsun mu abi "olsun, sarmısak varsa ondan da koy, şu kokuyu bastırsın amk" dedim. hangi koku dedi, yok bişey diye geçiştirdim. Kızın ter kokusunu balık tuzlama bile bastıramıyodu düşün amk. Kasaya ödemeyi yaparken numaradan yere bozuk para düşürdüm. almaya eğilirken de zütümü onun önüne değdirecek pozisyona getirdim. eğer eskiden erkektiyse ve de bir şekilde şu halde geldi ise zütüme hallenip dayaması gerekirdi. çünkü bu kadar kıl, iri vücut ve çirkinlik bir kız için fazla idi. ama beklediğim olmadı ve rahatladım. çünkü bunun daha kötüsü, bu gorilin travesti falan oluşunu gecenin ortasında anlamak ve o an kurtuluşunun olmamasıdır. Çünkü bize öğretilen, mahalleden abilerden dinlediğimiz "olum bi arkadaş travestiye gitmiş, sonra sıra bende deyip dönüp bizimkini gibmiş zütten" buydu amk.

neyse, 5 dakkayı doldurmadan telin şarjı bitti amk. wireless açık kalınca 1 günde bitiyo dıbına soktuğumun telefonun şarjı. bunu hesap etmemiştim. Artık bununla bi şekilde gibişmek zorundaydım . kurtuluş yoktu. Neyse bu iş atıyo konuşmaya devam falan ama en son o dişindeki sarı yemek artıklarını gördükten sonra bunu gibmeye de iştahım kalmadı. elimi tuttu, tırnak arasında pislik vardı amk. ama yine de kalbi kırılmasın alınmasın diye gülümsedim, elini avcuma aldım. sonra da "otobüsten beri tutuyorum deyip lavaboya kalktım. koşa koşa ellerimi yıkadım. el tutuşma anımız aklıma geldikçe lavaboya dayanıp öğürdüm.

Sonra gitgide tatlı gelmeye başladı kız. balıklı sandviçten küçük şirin ısırıklar alıyordu. arada bıyıklarına kızartma balığın üstündeki un topaklarından birkaçı takılsa da, bunu görmezden gelebilirdim. o an hayalimde kafasına kese kağıdı geçirip arkasından pompaladığımı düşünürken gibim kalkabilmişti. durum o kadar da kötü değilmiş demek ki. tek korkum kızın vajina bölgesindeki ve koltukaltındaki kıllardı. inşallah kesmiştir dedim içimden.

@6 güldüm bin adam sanki karpuz kesiyor amk

derken dıbını gibiyim içerden bi adam bağırdı. bağırmadan çok anırma gibiydi. bu kim yahu diye atarlandım. kız: ev arkadaşımla erkek arkadaşının sesi, boşver sen onları dedi. e baksana ne biçim gibişiyolar kolu komşu yok mu dedim, alttaki ve üstteki daireler boş dedi. ev sahibi 2 yıldır kiracı bulamıyomuş diye gereksiz bir detayı da verdikten sonra kıza yumuldum. o sırada bişey şangıırt etti. bi bağırış çağırış amk.

bu kadar yeter dedim. şunları bi uyarsan ya... olmaz dedi, o da ekmeğinin peşinde.

ne ekmeği lan ne oluyo derken nereye düştüm ben dıbına koyyim diye fırladım odadan gürültünün geldiği yere gittim. iki tane çıplak adam, avizeyi yere indirmişler. birinin kolu avizeye kelepçeli birinin yanında kırbaç duruyo. lan dıbını ırzı gibtiğimin gavatları napıyosunuz demeye kalmadan "bu yakışıklı kim" dedi avizeye kelepçeli muallak ve kaşını gözünü imalı bi şekilde oynattı. sonra "sus dıbına koduğum" diye zütüne tekme attım. muallakce bir çığlık attı. sinirlerim tepeme çıkmıştı. Elleri bağlı olduğu için korkusuzca tepkimi gösterebilmiştim.

Sonra bu elleri bağlıyı giben kırbaçlı muallak ne vuruyon lan diye sinirlenip koştu üstüme atladı. Koca yusuf gibiydi huur çocuğu. ikisi bir olsa beniçok rahat giberlerdi demeye kalmadan kelepçeli ellerini çözdü. Son pozisyonda ben en altta ayıboğanla boğuşuyorum, yumruk atıyorum yumruk yiyorum. Öbür ipne de aradan elini sokmuş taşaklarımı tutmaya çalışıyo. dıbına koduğumun çocuğu... neyse kız geldi, durun napıyosunuz demesine kalmadan güm diye bi ses...

en son hatırladığım heryer sis, polis ayıboğanı üstümden alıyo

senin ben nefsini de mideni gibeyim... amk hem iğreniyon hem gibişiyon ne biçim adamsın anlamadım ki

neyse ne diyoduk, kapı çaldı. kız bi telaşlandı. sonra kapıyı açmak için yanımdan ayrıldı. giderken de odanın kapısını üstüme kapattı. kapının arkasında kızın masası vardı üstünde beyzbol sopası gibi bişey gördüm. gittim baktım bu neymiş dıbına koyim diye sağını solunu kurcaladım. üstünde tek tük kıl vardı. ne olduğunu anlayınca aptal oldum. alet elimden düştü. içinden abartmıyorum tam 4 tane büyük pil çıktı. pilleri yerine koyarken üstündeki kabartmayı okudum "50 cm - zenci titreşimli". elimi yanlışlıkla ağzıma yüzüme sürerim diye endişelenip çarşafa sildim.

neyse, bi yandan da kimin geldiğini anlamaya çalışıyorum falan derken kız geldi. odaya geri döndü. kapıyı örttü yine. kimmiş dedim, ev arkadaşım dedi. Tehlike geçmişti. tuvalete koşup hemen elimi yıkadım. o vibratör kim bilir nerelere girmişti. takrar döndüm kızın yanına ve ön sevişme başladı.

Olay cumartesi gecesi gerçekleştiğinden pazartesiye kadar savcıyı beklemek zorundaydık. Kızın bıyıkları 2 günlük olmuştu. kedimde öyle bıyık yoktu. bu arada kedimi özlemiştim. Bi am uğruna - ki böyle bi amın peşine düşen aklımı mecnuna 7/24 gibtirmek lazım - özgürlüğümü yitirmiştim. eve gitmek istiyordum.

Bu arada pazar akşdıbına doğru ipneler birbirine sarılıp öpüşmeye başladılar. hop aile var diye uyardım, aldırış etmedikleri gibi işi ilerlettiler. pasif olan arkasını döndü diğerine. Kafam iyice attı, guardiyan diye bağırdım -guardiyan ne dıbına koyim 18. yüzyıl ingiliz cezaevi sanki, sonra bundan dolayı da polislere taşak malzemesi oldum- Memur geldi, içeri girdi copladı bunları ayırdı. birini alıp karşıdaki hücreye koydu.

ilkokulda sıra arkadaşını şikayet eden binlerin yaşadığı mutlulukla yere oturdum. zütünüzden gibtik mi isimli maç tezahüratını keyifle söyledim mırıldanarak.

evet binler, özet geçicem. pazartesi oldu, savcı geldi. liseden avukat bi arkadaşı çağırdım falan derken burda anlattığım gibi anlattım olayı, ne amaçla orda olduğumu. sonra serbest kaldım. kurtadam ve bu iki gayı metris'e naklettiler. Bi daha da bu kıllı kızı online görmedim bu civarlarda. Bi daha inciden kız mı? Aslahaaaaaaaa...

benim buluştuklarım hep güzel çıkıyor

eeeeeeeeeeee

şişhaneye doğru, galatasaray lisesine gelmeden yukarı tırmanan ara sokakta bi çaycı var oraya oturduk. Yol boyunca buraya gelirken nasıl zorlandığını, 4 vesayitte geldiğini falan anlattı. üstü başı leş gibi ter kokuyordu. ben bile bu kadar hayvan değilim amk, evden çıkmadan koltukaltlarıma karbonat sürdüydüm kokmasın diye.

Çay söyledik. Sohbet başladı. ne yapıyon ne ediyon kimsin nesin falan derken ben burdan nasıl kaçarım onu düşünüyodum. mesaja bakar gibi yapıp belli bi saatte kendi kendini arama fonksiyonunu kurmaya karar verdim. beş dakka sonra telefonum çalıcak ve sözde bi arkadaşım arayıp "amcan hastanede koş yetiş" diyecekti.

ee kardeşim inci kızlarının hepsi nutecella gibi eskort olacak değil amk. horozda gibersin troll de ... beklentini yüksek tutmuşsun. türk kızları zaten pislik leş tipler.

sonra balığı yerken düşündüm de abarttığım kadar da kötü değildi. bu belki de erkek olmadığından emin olduğum için artık ona karşı testesteron salgılayabilmemden kaynaklanıyordu. Kız ne kadar bakımsız olsa da abazaysan açsındır, ihtiyacın vardır. Kılmış, kokuymuş, erkeksi geniş suratmış dinlemezsin gibersin.

mal güzel olsa... neyse dıbına kodumun malı ya

"koştu kollarını boynuma doladı" kısmına kadar belki inanırım dedim ama ı ıh. yemedi

beyler, kısa ama özlü ve ibretlik hikayelerin devamı gelecek takipte kalın...

ordan içmeye gittik, asmalı mescit tarafına doğru. benimkafa güzelleştikçe kız da güzelleşiyordu. hatta gecenin ilerleyen saatlerinde öpmeye yeltendiğimi hatırlıyorum.

çıktın ordan, kızın evine gidiyoruz. 4 vesayit yol amk git git bitmiyo. 1 de evin kapısındaydık. teşekkür etti, gel bi kahve içelim dedi. tamam dedim, ama bi bakkala gidiyim sen çık dedim. peki, beşinci kat daire 14 dedi. gittim tekelciden prezervatif sordum. var abi dedi, ucuzu mu pahalısı mı? ucuzundan ver dedim. adriana limaya sokmuyoz ya amk!!. Verdi tayvan malı altın rengi kutusu olan prezervatifimi. kızın dairesine çıkmaya başladım.

"sis atma oç" nin hissettiklerini hissettim o gece. ulan tamam fuhuş baskını yapıyosun, kapıyı kırıyosun falan da neden sis atıyosun... bunun nedenini çok sonradan öğrenecektim. çıplak ipneleri yorganla sardılar birbirine kelepçelediler. KOmşular kapılara çıkmış, herkesin suratımıza tükürmesi eşliğinde apartmandan iniyoruz. Koskoca herifler utanmıyosunuz... Başımıza taş yağacak, lut kavmi tohumları deyip üstümüze zemzem atan sakallı amcanın dairesinin önünden de geçtikten sonra polis otosuna ulaştık.