/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +55 -7
    Uzun soluklu bir yaşanmışlık hikayemdir arkadaşlar.

    Sanırım iki yıl önce bu zamanlardı. Arkadaşların ısrarı üzerine evden zorla çıkartılmış , son ilişkimdeki travmaları atlatmam için hazırlanan ortamlara zorla sokulmuştum. Aslında ortam da yoktu bir kafede oturup çay , kahve içiyorduk sohbet ediyorduk. Kafamı telefondan kaldırmıyor birisi bir şey sormadığı sürece sohbete dahil olmuyordum. Travmanın sebebi ise kız arkadaşımın ev arkadaşım ile yattığını öğrenmemden kaynaklıydı. intikam almak için uğraşmadım , ev arkadaşımı evden postaladım ve tek başıma yaşamaya başlamıştım. Olduğum ortamlara da giremezdi zaten. Bir ara dalmışım telefondaki bir oyuna arkadaşım seslendi. Depressive dedi. Kafamı kaldırıp baktığımda bizim iki arka masamızda oturan esmer bir kızı gördüm. Betimlemesini yapmayacağım. Sonra arkadaşıma dönüp efendim dedim. Konuşsana be olum. Bu kadar da kapatma kendini dedi. Bende konuşuruz dedim. Seslenen Mertti. En kötü zamanlarımda sürekli yanımda olmuştu. Bir ona anlatırdım derdimi. Ben Merte bunu söyledikten sonra tekrar esmer kıza baktım. Bir anda göz göze geldik. Ben ise direk kafamı telefona eğip tesadüf düşüncesine boğulmaya başlamıştım. Mertin o sırada önce bana sonra arkasını dönüp kıza baktığını fark ettim. Hafif bir tebessüm etti. Normalde konuşmaktan vs çekinmeyen bir insandım ancak yaşadıklarımın acısını hala iliklerime kadar hissettiğim için ne bir ilişkiyi kaldırabilecek bir durumdaydım ne de cesaretim vardı.

    Edit : Arkadaşlar çügü falan atmanız noktasında bir problem yok ben paylaşmak istediğim için paylaşıyorum inanmak inanmamak size kalmış.
    ···
  2. 2.
    +23 -2
    Bir kaç dakika sonra ben arkadaşlarıma müsade istediğimi eve gidip biraz kafamı toparlamak istediğimi söyledim. Mert ayağa kalkıp bende geleyim seninle bir şeyler anlatmak istersin belki dedi. Mertin o kızla göz göze gelişimden bir şeyler çıkarttığının farkındaydım ancak olayların ilerleyeceği ihtimalini hiç düşünmedim. Ben masadan kalktığımda tekrar kızla göz göze geldim. Ardından Mertle birlikte kafeden çıktık. Arabaya doğru yürürken Mert iyi bakıştın he kız ile dedi. Bende tebessüm edip yok be olum ne alakası var öyle tesadüf dedim. iki kez olan bir şeye tesadüf demem ben dedi. Gülüştük çıktık. Eve geldiğimizde Mert ee söyle bakalım beğendin mi kafedeki kızı dedi. Gülerek Mert hayırdır olum pazarlamacı mı olucaksın başımıza dedim. O da niye şimdi öyle diyorsun kanka merak ettim dedi. Böyle gülüştük falan. ilerleyen saatlere doğru ben tamamen unutmuştum kızı. Neyse sabah oldu uyandık Mert dedi hadi bi kahvaltıya gidelim dışarıya doğru düzgün bir şey de yemiyorsun zaten.
    ···
  3. 3.
    +21
    Ben her ne kadar istemediğimi dile getirip itiraz etsem de Mert bir şekilde ikna etti beni ve gittiğimiz kafenin iki dükkan yanında olan bir kahvaltı evi vardı. Oraya gittik ve kahvaltılarımızı yaptık. Mert bana şimdi ne yapmayı düşünüyorsun , yani ilişkinin şu taktan evresi ne kadar daha devam edecek. Kaydını da dondurdun. Bir şeyleri yanlış yapıyorsun , pek karışmak da istemiyorum ama toparlanmalısın dedi. Radyo televizyon okuyordum. Pek bir hedefim de yoktu işin aslı. %50 burslu bir vakıf üniversitesindeydim. 2. yılımdı. Mertin bu söylediklerini üzerine yüzümü buruşturarak Mert Allah aşkına bunları konuşmak için mi geldik. Bir şeyler yaşanmadığı sürece yaşamanın anlamı olmadığını düşünüyorum. Boşver bir şeyler yoluna girecektir elbet. O zamana kadar böyle yaşamayı yeğliyorum dedim. Peki diyerek kabullendi söylediklerimi ve hesabı ödeyip mekandan çıktık. Ben gerçekten eve gidiyorum Mert dedim. Peki kanka sen bilirsin dedi. Akşama tekrar kafedeyiz gelecek misin dedi. Düşünmüyorum gelmeyi sonra görüşürüz dedim. Tekrar tamam dedi ve ben eve yola çıktım.
    ···
  4. 4.
    +17
    Bende cevaben teşekkür ederim. Kafede arkadaşınla yer değiştirdiğinde tesadüf bakışmalardan rahatsız olduğunu düşünmüştüm dedim. O da ya hayır. O olayın içeriği çok farklı. Ama emin ol yakında öğreneceksin. Müsait olduğun bir gün var mı dedi. Her gün müsaittim ama bu şekilde anlık bir karşılık vererek daha konuşmanın başında ortamı cıvıtmak istemedim. Bir kaç gün daha işim var sonrasında müsaitim. Müsait olduğun bir gün. Başka bir kafede görüşelim mi dedi. Eğer bir sorun olmazsa ben sana haber veririm dedim diye cevap verdim. Bir kaç dakika geçtikten sonra hm konuşma tıkanacak gibi sanırım yazdı. Bende gülücük gönderince bir de sen zorla üstüne yazdı. Uzun zamandan sonra tebessüm etmemi sağlamıştı bu konuşma. Ben bu sırada bana bu acıları yaşatan Büşrayı tamamen unutmuştum. Uzun zamandan sonra ufak bir tebessüm iyi geldi teşekkür ederim dedim. Eğer bunu başardıysam ne mutlu bana yazdı.

    Kafamda hala ilişkinin bana yaramayacağı düşüncesi vardı. Ama olayları da akışına bırakmıştım. O sırada kapı çaldı. Açtığımda karşımda Mert duruyordu. Kapıda mı bekliyordun lan dedi. Yok ya dedim. Eee napıyosun dedi. Hiç kanka aynı dedim. Mesaj geldi mi sana dedi. O an aklımdan Merte söyleyip söylememek geçti ancak olaylara karışacağını düşündüğüm için yoo ne mesajı gelmesi lazım ki dedim. Allah Allah garip. Neyse yok ya ben karıştırdım dedi. Zorladım ama söylemedi. Neyse oturduk çay kahve. O sırada telefona bildirim geliyor. Ama Mert görmüyor. O sırada aklıma geldi. Kıza hala ismini sormamıştım. Kanka bi lavaboya gideyim dedim. Telefonumu normalde yanıma almam ama almıştım. Kıza ismin neydi yazdım. Gamze dedi. Tamam Gamze beni zaten öğrenmişsindir dedim. Evet dedi. Mert'in , telefonumu yanıma alarak gittiğim dikkatini çekmiş sanırım. Birileri tuvalete telefonla gidiyor hayırdır dedi. Bir şeyler izliyorum kanka dedim. Gülüştük falan. Sonrasında telefon masadayken bildirim geldi tekrar. Mert bu sefer gördü.
    ···
    1. 1.
      0
      Bekliyoruz
      ···
  5. 5.
    +17
    Bir kaç gün geçti bu olayların üzerinden. Evde yatıyorum. Telefonuma bir numaradan mesaj geldi. Numara kayıtlı değil. Ben o iki üç gün içinde hiç çıkmadım tabii evden. Merte olan sinirimden , kafama takılan sorulardan falan eve kapatmak istedim kendimi. Sanırım hayatımda yaşadığım zorlu dönemlerin başında geliyordu bu süreç. Her neyse. Telefonun kilidini açtım ve mesaja girdim. Bir süreliğine donup kaldım. Profil resmindeki kız , kafedeki esmer kızdı. ilk başta olanların birer rüya olabileceğini düşündüm. Mesajda merhaba yazıyordu. ihtimal vermek noktasında zorluk yaşadığım bu olayı yaşamak şimdi garip gelmişti. Merhaba diye cevap verdim. Telefonumda mavi tik kapalıdır. O yüzden mesajı anında mı gördün falan bilmiyorum. Ama hemen cevap geldi. Numaranı tahmin edebileceğin kişiden aldım. Mert dedim kendi kendime. Ben o kafeye hep gidiyorum. iki gün üst üste denk geldik. Arkadaşların geliyor ama sen bir kaç gündür yoksun. işin aslı mesaj atmam normalde kimseye. Ama nedense sana atmak istedim.
    ···
  6. 6.
    +17
    Bu olayların üzerinden bir hafta geçmişti. Ben evden hiç çıkmamıştım. Gamzemin mezarına sadece gömülme sırasında gitmiştim sonrasında ise gitmemiştim. Saçlarından nehirler akan sevdiğim insanın gamzelerine gömülmüş hayallerimi hep o bu evin bir köşesindeymiş gibi yaşamak istedim. Ama gitmek zorundaydım. Ona söz vermiştim. Ne olursa olsun , ona hep onu sevdiğimi ve ona her gece iyi geceler diyeceğimin sözünü vermiştim.

    Bir haftanın sonunda Mert ile birlikte dışarı çıktık. Ve yine o kafeye gittik. Gözlerimden dışarı süzülmeyen her bir damla yaşı içime biriktirerek atıyordum adımlarımı. içimde yanan ateşin sönmesi için yapabileceğim her şeyi bir bir geçiriyordum aklımdan. Ve kafeye girdikten sonra aynı masaya oturdum. Kafamı Gamzemi gördüğüm ilk andaki heyecanla kaldırdım. iki masa öteye. Gördüğüm tek şey hayaliydi. Ne ondan geriye yer değiştirdiği arkadaşı , nede gözlerime baktığı o masum anları kalmıştı. Tek kalan şey beni sevmekten korktuğu gerçeğinin mutluluğu , odamdaki hayaliydi.

    Büşranın orada olma sebebi de Alinin kaza yapmasıymış. Ama bir şey olmamış. Bir kaç hafta sonra da öğrendim ki nişanlanmışlar. Ben ise Mert ile birlikte yaşamaya devam ettim.

    Evet arkadaşlar. Bazen hayat gözlerinizde biriken iki damla yaşın yastığınıza yapacak olduğu yolculuk için sizlere çok farklı sebepler sunar. Her insan dışarıdan aynı olsa da içinde patlayan volkanların acısını kimse bilmez. Benim de gözlerimden yastığıma akan yaşın hikayesi bunlardan ibaret. Okuyan her arkadaşa teşekkürler. Umarım acılarınızı , geçmişinizdeki ufak kavgalarınızda ararsınız.
    ···
    1. 1.
      +1
      Geçmiş olsun kardeşim
      ···
    2. 2.
      0
      Gözümden yaş aktı yemin ederim. Gerçekse Allah kolaylık versin kardeşim
      ···
    3. 3.
      0
      kötüye birşey olmuyor be kardeş
      ···
    4. 4.
      0
      Geçmiş olsun bro acılarına dayan zaten hiç kimse kalıcı değil bu meret dünyada
      ···
    5. diğerleri 2
  7. 7.
    +17
    Neye gülüyorsun kanka dedim. Hiç kanka öyle gülmek istedim dedi. Diğer arkadaşlar da ne lan o aranızda ne konuşuyorsunuz bizden gizli saklınız mı var dedi. Mert de yok ya. Depressive biraz aptallaştı şu sıralar. Onla ilgili konuşuyorduk. Masadakilerden birisi. Harbiden be olum ne zaman düzeleceksin dedi. Allahım yine başlıyoruz dedim içimden. Beyler dedim. Sadece empati yapın. Evlilik hayali kurduğunuz canınızdan çok sevdiğiniz insan , ev arkadaşınız ile birlikte yatıyor. Bunu yaşayıp ne kadar rahat olabilirsiniz bunu düşünün. Haklısın dediler ve muhabbeti değiştirdiler. Benim ise aklıma takılan bir soru vardı. Gerçekten esmer kız ile bakışmalarım vs kuruntudan mı ibaretti.
    ···
  8. 8.
    +16
    Arkadaşlar kusura bakmayın geldim devam ediyorum..

    Gamzeyi tekrar hastaneye zütürdük. Bu sefer gerçekten çok fazla korkmuştum ne olduğunu öğrenmek istiyordum artık. Bu sefer acil servisten direk film çektirmeye geçtik. Oradan da gerekli yerlere. Sonuç olarak Gamzenin akciğerinde tümör olduğu gerçeğini öğrendik. Bunun üzerine ikimizde yıkıldık. 4. dereceden kanserdi. Bu da artık son çarenin kemoterapi olduğunu bununda tek çaresinin hastanın 3 yada 6 ay daha yaşamasını sağlamak ve acılarının dinmesini sağlamak olduğunu öğrendik. Daha doğrusu ben öğrendim ancak Gamzeye söyleyemedim. Hayatımı tamamen düzene soktuğunu düşündüğüm insanın 3 ay gibi bir süre daha yanımda kalacak olması gerçeği ile yaşamak çok zordu. Artık 3 ay..
    ···
  9. 9.
    +14
    Ne kavgası demeye kalmadan Mert telefonu kapadı. Mecburen arabaya binip gittim kafeye. Kafe sakindi. Merti aradım. Ne kavgası Mert geldim dedim. Kanka içeri gel dedi. Girdim kafeye Mertler oturmuş sohbet ediyordu ortalıkta hiçbir kavga falan da yoktu. Mertin yanına gittim. Ne oldu Mert dedim. Kanka gelmeyecektin başka şekilde gel otur. Vallahi iyiliğini istiyorum başka bir şey değil dedi. Oturdum. Selamlaştım arkadaşlarla. Merte sinirlendiğimi dile getirdim. Telefona gömüldüm tekrar. O sırada kafamdan tamamen çıkmıştı bir önceki konuşma. Kafamı kaldırıp baktığımda esmer kız yine iki masa arkada oturuyordu. Garip olmuştum bu sefer. Kaderin ne tür bir oyunu olduğunu anlamakta güçlük çekiyordum. Konuşmalı mıydım yoksa görmemeli miydim. Ben kıza bakarak bunları düşünürken o da kafasını kaldırdı ve yine göz göze geldik. Bu sefer kız ayağa kalktı ve arkadaşı ile yer değiştirdi. Arkası bana dönüktü artık. Tamamen olayın kuruntu olduğu gerçeğini düşündüm ve Mert'e dönüp. Gördün mü Mert. Artık sende anlamışsındır kanka dedim. O da gülümsedi.
    ···
  10. 10.
    +14
    Mert gördükten sonra kısa süreliğine göz göze geldik. Mert kimden kanka mesaj dedi. Ben ise o kızdan kanka dedim. Neden en başında söylemedin dedi. Çünkü bir şeylere karışacağını biliyordum ve ben artık senin bu hareketinden sıkıldım dedim. Mert ise üzgün bir biçimde bana baktı. Mert öyle bakmana gerek yok ama gerçekten kalbini kırmamak için sustum dedim. Bir anda tüm sinirimi kusmuştum. Mertle ilgisi yoktu içimdeki sinirin ancak bir şekilde bir şeylerden patlamıştım. Mert ise tamam o zaman Depressive. Daha arayıp sormam seni rahat olabilirsin dedi. Evden çıktı. Bende Gamzeye mesaj attım. Bu akşam müsaitim.
    ···
  11. 11.
    +13
    2 ay olmuştu ilişkimizin üzerinden. Bir gün yine kafede otururken Gamze ev arkadaşı ile kavga ettiğini söyledi. Bende ona evde tek olduğumu bizde kalabileceğini söyledim. Bu süreç içerisinde tüm travmalarımı atlatmıştım. Gamze de bunların hepsini bana unutturmuştu. Hatta yeni dönemde okula başlayacaktım. Gamze ev teklifimi kabul etmiş , eşyalarını almasına yardımcı olup benim eve yerleşmesini sağlamıştım. 2 ay olmasına rağmen o kadar fazla bağlanmıştım ki. Bir gün otururken aklıma birden Gamzenin neden o gün masada yer değiştirmiş olduğu geldi. Mutfakta kahve hazırlıyordu. Gamze dedim. Efendim canım dedi. Kahveler hazır mı bir şey soracağım sana dedim. Hazır getiriyorum dedi. O gün neden masada yer değiştirdin dediğimde bir kırılma sesi geldi. Mutfağa doğru koştuğumda Gamzenin bayıldığını gördüm. Apar topar hastaneye zütürdüm. Allah'a şükür bir yerinde kegib yoktu. Doktor kontrollerden sonra bu akşamlık müşahede altında tutmamız gerek dedi. Ne olduğunu sorduğumda ise tam olarak bir şey belli olmadığını , dahiliyeye gitmemizin daha mantıklı olduğunu söyledi. Dahiliyeye dalağı şişen dahi gidiyor bir şey yoktur sanırım diye düşünüp teşekkür ederim. O gece Gamzenin başında bekledim. Mert aradı ilerleyen saatlerde geleyim mi kanka dedi. Yok teşekkür ederim kanka dedim. Uyuyakalmışım. Gamzenin sesi ile uyandım.
    ···
  12. 12.
    +15 -2
    Odama girip bilgisayarımı yanıma aldım. Şarkı listesini açıp rastgele tuşuna basarak kulaklığımı taktım ve dinlemeye başladım. Bir süre uyumuşum. Telefonumun sesine uyandım. Saat akşam 8 gibiydi. Arayan Mertti. Kanka biliyorum gelmek istemeyeceğini söylemiştin ama o esmer kız burda yine. istiyorsan gel dedi. Mert şimdi uyandım gelirsem söylerim rahatsız etme be kanka dedim. Tamam kanka haberin olsun da dedi. Neye haberim olacak olum dedim. Kızla alakalı bir şey yok kafamda. Neyse telefonu kapadık. Duşa girdim. Acıkmıştım. Gidip bir şeyler atıştırdım. Ardından tekrar odama gelip uzandım. Mert tekrar aradı. Kanka acil gelmen lazım. Kavga çıktı.
    ···
  13. 13.
    +13
    Eve giderken yine aklımdan aynı şeyler geçiyordu. Mert'e bir nebze ayıp etmiştim ama yaşananlar bana insanlara güvenmemem gerektiğini öğretmişti. Eve geldiğimde Mert'i arayıp bize gelmesini söyledim. 15 dakika içinde geldi. Sabah ona haksızlık ettiğimi kusura bakmaması gerektiğini kardeş olduğumuzu söyledim. Çünkü benim için yaptıklarını yok sayamazdım. O sırada Gamze ile de mesajlaşmaya devam ediyordum. Gamze akşam için teşekkür ettiğini , bir dahaki buluşmayı beklediğini söyledi. yaklaşık 2 hafta kadar normal bir biçimde konuşmaya devam ettik. Bu süreç içerisinde ise ben Gamzeye günden güne bir şeyler hissetmeye , hissettiklerimden ise emin olmaya başlıyordum. 2. haftanın sonunda Gamzeyi her zamanki kafeye çağırıp ona karşı boş olmadığımı söyledim ve o da aynı karşılığı verince ilişkimiz bu şekilde başlamış oldu.
    ···
    1. 1.
      0
      gibtinmi
      ···
  14. 14.
    +12 -1
    Kapıda Mert oturuyordu. Perişan bir şekilde. O sırada direk koştum yanına. Mert ne oldu dedim. Kanka dedi. Pelin. Pelin vefat etmiş. Pelin Mert'in kız arkadaşıydı. Ben ve Gamze o anda şok olduk. Ben de Mert ile birlikte ağlamaya başladım. Çünkü kardeşim dediğim adamın hayatını düzene sokan kızdı Pelin. 1 yılı aşkın süredir ilişkileri vardı. Nasıl olmuş dedim. Kanka ölü bulmuşlar yatağında dedi. Kanka ben napacağım diyip boynuma sarılarak hıçkırıklara boğuldu. Canımdan can kopuyordu. O sırada Gamze ile göz göze geldim ve bir an aklımdan Gamze ölmüş olsaydı diye geçirdim. Sonrasında ise düşünmek bile istemeden geçiştirdim kafamdakileri. Mert de artık bizimle kalıyordu. Yani bir süreliğine. Onu tek başına bırakamaz , Gamzeyi de evde yalnız bırakamazdım. O yüzden böyle bir çözüm bulmuştum. 1 ay kadar daha böyle devam ettik. Bu süreç içerisinde Mertin efkar dolu dakikaları ile uğraşıyorduk. Hiç çıkmadı evden. Yemek falan da yemedi.

    1 ayın sonunda bir gün yine otururken Gamze fenalaştı. Hastaneye kaldırdık tekrar. Mert gelmek istedi ama izin vermedim.
    ···
    1. 1.
      -1
      Yaz sardı
      ···
    2. 2.
      0
      Hadi amk
      ···
    3. 3.
      0
      Yaz la yaz
      ···
    4. 4.
      0
      aq yazsana
      ···
    5. 5.
      0
      mert kizi gibti kız hamile
      ···
    6. diğerleri 3
  15. 15.
    +10
    Büşrayı gördüğümde kafamdan aşağıya kaynar sular dökülmüştü. Ağlıyordu. Ne olduğunu anlayamadım. O sırada beni gördü. O da şok olmuştu. Yanıma doğru yürüdü. Geldi. Yan koltuğa oturup neden buradasın dedi. Cevap vermek , hatta aynı havayı dahi solumak istemedim. Seni ilgilendirmez dedim. Lütfen , şu anda Ali içeride hayat mücadelesi veriyor Depressive. Şu an yapma dedi. Ali.. Eski ev arkadaşım.. Evlilik hayalleri kurduğum eski sevgilimin beni aldattığı şeref. Herneyse. O sırada ne olduğunu sormaya yeltendiğimde doktor yoğun bakım ünitesinden çıkıp bize doğru yürümeye başladı. Kalbime o an bir sıkışma girmişti beyler. Bir şeyler çok kötü gitmişti. Yanımıza kadar gelip. Gamze hanım sizin yakınınız değil mi Depressive bey dedi. Evet doktor bey dedim. Başınız sağolsun dediğinde gözlerimin en son karardığını hatırlıyorum. Sonrasında gözümü kolumda serum varken açtım. Başımda Mert vardı. Gözlerimden süzülen iki damla yaşı siliyordu. Öylesine bir acıydı ki beyler. Nefesinizi aldığınızda ciğerleriniz yandı mı hiç. Yanan varsa bilir. Gözlerine bakmaya kıyamadığınız insanın nefes almayışını bilerek yaşamak ne denli zor be beyler.
    Ailesi Gamzenin cenaze işleri için geldi. Haberi Mert vermiş onlara da. Annemlere de benim kötü olduğumu ama ilgileneceğini söylemiş.
    ···
  16. 16.
    +10
    Hastaneden çıktığımızda doktorun verdiği ağrı kesicileri Gamzeye tedavi edici ilaçlar olarak söylemek gibi bir yalana başvurdum. Çünkü başka bir çarem yoktu. 2 ay geçmişti. Gamze kemoterapiye çoktan başlamış , o güzel saçları başını terk etmiş , son bir kaç tel kirpiğinde de yaşları birikemez hale gelmişti. Mert ise kendi acısının yanında bir de beni teselli etmeye çalışıyordu. Artık Gamze de farkındaydı. Bu sırada Gamze ailesinin yanına da gidip gelmişti. Aslında gittiğinde ailesi dönmesini istememiş ancak Gamze benimle mutlu olduğunu söyleyip yanıma gelmesinin ona iyi geleceğini söyleyerek geri dönmüştü. 3. aya geldiğimizde bekleyişe başlamıştım. Bir gece uyurken bir derin nefes duydum. Anında uyanıp Gamzeye baktığımda nefes almakta güçlük çekiyordu. Hemen hastaneye gittik. Hastaneye girdiğimiz an Gamzeyi yoğun bakıma aldılar. Mert ise o sırada evdeydi. Hastanede Gamze ile ilgili gelişmeleri oturmuş beklerken yoğun bakım servisinde beni şok eden birisi ile karşılaştım. Büşra..
    ···
  17. 17.
    +9
    Arkadaşlar devam edeyim mi ?
    ···
    1. 1.
      0
      Et panpa ben okuyorum
      ···
    2. 2.
      0
      Et panpa bende okuyorum
      ···
  18. 18.
    +9
    Depressive dedi. Efendim canım dedim. iyi misin diye devam ettim sözlerime. iyiyim iyim dedi. O gün neden masada yer değiştirdiğimi sormuştun değil mi sen bana en son. Canım boşver şimdi bunu sonra konuşuruz yorma kendini dedim. Gözünden bir damla yaş süzüldü o sırada. Ne oldu Gamze dedim. Seni çok seviyorum dedi. Bende seni seviyorum dedim. O sırada hemşire geldi. Hastamız istiyorsa çıkış yapabilirsiniz diye belirtti doktor bey dedi. Gamzeye baktım. Çıkalım der gibi baktı. Tamam dedim. Serumlarını söktüler vs çıktık. Yine yorgun bir hali vardı. Arabaya kadar destek oldum. Arabada giderken o gün yer değiştirdim diye başladı söze. ikinci gündü o gün hatırlıyorum. Yine aynı saatte karşıma oturunca. Ben dedi. Ben sevmekten korktum bir an. ilk gece hep düşünmüştüm seni. Ama korkup cesaret edemedim bir şeylere dedi. Bende daha fazla görmemek için seni değiştirdim yerimi. Ama sen bir kaç gün daha gelmeyince ben daha fazla sevmişim seni meğerse dedi. O yüzden yazdım sana dedi. Sonra elimi tuttu. Bende elini tutup öptüm. Eve gelmiştik o sırada.
    ···
  19. 19.
    +8
    Gamze arkasından nasıl yani dedi. Öyle işte Gamze dedim saat 9 da bizim gittiğimiz o kafenin iki sokak arkasında bir kafe var Manolya diye oraya gel dedim tamam dedi. Gittiğimde Gamze oturmuş beni bekliyordu. Yanına gittim Gamze : G Ben : B
    B: Merhaba
    G: Merhaba , Hoşgeldin Depressive dedi ayağa kalktı ve sarıldı.
    B : Nasılsın çok beklemedin umarım dedim
    G : Yok yok , aksine yeni geldim bende bekletirsin diye düşünüp son ana kadar gelmedim dedi.
    B : Bende bekletme huyum yoktur nasılsın neler yapıyorsun bakalım diye sohbete girdik. Yaklaşık iki saat kadar sohbetin arkasından Mert nerede dedi. Yüzüm düştü. Yüzümün düştüğünü fark edip yanlış bir şey sormadım değil mi dedi. Bende aslına bakarsan yanlış bir şey değil ancak kendisi ile tartıştık. Nedenini sormanı istemiyorum. O yüzden görüşmüyoruz dedim. Tamam üstelemeyeceğim o zaman dedi. Ee kalkalım mı artık dedim. Olur dedi. Eve bırakabilirim seni istersen dedim. Zahmet olacaksa hiç kalkışmayalım dedi. Dedim ne zahmeti bırakabilirim. Evinin bu kadar uzak olduğunu bilseydim bırakmazdım. Bıraktığımda arabadan inerken tekrar teşekkür etti. Görüşürüz dedi ve gitti. Arabanın içinde eve girmesini beklerken gözümden yaşananları geçirdim. Berbat sonlu bir ilişkiden çık , arkasından en yakın arkadaşın ile kavga et ve şimdi bir kızı evine bırakabilecek derecede bir kaç günde yakın ol. Herşeyin hayırlısı dedim ve eve doğru yola çıktım.
    ···
  20. 20.
    +5
    Arkadaşlar ufak bir işim vardı tekrar geldim devam ediyorum.
    ···