kuzenim çok açık giyiniyor ciddi konuu

nerde olduğumuzun önemi yok da birlikteyiz ve başkaları da var yanımızda. Kendisi 18 yaşında. Eğilip kalkıyor.Ben bile utanıyorum o halinden. Göğüsü ve sütyeni görünüyor. Oruspu geldi yanıma oturdu kolunu yanıma falan atıyor, bacaklarımız bacaklarımıza temas ediyor falan. Yeter artık dedim ve konuşmaya başladım. Oruspu mu olmak istiyorsun falan diye sordum. Yüzünü garip bir hal aldı kendinde misin dedi ne diyorsun sen diye sordu. Sonra kapıyı açıp gitti.
2.gün olduğunda bir arayayım mı falan diye düşündüm,bu sefer teyzem aradı ve bayağı tartıştık telefonda. Annemin ve babamın haberi yok daha.

Neyse devam edeceğim başıma ne gelenleri yazmaya. Dinleyen olursa.

ben naptım falan dedim kendime.Ne bileyim kuzenimle samimi sohbetlerim olduğu için böyle konuşmuştum. Başıma neler geldiğini görünce pişman oldum.

Neyse ben bunu arıyorum sürekli kuzenimi, cevap vermiyor bir türlü. Teyzemden birkaç defa daha arama geldi açmadım. Annem babam ne olduğunu anlamasın diye teli saklıyorum didik didik. Dedim şimdi bu annemi de arar beni barındırmazlar burda biterim dedim ve annemin babamın telefonunu sessize aldım ve yastığın arkasına sakladım. Biraz idare eder beni dedim.

Eninde sonunda öğreneceklerdi. Kafamı duvarlara vuruyorum. Bugünü de atlatmıştık ama yarın teyzem gelirse ortalık karışacaktı.

nerden bu işe bulaştım diye düşündüm. eninde sonunda elbet teyzem eve gelecek dediklerimi anlatacaktı aileme ve ortalık karışacaktı.

derdimi anlatıyorum kimse dinlemiyorum mk

neyse ben birsz kafa dağıtmak amacıyla dışarıya çıkayım dedim arkadaşlarla falan takılırım dedim.Üst mahalleden bir arkadaşımı çağırdım. içki falan ayarladık işte. Birkaç saat oturduk. Neyse otururken ilginç bir yerden açtı bu konuyu. işte kız falan buldum diye. Niye daha önce bana haber vermedin dedim. Daha dün tanıştığını söyledi bana. Neyse bir tanıştırırsın görürüm falan diye söyledim. Tarih falan da verdi ibine.

Çekip eve geldim ama konu hala aklımda. Yatağıma uzanıp kendimi uykuya verdim.

Sabah uyandığımda evde birileri vardı.Aha yandım diye üç buçuk atıyorum. Kapıyı dinledim bir süre.Bu kuzenimdi. Konuşmalarını korkuyla dinliyorum tabi. Normal şeylerden konuşuyorlardı. Derin bir oh çektim. Bari uyuma numarası yapayım dedim. Böylece bana bulaşmaz ve kurtulurum diye düşündüm. Yatağa tekrar uzandım.

Neyse kapıyı biri araladı.Aha kuzenim! Yanıma geldi oturdu. Elini de ayağıma atmış ve bana sesleniyor kalk hadi, uyumadığını biliyorum diye.Ben hala uyumaya devam ediyorum tabi.Bu sefer ayağa kalktı ve üstüme çıktı. Elleriyle boğazımı sıkıyor. Neyse ben de kalktım artık. Nereye kadar kaçacaktım ki?

Bak pelin dedim. Kuzeniz.Kuzenimsin. Aramızda çok iyi günler geçirdik.Ne senin bana bir saygısızlığın oldu ne de benim sana saygısızlığım oldu. Fakat ben o gün kendimi kaybettim. Yapmamam gerekiyordu. Samimiyeti biraz kaçırdım dedim.

Gülümsedi. Gülümsediyse bir umut ışığı vardı sanki.

Biliyorum dedi ve devam etti.Her iki insan arasında böyle sorunlar olur dedi. Sorunları son gibi görmemek ve hayata devam etmek lazımSen de pişmansan ve ben de seni affettiysem sorun yok demektir.Ve sen pişmansın ve ben de seni affettim.

Elimden yutup yatağımdan kaldırdı beni. Kahvaltının hazır olduğunu, birlikte kahvaltı edeceğimizi söyledi.Ben de aramızda yaşananların unutulması için bu kocaman bir fırsat olacak diye düşündüm. Küçük bir kahvaltının büyük bir değeri vardır her zaman.

Annemin de işi varmış tabi. Annemi uğurlayıp banyoya yöneldim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra aynanın altındaki rafta yabancı bir diş fırçası dikkatimi çekti.Bu da nerden çıktı dedim kendi kendime. içeriden kuzenim diş fırçam orda mı diye sesleniyordu pelin. Kafama orda dank etti her şey. Burda mı kalacaksın diye sordum peşinden. Aldığım yanıt evetti. Pelin 1 haftalığına burda kalıyordu. Nedendir diye sormaya ayıp olur diye cesaret edemedim.

Banyodan çıktıktan sonra odama girecektim ki ne olur ne olmaz diye kapıyı tıklattım. Giyiniyormuş meğerse. Kahvaltı sofrasına oturup pelin i bekliyorum.Bir ara gözüm tv ye kaydı.Tv de erotik kanal açıktı.Bu ne lan dedim, kumandayı aramaya çalışıyorum alelacele. Nerde bu kumanda nerde bu kumanda. Hiçbir yerde yok. Neyse pelin odadan çıktığında kumandanın da onda olduğunu öğrendim.

Tv yi çoktan kapatmıştım.Tv yi kim açmıştı ve kim izliyordu diye sordum. Bilmiyorum kumanda senin odandaydı diye yanıtladı.Bu kanalı ben mi açmıştım hatırlamıyorum. Kafam yerinde olmadığı için hatırlamayacağım galiba. Neyse kahvaltı ederken çayımı dolduruyor, hizmet ediyor falan.Ne bileyim kanım bir daha ısındı kuzenime.

Okula gidiyor musun bugün diye sordu bana.Yok bugün gitmeyeceğim. Arkadaşlarla gezip tozmayı planlıyoruz dedim.Sen burda sıkılmayacak mısın, istiyorsan annemi de al çık dışarı dedim.

Bilmiyorum, belki diye kafasını sallayarak cevapladı. Masayı toplamaya kalkıştım, ellerime vurdu,ben toplarım dedi.

Ben içeride hazırlanırken mutfaktan gideceğinden teyzemin haberi var mı diye sesleniyordu.Yok söylemedim, söylesem izin vermezdi zaten. Evde yapılacak çok iş var. Kurtulmalıyım.

Fazla uzatmayıp evden çıktım ve otobüs durağına doğru ilerledim. Ceplerimi falan kontrol ediyorum bir şey unuttum mu diye.Aha sağ cep boş! Telefonumu almayı unutmuşum. Arkamı döndüm ve eve ilerliyorum. Karşımda pijamasıyla bana doğru gelen pelin. Telefonu uzattı.Çocukken de çok unutkandın dedi.

Buraya kadar gelmişsin,eve yalnız gitme. Bırakayım seni diye önerdim. Tamam olur dedi. Mahallelerde ilerliyoruz. Küçük cocuklar ne o mustafa abi yeni manita mı diye gülüşüp kaçışıyorlardı.Pek fazla önemsemedim.

O gün eve epey geç geldim belirlenen saatten.Eve gizlice girip kendimi yatağıma bıraktım. Pencere birden tıkladı. Küfür ederek uyandım.Kim bu saatte ulan diye sövdüm ha sövdüm. Cama ikinci bir defa daha tıklatıldı. Benim nerdeyse kalbime inecek. Bizimkilerden tık yok. Hala uyuyor olacaklar.

Cam öyle bir titriyor ki kırılacak nerdeyse. içimden bildiğim tüm duaları ediyorum, odayı terk edip salona geçtim korkudan titreyen ayaklarımla. Anne baba diye bağırıyorum ama bir duysanız kulağınız çatlayacak. Hemen yatak odasına girdim. Kimse yok. Aklımı kaybetmiş bir şekilde yatağın altına bile bakıyorum. Kendimi kaybetmek üzereyim nerdeyse. Ayaklarım titremekten çatlayacak.Don atletle dışarı attım kendimi.