1. 26.
    0
    @26 tüm partlar hazır zaten 15 bölümlük bir kurgu. merak etme kesmem.
    ···
  2. 27.
    0
    bölüm 3

    ikna yolları

    Afedersin ama neler saçmaladığının farkında mısın Nia? O benim karım ve bana öyle bir şey yapmaz. Hem bu kanıya nereden varabildin çok merak ediyorum doğrusu. Tony i daha önce hiç bu kadar asabi ve jest ve mimikleri doğrultsunda hiperaktif görmemiştim. Konuşmaya devam ettim..:

    Tony sana yemin ederim ki 2 günlüğüne yapılacak bir hafta sonu konferansına gitmedi o. Biliyorum acı verici ama o , o seni aldatıyor.. Tony nin siniri her kelimemde daha da artıyordu..:
    ···
  3. 28.
    0
    Peki Nia hanım. Diyelim ki öyle beni nası ikna edeceksin bu duruma?.. işte en can alıcı soruyu, kalbime hınçla saplanmış bir hançer edasıyla sormuştu. Bi yarım dakika kadar sessiz kaldım kafamı toparlamaya çalıştım. Marienne in daha eve dönmek için bir günü vardı ve bunu kanıtlamak için yeterli bir zaman gibi gözüküyordu. Konuyu şimdilik noktalamamız gerektiği kanaatine vardım..:

    Tony, şuan yorgun ve bitkinim. Bu kadar ağır bir konuyu gecenin bu vaktinde sana açıklamak ikimizi de derin bir şekilde yorar. Yarın izninle evde seni yeterince ikna edeceğime inanıyorum... Ama nasıl ? Nasıl ikna edebilirdim ki onu? işte bu düğümün çözülemeyeceği tek noktaydı. Tony büyük bir nezaketle sessiz bir şekilde odadan ayrıldı. Bense gözümü refah bir şekilde kapayacaktım ki malum şizofren karakterim mavi takım elbiseli siyah bere ve atkılı adam güzel uykuma da göz dikmeye de kararlıydı..:
    ···
  4. 29.
    0
    Ah Nia hatırlarsan ilk buluşmamızda sorunların bittiğinde bende biterim demiştim. Ama görüyorum ki deli gibi sorunlarla boğuşuyorsun. Çok yazık. Cidden küplere binmiştim..:

    Seni gidi kıyafet senkronunu tutturamamış ukala..! Sorunları türeten senken sorunlarımın bitmesini nasıl bekliyorsun. Bu batağa sen sapladın çıkarmasını da bil. Onu nasıl inandıracağım hakkında en ufak bir fikre sahip değilim. Biliyorsun ki ben bir şizofrenim. Genelde bu hastalığa sahip insanların gördüklerinin %95 i hayalden ve olmayan şeylerden ibarettir. Seni gördüğümü anlatıp, gözümü kapadığımda ise olayları gördüğümü anlatırsam ertesi gün normal bir hastane yerine tımarhaneyi boylamış olurum..! Ardından odanın kapısı aralandı ve Tony başını kapıdan uzattı korkmuştum..:
    ···
  5. 30.
    0
    Nia iyisin ya. Dışarıya sesler geliyor odadan. Kendi yarattığım karakterimle konuştuğumu elbette söyleyemezdim. Bir yandan ise mavi takım elbiseli siyah atkı ve bereli karakterime saklan telkinlerinde kaş göz işareti yapmaya çalışıyordum. Sessiz kaldım ama karakterim kalmadı..:

    Beni göremezde duyamazda güzel kız. Ben senin ruhundan bir parçayım demiştim. Bedenler görülür ama ruhlar beden sandığında saklıdır.. Tony şüphelenmiş bir tavırla soru yöneltmeye devam etti..:

    Nia bana neden kaş göz yapıp duruyorsun ? Hımm anladım sen bir bayansın ve burası sana ait Başımı uslu bir kızı çocuğu gibi salladım. Tony ise konuşmaya devam ediyordu..:
    ···
  6. 31.
    0
    Ya şu sesler. He tamam konuşmana gerek yok anladım hasta televizyonunun sesi açık kaldı. Peki Nia kusura bakma iyi geceler. Tv yi kısık sesle izlemeyi unutma ilk defa sorun çorap söküğü gibi kendiliğinden çözülmüştü. Tony e bu konuda bayılıyordum. Şizofren Karakterim konuşmaya devam etti..:

    Nia Tony e ayılıp bayılmayı kesersen sana Marienne in onu aldattığına ikna etmen hakkında ipuçları vereceğim... ilk başta Tony e ayılıp bayıldığıma söylediğini duyduğumda kızmış bir ifade sergilesem de ikna etmem hakkında ipuçları duyunca ağzım kulaklarıma vardı. Sessiz bir şekilde ona doğru eğildim ve söylendim..:
    ···
  7. 32.
    0
    Peki... Nasıl olacak bu olay bay mavi takım elbise Yine muziplikle cevap vermekten çekinmedi..:

    Bir zürafa suya eğilirkenki kadar zorluk çekiyorsun şu durumda. Neden eğilip fısıldamaya kalkışıyorsun. Beyninden ve kalbinden geçirsen ben yine duyarım... Her neyse açıklıyorum Nia cık. Sen farklı bir şizofrensin. Çünkü yaşanmışlıkların farklı ve bu yüzden senin yarattığın karakter olan bende farklı olmak zorundayım. Seni korkutan bir tip değil hayatını değiştirecek bir tip. Sen beni yarattığında 6. hislerinin kuvvetlenmesi sana bahşedilmiş bir durum bu sayede Tony i ikna edeceksin... Sabırsızlıkla lafa atladım..:

    ilk 6. Hislerimi Kullandığımda Tony ile vaziyetimiz kötüye döndü. Şimdi yeniden kullanmaya kalksam daha zor duruma düşmez miyiz? Şizofren karakterim bilgelikle konuştu..:
    ···
  8. 33.
    0
    Bak şu şekilde olacak. Hiçbir insan geleceği göremez. Ama insanlara his duygusu armağan edilmiştir. Sen zaten hislerinle ileride ne olacak bilemezsin anlık şeyleri bilebilirsin. - Bardağın birazdan kırılacak olması - birazdan birinin öleceği - gibi örnekleri çoğaltabiliriz.. Bu sayede Tony e şizofren olduğunu açıkladığında- Sözünü kesmiştim..:

    Hey bundan bahsetmemiştik..! Tony e şizofren olduğumu söylersem- Oda benim sözümü kesti..:

    Lafımı lütfen kesme. Senin şizofren olduğunu öğrenince o senden umudu kesmeyecek. Senin ona değer verdiğin kadar oda sana değer veriyor Nia. Zaten dediğim gibi ona şizofren olduğunu söylediğinde elinde kanıtların olacak. Birazdan olacak anlık şeyleri görüp ona söyleyeceksin. O sırada yanında olacağım sanırsam. Durup dururken bir şey kırılıp dökülmez. Beni yaratan sen olduğun gibi kontrol edende sensin bunu ilk defa söylüyorum. Beni beyin gücünle kıracağın , üzerinde oynayacağın bir maddeye karşı kullanacaksın.

    Ne gibi mesela ?
    ···
  9. 34.
    0
    Az önce demiştim. Bardağı kırmak istedin. Bardağa doğru beni beyin gücünle yöneltip o bardağı kırdıracaksın. Yada bir saate doğru yöneltip o saati durdurmamı, çalıştırmamı sağlayacaksın. Her şey olabilir Nia. Ama ben bu iki örneği sevdim..

    Ben neymişim meğer.. Yalnız bir sorun yok mu sen hayalisin somut değilsin benim dışımdaki insanlara göre. Nasıl yönlendirip bardağı kırdırıp saati durdurtacağım..?

    Dediğim gibi. Beyin gücü ve yoğunlaşma. Senin yoğunlaşmana gerek yok. Bu yetenekte sana beni yaratmanla birlikte verildi zaten. Cidden sevinmeye başlamıştım..:

    Kızma ama içimde zeki bir yön olduğunu biliyordum. Bu yönü senle daha iyi anlıyorum. Yalnız sana mavi takım elbiseli adam demekten vazgeçmeliyim. Sana Revillian diyelim. Biraz eski bir isim ama havalı durur hı ? ilk defa şizofren karakterim beni eğlendirmişti..:
    ···
  10. 35.
    0
    insan kendiyle barışık olmalı diye buna deniyor herhalde.. Bak kendi yarattığın karakterle daha doğrusu kendinle nasılda dalga geçiyorsun.. O sırada yanımdaki sürahiden su doldurmak için arkamı döndüm hala konuşuyordum..:

    Ben farklı bir şizofrensem herşeye tabii olmalıyım.. Her neyse Revillian uyumam lazım yarın zorlu bir gün olacak.. Revillian..? En azından bu sefer ortalığı karıştırmayıp tam tersine toplayarak gitmişti şizofren karakterim Revillian.. Şimdi kendimi daha mutlu hissediyordum. Hayatım zorlaşmaya, değişmeye ve eğlenceli hale gelmeye başlamıştı. Ben babamı ölmemesi için ikna edemedim elimden kaçırdım belki ama yarın Tony i elimden geldiğince ikna edeceğim.Çünkü ben farklı bir şizofrenim.. Hikayemin adıysa Şizofre Nia..

    bölüm 3 ün sonu
    ···
  11. 36.
    0
    partlar hızlıca girilmeye devam edilecektir. şuan bir işim çıktı. dileyen rezervleri alsın...
    ···
  12. 37.
    0
    bölüm 4

    beklenmeyen olaylar armonisi

    Tony başımda dikilmiş bekliyordu. Hastaneden geleli 2 saat olmasına rağmen Revillian hala ortalarda gözükmüyordu ve bu yüzden bir duş alıp biraz daha rahatladıktan sonra Tony e Marienne konusu hakkında konuşacağımı söyledim. Duşumu aldım, rahatladım türetecek bahanemde kalmadı ama o hala ortalarda yok. Ne tuhaf dimi hangi şizofren yarattığı karakterin o an yanına gelmesini hevesle ister. Ah..! işte sonunda beklenen isim gelmişti. Revillian ın bir ingiliz Asili gibi beresini çıkartarak yaptığı seldıbına tebessümle karşılık verdim. Tony ise epey sabırsız gözüküyordu..:
    ···
  13. 38.
    0
    Nia! Benimle oyun mu oynadığını sanıyorsun? Günlerden pazar olabilir, sonbaharın ortasında hava açık olabilir ama biliyorsun bende bir iş adamıyım ve zamanım gayet değerli Cevap vermeyeceğimi anlamış olan Revillian ağız eğip onun taklidini yaptı. Bir an gülmemek için kendimi zor tutsam da olayları daha berbat hale getirmemesi için gözlerimi Revill e bakarak devirdim. Oda artık başlamam gerektiğini ifade ederek onay şeklinde başını salladı. Derin bir nefes aldım ve söze girdim..:
    ···
  14. 39.
    0
    Bak Tony. Şimdi söyleyeceklerim ve göstereceklerim çok özel şeyler ve net olarak nası anlatacağımı bilmiyorum ama konuya şurdan başlaya-Sözümü kesmişti. Cidden sinirlendim ama tekrar bir derin nefesle devam ettim..:

    Lafı geveleme Nia.

    Ben bir şizofrenim..

    Bir dakika. Lafı geveleme derken bunu kastetmemiştim. Özel sorunların değil ayrıca mevzu. Marienne i başka bir erkekle nasıl gördüğünden- Bu sefer söz kesme sırası bendeydi..:

    işte olay burada başlıyor zaten Tony. Ben farklı bir şizofrenim. 6. Hisleri kuvvetli ve bir çok yeteneğe sahip bir şizofren

    Sinir krizi geçirmen?

    Evet yarattığım karakterle gerçekleşen ilk buluşmamdı..
    ···
  15. 40.
    0
    Ne yani ben bir deliyle mi oturuyorum. Asıl aklını kaçıran ben olacağım!.. Şimdi telefonu açacağım ve göreceksin Marienne in konferansta olduğun-

    O seni her türlü inandırabilir konferansta olduğuna dair ama beni inandıramaz. Birazdan olabilecek her şeyi görebiliyorum Arkadan Revill in sesini duydum..:

    işte böyle Nia cık beklediğimden de iyi çıktın.. Unutma saat ve bardak kırılması. Kafanda beni bir bardağı kırarken veya saati durdurup çalıştırırken hayal etmen yeter. Kelimeleri kalbimden ve beynimden okuyabildiğini söylediği için Revillian a kalbimin sesiyle cevap verdim. Artık hazırdık büyük bir ciddiyetle konuşmaya başladım..:

    Mesela Tony elinde tuttuğun bardak bir kaç saniye sonra kayacak desem.. Gözlerimi kapadım ve Revill i dediği şekilde hayal ettim.. Olmayacak diye delicesine korkuyordum. Ama 2 saniye sonra gelen kırılma sesiyle rahatlamıştım Tony ise hem şaşırmış hem de korkmuştu..:

    Bir bir dakika.. Bu bu, bu şey nasıl olur. Sen büyücünün tekisin..!
    ···
  16. 41.
    0
    Hayır hayır. Şu çalışan saati görüyor musun. Sanırsam pilleri bitmek üzere ne dersin.. Saatten gelen tık sesi iyice ürkütmüştü Tony i. Saat çalışmıyordu. Tony kapıya doğru yöneldi. Onu durdurmam gerekti ve şans yardım etmişti..:

    O kapıdan çıktığın an yere kapaklanacaksın.. Tony bir öfke küpü gibiydi. inançsız bir tavırla dışarı fırladı. Ama öylede olmuştu dışarıdaki paspas ayakkabılarının kaymasına sebep olmuştu. 1.85 lik Tony yerlerdeydi. Bir bağırtıyla birlikte elimden geldiğince onu kaldırmaya çalıştım. Aciz görünmemek için hemen kalktı , sendeleyerek eski koltuğa oturdu ve konuşmaya çalıştı..:
    ···
  17. 42.
    0
    Bunu nasıl başarıyorsun?

    Yeteneklerimin olduğunu söylemiştim.

    Peki bunun asıl konumuzla alakası ne Nia

    Marienne in durumuna bu şekilde gördüm.

    Kahretsin! Kahretsin! Kahretsin. Son 1 aydır ardı ardına veriliyor bu konferanslar.! Anlamalıydım..! Peki.. Peki şimdi ne yapmalıyım ?

    Telefonla aramak ikna edici olmaz.. Kaldığı otel odasını biliyorsun ya..?

    Elbette

    Baskın yapacağız o zaman Revill köşede kıs kıs gülüyordu. Yakışıklı beyefendi Tony nin bu durumu onu eğlendirmiş gibiydi.. Kalbimden okkalı bir küfürle ona seslendim. Tabi hemen ciddiyete kavuştu. Şimdi ise yol zamanıydı..:
    ···
  18. 43.
    0
    bölüm 4 beklenmeyen olaylar armonisi / 2 nci kısım

    saat 19 30 // black moon hotel

    Tony ile büyük bir koşuşturma içindeydik. Uzak olan otele sonunda varmıştık. Ben mutluydum. Tony üzülecekti belki de ama en doğru yola kavuşacaktı. Yüzünden düşen bin parçayla birlikte Resepsiyona Marienne in oda numarasını sordu. Muhtemelen konferansın son günü olduğu için dinlenecekti. Ve odasında onunla birlikte olacaktı. Onun yeni sevgilisi Jack ile birlikte..:

    Nia. Her şey için minnettarım.. Umarım söylediklerin doğrudur. Sana güvenim sonsuz ve bu güvenin kırılmasını istemem...

    Önemli değil Tony. Geleceğinde mutlu olman için bunu söylemem gerekliydi. Amacım seni üzmek değildi...

    Tekrar sağ ol. Evet... 142 Numaralı oda burası olmalı.
    ···
  19. 44.
    0
    Hey Tony duydun mu ? içeriden gelen sesleri dinle.. Evet içeriden cidden sesler geliyordu. Ve duyabileceğimiz kadar yakındık. Ama sadece Marienne in sesini duyabiliyorduk..:

    Evet hayatım.. Sonsuza dek baş başa kalacağız. Sen ve ben. Gerektiği kadar uzakta olacağız. Tony siz..! Son sözü duyan Tony yüzüme doğru hüzünle baktı. Gözünde bir damla yaş belirdi. Ama daha fazla sabredemeyecekti ve tabiî ki de ağlamak yeterli değildi. Büyük bir hışımla kapıyı açtı..:
    ···
  20. 45.
    0
    Seni kahrolası kadııı- .. Hey hayatım ? Odada sadece o vardı.. Alçak bir ses tonuyla konuştu..:

    Ah..! Tony hayatım seni görmek ne hoş

    Ama Marienne sen yalnızsın?

    Sen yokken yanımda, elbet yalnızım
    ···