Merhaba arkadaşlar beni hatırlıyormusunuz bilmiyorum ama kendi hayatımı konu aldığım bir hikaye yazmıştım begenilince bundan bir kaç ay öncesinde bunun devamı olan ikinci bir hikaye yazmaya başlamıştim ama gerek anlattıklarımın taze olması gerek hassas bir ruh halinde olduğumdan hikayeyi yarim bırakmak zorunda kalmıştım bunun için tekrardan özür diliyorum ve bu hikayeyi yeniden yazmaya başlıyorum. Rezleri alın şukuları bırakın ilk partları seri seri yazıcam iyi okumalar

okumak isteyenler olursa ilk hikayem (bkz: bende anlatıyorum dinleyinn)

kerhane caycsi

HiKAYE BiTTi BEKLEDiĞiM iLGi GELMESE DE HiKAYEYi SONUNA KADAR YAZDIM KENDiNiZE iYi BAKIN

Beyler okudugunuz partları şukulayın duvara yazıyormuş gibi olmasın.

Akşama bileti kesip biraz şehirde gezdik güzel bi şehirdi üniversiteyi burda onunla okumak güzel olacaktı. Sahile doğru giderken benim göğsüme tarifsiz bi ağrı girdi olduğum yere çöktüm Ceyda bişeyler diyordu ama anlamiyordum tek farkettiğim ağladığıydı.

Sahile gitmekten vazgeçip otele geçtik. Agrım gecene kadar basimda durdu. Bende onun güzelligini biraz daha yakından izliyordum derken yanagima bi öpücük kondurdu istersen uyuyalım dedi uzandık elini beline attım o da boynuma attı derken benimki yine direk oldu bütün duygusallığım kayboldu amk.

Artık tatilimin son günleriydi ben memleketime dönecektim ceyda ise benden 1 hafta sonra gelicekti son gün oldugu için bütün günü ceydayla geçirecektim. Sabah otelden çıktım artık kaldığım yeri tanımıştim kaldığım otel istasyona yakındı biraz yürüyüp bulusacagımız yere geldim. Büfeden bi sprite alıp beklemeye başladım onu beklerken zaman geçmiyordu sadece uyurken ayrıyim ondan ama o zamanda bile özletiyordu. Cebimden kırmızı pall mall çıkarıp yaktım içince başım ağrır benim hep herkesten çok etkiliyor bu sigara beni neden ki daha ağrı başıma yerleşmeden geldi sarıldım kokusuna artık çok alışmıştım son günümü de birlikte gezerek geçirdik saat 8 de kalkacak otobüse kadar birlikteydik ve artık ayrılık vaktiydi vedalaştık o yeşil gözlerinden öptüm ve otobüsüme bindim.

Otogara gidip biletimi aldım. 2. peron a gelecek otobüsümu beklemeye başladım. Biraz gecikmeden sonra otobüs geldi 45. Numarali yere oturdum 18 saatlik yolculuğun bitmesini beklemeye başladım.

Oldum olalı uzun yol otobüs yolculuklarını sevemem kücükken ailemle yaptigim yolculukta afyon molasında kayboldugum için olabilirdi. Gerçi kim severki otobüsle seyahati suçu kendimde aramiyorum.

Her mola da arıyordum onu nedense tanıdık bir ses duymak istiyordum sürekli yıllardır konuşmadıgım Murat i bile aradım (ilk hikayemi okuyanlar bilir ). Saat 5 konya molasında vazgeçtim artık çocuk olmaktan bu duygusallığın sebebini bende anlamadım dedim ya uzun yolculuklar bana iyi gelmiyor belki de bir sandiviç e 10 lira verdiğim içindir.

Devam etmemi isteyenler var isterseniz devam edebilirim ama benim de işlerim güçlerim var bunları erteleyip yazıyorsam bi zahmet sizde hakettiğim ilgiyi verin beni zaten bilen bilir hikayeyi yarım birakmam

Sabah olmasını iple çektim. Sabah olunca erkenden kalkıp hazırlandım janti denilebilecek bi kıvamla evden çıktım yolda aklıma çiçek almak geldi ama ceyda çiçek sevmiyordu onun yerine en sevdiği elbisemi giymiştim. Otogara doğru yola çıktım yolun bitmesini bekleyemiyordum ve nihayet vardım. Baya bi süre onu bekledim ve indi. Çok güzeldi beni görünce yem yeşil gozleri parladı sarıldık göz bebekleri kocaman olmuştu beni görünce hep öyle olurdu.
Bavullarını aldım duraga kadar tasıdım durakta benim manisadaki son günümde parfümümden sıktıgım tişörtünü gösterdi hala benim parfümüm kokuyordu ama onun kokusuyla karışmıştı çok güzel olmuştu.

Hasret giderdikten sonra onu evine bıraktım bende evime gittim bulutlar üstünde annem beni öyle gorünce mutlu oldu alışık degil tabi kadın

Artık veda vakti geldi hayatımda bi daha hiç görmeyeceğim birine "Görüşürüz" diyip yolculuga devam ettim. Yolculuk zor geçti çünkü 1 dk bile uyumamıştım 18 saat boyunca hiç uyuyamadım derken yolculuk bitti. Otobüsten inip otogarda Ceyda yı beklemeye başladım..

Ve geldi metrelerce uzaktan tanıdım onu kısa boyuna rağmen güzel fiziği sarı saçları ince yüz hatları ve yeşil gözleri...
Onu görünce içim pır pır etti hemen gidip sarıldım ve uzun bir süre bırakamadım neden hiç his beslemegim bir kıza boyle sarıldım bilemedim uzunca sarılıp öptüm çunkü 1 ay görmemiştim ve o uykusuzluktan sonra onu görmek resmen bana ilaçtı.

Yanım boş olduğu için rahatça uzaniyordum ki Adana otogarinda 20 yaşlarında biri geldi sevdiğim cam kenarına oturdu traşından ve elindeki telefondan askere gideceği belliydi. oturdu ilk bir iki saat konuşmadık ama yolculuk böyle gitmez di ilk o konuştu derken uzun bir sohbet başladı ve benim kadar talihsiz biri oldugunu anladım.

"Benim yaşlarimda arkadaşinin kavgasinda birini bıçaklayıp hapse girmiş sevdiği kız da o hapishanedeyken başkasını bulmuş o da her yıl tecil ettirdigi askerliğe kendini avutmak için gitmeye karar vermiş" olay tabiki bu kadar basit degil belki bunun için bile bi hikaye yazılabilir ama bana bunun bizi bağlayan tarafi bana öğrettiğiydi: Kimsenin sevgisini kullanma!

Annemde iyiliğin için yaptım falan filan dedi tahmin ettigim cümlelerdi ceydanın dediğine göre agır kelimelerde kullanmıştı ama hemen ceyda yı arayıp annemden gönlünü almasını istedim yanaşmadı hatta o kızı bırakmazsan sana sütümü helal etmem bile dedi. Ulan bu emre de bi insan yavaş vurun be.

Günler böyle geçti biz ceydayla konuşmaya devam ediyorduk ceyda da annemden özür dilemeye yanaşmıyordu o da biraz karşılık vermişti çünkü o da tamamen masum degildi bende arada kalıyordum ama bu uzun sürmedi bir gün ceyda beni arayıp annemin yanına gelip özür dileyeceğini söyledi bu sözüyle gönlümü tam anlamıyla fethetmişti bu hareketiyle

Gondol diye bişey var orda adını duymuştum ama daha önce hiç binmemiştim herkes gondola binelim diyince bozmak istemedim. Benle ceyda yan yana oturduk. Başta cok hızlı değildi zaten anlatmayacam herkes biliyordur gondolu ama 1-2 dk sonra hakka doğru yola çıktık kendimi sırat köprüsünde gibi hissettim gözümü de acamiyordum derken elimin üzerinde bi el hissettim, ufacık bir eldi. Gözümü açtığımda ceyda yla nefeslerimiz birbirine carpıyordu ha işte tam orada ben Ceyda ya bir söz verdim. "Seni bırakmayacağım."

Özelden yazmamı isteyenler var onlar için yazmaya devam edicem ama fazla uzun soluklu olmayacak max 30 part a bitiricem hikayeyi. Bu hikaye konusu itibariyle cok hoşunuza gidecek bir hikaye ama maalesef ancak bu kadar yazabilecek enerjim var neyse devam...

Anneme ceydanın özür dilemek için gelmek istediğini anlattım gelsin kalbini kırmıştım bende onun dedi ceydaya bunu anlattım sevinçten telefonu kapattı hemen hazırlanmam gerek diye nir gün sonra benle ceyda bilikte evime geldik her gün gectiğim o kimi zaman dizlerim üstunde kimi zaman bulutlar üstünde gectiğim o sokaklardan beraber geçtik bu çok anlamlıydı be..

Eve vardık ceydanın heyecandan elleri titriyordu dudağına bir öpücük kondurup kulağına annem seni çok sevicek dedim ilk defa annemin karşısına bir kızla çıkıyordum.

Biseyler ateşleyin beyler aylardır aktif degilim biraz hareketlendirin (bkz: kerhane caycsi)

Bir gün arkadaşlarla dışardayken ceyda aradı gördüğü rüyayı anlattı rüyasında onu baskasıyla aldatıyormuşum bla bla.. sonrasında şu diyalog geçti:

E: emre C: ceyda

E: Rüya o hayatım ben hep senininleyim

C: Eğer olurda bir gün birini yerime koyarsan lütfen beni terket sonra ne yapiyorsan yap benleyken bana bu acıyı yaşatma.

E: Deme boyle şeyler aşkım

C: Olabilir ama

E: Olursa ne yaparsın peki?

C: Koyarım bi çocuğum adını emre onu da senin gibi severim kendini o kadar önemseme (gülümseyerek)

Ve tabiki de bunu degerlendirip dudağına yapıştım ilk dakikalar o hiç öpmedi ama sonrasında benden daha ateşli öpmeye basladı sert opücüklerle damgaliyorduk birbirimizi ilk defa dudağım bi kıza bu kadar yakışmıştı.
Dudağımla boynunu turlarken elimle de aklima gelen her yerini yokluyordum. O da elini vucudumda gezdiriyordu öyle ateşliydi ki tişörtümü yırtılacaktı. Tişörtünü çıkarıp boynundan aşagısıyla ilgilendim sonra tekrardan dudağını öpeyim derken durdu napıyoruz biz diyip kendini geri çekti. Yatagın köşesine çekildi gözünden yaşlar geliyordu ama sesi hiç çıkmıyordu ama sonradan hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Tişörtünü giydirip göz yaşını sildim. Noldu sana diye sordum cevap vermedi..

Anneme de anlatmıştım onu Damla dan sonra anneme sadece onu anlatmıştım hayatima bir cok kız girdi ama ben sadece o ikisini anlattım bu şu an bile böyle.

Bir gece ufak bir mesele yüzünden ceydayla tartışıyorduk ben yapı itibariyle çok asabi ve fevri bir insanım yani ufak bir mesele yüzünden ortalığı yıkıyordum. Konu kapandı ceyda ya iyi geceler deyip uyudum sabah kalktığımda ceydanın cevapsız aramasını gördum yüzümü yıkar yıkamaz aradım o da bana annemin onu aradığını bağırıp çağırdığını peşimi bırakmasını ve hasta oldugumu söyledigini anlattı ama o sadece benim hastalığım hakkında bana kızıyordu bana neden söylemedin vs. ben bu işe çok şaşırmıştım annem çok naif bir insandı bunları ona yakıştıramamıştım inanamamıştım da ceydaya annemle konuşacagımı söyleyip kapattım ve hemen annemin yanına gittim.

Artık buna bir dur demeliydim giyinip süslendim arkadaşlarla dışarıya çıktım gezip eğlendik nispeten biraz daha iyiydim ama yorulmuştum koltuğa uzanıp uyudum saat 5.30 civarı uyandım kafamı kaldırdığımda hiç nefes alamadığımı farkettim hemen kalkıp lavaboya koştum ağzıma su almaya çalışıyordum ama yutamıyordum ve şiddetle öksurmeye başladım öyle şiddetliydi ki bütün ev halkı uyanıp başıma geldi derdimi anlatamiyordum sesimde çıkmıyordu ben çaresizce lavabo başında öksürürken bütün ev beni izliyordu hepsi şoktaydi ne yaptıysam nefesim bir türlü gelmedi en son abim bişeyler yapmaya çalışsa da nefessiz kalan vücudum kendini saldı ve bilincim kapandı son duyduğum şey annemin bağıra bağıra ağladığıydı son
kez kafamdan şu cümle geçti "Seni affetmeye çalışacağım Damlam."

Ardımda yarım kalmış bir çok hikayeyle birlikte yavaşça gözlerim kapandı...

Son

Artık daha fazla diretmenin anlamı yok diyip başımı omzuna yaslayıp uyudum. Sadece bu kadar ama bu çok güzel bişeydi. Daha önce başkalariyla yaşadığım hiç birsey beni böyle mutlu etmemisti zaten hiç bir cinsel temas bu huzuru veremez insana.

Onun kokusunu ala ala uyudum uyandığımda o benden önce uyanmıştı. Gözümü açar açmaz onu gördüm saçları dağılmıştı, yüzünde hiç makyaj kalmamıştı. Okulun süslü kızı ceyda en doğal haliyle yanimdaydı ve gercekten makyajsız daha güzeldi.

Pembe günlerim şiddetli oksürük ve nefes darlıklarıyla son buldu artık zorlamaya başlıyordu ilaçlarımıda alıyordum ama burnum ve ciğerlerim için ameliyat gerekiyordu bu durum beni pgibolojik olarak da etkiliyordu her şeye karşı hevesim kuruyordu yavaştan bundan ceyda ve ben de etkileniyorduk sürekli sürtüşmeler vs..

Ceyda benim için önemliydi artık ilk hikayemi okuyanlar bilir ceydayı tamamen yara bandı olarak kullanıyordum ve yararlanıyordum ama artık öyle degildi çünkü onun benim için yaptıkları ve gözle görülür sevgisi bu değeri hakediyordu.