1. 1.
    +2
    edit: ekleme yapmak isteyen varsa ekleme yapsın bilmediğimiz varsa öğrenelim...

    Aksaray: Fatih'in sadrazamı ishak Paşa, iç Anadolu Bölgesi'ndeki Aksaray'ı ele geçirdikten sonra orada yaşayan bölge insanlarını bugünkü Aksaray semtinin bulunduğu yere gönderir. Aksaraylılar da semte adlarını verirler.

    Ahırkapı: Marmara Denizi'nin kıyısında yer alan yedi ahır kapısından birisi olan bu semte, Padişah atlarının bulunduğu has ahırın yanında yer aldığı için Ahırkapı ismi verildi.

    Aşiyan: Günümüzdeki ismini şair Tevfik Fikret'in burada bulunan, Farsça'da kuş yuvası anldıbına gelen 'Aşiyan' isimli evinden alıyor.

    Bağlarbaşı: Semt, en ünlü bağ ve bahçelerin bir dönem burada yer almasından dolayı bu adla anılıyor.

    Bebek: Semtin isminin nereden geldiği konusunda iki rivayet bulunuyor. Bunlardan ilki, Fatih Sultan Mehmet'in bölgeyi koruması için gönderdiği bölükbaşının Bebek lakaplı olması. Diğeri ise padişahın semtteki bahçesinde gezerken yılan görüp korkan şehzadesine bebek demesi ve bundan sonra bahçesinin bebek bahçesi olarak anılması.

    Beşiktaş: ilk görüş, semtin ismini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerini bağlamak için diktirdiği beş taştan aldığı yönünde. Diğeri ise bir papazın burada yaptığı kiliseye Kudüs'ten getirdiği beşik taşını koyduğu ve ismin buradan geldiği yönünde.

    Beyazıt: Sultan II. Beyazıt'ın buraya kendi ismiyle anılacak bir külliye yaptırmasından sonra semt, Beyazıt olarak anılmaya başladı.

    Beyoğlu: Semtin isminin nerden geldiği konusunda çeşitli rivayetler bulunuyor. Bunlardan ilkine göre, islamiyet'i kabul edip burada oturmaya başlayan Pontus Prensinden adını alıyor semt. Diğerine göreyse, 'Bey Oğlu' diye anılan Venedik Prensinin burada oturmasından geliyor semtin adı. Son bir rivayet de, burada oturan Venedik elçisine, yazışmalarda, "Beyoğlu" diye hitap edilmesinden semtin bu adla anıldığını söylüyor.

    Bakırköy: Bizanslıların 'Makri Hori' dedikleri semt, 14. yüzyılda Osmanlıların eline geçince 'Makriköy' adını aldı. 1925'te ulusal sınırlar içindeki yabancı kökenli adların değiştirilmesi sırasında Atatürk'ün isteğiyle semt Bakırköy adını aldı.

    Bostancı: Semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan biri olmasından alıyor.

    Çatladıkapı: Bizans zamanında yapılan surların Sidera adı bir verilen kapısı, 1532 tarihinde meydana gelen depremde çatlayınca, hem semt hem de kapı Çatladıkapı olarak anılmaya başladı.

    Çemberlitaş: Bizans'ın en önemli meydanlarından Constantinus Forumu'nun bulunduğu yerdeki büyük sütunlardan birisi olan Çemberlitaş, semte adını verdi.

    Çengelköy: Eskiden gemi çapaları bu köyde yapıldığı için isminin buradan geldiği tahmin ediliyor.

    Çıksalın: Güzel manzaralı, geniş bir çevreye hakim olan bölgeye, halk arasında "çık, salın" denilmeye başlandı.

    Eminönü: Osmanlı döneminde çarşıdaki esnafı denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, adını burada bulunan 'Gümrük Eminliği'nden alıyor.

    Feriköy: Semt adını Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yaşayan Madam Feri'den alıyor. Bölgede bulunan geniş topraklar padişah tarafından Madam Feri'nin eşine bağışlanmıştı. Ama eşi ölünce semt onun ismiyle anılmaya başlandı.

    Galata: Gala, Rumca da "süt" anldıbına geliyor. Bir rivayete göre Galata'nın adı semtteki süthanelere gönderme yapılarak türetildi. Başka bir görüşe göre ise italyanca 'denize inen yol' anldıbına gelen 'galata' kelimesi düşünülerek bu isim verildi.

    Horhor: Fatih'te bulunan semt, adını Horhor çeşmesinden alıyor. Rivayete göre Fatih Sultan Mehmet bölge civarında yürürken yerin altından su sesleri duyar ve yanındakilere, "Buraya bir çeşme yapın baksanıza 'hor hor' su sesleri geliyor" der ve buraya bir çeşme yapılır. Çeşme de semt de Horhor ismiyle anılmaya başlar.

    Okmeydanı: Fetih Ordusu kuşatmanın bir kısmını burada kurulan karargâhta geçirmiş. Semtin ismi de böylelikle Okmeydanı olarak kalmış.

    Şişli: Şiş yapımıyla uğraşan ve Şişçiler diye anılan bir ailenin burada bir konağı olduğu ve 'Şişçilerin Konağı'nın zamanla değişikliğe uğrayarak 'Şişlilerin Konağı' hâline gelmesiyle semtin adının Şişli olarak kaldığı anlatılıyor.

    Şaşkınbakkal: Henüz yerleşimin olmadığı dönemlerde yaz günleri denizden yararlanmak için bölgeye gelenlere bir bakkal dükkanı açıldığını görenler, burada iş yapılmayacağını düşünerek bakkala "şaşkın bakkal" yakıştırması yaptılar. Bundan sonra da semt Şaşkınbakkal olarak anılmaya başlandı.

    Sütlüce: Bugün Sütlüce semtinin olduğu yerde Süt Menbat isimli bir Rum köyü vardı. Köyün bir köşesindeki bakır bir kadın heykelinin memelerinden su akar; bu suyun, kadınların sütünü çoğalttığına inanılırdı. Bundan dolayı semt, Sütlüce olarak anılır oldu.

    Tahtakale: Sözlük anlamı 'kale altı' olan Taht-el-kale'nin bozulmasıyla Tahtakale'ye dönüşen semtin, Mercan ya da Beyazıt dolaylarındaki eski sur benzeri yapının aşağı kotunda yer aldığı için bu ismi aldığı tahmin ediliyor.

    Taksim: Osmanlı zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yer, Taksim olarak anılmaya başlandı.

    Teşvikiye: Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulması için teşvikte bulunduğu semtin adı Teşvikiye olarak kaldı. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve Valikonağı Caddelerinin kesiştiği kavşakta bulunan iki taş belgeleliyor.

    Unkapanı: Bazı satış yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adını taşıyan büyük teraziler bulunduğundan, buraları Kapan adını taşırdı. Sahiline buğday ve arpa yüklü gemiler demirlediğinden, semt bu adı aldı.

    Üsküdar: Bizans devrinde, Skutari denilen asker kışlaları, şehrin bu yakasında yer aldığı için semt Skutarion diye anılıyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a dönüştü.

    Veliefendi: Hipodrom bir zamanlar Şeyhülislam Veli Efendi'nin sahibi olduğu topraklar üzerinde kurulduğundan semtin adı Veli Efendi'yle anılıyor.
    ···
  1. 2.
    0
    upppppppppppppppppppp
    ···
  2. 3.
    0
    bune amk kim okucak
    ···
  3. 4.
    0
    --spoiler--

    --spoiler--
    ···
  4. 5.
    0
    "bostancı: semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan biri olmasından alıyor. "
    hmm..

    paylasım için tesekkürler
    ···
  5. 6.
    0
    bahçelievler nerde bin
    ···
  6. 7.
    0
    kasımpaşa: çok taşşaklıymış kasım vermişler işte
    ···
  7. 8.
    0
    reservöd
    ···
  8. 9.
    0
    edirnekapı: edirne tarafına yapılan seferlerde çıkılan kapı.
    şukunu kap ibine.
    ···
  9. 10.
    0
    Kartal'ın isminin Kartalionis adlı bir Rum balıkçıdan geldiği söylenir.
    Suadiye'nin ismi de Suad hanım adlı bir Osmanlı hanımefendisinden geliyormuş.

    RiVA: Nehir'in Riveringilizcesi, Fransızcası Rive, bölgede denize dökülen bir dere var, bunlardan türemiş olsa gerek şimdilerde Çayağazı da deniliyor.

    KANDiLLi: Kandilli burnu Boğaz'ın Anadolu yakasındaki en uç noktalarından. Deniz taşıtları ve deniz trafiği için en tehlikeli nokta. Tankerler için dümen kitleten sağa dümen kırma noktası (Marmara yönüne doğru) Eskiden buradaki fener eklektrik yokken belki kandillerle yakılıyordu. isim muhtemelen buradan geliyor olabilir.
    ···
  10. 11.
    0
    BEYLiKDÜZÜ: Osmanlılar döneminde, buradaki mevcut arazideki sazlıklarda, padişahların ve tebaasının yaban ördeği vs. avına çıktığı geniş ve düz alana, bu özel durumundan dolayı; “beylik düzlüğü” adı verilmiştir.
    ···
  11. 12.
    0
    Kanlıca:
    Buradaki otları yiyen inekler kızılımsı bir süt verirmiş. ismin buradan geldiği söyleniyor. O yüzden yoğurdu meşhurdur zaten. (Şu anda Tuzla tarafında yapılıyor diye biliyorum ama.)

    Yenikapı:
    4.Murat halkı denetlemek için kıyafet değiştirip gezmeye çıkmıştır. Bir sandala biner ve sandalcı geleceği gördüğünü iddia eder. Bunun üzerine 4.Murat padişahı sorar, sandalcı ise "Padişah sizsiniz" der. Bunun üzerine şehre hangi kapıdan gireceğini sorar. Sandalcı bir kağıda birşeyler yazıp padişaha verir ama bunu kapıdan girince okumasını ister. 4.Murat kıyıya gelip surları yıkmalarını emreder sonra kağıdı açıp okur: "Padişahım, yeni kapınız hayırlı olsun."

    Emirgan

    1612-1640 yılları arasında hüküm sürmüş , on yedinci Osmanlı Padişahı olan IV.Murad Han , 1635 yılında Revan (Erivan) seferine çıkmış, Revan Kalesini on günlük kuşatmadan sonra teslim alıp , kendisine itaat ederek, Sünni Mezhebine geçen Revan Valisi Emirgüne Han , sonradan Yusuf Paşa adını alarak , ölene kadar IV.Murad’ın hizmetine girmiştir.
    IV.Murad , kendisine itaat eden Revan Valisi Emirgüne Hanı, taltif etmek maksadı ile bugünkü istanbul’un Sarıyer ilçesi’nde bulunan Emirgan semtinde otu kendisine bağışlamıştır.(O zamanlar maalesef böyleydi)
    işde Emirgan semtinin adı da buradan gelmektedir.
    ···
  12. 13.
    0
    nişantaşı

    padişahlar sık sık ava çıkarlarmış işte bu avlar veya özel olarak düzenlenen ok atma yarışları sırasında rekor sayılabilecek uzaklıklara ya da bizzat padişahlar tarafından en uzağa atılan okların düştükleri yerlere anıtsal olarak nişan taşları dikilirmiş ordan geliyormuş o semtin ismi
    ···
  13. 14.
    0
    Taşdelen

    Hicri 990 (Miladi 1582) tarihinde Sultan Selim ibni Sultan Süleyman Han Validesi Nurbanu Sultan Tarafından Vekfedilen Taşdelen Memba Suyu, çeşitli hastalıklara ve bilhassa böbrek taşlarının düşürülmesine yararlı olan, 1 sertlik dercesi ile, 38.000m2 lik bir arazide, yüzyıllardan beri istanbul halkının ısrarla aradığı bir sudur. Semt ismini bu sudan almaktadır.
    ···
  14. 15.
    0
    YEŞiLKÖY

    Yeşilköy 1924 yılına kadar Ayastafanos (St.Stefano St.Etienne ) adını taşımıştır.1924 yılında uzun yıllar burada oturmuş ünlü yazarımız HALiT ZiYA UŞAKLIGiL ‘in teklifi üzerine YEŞiLKÖY olarak adı değişmiştir.

    Eski adını bir Hıristiyan azizinden ve onun adına Yeşilköy de yapılmış ancak bu güne kadar gelememiş eski bir kiliseden almaktadır.

    Yeşilköy e eski adını veren bu aziz Yeşilköy ile ilgili hikayesi dilden dile aktarılan ve çok değişik anlatımları olan bir söylence niteliğindedir.

    Tarihi kaynaklarda Aziz Stephanus olarak geçen bu aziz Hıristiyanların ilk din kurbanlarından ve diyakoslarından birisidir. Gamaiel ‘in çömezi olup Hemsinden sonra din değiştirmiştir. Yahudiler tarafından Musa ya küfür etmekle suçlanmış Kudüs din mahkemesine çıkarılarak suçlu bulunmuş ve M.S. 33 te taşlanarak öldürülmüştür.
    Bu olaydan uzun bir zaman sonra bu azizin mezarı Filistin de yapılan bir araştırma sonunda bulunur. Mezarda bulunan kemikleri o zamanki Bizans imparatoru tarafından istanbul ‘a getirilir. Ancak haberi alan Papa bu kemiklerin Vatikan a getirilmesini isteyince kemikler bir gemi ile istanbul’dan Vatikan a doğru yola çıkarılır.
    istanbul limanından ayrılan gemi bugünkü YEŞiLKÖY burnu önlerine gelince büyük bir fırtınaya tutulur ve yoluna devam edemeyerek fırtınanın dinmesi için YEŞiLKÖY sahillerine yanaşır.

    Aziz in kemiklerini zütüren heyet şiddetli fırtınanın devam etmesi üzerine karaya çıkmak zorunda kalırlar. Azizin kemiklerini taşıyan lâhdi de bugünkü Rum Kilisesinin bulunduğu yerde kurdukları söylenen bir çadırın içine koyarak fırtınanın dinmesini beklerler. Fırtına 10-12 gün sürer.

    Fırtınanın dinmesinden sonra heyet buradan ayrılarak yollarına devam ederler. Daha sonra fırtına süresince kemiklerin saklandığı yere bu olayın anısına azizin anısını taşıyan birde Manastır yapılır. Köyde zamanla gelişir ve AYASTAFANOS adıyla anılmaya başlar
    ···
  15. 16.
    0
    ACIBADEM (istanbul)

    Üsküdar-Kadıköy-Çamlıca-Libadiye arasıdadır. Geçmişte istanbulluların yazlık olarak kullandıkları semtteki bahçeli evlerin ve konakların bahçelerindeki badem ağaçlarından dolayı bu isimin yakıştırıldığı sanılmaktadır.

    AKARETLER (istanbul)

    Avrupa yakasında, Maçka-Dolmabahçe arasında ,Beşiktaş ilçesinin bir
    mahallesidir. Sultan Abdülaziz Taşlık Aziziye camisinin masraflarını karşılamak için
    bir vakıf kurdurmuştur,bu vakıf gelir sağlamak amacıyla kiraya verilebilecek binalar
    yaptırmıştır. Projenin tamamlanması II.Abdülhamit e nasip olmuştur. Kira, irat getiren
    anlamındaki Akaret ismi bu binalara yakıştırılarak semte Akaretler adı verilmiştir.

    ALTUNiZADE (istanbul)

    Anadolu yakasında, Kısıklı-Bağlarbaşı arasındadır.Önceleri yazlık yerleşim yeri olan semte XIX. yy da burada yaşamış olan askeri şura üyesi
    ismail Zühtü paşa bir cami ve hamam yaptırmıştır. Cami çevresinde yoğunlaşan yerleşim Altunizade olarak anılmaya başlanmıştır.

    ATAKÖY (istanbul)

    istanbul un en genç semtlerinden biridir. Kentin Avrupa yakasında
    Bakırköy-Topkapı arasındadır. Osmanlı döneminde Baruthane denilen yöredir
    1955 yılında Emlak Bankası tarafından tasarlanan 12 000 konutluk yerleşim mer-
    kezi için 1958 de inşaatı başlamıştır. Yapılan anketle ismi Ataköy olarak kabul
    edilmiştir.

    AYAZAĞA (istanbul)

    Kentin Avrupa yakasında Şişli-Maslak-Hasdal arasındadır. Yeniçeri
    Kethüdası Ayas Ağa nın yöredeki çiftliği ve çevresindeki oluşan yerleşime
    Ayasağa denilmiş zamanla isim Ayazağa ya dönüşmüştür.


    AYNALIKAVAK (istanbul)

    Avrupa yakasında, Kasımpaşa-Okmeydanı-Hasköy arasındadır. istanbul un üç büyük sarayından biri olan Tersane sarayından günümüze ulaşan Aynalısaray
    kasrıdır,Bu köşk bulunduğu semte ismini vermiştir.

    Aynalıkavak ismine gelince; Osmanlılarda düz pencere camı üretilme-
    diğinden, Venedik dükasının Osmanlı sultanına hediye ettiği kristal aynalara yakışır
    bir köşk yapılmasına karar verilir. Sultanın köşkün yapılması talimatını verirken,
    -Kavak boylu aynalara yakışır bir kasr isterim . demesiyle bu kasr Aynalıkavak
    ismiyle anılmaya başlanmıştır.

    AYRILIK ÇEŞMESi (istanbul)
    Anadolu yakasında, Kadıköyden Acıbadem e giderken Haydarpaşadan gelen yolla kesiştiği yerdeki semttir. Eskiden Trakya ve istanbuldan hacca gidecek
    olanlar burada toplanırlar ve hepbirlikte yola çıkarlarmış. Hacı adayları yakınları ile
    burada vedalaşıp yola çıktıklarından semte Ayrılık çeşmesi adı verilmiştir.


    AYVANSARAY (istanbul)

    Haliç kıyısında Balat-Eyüp arasında yeralmaktadır. istanbul un Os
    manlılar tarafından alınmasından sonra ,Bu bölgedeki surlara bir kapı yaptırıldı.
    Bu kapı yakınlarındaki Blakhernai (Büyükler sarayı) denilen görkemli Bizans
    yapısından dolayı semte Ayvan sarayı denilmeye başlandı. isim zamanla Ayvansaray
    olarak değişti.


    AZAPKAPI (istanbul)

    Avrupa yakasında, Haliç kıyısında, Kasımpaşa-Şişihane-Karaköy semtleri arasındadır. Tarihi yarımadanın dışında kalan sur kapılarından biridir. Bölge Ceneviz
    egemenliğindeyken bu kapıya Porta di Sn Antonio adı verilmişti. Osmanlı döneminde
    Haliç tersanesinin yanında kurulan Azep ler kışlası semte adını vermiştir.

    (Azep ,Osmanlı döneminde tersanede görevlendirilen deniz kuvvetleri
    Mensuplarına verilen isimdi.)


    ARNAVUTKÖY (istanbul )

    Boğazın Avrupa yakasında, Ortaköy-Bebek arasında yeralmaktadır.
    ilk çağlardaki adı Anaplus tur . Bizans döneminde Constantinus (Büyük) tarafın-
    dan yaptırılan Michael kilisesinden dolayı Vicus Michaelicus veya Scaleae (iskele) adıyla biliniyordu .Buraya yerleştirilen Arnavut göçmenlerden dolayı halk bu semti
    Arnavut köyü olarak anıyordu isim zamanla Arnavutköy olmuştur.


    BAHARiYE (istanbul)

    Anadolu yakasında, Kadıköy-Fenerbahçe-Moda arasındadır. Kentte yerleşimin yaygın olmadığı dönemlerde, istanbulluların yazlık olarak kullandıkları
    Bir semtti.Bir söylentiye göre, bahar aylarında semtteki hareketliliğin artması
    Sebebiyle baharlık anlamında Bahariye adı verildiğidir.
    Tümünü Göster
    ···
  16. 17.
    0
    BALAT (istanbul)

    Avrupa yakasında Fener-Ayvansaray arasında, Haliç kıyısındadır. Bizans
    döneminde imparatorluk saraylarından biri olan Blahernai sarayına buradaki sur kapısından gidiliyordu.bu kapı Aios ioannes kapısı veya Palation (Saray) kapısı ola-
    rak anılıyordu. Daha çok kullanılan Palation semte isim olarak verilmiş isim zamanla
    Balat a dönüşmüştür.


    BALMUMCU (istanbul)

    Avrupa yakasında, Yıldız-Dikilitaş-Zincirlikuyu-Ortaköy arasındadır.
    19.yy. başlarında (II.Mahmut dönemi) bugünkü Balmumcu semtinde aynı adla anılan bir çiflik vardı.Çifliğe bu ismin verilme sebebi ise çifliğin bahçelerinin geceleri mumla aydınlatılması ve burada mum imalatı yapılmasıdır.Çiflikteki meyvaların 1915 yılına kadar halka dağıtıldığı bilinmektedir. Yöre II.Meşrutiyet sonrası mesire yeri olarak halka açılmıştır.


    BALTALiMANI (istanbul)

    Avrupa yakasında, Boğaz kıyısında, Rumelihisar-Emirgan arasındadır.
    Fatih Sultan Mehmet emriyle Dolmabahçe, Taksim,Kasımpaşa üzerinden Haliç e in- idirilen gemiler ve donanmadaki bazı gemilerin yapımı için buraya Baltaoğlu
    Süleyman Paşa tarafından bir liman ve tersane yaptırılmıştır. Baltaoğlu Süleyman
    paşa limanı olarak benimsenen semtin ismi zamanla Baltalimanı na dönüşmüştür.

    BEYKOZ (istanbul)

    Boğazın Anadolu kıyısında, Paşabahçenin kuzeyindedir. Antik çağdaki
    adı Amykos dur. Beykos ismi ilk defa Bizanslılar tarafından kullanılmıştır. Bithnia
    kralı ve Kocaeli valileri bu semtte ikamet etmişlerdir.Kos farsçada köy anlamında-
    dır. Semtte oturan ünlü kişilerden dolayı yöreye Beykos denildiği ismin zamanla
    Beykoz a dönüştüğü sanılmaktadır.


    BEYLERBEYi (istanbul)

    Boğazın Anadolu kıyısında, Kuzguncuk-Çengelköy arasındadır. Eski bir yerleşim yeridir .Bugünkü Beylerbeyi sarayının bulunduğu yerde III Murat dönemi
    Beylerbeylerinden Mehmet Paşa nın yalısı bulunduğundan semtin ismi Beylerbeyi
    olarak benimsenmiştir.

    BOMONTi (istanbul)

    Avrupa yakasında,Şişli-Feriköy arasındadır. isviçre li Bomonti kardeş-
    ler 1890 yılında bu semtte bir bira fabrikası kurarak 1902 yılına kadar işlettiler.
    1902 yılında Nektar şirketiyle birleşerek 1938 yılına kadar imalata devam ettiler.
    Bira fabrikasının bulunduğu alan çok büyüktür. (yaklaşık 40 dönüm)

    içinde 1930 yıllarında çok ünlü olan Bomonti bira bahçesi yeralıyordu.
    (Bu bahçe 1950 li yıllara kadar açıktı) Bu fabrika semte ismini vermiştir.

    BULGURLU (istanbul)
    Anadolu yakasında,Çamlıca-Libadiye-Ümraniye arasındadır.XIX.yy. başlarına
    kadar kireç ocakları ile ünlü Üsküdar a bağlı küçük bir köydü. Yakın zamana kadar yörededeki halk geçimini bulgur yaparak sağladığından ,semt Bulgurlu olarak anılı-
    yordu. islam alimlerinden Aziz Mahmut Hüdai hazretlerinin köye yardım amacıyla bir dibek (Buğday dövmeye yarayan büyük taş havan) hediye ettiği bilinmektedir.
    ( Hamarat ev kızlarına söylenen Bulgurlu ya gelin mi ? gidiyorsun sözünün bu semtle
    ilgisi yoktur. Orada adı geçen Bulgurlu Malatya ilinin merkeze bağlı bir köyüdür.


    CAĞALOĞLU (istanbul)

    Avrupa yakasında, Sultanahmet-Beyazıt-Eminönü arasındadır. 16.yy. da yaşamış Osmanlı sadrazamı Cağaloğlu Sinan Paşa nın bu semtteki sarayından ve yaptırdığı cami den dolayı bu ismi almıştır.


    CiBALi (istanbul)

    Haliç kıyısında Unkapanı ile Fener semtleri arasındadır. Burada bulunan
    sur kapısı, istanbul un fethine katılan komutanlardan Cebe Ali Bey adıyla anılmaya
    başlanmıştır. Cebe Ali Bey kapısı zamanla Cibali kapısına dönüşmüştür ve smtte
    Cibali ismini almıştır.


    CiHANGiR (istanbul)

    Avrupa yakasında, Taksim,Tophane Fındıklı arasındadır. Kanuni Sultan Süleyman ın sekizinci ve en küçük oğlu Şehzade Cihangir in ,Mimar Sinan tarafından yapılan caminin avlusundaki kabri dolayısıyla semte bu isim verilmiştir.
    Tümünü Göster
    ···
  17. 18.
    0
    o değil de çoğuna baktım ne varsa yok padişahın ok atarmış,ava çıkarmış, arazisiymiş.olm her bi taku yaşamış muallakler gelip biz de isim olarak anıyoruz vay amk *
    ···
  18. 19.
    0
    ÇEKMECELER (istanbul)

    Avrupa yakasında, Büyük ve küçük olmak üzere iki adet Çekmece semti
    vardır. Aynı adı taşıyan göllerin kenarında kurulmuş yerleşimlerdir. Tarihi çok eskilere dayanmaktadır. Helen ler i.Ö.VII. yy. da bu yörede koloniler kurdular. Daha sonraBizans,Hun, Peçenek,Osmanlı yönetimlerinde kalmıştır.Her iki Çekmece gölü dar birer boğazla Marmara denizine bağlıdır. Anadolu yu batıya bağlayan yol üzerinde bulunan bu boğazları geçmek için boğazın iki yakasında sahile çakılı kazıklara bağlı halatlar gerilerek ve sal üzerinde bu halatlar çekilerek karşıdan karşıya geçiliyordu.Çekerek çalışan bu sisteme çekmece adı verilmiştir. Zamanla buradaki yerleşimlere bu isim yakıştırılmıştır, birbirinden ayrılması için birine Büyükçekmece diğerine Küçükçekmece adı verilmiştir.

    ÇUBUKLU (istanbul)

    Boğaz ın Anadolu kıyısında, Kanlıca-Paşabahçe arasındadır. Bizans dönemindeki adı Eiranaion dur. Yöre esnafının yapmış olduğu Çubuk lüleleri
    nin ünü sebebiyle bu ismin verildiği sanılmaktadır.


    DiKiLiTAŞ (istanbul)

    Avrupa yakasında, Beşiktaş-Şişli-Balmumcu-Ihlamur arasındadır. Semt adını buradaki dikili taş tan almıştır.Bu dikili taşın bulunduğu yerden yeniçeriler
    karşı sırtta bulunan nışan taşına ok attıkları söylenmektedir.


    DOĞANCILAR (istanbul)

    Anadolu yakasında Üsküdar-Kuyubaşı-Şemsipaşa semtleri arasındadır.
    Osmanlı döneminde padişah a doğan cinsi avcı kuşlar yetiştirmek, bakmak,av tören-
    lerinde hizmet etmekle görevlendirilenler anadolunun çeşitli yörelerinden bulup ge-
    tirdikleri kuşları istanbulda Doğancıbaşıya teslim etmek üzere buluştukları semte
    Doğancılar semti adı verilmiştir.


    DOLMABAHÇE (istanbul)

    Boğazın Avrupa yakasında Beşiktaş-Kabataş semtleri arasındadır. Yunan
    mitolojisine göre Arganut ların kralı iason Karadeniz seferi dönüşünde burada kara-
    ya çıkmıştır, bundan dolayı antik çağdaki adı iason dur. Burada Bizans döneminde ge-
    zinti yeri olan küçük bir koy vardı. Osmanlıların istanbulu almasından sonra,I.Ahmet
    döneminde Kaptanı Derya Halil Paşa bu koyu doldurmakla görevlendirildi ve dol-durma işleri II.Osman döneminde tamamlandı.(1614) Park haline getirilen koy Hünkar bahçesi adıyla anılmaya başlandı ismi zamanla Dolmabahçe ye dönüştü.


    DUDULLU (istanbul)

    Anadolu yakasında,Şile yolu üzerinde,Üsküdar merkezine 18 km. uzak-
    lıktadır. Fatih Sultan Mehmet istanbul un fethi sırasında Duduoğlu aşiretine yaptık-ları hizmetlerden dolayı küçük bir köy olan yerleşim ve çevresini hediye etmiştir. Zamanla Duduoğlu aşireti buradan göçmüş olmasına rağmen yörenin adı
    Dudulu olarak benimsenmiştir.


    DEMiRKAPI (istanbul)

    istanbul da bu isimde birkaç semt vardır, bunlardan biri de Saray-
    burnundadır. Topkapı sarayının yüksek duvarlarındaki dört büyük kapıdan biri
    nin bulunduğu semt büyük demir kapıdan dolayı Demirkapı ismini almıştır.
    Bu kapıdan sarayın has ahırlarına geçilirdi.

    ERENKÖY (istanbul)

    Anadolu yakasında, Caddebostan-Şaşkınbakkal-Sahrayıcedit arasındadır
    Eren Baba isimli bilge bir kişi burada oturmuş ve semthalkı tarafından çok sevilmiş-tir vefatını takip eden yıllarda (1872) yöreye Eren köyü adı verilmiştir. Zamanla
    Erenköy e dönüşmüştür.


    EYÜP (istanbul)

    Avrupa yakasında, Haliç in sonlarına doğru, Haliç kıyısında, Silahtar-Balat

    Edirnekapı arasındadır. Fatih Sultan Mehmet in istanbulu fethinden sonra ,kentin
    Araplarca kuşatılması sırasında ölen (672) islam ulularından Ebu Eyyub El Ensari
    nin kabri bulunduğu yerin yanına bir cami ve türbe yaptırılmıştır. Ebu Eyyub El
    Ensari camisi semte ismini vermiştir. Semt in ismi önceleri Eyupsultan sonraları Eyüp olarak değişmiştir.


    FATiH (istanbul)

    Avrupa yakasında, Unkapanı-Aksaray-Saraçhane-Edirnekapı arasındadır.
    ismini Fevzipaşa caddesi üzerinde bulunan Fatih külliyesinden almıştır.( Cami ,
    Fatih Sultan Mehmet in türbesi, Daruşşifa,Medreseler, Tabhane,imaret, Kervan-
    saray, Sübyan mektebi, Kütüphane,Hamam, Saraçlar çarşısının bulunduğu külliye
    çok geniş bir alanı kaplamaktadır. )


    FENER (istanbul)

    Kentin Avrupa yakasında, Balat-Ayvansaray arasında, Haliç kıyısındadır.
    istanbul un en eski yerleşimlerinden biri olan semtte, Hristiyan inanışlarına göre de-nizcilerin koruyucusu Aziz Nikola ya ait kilise vardır. Denizcilere yol gösteren, ışık
    tutan anlamında Panarion adı semte verilmiştir. Zamanla Fener e dönüştüğü sanıl-
    maktadır.

    FINDIKLI (istanbul)

    Avrupa yakasında, Tophane-Kabataş-Cıhangir semtleri arasında ,boğaz
    kıyısındadır. Bizans dönemindeki adı Ayanyhios dur. Semtin isminin kaynağı net değildir. Tarihçi Hammer e göre semt ismini italyanca Fanduco dan almıştır. Fanduco
    han, konukevi anlamındadır. Bizans döneminde burada bulunan han semte ismini ver-
    miştir. Osmanlı döneminde burada ilk yerleşimler Kanuni Sultan Süleyman dönemin-
    de başlamıştır. Kıyı ve yamaçlar boyunca bulunan fındık bahçelerinden dolayı bu is-
    min verildiği de öne sürülmektedir. Osmanlı kaynaklarında da burada fındıklı deresi-
    nin bahsedilmektedir.


    FLORYA (istanbul)

    Avrupa yakasında, Sefaköy-Yeşilköy-Küçükçekmece arasında ,Marmara
    kıyısındadır. Reşat Ekrem Koçu ya göre iskender efendi namlı bir kişi burada yaptır- dığı bahçeye doğduğu kasabanın ismini vermiş (Forina Arnavutluk ta küçük bir kasabadır) isim zamanla Florya ya dönüşmüş ve semtin ismi olarak benimsenmiştir.

    GEDiKPAŞA (istanbul)

    Beyazıt ın güneyinde bir semttir.1482 yılında ölen ,Fatih Sultan Mehmet in sadrazamlarından Gedik Ahmet Paşa nın Türbesinin de bulunduğu cami ve külliye semte ismini vermiştir. Zamanla isim Gedikpaşa şekline dönüşmüştür.


    HALKALI (istanbul)
    Avrupa yakasında, Küçükçekmece gölü-Kanarya-Yenibosna-ikitelli arasındadır.
    Bizans döneminde burada bulunan eski bir rum köyü vardı.XVI.yy.da bu köy
    Cıvarında kurulan Halka hasbahçeleri dolayısıyla yöreye Halkalı adı verilmiştir.


    HARBiYE (istanbul)

    Avrupa yakasında, Elmadağ-Nışantaşı-Pangaltı-Maçka semtleri arasında-
    dır.XIX.yy. da buraya yaptırılan Mekteb-i Harbiye (Harp Okulu) semt e adını ver-
    miştir.


    HAREM (istanbul)

    Anadolu yakasında, Haydarpaşa-Salacak arasındadır.III. Murat döne-
    minde bugünkü Selimiye kışlasının bulunduğu yerde saray hanımlarına tahsis edilmiş
    olan Harem i Hümayun kasrı bulunmaktaydı. Saraya mensup hanımlar karşı yakadan
    geldiklerinde sandalların yanaşması için sahilde bir iskele vardı. buradaki görkemli
    Harem i Hümayun kasrı çevresinde gelişen yerleşim Harem, iskele de Harem iskelesi olarak anılmaya başlanmıştır.


    HASKÖY (istanbul)

    Avrupa yakasında, Kasımpaşa-Okmeydanı-Halıcıoğlu arasında, Haliç
    kıyısındadır. Fatih Sultan Mehmet istanbul u kuşattığı zaman otağını buraya kur-
    duğundan burası özel (Has) olarak adlandırılmıştır. Zamanla yerleşim çoğaldığında
    semte Hasköy adı verilmiştir.
    Bir başka söylenceye göre II.Selim döneminde buraya yaptırılan Hasbah-
    çelerden geldiğidir.
    Diğer bir varsayım Bizans döneminde buradaki Paraskevi kilisesi dola-
    yısıyla semte Parasköy denilmiş, zamanla Hasköy e dönüşmüştür.


    HAYDARPAŞA (istanbul)

    Anadolu yakasında, Boğaz kıyısında,Üsküdar-Kadıköy arasındadır.
    III. Selim sadrazamlarından Haydar Paşa ya ait geniş araziden dolayı yöreye Hay-
    darpaşa adı verilmiştir.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 20.
    0
    iSTiNYE (istanbul)
    Avrupa yakasında, Boğaz kıyısında, Emirgan-Maslak-Yeniköy arasında-
    dır. Bizans dönemindeki adı Stenia zamanla istinye şekline dönüşmüştür.

    KABATAŞ (istanbul)
    Boğazın Avrupa yakasında, Dolmabahçe ile Fındıklı arasındadır. Bizans
    dönemindeki adı Butharion dur. Halikarnasos lu Dianysios (Tarihçi) burada bulunan
    Petra Themastis adı verilen bir taştan söz eder. Ayrıca burada yapılan Karabali iskelesi ve tekneleri bağlamak için bu iskele yanındaki iri bir kaya nedeniyle semte
    Kabataş denildiği sanılmaktadır.

    KADIKÖY (istanbul)
    Semtin tarihi Bakır çağına kadar uzanmaktadır. Semti Megara lı göçmenler Khalkedon adıyla kurmuştur (iÖ 8yy) . Orhan Gazi Khalkedon un bir
    kısmını Osmanlı topraklarına kattı. Fatih Sultan Mehmet in kenti fethinde sonra bu yörenin bakımsız bir köy görünümünün düzelmesi için istanbul Kadısı Hızır bey in buraya yerleşmesini istemiştir. Semt önceleri Kadıköyü sonraları Kadıköy olarak
    anılmıştır.

    KAĞITHANE (istanbul)
    Avrupa yakasında, Silahtar-Çağlayan-Levent-Hasdal-Alibeyköyü arasındadır. Osmanlı döneminin önemli mesire yerlerinden olan semtte dönemin ileri
    gelenlerine ait 200 e yakın köşk ve kasr bulunmaktaydı, ancak bunlardan hiçbiri günü
    müze ulaşmamıştır.(bakımsızlıktan viran halde bulunan son kalıntılar 1940 lı yıllarda
    yıkılmıştır) Haliç körfezine dökülen Kağıthane deresi üzerinde bulunan kağıt imalat-
    haneleri dereye ve semte adını vermiştir.

    KALAMIŞ (istanbul)
    Anadolu yakasında, Fenerbahçe ye bitişik, Marmara denizi kıyısındadır.
    Eski ismi yunanca sazlık ve kamışlık anlamında Kalamis iken zamanla Kalamış şek-
    lini almıştır.

    KALENDER (istanbul)
    Boğazın Rumeli kıyısında Yeniköyün batısındadır.18 yy da Kalender
    Çavuş un buraya yaptırdığı sahilsaray dolayısıyla bu ismi aldığı sanılmaktadır.
    ···