/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +20 -1
    Ertesi sabah hemen kalkıp güzel bir kahvaltı yaptım duşumu aldım. Kaderle ilk defa böyle bir karşılaşmamız olacaktı garipti. Öğlene doğru kapı çaldı bende büyük bir heyecanla kapıyı açtım ve asansörü beklemeye koyuldum. Kaderin o asansörden çıkış anı hala gözümün önünde kokusu oradan içime dolmuştu. Gülümsüyordu içeri geçip oturduk. Eee dedi bir şey demedim dün olan şeyler için özür dilerim ama anlattıklarımdan sonra bana kızmıyorsundur artık herhalde dedi buruk bir ifadeyle. Aklımı başımdan alıyordu. Ses tonu saçlarının parlaklığı beni esir ediyordu. Hayır diyebildim dün söylediklerinde ciddi miydin?. Hangisi diye cevap verdi. Beni sevdiğin kısım dedim utanarak. O an hafifçe kalktı yanıma geldi saçlarının kokusunu duyuyordum ve beni dudağımdan usulca öptü beyler yeminle elim ayağım boşaldı başka aleme geçtim o yumuşak dudaklar o sıcak nefes... Sence ciddi miyim dedi. Konuşamadım. Bana sarıldı. Baktığımda ağlıyordu. Bütün o zamanı birbirimize doyarak geçirdik. Gitmeye yakın kaderin telefonuna bildirim geldi. Selim mesaj atmış nerdesin diye dedi. Bende arkadaşlarınla kafede olduğunu söyle dedim. Selim hangi kafe diye cevap yazmıştı. Bende kız kıza takılıyoruz gelme sen yaz dedim bıyık altından gülerek. inceyi çakmış olmalı ki o da gülümsedi. Selimi atlattıktan sonra aklıma Kaderi korumak için bir şey gelmişti. Havas kitabında benim okuyup, okuduktan sonra dinç hissettiğim koruma kalkanı adlı dua. Hemen duayı açıp kadere okuttum. Beni tekrar öptü ve evden ayrıldı
    ···
    1. 1.
      +1 -2
      panpa seri yaz taşağını yiyim
      ···
    2. 2.
      +1
      panpam bitmez artık uyuyalım yarın devam edicem aq sabah kalkıp yazcam kaydetcem arşive
      ···
    3. 3.
      0
      O an hafifçe kalktıyı senin malafat olarak algıladım amk dedim gibiş başlıyor
      ···
    4. diğerleri 1
  2. 27.
    +21
    Ertesi gün normal geçti biraz kendi başıma kalmak istedim telefonumu felan kapatıp kafa dinledim. Bir iki gün böyle kafa dinleme olayım devam etti özlemişim yalnız kalmayı. Yine böyle takılırken aklıma selimin annesi geldi arada dua okumam gerekiyordu ona hemen telefonumu açtım açmamla bir ton mesajın gelmesi bir oldu mesajların bir çoğu kaderdendi ama bir tane sade ve öz olanı selim göndermişti. Selim acilen görüşmemiz gerek yazmıştı. Kader ise en son dün yazmış nerdesin çok kötüyüm diyordu. Bütün o huzurum aniden kaçmıştı. Kadere cevap yazdım noldu canım iyi misin kafa dinliyordum kusura bakma. Mesaj gitti ama tek tik vardı. Kaderin telefonu da kapalıydı sanırım. Selimi direk aradım. Noldu kardeşim kusura bakma telimi kapatmıştım dedim. Hiç beklemeden kitabı al xxx hastanesine gel dedi. Kadere mi bir şey oldu diye düşündüm. Hemen hazırlanıp çıktım. Hastanenin önünde selim bekliyordu beni aldı ve yürümeye başladık. 2 gün önce kader birden hastalanmış ateşi felan çıkmış bayılmış direk hastaneye kaldırmışlar. Onun endişesi ile adımlarımı hızlandırdım. Bu arada selimin annesine olan şeyle aynı olması dikkatimden kaçmamıştı. Kaderin yanına vardığımda sayıklıyordu çok kötüydü. Ne olduğunu birde ondan dinlemek istedim ama konuşabilecek durumda değildi. Çok kötü hissediyordum. Yapacak bir şeyim yoktu. Sonra aklıma havas kitabım ve dua geldi. Elimi sırtıma attım istemsizce ama çantamı ve dolayısıyla kitabı almadığımı farkettim. Kardeşim ben eve gidiyorum diyip koşarak çıktım selim arkamdan seslendi geri geldiğinde almazlar bende şimdi çıkıyorum görüşme saati bitti. Ailesiyle beraber kalacak. Bende yavaşladım ve durdum, gözümden bir iki damla yaş süzüldü. Kaderin ailesini bile bilmiyordum kader hakkında hiçbir şey bilmiyordum ama onu seviyordum ve yapacak pek bir şeyim yoktu. Bu düşünceler ile dururken Selim bana çoktan yetişmişti. Elini omzuma attı ve Semra teyze ona iyi bakar merak etme dedi. Yürümeye tekrar başladık. Biraz sakinleştikten sonra annesinin nasıl olduğunu sordum duadan sonra iyi oldu sanırım saldırıyı yapan kişi sadece kendini geliştirme amaçlı yapıyordu. Kalkanı geçemeyince güçlü birilerine bulaştığını anladı ve bıraktı. Selimin annesi iyileşmişti ama bu sefer kader hastalanmıştı. Yarın ona da dua okumak için geleceğimi söyledim selim onayladı. Aklımda ki soru ise kadere saldıranlar onu hastanelik edebilecek kadar güçlüyse bu kalkanın onda işe yarayıp yaramayacağıydı...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +2 -1
      Saldırıyı yapan selimin düşmanı olsa gerek pampa yakınlarına hep saldırıyor
      ···
    2. 2.
      +7
      Saldırıyı selim yapıyo beyler
      ···
  3. 28.
    +21
    ŞU ZAMANA KADAR OKUMUŞSUNUZ BENiM GiBi SiZDE EMEK VERMiŞSiNiZ BU YÜZDEN KENDiMi ÇOK FAZLA BOZMAK iSTEMiYORUM AMA HiKAYEYi BEĞENMEYEN YA DA OLAYIN iÇ YÜZÜNÜ BiLMEDEN BANA SALAKÇA KÜFÜR EDENLER iSTERLERSE HiKAYEYi BIRAKABiLiR HATIRLATAYIM DEDiM. KÖPEK MiSiNiZ DE BEĞENMEDiĞiNiZ HALDE KÖLE GiBi OKUYORSUNUZ ?

    Diğer takipte olan panpalarımdan önce özür diliyorum ve sonra yazıma devam ediyorum.
    ···
    1. 1.
      +6
      Sevdim seni bin gibleme sen onları benim gibi okuyan panpalarım arkandayiz
      ···
  4. 29.
    +19
    Uyandığımda selime bakıp neler oluyor dıbınakoyim bunlar ne dedim. Sonra açıklayacağım dedi. Sende saldırı altındasın dedim. Başını salladı. Kadere bakacağım diyip sendeleyerek odadan çıktım. Görevli ilk başta kabul etmedi ama semra teyzenin onay vermesiyle kaderin yanına geldim. Yatakta yatıyordu ama uyanıktı, beni görünce gözleri doldu ve ağlayarak sevgi bazen değişebilir dedi. Neden bilmiyorum ama içimde büyük bir öfke vardı. Gücüm olsa kadere avazım çıktığı kadar bağırırdım. Odadan çıktım ve ufak bir kontrolden sonra selime bile söylemeden evin yolunu tuttum. Kafam çok karışıktı çok yorgun ve öfkeli hissediyordum. Kaderin ise ismine bile tahammül edemiyordum, tiksiniyordum. ikisi de bana bir oyun oynuyordu onlarla bir daha görüşmeme kararı aldım.

    bonus: https://www.youtube.com/watch?v=m_V82rMIoLA
    ···
    1. 1.
      +6
      sevgi bazen bahanedir kaderin amacı seni gibmek
      ···
    2. 2.
      +5
      haklısın panpa bende öyle düşünüyorum
      ···
  5. 30.
    +19
    Ulan dur tahmin edeyim selim ve bu karı sana kumpas kuruyorlar çaktırmadan enerjini sömürürlerken bir yandanda Havas kitabının peşindeler sende mal gibi ortada kaldın
    ···
    1. 1.
      +2 -2
      Adam geleceği gördü beyler dağılın
      ···
    2. 2.
      +1 -1
      derin işler derin aşk-ı memnu ve harry potter arası

      Edit: Ayrıca sonunu düşünen kahraman olamaz
      ···
  6. 31.
    +18 -1
    Aşağıda genelde yaşlı insanlar vardı ve onların enerjisini çekemezdim daha da batırmak istemiyordum. Genç biri olmalıydı, biraz bekledim. Sonra karşı yolda yürüyen genç bir kız olduğunu farkettim. Gözümü kapayıp auramı ona bağladım ve enerjisini çekmeye başladım. Böyle bir şey yoktu beyler resmen kendimi şarj ediyor gibi hissediyordum ayaklarım karıncalanıyordu hani işerken birden titreme gelir ya, aynen onun gibi bir his oluyordu. Enerjinin ayaklarımdan yukarı çıktığını hissediyordum. Yeteri kadar enerji dolmuştum ama bırakmak istemiyordum çok güzeldi, kızdan enerji çalmaya devam ettim artık durmam gerektiğini biliyordum. Gözümü açtım o sırada kız elini başına koymuş yan tarafta bulunan bahçe duvarına yaslanmıştı. Yanına bir kaç kişi gelmiş büyük ihtimalle iyi olup olmadığını soruyorlardı. Enerji çekmeyi durdurdum. Çok fena duygulanmıştım, masum birine böyle bir eziyet etmek, kızın kötü bir şekilde duvara yaslanıp başını tutması... Gözüm buğulanmıştı. Kötü bir şey yapmıştım ama keyfimden değildi zorunlu olduğumdan yapmıştım. Öğlene doğru hastaneye gittim. Havas kitabına baktım ama bulamadım bu gerçekten kötüydü. Eve gelirken selimle karşılaştım hissediyordum havas kitabı ile selimin bir alakası vardı. Kitabı sen aldın dedim. Saçmalama dıbınakoyim izin vermediğin şeyi neden alayım dedi. Bir şey demeden eve geri geldim ve bu psişik vampirliğin nasıl iyileşeceğini auramda ki yırtığın nasıl kapatılacağını araştırdım. En sonunda dolunay enerjisinden yararlanıp kendimi iyileştirebileceğim bir yöntem buldum. Dolunay günü ormanda meditasyon yapmam gerekiyordu. Eğer şanslıysam ormanda ki ruhaniler dolunay ve orman enerjisini kullanarak benim auramı kapatacaktı. Karşılığında ise bir bedel gerekiyordu masum bir canı öldürmek. Bu can kuşta olabilir karınca da. Bütün ömrümü böyle geçirmektense bir kere bunu yapıp bundan sonra iyi yaşarım diye düşünüyordum...
    ···
    1. 1.
      +1
      Dolunay meditasyonunda kurban gerekmiyo baltalamak için demiyorum ama hikayen uydurma gibi geliyo bana (:
      ···
      1. 1.
        +1
        Dolunay meditasyonu değil adı. Auranı kapatmak için sıradan bir meditasyondan fazlasına gerek var. Ruhaniler ise her yaptıkları iş için bir bedel alır.
        ···
  7. 32.
    +18
    Dolunaya daha 20 günden fazla vardı. O yüzden günlük enerjimi insanlardan veya hayvanlardan temin ediyordum. Böyle yaptıkça kendimi daha agresif, negatif ve saldırgan hissediyordum. Bir kaç gün böyle gitti kaderi ve selimi merak ediyordum. Kaderi aradım sesi normal geliyordu ki telefonu açması bile mucizeydi. Bana artık hastanede olmadığını ve beni görmek istediğini söyledi tamam dedim gel. Olmaz dedi senin gelmen gerek ve bir kafe söyledi bekliyorum dedi geleceğimi biliyormuş gibi, tamam dedim. Kafeye gittiğimde selimde oradaydı kader gayet sağlıklı görünüyordu kendi başına bu kadar hızlı toparlanması imkansızdı, başka bir şifacı daha olmalıydı. Selamlaşıp oturdum. Kimse konuşmuyordu derken sessizliği kader bozdu. seni seviyorum ilahiyatçı... şok oldum selim oradayken nasıl bunu söyleyebilmişti şimdi selime ne diyecektik... O suçluyken birden biz suçlu durumuna düşecektik. Selime baktım klagib yüz ifadesi vardı duygusuz yüz, donuk bakışlar. Kader tebessüm ediyordu. Ne ? diyebildim sadece. Sorun yok o biliyor dedi kader. Selim başını salladı. Ne demek biliyor kader söyledin mi dedim. Başından beri biliyordu dedi ve devam etti biz sevgili felan değiliz. Kafam karışmıştı ne diyeceğimi bilememiştim. Aklıma öpüştükleri an geldi ve bunu onlara söylediğimde ikisi de suçlu bir şekilde bana baktılar. Anladığım kadarıyla bu olay düşündüğümden de derindi.
    ···
  8. 33.
    +18
    Mezarlığa vardığımda ağacın olduğu yere gelene kadar selim donuk bir ifadeyle yüzüme baktı. Heyecanlandığımı hissediyordum. Yanına gidip selam verdim, selamımı aldı. Hiç uzatmadan ne olduğunu sordum o da havas kitabı yanında mı diye sordu evet dediğimde ise biraz rahatlamıştı. Gel bizim eve gideceğiz dedi. Daha önce onların evine hiç gitmemiştim. Bu arada bu beni çağırma olayının da kaderle ilgisi olmadığını resmen anlamıştım. Kısa bir yürüyüşten sonra selimlerin evine vardık. içeride yaşlı bir kadın yatıyordu alnında ıslak bir bez ve sayıklıyordu. Bu kim dedim sessizce. Selim annem diye cevap verdi. Uzun süredir hasta artık birilerinin saldırı yaptığından şüphelenmeye başladım. Havas kitabını da o yüzden istedim belki bir şeyler buluruz. Neden daha önce söylemedin be olum dedim. Daha görüşeli birkaç gün olmuştu sanki kitap için senle konuşuyormuşum gibi olmasın diye söylemedim dedi. Demek o yüzden kitapla bu kadar ilgiliydin dedim. Başını salladı. Hemen işe koyulalım bildiğim bir dua var dedim ve koruma kalkanı adlı duayı açtım. Okumayı bitirdiğimde kadının sayıklamaları kesilmiş uykuya dalmıştı selim kardeşimsin diyerek bana sarıldı o sırada aklıma kader geliyordu vicdan azabı çekiyordum. Evden çıkma zamanı geldiğinde kitabı çantama atıyordum ki selim burada kalmayacak mı dedi. Kardeşim ben ara ara gelip okurum merak etme diyip içini rahatlattım ve evimin yolunu tuttum. Olanları düşündükçe vicdan azabı içimi kemiriyordu
    ···
    1. 1.
      0
      ayraç
      ···
  9. 34.
    +18
    Enerji çekerek ve olanları düşünerek geçen günlerin sonunda dolunay gününe gelmiştim. Sabah erkenden kalktım heyecanlı olduğum için. Büyü yapan biri değildim korkuyordum açıkçası karanlıkta ormanda (en ormana benzeyen yer mezarlıktı amk yerinde) olmaktan. Gün geçmek bilmiyordu. Akşam olduğunda yola çıktım. Mezarlığa vardığımda hava zifiri karanlığa bürünmüştü. Kalp atışlarım hızlanmıştı yavaş ve titrek adımlarla yürümeye başladım yolumu dolunay ışığıyla görebiliyordum. ilerde ise bir ateş yanıyordu. ilk başta sarhoşlar olabilir diye düşündüm ama yaklaştıkça siyah gölgelerin ateşin etrafında döndüklerini anlamaya başladım. Korkmuştum gitmemeye karar verdim ve arkama döner dönmez siyah cübbeliyle göz göze gelmem bir olmuştu korkudan bağırdım. Aramızda bir metre mesafe vardı. Kalp atışlarım nefes alışlarıma karışmıştı, korkuyla kaçmaya başladım ama bacaklarım çok yavaş hareket ediyordu enerjim çekiliyordu. Ben kaçarken siyah cübbelinin önüme geçip Teşekkür ederim demesini unutamam. Gördüğüm rüyanın aynısıydı... Sonra kolumdan tuttu ve ateşe doğru yavaş adımlarla yürümeye başladık. Neden bilmiyorum ama kaçmıyordum, kaçmak istiyordum ama kaçma eyleminin nasıl olduğu zihnimden uçup gitmişti. Ateşin önüne geldiğimizde bir grup siyah cübbeli hiçbir ifade göstermeksizin bana bakıyordu. içlerinden biri üstad onla daha fazla uğraşmamızı istemiyor dediğinde bu siyah cübbeli adamların avcı olduğunu anladım. Korkudan gözlerim buğulanmıştı.
    ···
    1. 1.
      +3
      eee sonra amk sınav var seni okuyorum hadiiiii
      ···
    2. 2.
      0
      Kardeş saat 12 sende uyu bende artık az kaldı yarın kesin bitecek sonra size teknik göstericem
      ···
    3. 3.
      0
      Panpa yaz be olmuyo bak sırf yazayım diye giriş yaptım bırakma burda
      ···
      1. 1.
        0
        panpa yarın bitcek şimdi bitirirsem uzar iş çünkü kitap teknik felan paylaşcam bittikten sonra
        ···
    4. 4.
      0
      Panpa kusura bakma ama şizofrensin amk
      ···
    5. diğerleri 2
  10. 35.
    +17
    Bu kadar saldırı olmasına rağmen hala yorgun hissetmiyordum, normalde şu an'a bayılmam gerekirdi, bu işte bir gariplik vardı. içimde ki o iğrenç his artarak devam ederken işin aslını anlamıştım! Benim auram bozuktu ve enerji çekiyordum. Demek ki uzun boylunun yaptığı saldırıları kullanılacak enerji olarak depoluyordum. Bu müthiş bir avantajdı uzun boylunun ise bundan habersiz olduğundan benim dayanıklılığım karşısında gözü korkmaya başlamıştı. Bu enerjiyi kullanarak karşı saldırıya geçme kararı aldım. Bir kaç dakika boyunca enerji göndermeme rağmen hiçbir şey olmuyordu ama içimde ki iğrenç his azalmıştı. Anladığım kadarıyla vücudumda olan pozitif enerji, negatif enerjiyle çakışıyordu ve sonuç olarak ben negatif enerjiyi tam kullanamıyordum. Kararımı verdim. Bütün enerjimi negatif olarak değiştirecektim, kendimi başka nasıl savunacağımı bilmiyordum.. Bende kendimi serbest bırakıp tıpkı balkondan kızın enerjisini emdiğim gibi uzun boylunun gönderdiği enerjiyi çekmeye başladım. Biraz sendeledi. Sanki benim kadere şifa yaparken enerjimin çekilip yorgun düşmem gibi olmuştu. Ben ise tam gaz enerjiyi emmeye devam ediyordum. Başım ağrıyordu, damarlarım acıyordu, vücudumun büyük bir kısmı negatif olmuştu artık. Uzun boylu ise durumu anlamaya başlamıştı, birden saldırıyı durdurdu ama nafile enerji kanalı yeterince son derece güçlü olduğu için akış hala devam ediyordu. Normal de bu olaya sevinmem gerekirdi ama canım o kadar yanıyordu ki sadece akışı bitirip acıyı sonlandırmaya odaklanmıştım. Uzun boyluya baktığımda panik yaptığını gördüm, diğer avcılar ise tedirgin oldu derken biri olaya karışıyordu ki üstad av yasası diyip sustu, avcı geri çekildi. Vücudumda ki acı yerini sıcaklığa bırakmıştı sanki kaynıyor gibi hissediyordum bu vücudumun enerjiye alıştığını gösteriyordu, artık saldırı yapabilirdim ve beklemeden karşı saldırıya geçtim. Uzun boylu olan bunu beklemediği için savunmasız yakalandı ve sarsılmaya başladı. Ben durmuyordum aldığım enerjiyi dibine kadar kullanmaya kararlıydım. Herkes şaşkındı bu sırada uzun olan bayıldı ben ise omzumda bir el hissettim
    ···
  11. 36.
    +16
    Eve vardığımda gerçekten yorulmuş olduğumu farkettim, üstüme de bir ağırlık çöküyordu nasıl olduğunu anlamadan uyuya kaldım. Uyandığımda ertesi gün olmuştu, tüy kadar hafif hissediyordum, sanırım üstad enerjimi pozitif yapmış ve auramı da düzeltmişti. Kader ve selimi eve çağırmaya karar verdim ve teker teker aradım. ikisi de bunu kabul etti çünkü bana karşı suçlu hissediyorlardı. Oysa ben dün bütün her şeyi halletmiştim. Kader içeri girer girmez bana sarıldı, durmadan öpüyordu, selim ise sıradan bir selam verip içeri geçti. Mutlu olmam ikisininde gözünden kaçmamıştı, güzel şeyler anlatacağımı anlamışlardı. Baştan sona her şeyi anlattım uzun boyluyu yenmemi üstadla diyaloğumu. Bitirdiğimde ikisi de hem suçlu hem hayran bir ifadeyle bana baktı. Sizi affediyorum dedim. Selimle sarılıp tokalaştık. Kader ise dudağıma yapıştı ama hiçbir şey hissetmedim. Olaylar böylece son buldu. Önce kader başka bir ile taşındı çünkü beni seviyordu ama benim onu sevmem artık imkansızdı, sonra selim üniversite için başka şehre gitti.

    SON

    edit: https://www.youtube.com/watch?v=Y75Km7dlt94

    edit2: https://www.youtube.com/watch?v=pFTkk22CbAg
    ···
  12. 37.
    +16
    Evde düşündüm. Gördüğüm rüyaları düşündüm. Siyahlı adamları, otelde ki savaşı, elimde her şeyi değiştiren o taşı, cadıyı düşündüm. Bağlantı kurabildiğim tek rüya cadılı olandı çünkü hem selim hem kader cadının kelimeleri ile konuşmuştu. Cadı ilk rüyama girdiğinde sevgi başkasının içinde kendi bütünlüğünü yaşatmaktır demişti. Sonra kaderle tanışmıştım ve hemen hoşlanmıştım ondan gariptir ki o da benden hoşlanmıştı. Sonra cadı sevgi bazen yok olmaktır demişti kısa süre sonra ise astraldeyken beni öldürmeye kalkmıştı. Beni kurtaran selim ise Sevgi gerektiğinde vazgeçmektir demişti cadı ise beni bırakıp gitmişti. Daha sonra nefretle eve gelmiştim. Kafede buluşmuştuk. Atladığım bir şey vardı ama ne diye düşünüyordum. Bu düşüncelerle uykuyu da çoktan unutmuştum. Sonra telefonuma gelen bildirimle irkildim. Kader mesaj atmıştı bugün için özür dilerim seni çok seviyorum canım. Mesajına cevap vermedim içimden gelmiyordu artık. Bir şey hissetmiyordum. O an şimşek çaktı işte. Evet bir şey hissetmiyordum cadının gitmesinden selimin sevgi gerektiğinde vazgeçmektir demesinden sonra kadere karşı bir şey hissetmemiştim. Şimdi ise kader sevgi bazen değişebilir diyip beni sevdiğini söylüyordu. Sanırım kısa süre önce bir büyünün etkisi altındaydım
    ···
  13. 38.
    +16
    Avcıların elinden kurtulmanın imkansız olduğunu düşündüm eğer oradan kaçarsam bu sefer zihnimi ele geçireceklerdi ya da beni hasta edip öldüreceklerdi. iyi de bu avcılar beni nereden tanıyıp biliyorlardı, neden rüyalarıma giriyorlardı. Hala avcılardan ses çıkmıyordu üstad'a karşı gelmenin büyük bir hata olduğunu en iyi onlar bilir diye düşünüyorum. Ateşin alevi etrafı aydınlatırken öylece kalakalmıştık. Derken yerde duran bir şey dikkatimi çekti: bu havas kitabıydı! Farkettiğimi anlamış olacaklar ki beni daha sıkı tutmaya başladılar, bu arada başıma fena bir ağrı girmişti. Onla ne yapacağımızı sonra düşünürüz dedi uzun boylu olan şimdi ayine devam edelim. Diğer cübbeli tekrarladı üstad artık onla uğraşmamızı istemiyor. Uzun boylu sinirlenmiş gibiydi ayine devam edelim dedi ve ateşin etrafında el ele tutuştular. Ben düşünmeye başladım havas kitabı onlarda olduğuna göre bütün bu olanları onlar planlamışlardı bana büyü yapılmasından selimin annesinin hasta olmasına kadar her şeyi. Kitabın onlarda olması ise büyük tehlikeydi pek çok kişi zarar görebilirdi. Yapabileceğim tek şey kitabı ateşe atmaktı. Başka bir şekilde kitabı onlardan koparmanın yolu yoktu... Kitabı attıktan sonra ise ya beni öldürürlerdi ya da üstad'a zütürürlerdi. Eğer üstadı ikna edersem kurtulma şansım olabilirdi.
    ···
  14. 39.
    +15 -1
    Sonra bunu düşünüp uyuduğum için rüyalandım sadece boxerım olduğu için altımda , yatağa bulaştı yataktada simit yemiştim kırıntılarını güzel temizleyememişim sabah uyandığımda ters yürüdüğümü fark ettim 1000 sayfalık kitabımdan yatak temizleme büyüsünü açtım ve asamla yatağa okudum 3 kere salladım asayı sonra düzeldi yatak 3 kulhuvallah 1 elham okudum ayapım düzeldi sonra kader geldi senide selimide giberim dedim ilk kaderi gibtim sonra selime züt verdim
    ···
    1. 1.
      -3
      yeni bir mizahşör katılmış aramıza
      ···
    2. 2.
      +2
      huur çocuğu burnundan sümük çıktı gülerken
      ···
    3. 3.
      0
      wdqw.Q:WQD:Qd.asd:ASDA:SD
      ···
    4. diğerleri 1
  15. 40.
    +16
    Eve geldiğimde aklıma o cadı geldi. Ani bir çıkış yapıp eve gelmiştim ama şimdi de korkudan ödüm takuma karışıyordu. Bir daha onlarla görüşmeme kararı aldığım için hafiften de rahatlamıştım çünkü artık bu olaylar geride kalmıştı. Derken beynimde şimşek çaktı beyler havas kitabını hastanede unutmuştum. Hemen gitmem gerekiyordu ama çok yorgundum. Gidemeyecek kadar yorgun. Çaresizce selimi aradım. havas kitabım hastanede sanırım dedim bilmiyorum dedi bende hastaneyi arayıp odayı felan söyledim. Bulunamadı. içimden bir ses gibtir et kitabı keyfine bak diyordu ama o kitap sıradan ya da kötü birinin eline geçerse ya kendine ya da başkalarına zarar vereceği aşikardı. Sabah giderim dedim ve yatakta saatlerce döndükten sonra uyuyabildim. Rüyamda siyah cübbeli o adamları tekrar gördüm mezarlıktaydılar bir tanesi bana yaklaştı ve teşekkürler dedi ve uyandım. Uyandığımda bu olanların artık tesadüf ya da sıradan şeyler değil büyük bir sıkıntı olduğunu düşündüm. Auram zedelendiği için yorgundum. Buna alışmam zaman alacaktı çünkü bir şifacı olarak bol enerjimin olması ve enerjimi dağıtmak asıl olayımdı, şimdi ise gün içinde bir şeyler yapmam için canlı birinden biraz enerji çalmam gerekiyordu. istemeye istemeye balkona doğru yürüyüp kurban aramaya başladım.
    ···
    1. 1.
      0
      panpa hiç beklemeden tak tak diye yağdır entryleri be
      ···
    2. 2.
      +2
      Panpa valla hızlı yazmayı deniyorum ama yatana kadar yazıyorum ordan telafi ediyorum bence
      ···
  16. 41.
    +16
    Büyü yapılmıştı bana evet ama bunun selimle alakası neydi beni kaderle tanıştıran da oydu ayrıca siyah cübbeli adamların da ne olduğunu anlayamamıştım. Kafam karma karışıktı. Bu arada kader sürekli mesaj atıyordu sevmeyi dene belki seversin beni tarzı mesajlar. Derken selim aradı bugün olanlar için üzgünüm şimdi kaderin niye öyle davranacağını söyleyeceğim dedi bende büyü yaptınız dedim. Sesi titredi, şaşırmıştı. Anladın demek diye cevap verdi. Evet dedim. Derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı bu bir büyüydü evet, seninde bileceğin üzere her büyünün bir bedeli vardır. Bu büyünün bedeli ise büyü bozulduktan sonra büyü yapılan kişinin yapılan kişiyle bir daha asla bir araya gelememesiydi, yani kader boşa umutlanıyor. Dedikleri zerre umurumda değildi asıl konu bana neden büyü yapma gereği duymuşlardı. Bunu sorduğumda daha detaylı konuşamayacağını söyledi ve kapadı. Selime de kadere de çok sinirliydim. Havas kitabım ise hala kayıptı... Bütün bunlardan kurtulmak normale dönmek için dolunayı bekliyordum artık az kalmıştı
    ···
    1. 1.
      0
      Bugun bitirde ne tak yiyosan ye panpa
      ···
  17. 42.
    +16
    Ayin kaldığı yerden devam ederken bende kitabı ateşe atmak için cesaretimi toplamaya çalışıyordum. Kolay değildi ölümle sonuçlanabilecek bir seçim yapmak ve kolay değildi bu dehşet görüntü karşısında sakin kalmak. Sonra küçüklüğümü düşündüm, her zaman süper kahraman olmak istiyordum, zaten o yüzden bu işlere başlamıştım. Belki kahraman olamamıştım ancak kahraman olarak ölebilirdim... Bu düşüncelerde kendime cesaret vermeye çalışıyordum. Kulağımda artık ibranice olduğunu anladığım bir ilahi ve avcıların ayak sesleri... Kader ne yapıyordu acaba veya selim. Avcılara yardım etmek için bana büyü yapmış olmalıydılar. Baştan söyleselerdi mücadele edebilirdik belki.. Edemezdik, hiç bir çıkar yol olmadığı için mecbur kalmış olmalıydılar.. Peki ya ben? Bu kitabı ateşe atmaya, avcılara yem olmaya mecbur muydum? Evet! Mecburum. Beni onlardan ayıran şey bu, bir çok insan zarar göreceğine sadece benim zarar görmem daha onurlu bir tutum olurdu.. Birden kaçıp kitabı atmalıydım, artık yapmak zorunda olduğumu hissettiğim şeyi yapma zamanı gelmişti ve birden ileri atıldım
    ···
  18. 43.
    +8 -7
    Beyler son part yazdıktan sonra akşam devam edelim. Sabah uyandığımda canım çok sıkkındı, selim'e çok ayıp olduğunu düşünüyordum ve artık dayanamayıp hemen kadere mesaj attım, bize kahvaltıya gelmesini söyledim.O da yarım saat içinde gelebilirim * diye geri döndü. Hiç zaman kaybetmeden selimede bize kahvaltıya gelmesini söyledim o da hemen gelebiliceğini söyledi hemde havas kitabı hakkında biraz konuşuruz dedi, tamam diye cevap verdim. Biraz bekledikten sonra ilk gelen Kader oldu. Asansörden çıkmasını beklerken parfüm kokusu burnumdan içime doluyordu yine azmıştım ki kader asansörden çıktı ve selam vermeden dudağıma yapıştı. içeri geçmek için hareket ettiğimde parmaklarımın ucuyla kapıyı kapatmaya çalıştım. içeride kaderin şeftalisine tam üfürücektim ki içeriye selim girdi. Donup kaldım galiba kapıyı tam kapatamamıştım. Selim 1-2 dk donuk kaldıktan sonra grup yapalım dedi bende tamam dedim.Ben bir posta kadere kaydım selimde 2 posta kaydı hızını alamayıp benide domalttı napıyosun lan dedim karşı koymaya çalıştım kaderde tuttu beni selim 25 cm damarlı yarağını zütüme soktu 1 posta gibti beni.
    ···
    1. 1.
      0
      yannan takıntın var panpa sanırım

      Edit: Ayrıca iyi olacak hastanın doktor ayağına gelirmiş yani şanslısın :D
      ···
    2. 2.
      +4
      Okudum dıbına koyim senin yavşak
      ···
    3. 3.
      +1
      lan ciddi ciddi okudum ya :D
      ···
    4. diğerleri 1
  19. 44.
    +15
    O gece uyuyamadım. Sevdiğim kız orada yatarken bir şeyler yapamamamın ezikliğini yaşıyordum. Ertesi gün kitabımı hazırlayıp Selimle buluşmak için hastanenin önüne gittim. Kısa bir süre sonra da kaderin yanı başındaydım . Semra teyzede oradaydı, selim bizi tanıştırdı. Daha sonra semra teyze kaderle bizi baş başa bıraktı. Kader uyuyordu, uyandırmak istemedim. Kitabımı açıp okumaya başladım, değişen hiçbir şey yoktu. Biraz bekledim. Hala değişen bir şey olmayınca korktuğum olayın başıma geliğini anladım, kitap işe yaramıyordu. Yapacak tek bir şeyim vardı: ona şifa yapmak. Elimi omzuna koydum ve başladım, başladığım gibi enerjimin çekilmesi bir oldu. Bu daha önce yaşadıklarımdan daha yoğun bir enerji akışıydı, kendimden geçmiş gibi kalakaldım. Selim ise sadece bana bakıyordu, derken yere düştüğümü hatırlıyorum. Bayılmışım. Etrafta koşuşturmalar hatırlıyorum, başım dönerken bulanık ve kegib bir görüntüyle sedyeye konulduğumu görüyorum ve bir ses duyuyorum Sevgi, bazen yok olmaktır etraf birden kararıyor.
    ···
    1. 1.
      0
      Salliyosun panpa sanırım sende o ergenlerdensin
      ···
      1. 1.
        0
        eski ergenlerdenimdir
        ···
  20. 45.
    +2 -13
    15 20 posta attıktan sonra yorulmusum uyuya kalmışım. Kalktim hemen pantolonu giydim dışarı çıktım. Gece olana kadar dışarda gezdim tozdum.Eve giderken whatsapptan mesaj geldi mesaj atan kaderdi. Klube gittim odaya gittik gotumu açtı çatır çutur gibti beni
    ···
    1. 1.
      +3 -1
      helal beyler adam usta mizahşör
      ···
    2. 2.
      0
      Olmamış Eksimis Yoghurt
      ···