1. 1.
    0
    türk bilimadamlarının gizlilikle yürüttüğü gen araştırmalarında denek olarak çalışıyordum. bir gün işler ters gitti ve deney beklenen sonuçtan çok daha farklı bi sonuç verdi. o günden sonra herşey tersine dönmeye başladı
    ···
  2. 2.
    0
    ilk saatlerde birşey farketmemiştim. ancak aynaya baktığımda derimin soyulmaya, gözaltlarımın şişmeye başladığını farkettim. saç diplerim ekmek küfü gibi yeşillenmişti. ayaklarımda mavi renkli 2 damar ortaya çıkmıştı
    ···
  3. 3.
    0
    gen araştırmalarının amacı, üstün bir asker ortaya çıkarmaktı. daha hızlı koşabilen, daha hızlı düşünebilen, yaraları 10 saniye gibi kısa bir sürede iyileşebilen süper askerler. deneyin başarılı olması durumunda sıradan 100 asker bu hale getirilecekti ve terör sorununun kökten çözülmesi sağlanacaktı.
    ···
  4. 4.
    0
    vücudumdaki bu değişikliklerle beraber hafızamın ne kadar güçlü olduğunu hissetmeye başladım. gördüğüm bilboard reklamları, okuduğum gazetedeki küçük puntolu yazılar, yanımdan geçip giden birinin arkadaşına söylediği sözler... herşeyi hatırlıyordum.
    ···
  5. 5.
    0
    beynimin kafatasıma sığmadığını hissetmeye başladım. bunu ord. ahmet bey'e söylediğimde "beyin analizi yapmadan anlayamayız. bakalım" diyerek analiz makinesine doğru ilerlemeye başladık. ayaklarımı neredeyse hissetmiyordum, herşey etrafımda dönüyor gibiydi.
    ···
  6. 6.
    0
    beyin analiz makinesinde sağlıklı bir sonuç alabilmek için bazı aşılar yapılması gerekiyordu. glikoz-magnezyum karışımından oluşan bir ilaç, omuriliğime enjekte edilmişti. beynim 5 dk içinde analiz edilebilecek hale gelecekti.
    ···
  7. 7.
    +1
    beynimin analiz edildiği sırada ord. ahmet bey'in durakladığını gördüm. bu kadar şaşırdığı şey neydi acaba diye düşünürken, "başka birşey düşünme beynini rahatlat. ekran karıncalanıyo lan" diyerek beni uyarmıştı.
    ···
  8. 8.
    0
    beynimi boşaltmaya çalıştım ve ord. ahmet bey'in söylediklerini beynimde oluşturmaya çalıştım.

    ord. ahmet bey: şimdi bir çilek ağacı düşünmeni istiyorum. yapabilir misin?

    ben: evet.

    çilek ağacını düşündüm ve beynimde imajını oluşturdum. o kadar net bir görüntü hayal etmiştim ki bir an için gerçek oldğunu sandım.

    ord. ahmet bey: şimdi de gökyüzünün yeşil, ağaç yapraklarının mavi olduğu bir orman düşün.

    ben: tamam.

    bunu da kusursuzca hayal edebilmiştim. analiz iyi gidiyordu ancak ters giden birşeyler olduğu belliydi.
    ···
  9. 9.
    +1
    ord. ahmet bey telaşlanmıştı. ilk defa bu kadar başarılı bir sonuç aldıklarını sayıklıyordu. telefonuyla birilerini aradı, o kadar heyecanlıydı ki söyleyeceklerini unutmuştu. apar topar bir yere gitmek için yola çıktık. arabada giderken tırnak diplerim dikkatimi çekti. ilk defa görüyordum bunu. tırnak diplerimde pamuksu yapılar oluşmaya başlamıştı.
    ···
  10. 10.
    0
    ord. ahmet bey'le beraber, bir bürokratın ofisine gitmiştik. ord. ahmet bey "daha fazla ödenek" talep ediyordu bürokrattan. beyin analiz makinesinden çıkan sonuçlarımı bürokrata göstererek bu talebinde haklı olduğunu inandırmaya çalışıyordu.

    ord. ahmet bey: efendim bu ödenek bizim geleceğimizi şekillendirmemiz için oldukça önem arz ediyor. sonuçlardan da gördüğünüz üz...

    bürokrat: ahmet ne diyorsun sen ben bu sonuçlardan bi tak anlamadım. çocukken güneş tutulmasını izlediğimiz bir yığın kuşe kağıt getirmişsin benden ödenek talep ediyorsun. boş işler bunlar oğlum. vazgeçin artık bu deneyden.
    ···
  11. 11.
    0
    ord. ahmet bey, bürokratı ikna edememişti. laboratuvar için ayrılmış olan son ödeneğin sadece %30'u henüz kullanılmamıştı. ord. ahmet bey, diğer meslektaşları ve asistanlarıyla bir toplantı yapmaya karar verdi. toplantıda ben de olacaktım.
    ···
  12. 12.
    0
    toplantı salonuna ord. ahmet bey'le beraber erken gelmiştik. ord. ahmet bey tepegözü hazırlamıştı, gerçekçi bir sunum yaparak ikna ettiği meslektaşlarıyla kendi ekibini kuracaktı. tepegözle yansıtacağı çalışmalarını hazırlarken birden bana döndü ve hızla yanıma yaklaşmaya başladı.
    ···
  13. 13.
    0
    ne olduğunu anlayamamıştım. "onları ikna edicez" dedi. aklında neler olduğunu anlayamıyordum. ama o benim aklımda neler olduğunu beyin analiz makinesi sayesinde anlayabiliyordu. dünya çok gibim bir yerdi. toplantı zamanı yaklaştığında meslektaşlar ve asistanların hepsi bir araya gelmişti.
    ···
  14. 14.
    0
    ben öylece masada otururken ord. ahmet bey sunum yapmaya başladı. duvara birer birer yansıyan beyin sinyallerinin analizlerini gösteren hareketler(ki bunlar benim beyin analizimin sonuçlarıydı), vücudumda meydana gelen ufak değişiklikler ve bu projenin neden nihayete erdirilmesiyle alakalı 45 dakikalık bir sunum yapmıştı. asistanlardan birinin dikkatini çeken birşey vardı:

    hocam yaptığınız sunumları dikkatle izledik ancak bu sunmları nasıl yaptığınızı anlayamadım. asetatlar nerede?

    toplantı salonundaki bu 20 adam buna hiç dikkat etmemişti ve halen de dikkat etmiyorlardı. kendi aralarında asistanla dalga geçiyorlardı, "aptal herifin dikkat ettiği şeye bak" diyorlardı.

    o sırada ord. ahmet bey bana bakarak yanına gelmemi söyledi. yanına gittiğimde herkesin şok olacağı bir gerçek ortaya çıkacaktı.
    ···
  15. 15.
    0
    ord. ahmet bey, "oğlum sırtını misafirlerimize karşı döner misin?" dedi.

    ense kökümde bulunan küçük bir vericiyi çıkardığı anda duvardaki sunm yansımaları birden yok olmuştu. sunumun yapılmasını sağlayan bütün bu görüntüler, benim beynime kopyalanmış görüntülerin yansımalarıydı.
    ···
  16. 16.
    0
    ordinaryus ali bey, "bu küçük hilenizi takdir ediyoruz ahmet bey" diyebildi. kimse inanamamıştı. projede ciddi bir ilerleme kaydedilmiş ve şuan daha da ilerleme imkanının olabileceği konuşuluyordu. fotografik hafızanın bu kadar gelişiminin sağlanması, her türlü bilginin ve eğitimin birkaç dakika içinde insan beynine kopyalanabilmesine imkan verebilirdi.
    ···