1. 1.
    +2 -2
    5 rezerve gelsin anlatıyorum, jet hızıyla hemde
    ···
  2. 2.
    0
    tamam beyler baslıyorum
    ···
  3. 3.
    0
    makina mühendisiyim, üniversitede okurken pek bu meslegi yapmak istemiyordum, ama iş hayatına girince işler değişti, birden bu meslegi sever oldum ve hırsım sayesinde yükselmeye başladım, ama yükseldiğim yerde amirler memurlar cok olduğu için en tepe noktada yannanı yedik ve pekekent müdür önce mesaimi kesti, sonra maaşımı düşürdü derken huur cocugu benim çıkısımı verdi, cokta gibimde miydi hayır, çünkü ben ne oldugumu neler yapacagımı biliyordum
    ···
  4. 4.
    +1
    iş bulmam gerekiyordu ve kariyer sitelerinden birin de bir ilan gördüm, gittim, konustum anlstık ve işe başladım, aradan zaman geçiyor, işler yogunlasmaya basladı, çok fazla çalısyordum ama para ona göre artmıyordu, artık isyan noktasına gelmiştim ve bir akşam üzeri işi bıraktım... ( beyler asıl olaya gelmek için kısa tuttum başkaları gibi bir sıçma hikayesini 10 sayfada anlatmıcam)
    ···
  5. 5.
    0
    amk 2. ci isten de olduk, gerci bu sefer kendi istegimizle, neyse ben isten cıkınca bos vakit tabi cok geceleri geç yatıyorum, sonra kalkıyorum öglen, kahvaltı yapıyorum hobaa dısarı cıkıyorum, pek arkadasım yoktur, yalnız takılırım, insanları gözlemlerim, neler yaparlar beden dili ne anlatır hem böyle işler peşindeyimdir, yine bir akşam çıktım bu sefer egitim sen dernegine gittim
    ···
  6. 6.
    0
    eğitim sen malum sendikacı ögretmenler işte, ben bir kaç kafası calısan birileriyle sohbet etmek ihtiyacı duymustum hemde sendika işlerini merak ederdim, her neyse o aksam egitim sen derneğine gittim, baktım balkonda bir kadın bir erkek oturuyor, merhaba dedim kendimi tanıttım, mühendisim dedim selam sabah derken, muhabbetlerin içine daldım, güzel bir iki saat geçirmiş oldum
    ···
  7. 7.
    0
    aksam gec olmustu ve sendikanın toplantı günü oldugundan o gün erken ayrıldım, ama aklı basında insanlarla konusmak keyif vermişti ve 2 gün sonra tekrar oraya gittim, bu sefer ilk seferden sadece bir hoca vardı, ama etrafında 3 bayan 2 erkek vardı, malum egitim sen genelde ögretmendirler, bazen avukatlar geliyor, ama geneli ögretmen, bende o bayanları ögretmen zannettim, öyle konusuyoruz, sarısın kadınlar her zaman ilgimi çekmişti, 3 bayandan bir tanesi cok güzeldi, sarısın bakımlı sacları, etek ceket takım giymişti lacivert, ve parlak naylon corabıyla cok güzel bir hanımefendiydi, içimden ah keske böyle ögretmenim olsa dedirtmişti,
    ···
  8. 8.
    0
    beni tanıyan hoca bayanlara benden bahsetmeye başladı, yapacagım projelerimden bahsetti, yalnız bu sendikacılar oto taka eylem yaptıkları için benimde projeme karsı olduklarından bahsetti, gülüşmeler falan derken bu sarısın kadın bana projem hakkında sorular sormaya basladı, nerde yapmayı planlıyorsun, ne kadar güç elde edeceksin gibi sorular sormaya başladı, bende soruların niteliğinden huylandım ve siz bu tür şeyleri nerden biliyorsunuz ki dedim, sarısın kadının ismi ece, ece hanımsa ben ögretmen değilim, küçük bir arge tesisimiz var deyince, benim gözlerim ışıldamaya basladı ve acaba hayalini kurdugun şey gercek olacak mı dedim içimden
    ···
  9. 9.
    0
    konu teknik konulara kayınca ögretmen arkadaslar sigara çay bahanesiyle ayaklandılar, bizde basbasa kaldık ve sohbeti ilerlettik, size biraz eceyi tarif edeyim, ece 36 yasında ve bu resim deki kadına oldukca benziyor http://i.ensonhaber.com/r...mler/galeri/626_654de.jpg
    ···
  10. 10.
    0
    ordamısınız, olum 5 rezerve dedik amk kendi kendimize mi anlatıyoruz
    ···
  11. 11.
    0
    tamam amk, 2 kişide olsa anlatıcam
    ···
  12. 12.
    +1
    eceyle konusuyoruz, siz dedim ne okudunuz, ben bilgisayar mühendisliği okudum dedi, londrada biraz takılmıs, sonra işlerin başına geçmiş, babası sayılı iş adamlarından bursada, arge merkezi kurmus basınada kızını geçirmiş, neyse biz tabi daha konusuoruz, nasıl yapcaksın nasıl etceksin die soruyor, sonra ben klagib insanları etkilemek için kullandıgım yöntemi, yani sahip oldugum bilgi beceri ve ödüllerimden bahsettim, ece beni dinliyor ama gözlerine bakıyorum, gözleri sürekli gözlerimde, baska insanlar gibi agzıma burnuma orama burama bakmıyor ve bir anda elimi yüzüme uzandı ve sacımdaki agaclardan kopan pamuk gibi polen kalmıs onu aldı, ama onu alırken benimde aklımı aldı...
    ···
  13. 13.
    +1
    hani dedim ya beden dili, gözlem falan, picler diyelim bir topluluktasınız, bir kadınla konusuyorsunuz, eger o kadın sizin kıyafetinizle oynuyor mesela kravıtınız düzeltiyorsa falan, bu beden dili olarak diger kadınlara bu erkek benimdir imajı verir, ve bu kadın benim yüzüme dokunuyor hemde igrenmeden, eger bir insan birine igrenmeden dokunuyorsa o sizi seviyordur ve ben o yanagımdan tüyü alırken aklımdan bunlar film şeridi gibi geçti ve bu iş tamamdır dedim,
    ···
  14. 14.
    0
    sohbet ilerledi, sonra hobilerimden falan bahsettim, tarihi kültürel yerlerin resimlerini çektiğimden bahsettim, ona çok ilginç geldi, saat ilerlemişti, cıkmam gerekiyor dedi, ve telefonlarımızı verdik, çıktı bende cıktım ama beni görmeliydiniz agzım kulaklarımda, hem güzel hem tatlı hemde ciksi bir kadın, yol boyunca sırıta sırıta geliyorum, gece uyuyamıyorum, hep o yüzüme dokunusu geliyor aklıma
    ···
  15. 15.
    0
    cumartesi ögleden sonra dışardayım elimde fotograf makinesi, yine cami türbe hamam peşindeyim, telefon caldı, bir baktım ece, brooks nasılsın ben ece dedi, iyiyim dedim, resim cekiyorum dedim, işin çok sürer mi dedi, 2-3 saatimi alır dedim, peki gelmek istesem dedi, ne demek dedim ama yorulursanız karışmam dedim, oda sorun değil dedi gülerek ve bursalılar bilir , osmangazi orhangazi türbelerinin oraya gelmesini söyledim, yarım saat için de geldi, range roverı varmıs, ve aman allahım yok böyle bir fıstık, spor ayakkabı, vucuda oturan kot, beyaz bir tişört ve güneş gözlüğüyle tam bir fıstık olmuş, şaşırmıstım, çünkü o iş kadını ya, sürekli etek ceket takılcak düşünürken, cumartesileri free oldugunu unutmusum, tophanede bir çay içtikten sonra hazır mısın dedim, oda dedi bakalım kim yorulcak öyle salakca muhabbetler derken yola, çıktık, o günkü duraklarım, pınarbaşı mahallesi, demirkapı falan bursanın eski mahallerindeki cami ve türbeler olacaktı
    ···
  16. 16.
    0
    beyler ben bir kadını seviyor muyum sevmiyor muyum cok kolay anlıyorum, eger ben bir kadınla dolasırken aletim kalkıyorsa ben o kadını zütürcem demektir, eger kalkmıyorsa ben o kadından hoslanıyorum demektir, bir farkettim bizim ki sessizcene uyuyor, dedim 2. işarette geldi, ilki yüzüme dokunması 2. side bendeki durum, neyse dedim, beraber yürüyoruz, amk mahallelerde labirent sanki ve adım bası cami türbe gibi yerler var, bir orayı cekiyorum bir burayı cekiyorum, arada bir bunun resmini cekiyorum, bu arada tarih bilgim iyidir, küçükken hep böyle yerleri gezerdim, eski bursaya ait hikayeler şehir efsaneleri falan bilirim, yol boyunca hep ben konusuyorum o dinliyor, 2-3 saat dolandıktan sonra asagı yukarı 10 tane türbe cami tarzı yer cekmiştim, aksam olmak üzereydi, aç mısın dedim, biraz dedi, hadi gel birşeyler yiyelim dedim, ben sıradan giyinirim, şık giyinerek dikkat çekmem günlük yasamda, ama davetler oldumu çekerim takımları jilet gibi olurum, şimdi bu kadını lüks bir yere zütürsem olmaz, bu kadın zaten öyle yerlere gidiyor, bu kadın bende belki dogallık belki farklı yonlerimi gördü de ilgi duyuyor o yüzden ben buna dedim ki, küçük bir balık lokantası var dedim, balık sever misin, oda tamam olur dedi, lokanta dedikse de 10 metre kare yer, karı koca tavada balık pişiriyorlar, şirin sakin bir yer, balkonu var ufacık, cok gitmişimdir, oraya zütürdüm
    ···
  17. 17.
    -1
    hem yemek yiyoruz hem konusuyoruz, kendisinden bahsetti, ailesinden bekar oldugunu söyledi, içimden hay amk dedim, eger benim yasımda olsaydın sana nikah basardım dedim içimden, üzüldüm amk, çünkü o kadar güzel bir kadın ki, asık olmamak elde degil, ama imkansızdı, ne diyecektim ki baba ben bu kadınla evlenmek istiyorum, kabul edilemezdi ve ayrıca ben de sosyal baskıyı kaldıramazdım, o andan itibaren değişen şeyse aletim oldu, aletim kalkmaya baslamıstı, balıkları yedik, üstüne 2 şer bardak çay içtik, hesabı ödemek istedi, burası benim mekanım dedim, bir başka sefere dedim, gülümsedi, lokantanın sahipleriyle biraz lafladıktan sonra ayrıldık, balkı yedik, çay içtik falan derken şiştik, biraz yürüyelim mi dedim, oda olur dedi, aksam serinliğinden öylece yürüyoruz, içimden keske yası kucuk olsa diyorum, galiba ben bu kadına vuruldum dedim, laf lafı acıyor öylece konustuk yürüdük, en son onu arabasına bindirdim, ve ayrıldık.
    Eve geldim, bu sefer yorucu ve uzun bir gündü amk labirent gibi yerde bir oraya bir buraya kosturmustuk, üstüne balık
    üstüne yürüme derken hakkaten yorulmustum, ayakları uzattım biraz dizi bakıyorum, tak mesaj geldi, brooks hayatımın en güzel günüydü, hiç böyle bir gün yasamadım hayatımda, teşekkür ederim yazmıstı... Bende buda 3. aşama dedim ve bu iş güzel gidiyordu, bende gülümseme ve tevzuyla beraber mesaj attım ve geceyi bitirdik, aradan bir hafta geçmişti, iş güç yogunluk kendi özel işlerim derken eceyle konusmamıstım, zaten sıra ondaydı, amk balık yedik, onunda bir yere cagırması gerekiyordu,
    cumartesi aksamı beni aradı brooks yarın müsait misin dedi, bende yarın mı dedim, hımm mımmm yaptım müsaitim dedim, o da peki yarın aksam bana gelir misin dedi, bende hasgibtir dedim, çok ani oldu dedim içimden ama, tabi dedim, ve iş tamamdı, ece beni yemege cagırmıstı hemde evine.Bu güzel bir haberdi ama elli tane tilki dolasıyor, ne yapsam ne etsem, aceleci davransam mı, salak salak düsünceler geçiyordu...
    ···
  18. 18.
    -1
    aksam saatlerinde adresi araya araya buldum amk, bademli de villalarda oturuyordu, tam da tahmin ettiğim gibiydi, çiçek almayı hiç sevmem ama bu kadınlar çiçek sevdikleri için mecbur yalakalık mahiyetinde çiçek aldık, öpüşmeden sonra evini gezdirdi, evi güzeldi zevkli döşemiş rahat geniş alanlar vardı evin içerisinde, bir kaç iltifat ettim evle alakalı, gülümsüyordu sürekli, sonra geçelim mi yemeğe dedi, tamam dedim, bahçesinde güzel bir masa hazırlamış, güzel bir et yemeği yapmıştı, sen mi yaptın diye sordum evet dedi, ne oldu ki, hayatımda yediğim en güzel et yemeklerinden biriydi, genelde et lokantalarında yediğim tatlara benziyordu, diyecem ordan sipariş etti ama , bu lezzetin aynısını ırak ta bir et lokantasında yemiştim ve bu durum cok hosuma gitmişti, hem güzel hem akıllı hemde becerikli,
    ···
  19. 19.
    0
    yemek faslıda bitti, içki içmediğim için kahve falan yapayım dedi, amk kahvede sevmiyoruz ki olay yine çaya döndü, çay yaptı bu sefer içeriye geçtik, şöminesi var ama amk yaz günü şömine yakacak değiliz, şöminenin yanındaki 3 koltuga oturduk bir ucunda ben bir ucunda o, konusuyoruz, işten gücten acıldı, bütün işleri kendisinin yaptıgından, kalifiye elemanının olmadıgından güvenecegi kimsenin olmadıgından bahsetti, dinliyorum eceyi ama diyorum ki oglum brooks şimdi sana iş teklifi geliyor, ve bana sordu brooks bizimle çalışmak ister misin, amk ben böyle kadın için bedava bile çalısırım, pas pas olurum amk, bilmem diyorum nasıl olur, biraz diyorum uyumsuz biriyimdir, dik başlıyımdır, pek emir almasını sevmem, amir memur durumlarını sevmem diyorum, brooks beraber çalısırız diyor, para mara konusmadan ki konusulur mu amk, fıstık gibi hatun bir de çingen gibi para pazarlıgımı yapacaksın, peki dedim ve ecenin yüzünde güller açtı, çok mutlu oldu ve kadın bir anda çözüldü, brooks, ben seni ilk gördüğümde ssende farklı bir şeyler oldugunu hissetmiştim, yüzün çok temiz, çok dürüst birisin dedi, zekisin, hırslısın dedi, amk diyorum bu muhabbet böyle giderse benim alet yine uykuya geçer, neyse dinliyorm, kadın söylüyorda söylüyr, amk ben bunları yalnız ilk defa duymuyorum, bütün patronlarım aynı şeyi söylemişti ama sonrasında lafta kaldıkları için bir gibim olmamıstı, ama bu sefer farklıydı ve kadın kollarımdaydı ve güvenecek bir erkek arıyordu...
    Ecenin sacları o aksam açıktı, boynunu net görmek için dedim ki saclarını toplasana dedim seni merak ettim, gülümsedi ve topladı elleriyle, yok böyle bir şey ya, kugu gibi boynu var, tam filmlerde olur ya, kadın saclarını toplar, erkek kolyeyi takar, öyle bir sahne olabilirdi, yanına yaklastım, elleri arasından kacan bir kac parça sacı kulagının arkasına tutturdum ve benle ilk tanıstıgı zamanki yüzüme dokunmasının karsılıgını vermiş olmustum
    ···
  20. 20.
    0
    onun bana dokunması nasıl beni etkilemişse, benim dokunmamda aynı etkiyi yapmıştı, bir anda yüzü masumlastı, küçük bir kız çocugu gibi olmustu, biraz daha yaklastım yanına, bugun cok yoruldun dedim, ve yüzünü oksamaya başladım yavasca nazikce, hani kedi yavrusu gibi olur ya, aynen o şekil olmustu, yüzünü oksarken gözlerini kapatıyordu, artık ellerimdeydi ve, yüzünü oksuyordum, dudaklarına dokundum, burnuna dokunuyordum, gözlerine dokunuyordum, ecenin bütün yüzünü sanki keşfediyordum, bundan müthiş keyif ve güven duyuyordu, artık konusmalarımız bitmişti sadece gözlerimizle birbirimize bakıyorduk, ben şimdi zamanı diyerek yanagına ufak bir buse kondurdum, gülümsedi yine, ama yok böyle birşey o kadar güzel kokuyor o kadar tatlı masum ki, sanki içine genc kız kaçmıs gibi, öpücükten sonra, yanıma yaklastı ve içime sokuldu, kafası artık cenemin altındaydı ve vucudunu hissediyordum, bu sefer avucumla yüzünü oksamaya diger elimlede kolunu oksuyordum, tam bir kedi gibi olmustu, bana iyice sokulmustu, sıcaklıgını mis gibi kokusunu alıyordum, arada bir başını öpüyordum... yok böyle bir güzellik ben böyle duygu yogunlugu yasamamıstım
    ···