/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    +13 -2
    "Umarım bir gün herkes paraya ve şöhrete kavuşur.. Ve böylece aradıklarının bu olmadığını anlar."

    Jim CARREY

    Ulan o zaman ne için yaşayacağız? Yaşamamızın özeti bu değil mi zaten diyeceksiniz. Değil panpalarım. Bu size dayatılan hayattır. Kişisel gelişim kitaplarında bile size işyerindeki diğer insanların altını kazmanız, para için daha çok çalışmanız, nasıl kar edeceğiniz vb. bencillik ve açgözlülüğü dayatıp adını da "kişisel gelişim" koyarlar. Bunun adı gelişim değil gibişimdir. Bu hayattan kurtulmak zordur evet ama kaçış noktaları bulabilrsiniz. Benim kaçış noktalarımdan birisi de bu sözlüktür mesela. Fakat bunun dışında benim asıl kaçış noktam gerçek hayattadır.

    2009 yılı, bir mesleki yazılım hakkında o yazılımı iyi bilen bir hocamın odasına girdim. Ben şu yazılımı öğrenmek istiyorum nasıl öğrenirim dedim. Bana çay felan söyledi normalde kazuletin teki olan bu hocam, dedi otur bi şöyle. Oturdum yanına, dedi ki areocuğum, ben bunu öğreteyim sana ama bilirsin böyle eğitimlerin belli bir ücreti vardır. Ne kadar mesela dedim şok içersinde olduğumu belli etmeden. Çünkü bu adamın işi zaten bana öğretmek, maaş aldığı iş bu. Aslında tabii çok daha yüksek rakamlarda oluyor bu ama sen öğrencimizsin, sana 10bin tl dedi. 2009 yılında 10bin tl. Bir öğrenciden 10bin tl istemek.

    Yıl 2013, ben bu yazılım konusunda Türkiye'deki en iyi bilen kişi oldum. Hatta muadil tüm yazılımları da kullanıyorum. ilk işim tüm mesleki odalarda, üniversitelerde bu yazılımı anlatmak oldu. Sırf bu tip adamların bu çıkarcılıklarının önünde durmak için. Konu hakkında yüksek lisans yaptım internet alemine saldım. Sonra ise gene kendi mesleğimde ama farklı konularda videolar çektim, yayınladım. Bunların hepsini mesleğimdeki insanlar için, vatanımda bu mesleğin gelişmesi için yaptım. Bunun dışında sizinle paylaştığım gibi bazı konularda da insanlarla birşeyler paylaştım. Karşımdaki kimseyi düşman edinmedim ama beni edinen çok oldu. Çıkarlarına ters düştüm. Çünkü herkese herşeyi gösteriyordum, kimseden ne bir bilgi ne de bir çaba ne de bir iyi niyet sakladım. E böyle olunca zaten tanındım, görüldüm, dolayısıyla eşdeğer mezunlarımın göremeyeceği bir seviyeye geldim.

    Ben istemedim ama niyet güzel olunca sanırım güzel şeyler başıma geldi. hayatta bazı şeylerim de ters gitmedi değil ama bunlar hep lastik (bkz: lastiğim patladı mk) patlamasıydı o yüzden hiç isyana kalkışmadım. Herkes dedi ki bildiklerini insanlara öğretme, senin mesleğin bu, ben de dedim ki ben 3 iken birini 3 konumuna getirene kadar ben 5 olurum, karşı taraf 5 olana kadar ben 8 olurum çünkü durmayacağımı herkes bilir ve kimse benimle yarışmak istemez bu konuda. isteyenler oldu, durumlar ortada. Onlar zaten bana yetişemez. Ama bu şekilde hem iyilik yapmış hem de bir sürü dost kazanırım dedim.

    Halen de aynı kafadayım. Mesleki olarak 2 adet kitap yazıyorum. Biri piyasaya yönelik birisi ise aşırı akademik. Aşırı demem şu, dahaca proflar üniler bile bu kadar ayrıntı, bu kadar akademik bir çalışma yapmadı. Haa ben biliyor muyum da, tabii ki hayır. Aslında çok kapsamlı bir kitabı çevirmeye çalıştım, sonra baktım ki ingilizceden türkçeye direk çevirmek imkansız yorumlamaya başladım, sonrasında ise baktım bazı bilgiler güncel değil, güncellemeye başladım. Yani tercüme olarak yola çıkıp derleme olma yoluna girdim.

    Ve bu kitapları pdf yaparak tüm internet alemine salacam. Hiçbir çıkarım olmadan. Bu akademik tarzda dediğim için belki yıllarım gidecek, bir sürü emek verecem ve istediğim tek şey şu olacak; okuyun ve gelişin.

    Peki benim amacım neydi ilk başta? Bu züt hocanın inadına insanlara birşey öğretmekti. Sonra ise herkese her konuda yardımcı olmaya çalıştım, mesleki olsun, maddi olsun, manevi olsun. Hatta hayvanlara bile. Bulduğum kedileri köpekleri iyileştirip sahiplendirdim. Benim tanımıma göre de;

    iyilik; Hiçbir şekilde karşılık beklenmeden yapılan, hiçbir şekilde kendi çıkarınız olmadığı ve tamamen karşı tarafın çıkarına yönelik yapılan harekettir.

    Bundan ötürü "sen iyilik yapıyorsun ama x kişisi sana bunu diyor arkandan, sana şöyle kötü davranıyor, sen o kadar emek verdin o sallamadı seni hiç vb." diyorlar ama umurumda bile değil. Çünkü iyilik yaptığım kişiden kötülük gelmesi de gayet doğal. iyi bir karşılık görmek, yani çıkar için yapmadım bunları. Bundan ötürü "ben ona bir sürü iyilik yaptım ama o bana bunu yaptı" diyen insanlara gülüyorum. Sen iyilik yapmamışsın, sen karşılıklı çıkar ilişkisine girmişsin.

    Şu anıma bakınca, kendi çapımda, hiç çaba göstermeden, yani para aramadan para sahibi oldum, kadın aramadan evlilik sahibi oldum, şöhret aramadan mesleki olarak şöhrete sahip oldum, iş aramadan bana teklif geldi, bir tek güç gelmedi, o da zaten bu elde ettiklerim gibi amacım olmadı hiç. Gelirse de iyi yönde kullanacağımı bilenler sayısı azımsanmayacak düzeydedir. En önemlisi ise o bardak hep doludur, içinde bir damla bile kalsa umut vardır. Neden ağzına kadar dolu değil diyen bencillerden olmayın.

    Velhasılkelam amacınız iyilik olduğu zaman bu başlıktaki mevzuular size gelecektir er yada geç. Birisine yardım etmek için günlerce yazılar okuyup araştırdığınızda, birinin başka birine kötülüğünü engellemek için çabaladığınızda, birisi için hiç karşılık beklemeden yardım elinizi uzattığınızda asıl para, şöhret, güç ve sizi en mutlu edecek sizin bu kafanızdaki kadınlar sizi bulacaktır. Hem de amacı bu olanlardan ziyade "en onurlu" şekilde sizin yanınızda olacaktır. Ben daha yolun başındayım, ama hayatın bana gösterdiği gerçek bu. Amacı bu başlıktaki olanların er yada geç maddi, manevi veya her ikisinde de çöküşe geçtiğini hayatım boyunca hep okudum inceledim. Özellikle de para için aman ha kendinizi harcamayın. Sizi gerçek manada mutlu edecek tek şey kendinizi düşünmeden yaptığınız iyiliklerdir. Bunun haricinde mutluluğu başlıktakilerde ararsanız, bunları bulmak için hayatını bitiren milyarlarca insanın safında kendinize yer bulursunuz.

    Ama gene içten içe bunları isteyip bunlar gelsin diye de iyilik taklidi yapmayın, herkesi hatta kendinizi bile kandırırsınız da O farkında olur herşeyin.
    ···
  1. 2.
    0
    Güzel yazı şuku
    ···
  2. 3.
    +1
    Cioran bir işi üstlenmek dışında her şeyi yapacaktı. Bir işi üstlenmek hayatının başarısızlığı olurdu. “Benim için,” diye anımsar yaşlı Cioran, “esas mesele özgürlüğümü korumaktı. Bir hayat kurmak için masa başı bir işi kabul etseydim başarısız olurdum.” Başarısızlığa uğramamak adına, o zamanlar başarısızlığı en çok somutlaştığını düşündüğü bir yol seçti, fakat Cioran başarısızlığın her zaman karmaşık bir iş olduğunu biliyordu.

    “Her ne pahasına olursa olsun, bir kariyerin küçük düşürücülüğünden her zaman kaçındım (…) Bir işe tutunarak kendimi yok etmektense, bir parazit gibi yaşamayı tercih ettim.” Tüm büyük aylakların bildiği gibi, hareketsizlikte mükemmellik var: Cioran sadece bunun farkına varmakla kalmadı, aynı zamanda bütün yaşamı boyunca bunu işledi. Bir röportajcı ona çalışma rutinini sorduğunda Cioran şöyle yanıtlıyordu: “Çoğu zaman hiçbir şey yapmam. Paris’teki en aylak kişiyim (…) benden daha az çalışan kişi ancak müşterileri olmayan bir fahişedir.”
    ···
  3. 4.
    +1
    vay be reis iyilik yap iyilik bul dedikleri bu demek ki
    ···
  4. 5.
    0
    Öncelikle iyi akşamlar panpam yazılım veya bilgisayar mühendisliği düşünüyorum lise bitti şuan mezunum bi tak bilmiyorum canım ders çalışmak da istemiyor. Her neyse sence nereden başlamalıyım tavsiyelerin nelerdir bana yol gösterir misin ? Hangi üni hangi bölüm nerede nasıl yani yol gösterecek birine ihtiyacım var. Bilgisayara oldukça meraklıyım.
    ···
  5. 6.
    0
    Bakıcam
    ···
  6. 7.
    0
    Bakıcam
    ···