Fatih döneminde fethedilen Kırım hanlığı ile ilişkiler, Bayezid döneminde boşlanmıştı. Yavuz Sultan Selim, Mısır seferinden sonra Kırım Hanedanını devam ettirerek, hanları imparatorluğa bağlı hükümdarlar seviyesinde tuttu. Kayınbiraderi muhafazid Giray'ı,Kırım hanı olarak seçtirdi.
Kırım Hanlığı, Osmanlı imparatorluğuna her yıl düzenli vergi verecekti.

Sultan Selim bir gün sadrazamı ile konuşurken, konu Kırımlılardan açılınca şöyle dedi:
Biliyor musun,bu Kırımlılardan, Safeviler ve Memlüklerden daha fazla çekiniyorum. Onun için onları hoş tutmaya çalışıyorum. Bizim ordumuzun köprü kurarak bile geçemeyeceği ırmakları yüzerek aşarlar. Bizim beş günde aşacağımız mesafeyi bir günde alırlar. Bunların bize taze kan ve çıkar bağlarıyla bağlanarak imparatorluğa sonsuza kadar hizmet etmelerini istiyorum.

ileriyi gören bu politika Kırım'ın Ruslar tarafından işgaline kadar başarıyla uygulandı. Kırım Türklerinin kalbi daima Osmanlı için çarpmıştır.