/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +19 -14
    evet beyler 4 senelik lise hayatımı anlatıyorum. kimin okuyup okumadığı gibimde değil. dalga geçicek binler şimdiden gibtirsin gitsin.

    lise giriş sınavlarına girmişim, güzelde puan yapmışım kendi semtimdeki süper liseye girdim.

    her neyse lisenin ilk günü jilet gibi giyindim okulun yolunu tuttum. artık bende liseliydim.

    okula girdiğimde yabancılık çekmedim. okul benim oturduğum semtte olduğu için çoğu arkadaş ordaydı.

    ilk gün pek kayda değer bişey olmadı. sınıflar belli oldu yavşak müdür konuşma yaptı falan.(neden yavşak dediğimi sonra anlıcaksınız)

    her neyse o gün eve gittim pek bi atraksiyon yok tabi. ertesi gün kendi biraz daha salaş şekilde gittim okula rahat gözükmek için.

    sınıfta 3-4 kişi tanıdıktı. diğerleri yeni yeni tipler, değişik çocuklar yani.

    herkes kaynaşmaya çalışıyo, ben en arka sırada taktım kulaklığı müzik dinliyorum.

    enes diye bi bin var, çift dikiş. değişik bi lavuk. böyle biraz kırık gibi.

    neyse bu bin ne gibim akla hizmetse sınıftaki herkese sarıyo falan. soytarılık yapıyo bildiğin.

    ben yine giblemez şekilde kulaklıkla müzik dinliyorum.

    semtten rıfat diye bi arkadaş vardı. benden 2-3 yaş büyük.

    3. gün bi baktım bu bin bizim sınıfta.(annesinin rahatsızlığı yüzünden 2 sene falan geç başlamış okula)

    bi mutlu oldum lan. kafa dengi biri vardı. gibik gibik müzik dinlemek zorunda kalmıcaktım artık.

    OKUYANLAR REZ ALSIN
    ···
  2. 2.
    +10 -1
    NOT: BEYLER ŞUKU iSTEMiYORUM SADECE KENDiNiZi BELLi EDiN YETER

    neyse bu binle oturduk en arka sıraya sohbet muhabbet.

    bu bin büyük olduğu için sınıftaki gibikler korkuyolardı bundan.

    e bende rıfatla enseye şaplak arkae parmak samimiyetinde olduğum için benden de çekmişlerdi.

    neyse artık yavaş yavaş dersler başlamıştı. ama kim gibler dersleri daha lise 1'e gidiyorum.

    bi de zaten ortaokulda lisede kızlar teklif ediyomuş diye kandırmış büyük arkadaşlarım.

    o zaman kadar da yalaşmalar, elleşmeler olsa da gibiş sokuş olmadığı için pek bi heyecanlıyım.

    bakınıyorum sınıfa, hangi kız bana teklif edicek diye.

    ama bırak teklifi, kafasını çevirip bakan kız yok lan.

    yavaş yavaş zaman geçiyor. biz rıfat biniyle sınıfta popüler olmaya başladık inceden. kızlarla muhabbet falan.

    artık gibleniyoruz yani o gibtiğimin 40 kişilik sınıfında.

    sonra bi kancık mı amcık mı ne taksa gitmiş bizi sınıf öğretmenine şikayet etmiş, çok konuşuyoruz diye.(hocanın adını hatırlamadım selçuk olsun)

    ders bu selçuk muallaksinin, rıfat ve adonisli tahtaya kalkın dedi.(bu arada sınıf öğretmeni fizikçi)

    biz anlamadık mevzuyu kalktık tahtaya.(bu arada fırlama falan diyolar ama derslerim fena değildi. mantıkla çözerdim sayısal sorularını)

    aramızda geçen konuşma;

    selçuk(s): sizin hakkınızda şikayet var
    ben(b): ne şikayeti hocam, yanlış bişey mi yapmışız(gayet rahatım ama)
    rıfat(r): kim şikayet etmiş ?
    s: kim şikayet etti bende kalsın. çok konuşuyormuşsunuz.
    b: yok hocam ne konuşması
    s: e bana gelen öğrenci yalan mı söylüyor ?
    r: kim ya o hocam
    s: boşverin şikayet edeni. neyse bundan sonra yan yana oturmıcaksınız.(bi de böyle bi olay vardı sevgi koyim)
    b: peki hocam
    ···
    1. 1.
      0
      lan dıbına koyayım bu hikayeyi 6.kere okuyorum onune gelen paylaşıyor aq
      ···
  3. 3.
    +3 -1
    Devam ediyimmi arkadaşlar
    ···
  4. 4.
    +2
    tamam rez alın yazıyorum
    ···
  5. 5.
    +4
    okuldan çıktık rıfatla dedik bi sahile inelim sigara içelim sohbet ederiz biraz.

    rıfat hala kim şikayet etti diyor.(takıntılı biraz)

    dedim gibtiret çıkar yakında kokusu. eyvallah dedi kalktık eve gittik. evde yine kardeşimi dövmem dışında bi atraksiyon yok

    ertesi gün yine okul. dıbını gibeyim 1-2 ayda sıkılmaya başladım gibtiğimin yerinden.

    okula gittik bizim sınıf başkanı(sevgi koduğum tam bir huurydu) yeni yerlerimizi söyledi.

    sol duvar kenarı baştan 3. sıra

    yanım boş şimdilik ama o sırada kimin oturduğunu biliyorum.(lisede ki ilk aşkım neslihan)

    neyse bu geldi falan ama yan yana olduğumuz için pek memnun değil gibi.

    ister istemez kötü oldum ama sonra beni beğenmediğinden değil de arkadaşıyla yan yana olmıcakları için üzülüyomuş.(kızlar da hep var sanırım bu trip)

    kitap okumayı çok severdim.(hala severim ama o zamanlar daha bi farklıydı)

    diksiyonum düzgündü, zaten doğma büyüme istanbulluydum.(anne-baba karadenizli)

    neyse okuduğum kitaplar sayesinde hem düzgün konuşuyordum, hemde sınıfta ki diğer çocuklara karşı daha olgun gözüküyordum

    neslihanla git gide muhabbet ilerliyor. ama hala bende bi kıpırtı yok. rıfattan ayrıldığım için sıkıntıdan muhabbet ediyorum.

    sonra bizim sınıf hocası değişti. muallak selçuk yerine muallak dursun geldi.

    bu bin biraz daha iyiydi. ben eski yerimize geçtik rıfatla. ama bi sorun vardı

    neslihan sanki eski sıra arkadaşı yanına geldiği için pek mutlu değil gibiydi. hatta üzülmüştü lan sanırım ilk fırsatta yanından kalktım diye.

    ben pek giblemedim ama derste olduğumuz bi gün rıfat neslihanın dönüp dönüp bana baktığını söyledi.

    şaşırdım. yok sana öyle gelmiştir dedim ama derste ara ara neslihanın oturduğu tarafa bakıyodum.

    kız harbi dönüp dönüp bakıyodu. göz göze geldiğimizde ise önüne dönüyodu

    nedendir bilinmez(sanırım kız ilgi gösterdiği için) bende ona ilgi duymaya başladım

    artık derslerde bana baktığında, göz göze geldiğimizde gülümsemeye başlamıştık.

    rıfat binide verdi gazı verdi gazı. oğlum hatun seni istiyo falan. bi anda aşık oldum.(aslında aşık olduğumu sandım)

    artık sürekli neslihana bakıyorum, dersi giblediğim yok. hatta bazı dersler rıfat öne geçiyor neslihan yanıma geliyor falan konuşuyoruz salak salak

    rıfatla okuldan çıktık sahile indik laflamaya. neslihan mevzusu açıldı. oğlum bak kız seviyo seni git açıl falan diyo.

    bende gaza geldim tamam lan dedim yarın açılıcam kıza.

    gece uyuyamadım mal gibi. plan yapıyorum kendimce. sanki konuşurken aklıma gelicekmiş gibi.

    ertesi gün o gib kadar yaşımla hayatımı gibtiğini düşündüğüm olay oldu.

    beden dersindeyiz spor salonunda.(spor salonu dediğime bakmayın bi ev salonu kadar)

    bunla böyle şakalaşıyoruz falan.

    yunus diye bi lavuk var. bu gitar falan çalan tiplerden.

    neslihan arkadaşlarının yanına gitti bizde rıfatla konuşuyoruz.

    rıfat açılsana kıza artık hadi falan diyo.

    o sırada yunus geldi.

    konuşma dün gibi aklımda;

    yunus: sen yengenle napıyosun bakıyım öyle(gülerek söyledi)
    ben: anlamadım ???(bu sırada bende rıfatta kitlendik elemana)
    yunus: tamam tamam yok bişey(huur çocuğu yine gülüyo)

    lavuk gibtir oldu gitti. ben rıfata bakıyorum, rıfat bana.

    dedim akşam sahile inelim olayın tahlilini yapalım. tamam dedi.

    sahildeyiz. konuşma;

    ben: lan o lavuk niye öyle dedi
    rıfat: anlamadım ki
    b: gibicem ya. tam olucak dedim bu ne böyle ya
    r: dur yarın ben yeşimden öğrenirim kasma
    b: tamam sevgi koyım

    gece yine gözüme uyku girmez.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Zaten copy paste yapiyon bekletme milleti seri seri at partlari
      ···
  6. 6.
    +4
    okuldayız. rıfatın kafasını gibiyorm sorsana yeşime falan diye. tamam söz tenefüste sorucam dedi.

    sırada oturuyorum bu bin gitti 2-3 dakika konuştular yanıma geldi.

    ama ben gelişinden anladım bu işte bi aktarlık olduğunu.

    kanka gibtiret sen o kızı dedi.

    vay ananı bacını gibiyim dedim, dünya başıma yıkıldı.(çocukluk aklı işte)

    gelsin orhan gencebay, gitsin müslüm gürses çalsın türküler

    nasıl dertliyim sevgi koyım. geceleri uyuyamıyorum. okula gidesim yok. rıfat zorla arkaürüyo falan.

    bu binlerde yan yana oturmaya başladılar zaten. sürekli bi kıpraşma, gülüşme halindeler. içim yanıyo içim.

    diyorum kendi kendime lan huur neslihan, madem onla çıkıcaktın, niye bana dönüp dönüp gülümsedin be sevgi koduğum.

    okuldan iyice kopmaya başlamıştım ki hayatımı giben haberi veren rıfat, yeniden hayatımı kendine getiricek haberide vermişti.

    ayrılmışlardı o tipini gibtiğimin çocuğuyla.

    @33 sevgili değillermiş panpa. kız ikimize birden yeil ışık yakmış, binin oğlu benden hızlı davranıp kapmış kızı.

    şimdi hemen planımı yapmam gerekiyodu. gururlu erkeğimi oynıcaktım, yoksa hiç bişey olmamış gibi mi davranıcakım.

    karar vermek pek uzun sürmedi. hayatımın aşkı olan neslihan(hayatımı gibeyim ne malmışım) için hiç olmamış gibi davranıcaktım.

    kısacası godoşluk yapıcaktım.

    yine neslihanla bakışıp gülüşmeye başladık.

    ama bu sefer daha temkinliyim. rıfat binide ağzıma sıçıyo zaten.

    oğlum bak git açıl kıza, yine senden önce davranıcak birisi falan.

    dedim tamam sevgi koyım. söz açılıcam yarın.

    tamam dedi açılırsan benden sana bi patatesli dedi. ama açılamazsan iki patateslini alırım.(patatesli işin makarasıydı. maddi durumumuz ortanın biraz üstündeydi aile olarak)

    büyük gün geldi.

    gidip karıya açılıcam artık. çağırdım yanıma, seke seke geldi ceylanım.

    dedim bak kızım, ben senden hoşlanıyorum sanırım.

    bende senden hoşlanıyorum adonisli dedi. küçük bi buse kondurdu yanağıma. sonra gitti yine kendi sırasına.

    not: benden mutlusu yok dıbına koyim

    biz bunla manita olduk ama nasıl manitayız ben anlamadım sevgi koyim.

    lan manita olmadan önce daha çok konuşuyoduk. bu zaten eskisi kadar da derste bana bakmamaya başladı.

    acaba dedim lisede işler böyle mi yürüyo ?

    bi bilende yok ki soralım. rıfat bini desen anca ferre cdlere para yedirsin.

    bende de eski aşk kalmadı.(bu dediklerim 3-5 gün içinde oluyor)

    bi gün beden dersindeyiz. bu huur erkeklerin içinde tek kız basket oynuyor.

    delirdim bildiğin. sinirimden rıfatı gibicem o derece.

    kızada bişey diyemiyorum. bildiğin içime oturdu lan.

    rıfata dedim ben bu kıza yol veririm. sevmiyorum zaten artık.

    sen bilirsin panpa dedi

    çektim neslihanı kenara. dedim bişey konuşmamız lazım.

    tabi dedi geldi kevaşe.

    dedim böyle olmuyo neslihan, ben bu durumdan memnun değilim dedim.

    huur ayarı patlattı. bende aynı şeyi konuşucaktım adonisli seninle ben ayrılmak istiyorum dedi.

    ananı gibiyim neslihan. içimden diyorum tabi. bozuntuya vermedim iyi ya isabet olmuş falan dedim geçistirdim.

    kısacası lisede ki ilk aşkımı noktaladım.

    ama hala hatırladığımda güldüğüm bi olay var neslihanla alakalı.

    biz bunla ayrıldık bu ön sıraya gitti yerine oturdu.

    otururken(pantolon giymiş o gün) çatalı gözüküyomuş. bildiğin deliğe kadar.

    sınıftaki çocuklardan biri geldi, adonisli kanka senin neslihanın çatalı gözüküyo bi uyar istersen dedi.

    harbi mi lan dedim. gittim yanına neslihanın.

    baktı bana, ne var dedi.

    dedim arkaüne sahip çık, ortam malı olmasın dedim. anlamadı mal.

    of salak mısın ya dedi.

    bişey demedim.

    sonra arkadaşı uyarınca düzeltti. anladı neden öyle dediğimi, mal gibi baktı sonra döndü bi hışımla.

    oh sevgi koyim arkaüne girsin neslihan o ayar

    yine rıfatla baş başa kaldık. aynı kuğullukta sohbetlere devam ama bu sefer kızlar falan bizi dinlemeye geliyolar tenefüste kantine. iyiyiz yani.

    ben böyle toplarım bütün karıları diyorum içimden. arkaüm yavaş yavaş kalkmaya başlıyo. özgüven geliyo yani beyler.

    bu sırada neslihan benden sonra kaç kişiyle çıktı ben sayamadım. gerçi kimse sayamadı öyle hızlıydı huur.

    artık kararımı vermiştim. o saatten sonra gibici olucaktım kafaya koymuştum. aşk hayatı bana göre değildi.

    hemen bi yoklama yaptım. gibicek kız arayışlarındayım.

    bu sırada pedere telefon aldırma çabaları içindeyim. rıfat muallaksinde bile var bende yok.

    zor bela aldırdım samsung e250. belediye dağıtmış gibi oldu bi zaman sonra. hatırlayan vardır belki.

    ama gibimde değildi. iş görsün yeterdi.

    ben aranıyorum hepten. gibicem birini kafaya koydum. en kötü ihtimal rıfatı gibicem ama okullar kapanmadan illa ki gibicem birini.

    kantinde yine muhabbet ediyoruz kızlı erkekli. lavuğun biri geldi üst sınıflardan. noluyo lan falan filan şekli.

    okul benim semtimde, rıfat taşaklı, bende onun kadar olmasamda kendi çapımda taşaklı. e ilk okulda dayak yiye yiye nasıl atıcaz onuda öğrenmişiz.

    kısacası geri vites yapmamız için hiç bi sebep yok.

    benden önce rıfat atladı. sanane lan dedi.

    çocuk sen beni tanımıyosun dicekti ki cümlesini tamamlıyamadan rıfat ayağa kalkıp çoktan kafayı geçirdi.

    o sırada bu dalyarak gibi dolanan nöbetçi öğretmenler vardı bizim zamanımızda. sizde var mıydı bilmiyorum.

    tam o sırada o geldi. iyi ki de geldi. yoksa lavuğun sınıf arkadaşları bizi orda gibiceklerdi.

    baya baya gibmeye arka ararken, gibtirmeye yarak bulmuştuk yani.

    arka kadar kantin o kadar kalabalıklaştı ki nefes alsam yeter diyodum.

    bizi müdürün odasına, lavuğu devlet hastanesine.

    film falan çekmişler bişey yokmuş. kırık çatlak falan. ama hastane masrafı bizim arkaümüze girdi o ayrı.

    müdür o gün hiç bişey demedi. diğer öğrenci gelsin o zaman konuşucaz dedi.

    iyi dedik. bize uyar.

    rıfat arkaü sağlama almak için 2-3 arkadaşını çağırmış. iyi de yapmış. huzurlu yürüdüm eve kadar. yoksa şizofrene bağlıcaktım yol boyunca.

    evde yine bi yarak yok. küçük kardeşim üzerinde yeni hareketler deniyorum. hani kavga olursa faln diye.

    ertesi gün okulda dersteyiz. sınıftaki herkes bize sanki çok büyük bi tak yemişiz gibi bakıyo.

    hoca da zaten imalı imalı laflar ediyo dıbını yolunu gibtiğim.

    ben hepten daraldım. dersin tam ortasındayız, sınıfa nöbetçi öğrenci girdi.

    rıfatla bizi çağırdı. müdür bey istiyormuş. öyle bi dedi ki sanki müdür bizi arzuluyo. sevgi çaktığım.

    gittik odasına. bizim eleman orda. burnu şiş gibi biraz, gözlerinin altına kan oturmuş.

    anlatın bakalım dedi muallak müdür.

    rıfat anlattı olayı. bin itiraz etti. yok işte bana sataştılar falan. ben susuyorum.

    müdür bu elemana bi tokat asıldı ki sorma gitsin. hani bu kadir inanırın tokatları falan hikaye kalır yanında.

    biz anlamadık olayı. müdür buna başladı sövmeye. ama bildiğin ana avrat küfrediyor.

    bu çocuklar bu sene geldiler okula. niye sana sarsınlar falan diyor.

    bizim gibik başladı ağlamaya karı gibi. ulan gülücem gülemiyorum müdürün attığı o tokatı gördükten sonra.

    rıfat bini tutamadı kendini güldü. o gülünce bende güldüm. gülmemi sağlayan kaslarımı gibmek istedim o an.

    müdür öyle bi baktı ki. dedim ananı gibeyim rıfat.

    ben hayatımda böyle tokat görmedim. lan ölücem sandım bi an. dengede duramadım sevgi koyım.

    ırzını gibiyim rıfat.

    rıfatda yedi aynısından ama daha kalıplı olduğu için ona pek koymadı sanırım.

    aklıma gelmişken. senin o giydiğin saçma sapan takım elbiseleri gibeyim müdür bey.

    neyse müdür bi daha böyle bi olay duyarsam bu tokat hiç kalır yapıcaklarımın yanında dedi.

    ulan huur çocuğu, açıp gibseydin daha iyiydi. karını gibiyim müdür bey.

    çıktık odadan lavuk geldi. beyler kusura bakmayın falan.

    anlamadım ne ayak olduğunu. sonradan bi arkadaştan öğrendik ki lavuk bizim taşaklı olduğumuzu ve o semtte oturduğumuzu öğrenince arkaü yememiş.

    barış teklifi yani. bizimde işimize geldi. üst sınıflarla da aramız iyiydi artık.

    ve biliriniz, üst sınıflarla muhabbeti olanlar havalıdır.(lisenin havasını gibiyim)

    o günden sonra üst sınıftaki kızlarla da muhabbet kurmaya başlamıştık. lavuklar bu durumdan pek memnun değillerdi ama yapıcak bişeyleride yoktu.

    sonuçta orası bizim çöplüğümüzdü. ve bizim borumuz ötüyordu.

    1-2 ufak kavga olayı daha oldu ama onlarda çocuklar geri yaptı kimin nesi olduğumuzu öğrenince.

    yani rıfatın attığı kafa lisede her zaman rahat olmamıza sebep oldu.

    kısacası yediğimiz tokata değerdi bence

    bu olaylardan ikimizinde ailesinin haberi olmadı. benim ailem pek sıkıntı olmazdı ama rıfatın babası rıfata içest yapabilirdi.

    neyse ki olmadı öyle bişey.

    lise1'in bitmesine az kaldı. ve ben hala karı gibemedim. çıktığım karı kız oldu tabi.

    ama hiç biri hedefime ulaştıramadı beni.

    hedef

    => sex
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Boşluk bırakarak yazma
      ···
  7. 7.
    +4
    lisenin ilk günü gördüğüm bi karı vardı. adı defne. bildiğn mankenlik ajansından fırlamış gibiydi. genelde 31 malzemem oydu.

    okulda görüyodum ama pek giblemiyodu beni. merhaba-merhaba olsa bile bana yeterdi ama yoktu.(1 yaş büyüktü benden)

    biz gene kızlarla muhabbet falan ama artık abazalıktan rıfat gözüm kayıcak diye korkuyorum.

    ulan karı var, muhabbet var, tensel temas var ama gibiş yok. deliricem ulan deliricem.

    ve evet beyler. şuan çoğunuz okul kapanmadan gibiş olduğunu düşünüyosunuz. yanıldınız. kimseyi gibemedim lise1 de.

    yiyişmeler sevişmeler oldu ama yine pipimi sokamadım ama daracık deliklerden birine.

    rıfat bini deseniz zaten elinden memnun. muallak bi de internet bağlattı eve. oh sevgi koyım. cdleride bana gönderdi.

    kısaca vur sağ ele, vur sağ ele

    evet yaz tatiline girdik. sıkıntılı bi durum yoktu notlarla ilgili. peder beyde güzelliğini yapıp playstation almıştı. onunla oynuyodum genelde.

    akşamlarıda rıfat biniyle takılıyoruz. bu bin yine bi fikir attı ortaya. buyurun konuşma;

    r: panpa benim aklıma bişey geldi
    b: ne geldi yine aklını gibtiğim
    r: bizde şimdi siftah yok(pompa manasında)
    b: deşme yaramı sevgi koduğum
    r: lan bi dur küfretme. şimdi biz ilk gibişte tecrübesiz olduğumuzu belli edersek, karının da ağzı gevşekse okulun diline düşeriz
    b: doğru lan. bak bu hiç aklıma gelmemişti
    r: çözüm yolunu buldum panpa, karıya gidelim
    b: olmaz lan öyle
    r: başka ne tak yicez oğlum
    b: para mı var neyle gidicez
    r: işe girelim parayla karıya gideriz. kalanıylada üst baş alırız
    b: iyi sevgi koyım girelim bakalım

    ben mahalledeki oto yıkamada, rıfatta dönercide paket serviste işe girdi.

    aldığımız para bizim yaşımız için süper paraydı. bahşişlerle falan şimdinin 800-900 lirasını cebe indiriyoduk.

    zaten rıfatla aramızda hiç bi zaman paranın hesabı olmamıştı. benim param senin paran yoktu. bizim paramız vardı.

    2 ay çalıştık. elimizde iyi para vardı. hatta aklımıza parayı karıya vermeyip araba almak geldi.

    sonra salakça bi fikir olduğunu kabul edip vazgeçtik.(ne salakmışız. arabayı alınca masraflar bitiyo sanki)

    2 ayın sonunda ikimizde işten çıktık. şimdi karıya nerde ve nasıl gidiceğimiz fikri vardı.

    o zamanlar herkesin ağzında karaköy muhabbeti falan vardı. tamam bizde muhabbetini yapıyoduk ama bilmiyoduk ki ne gibim yer olduğunu.

    rıfatla kafaya koyduk önce keşfe gidicektik. cebimize yol paramızı koyup tuttuk karaköyün yolunu.

    sonuç mu ? sonuç tam bir hüsran. bırak keşfetmeyi yeri bulamadık anasını satıyım.

    arkaümüze baka baka geri döndük. moralimiz bozulmuştu bildiğin.

    o gün ikimizinde hevesi yoktu. karıya gitme konusu ikimiz içinde kapanmıştı. daha doğrusu ben öyle sanıyordum. sadece benim için kapanmış.

    3-4 gün sonra rıfat aradı. mevzuyu çözdüm buluşalım anlatıyım dedi. ben o kadar vazgeçmişim ki anlamadım bile olayı.

    semtte parkta buluştuk. çekirdek kola dinliyorum bizim pekekenti.

    bu muallak hırs yapmış. azimle sıçmış betonu delmiş. ne yapıp etmiş bulmuş eskort bi karının numarasını.

    ben ne anlarım eskorttan o zamanlar. diyorum oğlum bunlar da bildiğimiz huur gibi mi diyorum. evet diyor.

    be sevgi koduğum o zaman bunlara niye eskort demişler diyorum. bilmem ki panpa diyor.

    arasak mı diyorum içimden. ya farklı bişeyse bu eskort rezil olmayayım numara fişlenirse falan diyorum.(kabul beyler çok cahilmişim)

    gözümüzü karartıp aradık o gece. açık açık anlattık durumu. açık açık derken biz daha önce hiç gibişmedik 2 kişiyiz gibişmek istiyoruz ne kadar demedik.

    vaziyeti uygun bi dille anlattı rıfat. karı zaten acemi olduğumuzu anladı sanırım ki direk yaşımızı sordu. rıfat açık açık söyledi.

    karı da hiç olmaz falan demedi tamamdır dedi. adresi mesaj atarım. gelmeden 3-4 gün önce haber verin dedi. tamam dedik kapattık telefonu.

    her neyse biz abazalığın verdiği cesaretle ertesi gün direk attık mesajı. ne zaman müsaitsin gelelim diye.

    karı bize 2 gün sonrası için saat verdi. iyi dedik beklicez başla yapıcak bişey yok.(o 2 gün çok hızlı geçti. sanırım korktuğumuz için ikimizde)

    rıfatla plan yapıyoruz. şöyle giberiz, şu pozisyona sokarız falan diye.(yanlış anlaşılmasın sadece giriş çıkış yok. o zman kadar sakso falan oldu)

    büyük gün geldi. ama nedendir bilinmez verdiğimiz adrese giderken benim ki her yaklaştığımız adımda biraz daha kalkıyor.

    rıfat biraz daha rahat gibi. muallaknin evinde internet olduğu için almış taktileri bin.

    verdiği adresi bulduk, sıra geldi içeri girmeye. kapının önüne geldik ama heyecandan bayılıcam bildiğin. zaten adresi bulana kadar full paketi yarıladım anasını satıyım.

    rıfat giberim ya nolucak dedi çaldı zili.(o değilde cidden abaza cesareti. ya böbrek.avi olsaydı)

    beyler rez alın seri yazıyorum.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Ben rifat kanka seni gibim dicek sandım
      ···
  8. 8.
    +2
    kadın kim o dedi. rıfat atladı. 2 gün önce saat almıştık sizden dedi. karı çat diye açtı kapıyı.

    tahminimce 23-24 yaşlarında olsa gerek. fizik ve tip olarak fena değil. yani şuan öyle bi kadın çıksa karşıma yine giberim.

    buyrun dedi aldı bizi içeri. ev standartın biraz altında. pek fazla eşya yok zaten. öğrenci evi tarzı.

    oturduk bişey içer misiniz falan dedi yok dedik. siz bilirsiniz, diğer arkadaşım birazdan gelir şartları konuşuruz tam olarak dedi.

    yaklaşık 5-10 dakika sonra kapı çaldı. tabi biz o sırada rıfatla birbirimize bakıyoruz sürekli. bildiğiniz utanıyoum ben ama.

    neyse diğer karı da geldi. kadroyu tamamladık. karılar adlarını söyledi falan. bende nedense salak gibi kendi adımı söyledim. ben adonisli falan filan.

    rıfat bini ben emre dedi. ulan içime bi kurt düştü. bu bin niye farklı söyledi falan diye. dedim hay ızdırabını gibiyim rıfat.

    neyse karılar başladı şartlarını anlatmaya. anal yok, oral yok falan. lan ben analı biliyorumda oralı bilmiyorum. salak gibi sordum oral ney oluyo tam olarak diye.

    karılar bildiğin kahkaha attı. dalga geçiyorum sandılar, bende bozuntuya vermedim. rıfat bini yine internetin lutuflarından yararlanmış biliyodu ne olduğunu. sağolsun o da bozmadı beni karıların yanında.

    fiyatta da anlaşınca sıra geldi kimin kimi gibeceğine.

    ben hemen yaptım planı. ben rıfatı gibicektim. onlarda birbirlerini tatmin ediceklerdi. şaka şaka. ben sonradan geleni, rıfatsa bize ilk kapıyı açana kayıcaktı

    biz benim karıyla içerde olan odaya geçtik. onlar orda kaldılar.

    benim heyecandan dizlerim titriyo sevgi koyım. duramıyorum. benim karı farketti bu durum. heh dedim bi gibi eskortlara reklam olmadığımız kalmıştı o da oldu.

    neyse girdik odaya. kız insaflı çıktı. gergin misin sen dedi. evet dedim. ilk mi dedi. evet dedim.

    söz sana özel muamele yapıcam dedi. az kalsın sağol allah razı olsun dicektim karıya. tövbe estafurullah.

    neyse dedim ben bi sigara içsem falan olur dedi. bu sırada kısaca sohbet ettik falan. güzel de kızdı aslında. yani yolda görsem böyle bi iş yapıcağı aklımın ucundan geçmezdi.

    işte boşuna dememişler amı olana güven olmaz diye.

    sohbet edince ben biraz daha rahatladım ve başladık sevişmeye.

    yalaşmalar falan. ağzına alsana dedim. ama oral yok demiştik dedi.(ben oralın ağzına alması olduğunu o zaman anladım)

    neyse madem senin ilk, bu seferlik sana özel olsun dedi. aldı ağzına.

    o zamana kadar 7-8 kızı saksoya yatırmışımdır. hepsini toplasan bu karının verdiği zevki verememişlerdir.

    çok profesyoneldi. hele o gözleriyle masum masum bakması. bildiğin içimdeki bütün pislik boşaldı.

    tekrar kaldırdı ve olaya başlamamız için beni sırt üstü yatırdı. herşeyi o yapıyordu. bildiğin öğretmenimdi benim.

    my first sex teacher.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 9.
    +4
    farklı pozisyonları gösterdi bana. açıkcası ağzına alırken daha fazla zevliydi.

    çünkü sürekli bak şöyle git gel yap. böyle sok. anlatıyodu bildiğin nasıl yapıcağımı.

    ilk başta çok takılsamda sonradan tecrübe kazanmak için burda olduğumu kabul ettirdim kendime.

    artık gitme vaktiydi. gerçekten ilk deneyimimi o karıyla yaşadığım için mutluyum. ciddi anlamda bende duygusal yeri var.

    son bi bakış attı ve cidden kalbimde yer edindi. bende emeği çoktur. elime mahkum olduğumda hep o masum bakışı gelir aklıma.

    evden çıktık yaktık sigaraları. ne ben rıfata bişey sordum ne rıfat bana. utanmıştık bildiğin birbirimizden.

    tabi bu utangaçlık fazla sürmedi. az çok anlattık birbirimize ne yaptığımız. onun karıda aynı şekilde davranmış ona.

    herhalde karılar biz gelmeden anlaşmışlar aralarında. en azından biz öyle olduğunu düşündük.

    elimizde hala güzel para vardı. ve ne yapıcağımızı bilmiyorduk.

    ama birşeyden emindik. bu ilk ve son parayla sex tecrübemizdi. bi daha olmıcaktı. söz verdik birbirimize

    yaz tatilinin bitmesine az bi vakit kalmıştı. para hala duruyordu. dokunmuyorduk o paraya.

    ikimizde bol bol kitap okumaya çalışıyorduk elimizden geldiğince.

    okulun açılması gerekiyordu artık. beleş sexsin de tadına varmamız gerekiyordu.

    beyler bu sefer yatıyorum gözlerim ağırdı artık. yarın gece kaldığımız yerden devam.

    beyler 1-2 saate geliyorum hazırlıklarınızı yapın.

    burdaysanız başlıyorum panpalar

    kimsecikler yok mu ? dinleyen bi kişi varsa devam ediyorum

    evet okullar açıldı. artık ezik lise1 sıfatından da kurtulmuştum.(gerçi hala liseliyiz ama)

    ilk gün pek bi mevzu olmadı. bölüm seçimlerini zaten yazın yapmıştık. sınıflar belli olucak. müdür yardımcısı kim hangi sınıfta onu okuyor falan.

    ananı gibiyim. rıfatla farklı sınıflara düştük. bu kabullenilemez bi olaydı çünkü biz bütündük. bölünemez, ayrılamazdık.

    o gün bişey yapmadık. akşam konuşuruz dedik çıktık eve gittik

    akşam rıfat panpa aradı. inelim sahile dedi. tamam dedim. çıktım evden.

    nasıl yaparız falan diye düşünüyoruz. dedim güzel bi mazeretle müdüre gidersek hallolur. zaten muallakyle var bi hukukumuz.

    düşünüyoruz düşünüyoruz ama bahane bulamıyoruz. gittik iki bira alıp parka çıktık.

    içiyoruz aheste aheste.

    rıfatın kafasında bi anda ampül yandı. dedi buldum dıbını gibeyim buldum.

    o kadar sevindi ki dedim herhalde bişey falan icad etti.

    bende de böyle anlamsız malca bi mutluluk oldu o an.

    dedim çabuk anlat giberim.

    rıfatın annesi vefat etmişti ilkokulda. hatta hatırlayan varsa rıfat geç başladı okula dedim. kanserdi. 2-3 sene dayanabildi, sonra öldü kadıncağız.

    dedi ki müdüre damardan giriceksin. gidip durumu anlatıcaksın. işte destek oluyoruz falan diceksin dedi.

    heh dedim geçen sene tokatı yedik, bakalım bu sene ne yicez.

    ama sorun etmedim. rıfat panpam için değerdi. ne de olsa mazimiz eskiye dayanıyodu.

    tamam dedim. gidip konuşucam muallakyle.

    ama benim haberim yokmuş gibi anlat durumu panpa dedi.

    dedim tamamdır sen stres yapma.

    ertesi gün okula gittik. ilk tenefüs atladım müdürün odasına. hocam müsait misiniz falan filan.

    gel dedi. dedim beni hatırladınız mı ? seni unutmak ne mümkün dedi.(bu bin kesin gay. hala şüpheliyim)

    neyse dedik sonuçta rıfatla aynı durumda olmak söz konusu eyvallah çektim.(sanki farklı olsa bi gibim yapabilicem)

    anlattım durumu. bine de mantıklı geldi. tamamdır dedi. ikinizi aynı sınıfa koyucam. sen mi onun sınıfına gidersin, o m senin sınıfına dedi.

    ben kitlendim. düşünüyorum hangi sınıfta manita potansiyeli daha yüksek diye. dedim ben o sınıfa gideyim.(iyi ki de öyle demişim)

    tamam dedi. tam odadan çıkarken yalnız hocam rıfatın haberi olmasın. sen merak etme gururunu kırmam dedi. peki iyi çalışmalar dedim çıktım odadan.

    rıfat bininin sınıfına gittim haberi vermeye. baktım yok bizim bin. tam sınıftan çıkarken o gözüme çarptı. evet evet defneden bahsediyorum.

    bi baktım sınıfta müzik dinliyor. dedim lan bu karı bizden bi üst sınıf değilmiydi. pek giblemedim arkadaşı falan vardır dedim.(aslında gibledim ama rıfata haberi vericeğim için üstünde duramadım.)

    neyse bizim bini buldum kantinde dedim tamamdır. çok sevindik sevgi koyım. hani böyle bi ana evladıyla kavuşur ya. aynı öyle bi sevinç sardı bizide.

    akşam yine takılıyoruz rıfatla. dedim oğlum defne bugün sizin sınıftaydı. o kimdi lan dedi.

    bu rıfat tam hayvan. ferre yıldızı falan zannedicek diye korktum bi an.

    kızın tipini anlatınca hatırladı.

    sınıfta kalmış bu bizim sınıftan devam ediyo dedi.

    vay dedim karının sevgi koyım. bi taşla iki kuş

    her neyse ben ertesi gün rıfatın sınıfında derslere girmeye başladım.

    sınıfta tanıdık çocuklar vardı ama giblemedim. anca merhaba-merhaba modundaydık. oturup muhabbet etmezdim asla.

    sınıfta da sonradan geldim diye tanımayanlarda bi sempati falan.(kızlarda)

    ama hiç biri gibimde değil. rıfat ve defneden gerisini giblemiyorum.

    şansa bak sevgi koyım. 31lerimi süsleyen kız bi kaç sıra önümde. tükürsem kafasına isabet ettiririm yani.

    kız kendi halinde takılıyo. belli bizi küçük görüyo. arkadaşları hep üst sınıfta bu öksüz bizimle. sınıftan konuştuğu insan sayısı çok az.

    zaten ettiği kelimeleri toplasan "ekgib entry metni" diye uyarı verir. öyle bi buzdolabı yani.

    bizde pek farklı sayılmazdık gerçi. bizde sadece kendi aramızda muhabbet ederdik. kızlardan başkasınından muhabbete dahil olmasına izin vermezdik.

    kızlarda zaten genelde dinlemeyi tercih ederlerdi.

    günden güne sınıfta gözler üstümüze dönmeye başlıyodu. farklı geliyoduk sanırım insanlara.

    düşünsenize koca sınıfta ben sadece rıfatla, rıfat sadece benimle bu kadar taşaklı muhabbet yapıyor.

    kızlar falan inceden yazılmaya başlamıştı bize. gerçi rıfat binine daha bi ilgi duyuyolardı.(ben daha yakışıklıydım halbu ki)

    ama hiç o tribe girmedim. rıfat benim can dostumdu. aramızda kıskançlık olmazdı

    ben kızlarla takılıyorum falan ama aklım defnede hala. lan bütün kızların ilgisini çektik, bi o huur ilgi göstermedi.

    ilgi göstermeyi gibtir et bazen öyle bi tavır takınıyodu ki sınıftakiler olarak varlığımızdan şüphe ediyorduk.

    ne değişik kızdı lan bu defne.

    bi akşam yine rıfatla laflıyoruz. dedi ben sanırım bu haftasonu gibicem bi tane.

    yuh lan nasıl dedim. şaşırdım sevgi koyım.(zerre kıskançlık yok beyler çok samimi söylüyorum.)

    ne biliyim kızın birini eve davet ettim olur dedi dedi.(rıfatın anne zaten vefat ettiği için babası da evi otel olarak kullandığı için sorun yoktu.)

    cidden rıfat adına sevindim. iyi panpa beleş gibişin tadına ilk sen bakıcan dedim.

    panpa sende bi kız ayarla gel sende dedi. biz babamın odasında, sizde benim odamda takılırsınız dedi.

    lan amcık bu şimdi mi söylenir. günlerden çarşamba. 2 günde ben nerden karı bulucam.

    ben bilmem panpa ayarla gel dedi. başımın üstünde yerim var dedi.

    orayı kız doldurmıcak mı dedim gülüştük falan.

    tamam dedim dur bakınıyım olursa olur, olmazsa da kısmet değilmiş deriz dedim.

    olur olur dedi.

    ertesi gün okulda deli gibi aranıyorum.
    Tümünü Göster
    ···
  10. 10.
    +2

    ÖNEMLi: BEYLER DERS ÇALIŞMAK iÇiN YAZMAYI BIRAKIYORUM AKŞAM 19.30 GiBi TEKRAR DEVAM EDECEĞiM.



    hangi kız verir diye muhakeme etmeye çalışıyorum kafamda falan.

    o gün sınıftan bi kızın numarasını aldım. akşam konuştuk falan davet ettim bunu.

    kız direk sen beni ne zannediyosun dedi. dedim heh yarraa yedik. adımız çıkıcak.

    direk kıvırma çabaları. ya yanlış anladın canım. işte rıfatında sevgilisi gelicek öyle dördümüz takılırız diye dedim ama kız yemedi.

    kız yemedi belki ama ben yarraaa yedim.(o gece öyle düşündüm en azından.)

    aradım rıfata anlattım durumu yapıcak bişey yok falan dedi.

    ertesi gün okula gidesim yok. kaçsam mı falan diyorum.

    tam o sırada korkanın çocuğu olmazmış lafı geldi aklıma. gittim okula.

    sınıfta kızlar bakıp bakıp fısır fısır bişeyler konuşuyolar. düştü direk jeton.

    ben karının ağzını dolduramadığım için, karı milletin ağzını doldurmuş. vay dedim ızdırabını gibiyim.

    kinlendim karıya. zaten en sevmediğim huyum budur. çok fena kin tutarım. intikamımı alırım gibe gibe.

    ama şimdi bununla uğraşamıcaktım. bana karı lazımdı karı.

    bu sırada defneninde kulağına gitmiş olucak ki defne ince ince bakıyodu bana çok nadir. ama bakıyodu yani.

    çok az da olsa yol katetmiştim. böyle olucağını bilseydim en baştan reklam ederdim kendimi bu okula dedim içimden.

    fakat olaya anlam veremedim saçma geldi. dedim gibtiret, demek ki lisede işler böyle yürüyo

    her neyse haftann son günü cuma. ben ayarlamışım sağ elimi. rıfatlarda 31in dibine vururum diyorum.

    rıfata dedim bende tık yok. üzüldü morali bozuldu. dedim oğlum ne üzülüyosun yarın beleş am gibiceksin falan.

    olsun panpa keşke sende ayarlasaydın falan dedi. o sırada aklıma geldi, dedim panpa senn karıya söylesene kuzeni, arkadaş,ı anası, kardeşi, falan yok mu getirsin diye.

    iyi fikir lan dedi, akşam konuşurum dedi tamam dedim evlere dağaldık.

    gece rıfat bininden haber bekliyorum. aradı bin. ses tonundan anladım zaten. malesef panpa dedi.

    dedim senin gibin taşşağın sağolsun boşver. karıya benim yerimede 1 posta at bana yeter dedim.

    eyvallah panpa dedi kapattı telefonu.

    bi yandan hala gibiş yapamadığım için moralim bozuldu ama rıfat için ciddi manada sevindim beyler.

    sonuçta küçük yaşta annesini kaybetmişti. babasıda anca küfretsin amcık ağızlı. ilk beleş sex onun hakkıydı.

    o gece geç yattım uyku tutmadı. karıyı rıfat gibicekti ama heyecanı ben yaşıyodum sevgi koyım.

    ertesi gün uyandığımda saat 12'yi geçmişti.

    telefona bi baktım 2 yeni mesaj, 1 yeni çağrı.

    mesajlarda çağrıda rıfattan.

    bi heyecan geldi ki sorma gitsin. zaten yeni uyandığım için sabah reaksiyonu adı altında malzeme keser sapı. hepten taş kesildi.

    mesajların ikiside hala aklımdadır.

    mesaj1;

    sende ki şans ganyanı tutturanda yok. şansını gibeyim sana bişey olmasın. gelebildiğin kadar erken gel bize.

    mesaj2;

    illa gibicek am mı var diyeyim anlaman için ? koş gel koş.

    o mesaja da cevap vermeyince anlamış rıfat uyanmadığımı. aramış ama kafamı gibiyim telefon sessizdeydi uyanmadım.

    apar topar duşa girdim, etek tıraşımı oldum çıktım hemen evden.

    aradım rıfatı geliyorum dedim 5 dakikaya ordayım dedim. tamam panpa bekliyoruz acele etme dedi.

    her neyse geldim eve. çaldım kapıyı rıfat açtı. ama ikimizinde sıfatında gibimsonik bi mutluluk var.

    mutluluğun sebeb belli.

    > beleş sex

    girdik baktım kızlar salonda oturmuş kola falan içiyolar. tanıştık falan. direk rıfata muallaklik olsun diye kolaları kontrol ettiniz dimi dedim.(o zamanlar modaydı tutmuştu bu esprim)

    kızlar güldü falan. neyse rıfat yengeyi alıp babasının odasına geçti.

    bizde benim karıyla kaldık başbaşa. bu arada karı, rıfatınkinin arkadaşı.

    öyle yarak kürek muhabbetler ediyoruz. mal mal şeyler sevgi koyım. girsene direk olaya. aklımı gibiyim.

    inceden bi yakınlaşma oldu ben elimi bunun omzuna attım falan, bu da döndün çat diye bana doğru dudaktan kalbe yol yapmaya başladım.

    aslında dudaktan kalbe değil ama neyse.

    derken ellerim inceden dolanıyor falan. tam elimi oraya arkaürücem pantolonun üstünden. kız elimi tuttu. nolduğunu anlamadım.

    yanlış bişey mi yaptık lan acaba diye küfrediyorum kendime. kız bakireyim dedi. vay dedim getirin kutup ayısını. o beni gibsin

    o an aklıma gelmedi. sonradan düşününce lan dedim ne alaka. parmağımla pantolonu yırtıp, parmağımı sevgi sokucak halim yoktu ya. niye o kadar erken tepki verdi falan diyorum kendi kendime.

    tınkk. jeton düştü. karı regl olmuştu %80. o yüzden izin vermedi.

    şansıma sövmeye devam. o gün boşalamadım bile. ya boşaldım da karı boşaltmadı. ben tuvalette vurdum 31e.

    karı bırak ağzına almayı eşortmanın üstünden bile ellemedi. ama gözle baya taciz etti.

    rıfata hiç dert yanmadım. lan karı getirdin o da bişey yapmadı falan gibisinden. çocuk elinden geleni yapmıştı sonuçta. gerisi benim şansımdı.

    bu arada rıfat bini gibmiş karıyı. yani beleş gibiş sektörümüz için temeli atmıştı.

    çok sevindim onun adına. kıskanmadım ama bi de ben açılışı yapabilseydim iyi olucaktı aslında.

    sabırla saygımaya devam, yılmak yok.

    hafta sonu tek kayda değer olay buydu.

    onun dışında pek bi gibim olmadı. günlerden pazartesi geldi çattı. sendromunu gibtiğim.

    okuldayız insanlar hala benim hakkımda konuşuyolar gibi hissediyorum. belki de yanılıyorum ama bilmiyorum bana öyle geliyor.

    e öyle oldukça içimdeki beslediğim kin ve intikam duygusu büyüyor.

    kısacası o kızın sevgi koymak istiyorum.(cinsel anlamda değil)

    stratejik oynamam lazım. rıfata anlattım durumu. bi hal çaresine bakarız dedi.

    defne artık daha sık bakıyoru gibi. ya da bana öyle geliyor bilmiyorum. kıza duygusal olarak bişey hissetmiyorum. tamamen cinsel.

    akşam rıfatlara gittim. plan yapıcaz. aldık kalemi kağıdı elimize. başladık ihtimalleri düşünmeye. ne yapsak nasıl sonuç alırız diye mantık yürütüyoruz kendimizce.

    bu sefer ampul bende yandı. dedim rıfata okuldakiler bu karıyı benim yanımda görseler, karı hakkında ne düşünürler dedim nuri alço gülümsemesiyle.

    rıfat tamamdır çözüm yolu bu. peki bu karının seninle takılmasını nasıl sağlıcaz dedi. dur dedim acele etme

    aradan 3-5 gün geçti. bu sırada pek mühim olaylar olmadı. rutin şekilde devam ettik yani.

    defne hala aynı. eğer o zamanlar inci falan olsaydı harbi bu kızın taşaklı inci yazarı olduğunu düşünürdüm. yok böyle bi asosyallik.

    rıfat bu sırada yeni amcıklar peşinde. bense sadece intikam ateşiyle yanıp tutuşuyorum. edriyınnn

    bi plan yapmalı, bi plan yapmalı ama nasıl yapmalı ne yapmalı.

    ulan bildiğiniz kitlendim. hiç bişey gelmiyo aklıma. rıfatta yeni bi am bulmuş ona çakıcak. bi dur daha biz siftah yapamadık be.

    olsun olsun, yinede rıfat hakediyo. o 10 gibse ben 1 gibsem yine eyvallah derim.

    he bu arada paralardan bahsetmedim size. paraları bankaya yatırdık. tabi yaşımız 18'i geçmediği için annemden rica ettim. hesap açtı bizim için. parayı oraya yatırdık.

    hangimizin ihtiyacı olursa gidip ordan çekiyoduk. ve aramızda sen çok almışsın ben az aldım benim hakkım muhabbeti yoktu.

    çünkü ikimizde ihtiyacımız kadar alıyoduk. birbirimizi gibmeye çalışmıyoduk.

    derken aklıma bi fikir geldi. kızı seviyormuş ayağına yatıcaktım. zaten okulda artık az-çok tanımaya başlamştılar beni. popüler bi tip olma yolunda ilerliyoduk yani rıfatla.

    evet beyler belki bi kızın duygularıyla oynıcaktım ama içimdeki intikam ateşi başka türlü sönmeyecekti.
    Tümünü Göster
    ···
  11. 11.
    +1
    Geldim beyler
    ···
  12. 12.
    +4
    okuldayız. rıfatın kafasını gibiyorm sorsana yeşime falan diye. tamam söz tenefüste sorucam dedi.

    sırada oturuyorum bu bin gitti 2-3 dakika konuştular yanıma geldi.

    ama ben gelişinden anladım bu işte bi aktarlık olduğunu.

    kanka gibtiret sen o kızı dedi.

    vay ananı bacını gibiyim dedim, dünya başıma yıkıldı.(çocukluk aklı işte)

    gelsin orhan gencebay, gitsin müslüm gürses çalsın türküler

    nasıl dertliyim sevgi koyım. geceleri uyuyamıyorum. okula gidesim yok. rıfat zorla arkaürüyo falan.

    bu binlerde yan yana oturmaya başladılar zaten. sürekli bi kıpraşma, gülüşme halindeler. içim yanıyo içim.

    diyorum kendi kendime lan huur neslihan, madem onla çıkıcaktın, niye bana dönüp dönüp gülümsedin be sevgi koduğum.

    okuldan iyice kopmaya başlamıştım ki hayatımı giben haberi veren rıfat, yeniden hayatımı kendine getiricek haberide vermişti.

    ayrılmışlardı o tipini gibtiğimin çocuğuyla.

    @33 sevgili değillermiş panpa. kız ikimize birden yeil ışık yakmış, binin oğlu benden hızlı davranıp kapmış kızı.

    şimdi hemen planımı yapmam gerekiyodu. gururlu erkeğimi oynıcaktım, yoksa hiç bişey olmamış gibi mi davranıcakım.

    karar vermek pek uzun sürmedi. hayatımın aşkı olan neslihan(hayatımı gibeyim ne malmışım) için hiç olmamış gibi davranıcaktım.

    kısacası godoşluk yapıcaktım.

    yine neslihanla bakışıp gülüşmeye başladık.

    ama bu sefer daha temkinliyim. rıfat binide ağzıma sıçıyo zaten.

    oğlum bak git açıl kıza, yine senden önce davranıcak birisi falan.

    dedim tamam sevgi koyım. söz açılıcam yarın.

    tamam dedi açılırsan benden sana bi patatesli dedi. ama açılamazsan iki patateslini alırım.(patatesli işin makarasıydı. maddi durumumuz ortanın biraz üstündeydi aile olarak)

    büyük gün geldi.

    gidip karıya açılıcam artık. çağırdım yanıma, seke seke geldi ceylanım.

    dedim bak kızım, ben senden hoşlanıyorum sanırım.

    bende senden hoşlanıyorum adonisli dedi. küçük bi buse kondurdu yanağıma. sonra gitti yine kendi sırasına.

    not: benden mutlusu yok dıbına koyim

    biz bunla manita olduk ama nasıl manitayız ben anlamadım sevgi koyim.

    lan manita olmadan önce daha çok konuşuyoduk. bu zaten eskisi kadar da derste bana bakmamaya başladı.

    acaba dedim lisede işler böyle mi yürüyo ?

    bi bilende yok ki soralım. rıfat bini desen anca ferre cdlere para yedirsin.

    bende de eski aşk kalmadı.(bu dediklerim 3-5 gün içinde oluyor)

    bi gün beden dersindeyiz. bu huur erkeklerin içinde tek kız basket oynuyor.

    delirdim bildiğin. sinirimden rıfatı gibicem o derece.

    kızada bişey diyemiyorum. bildiğin içime oturdu lan.

    rıfata dedim ben bu kıza yol veririm. sevmiyorum zaten artık.

    sen bilirsin panpa dedi

    çektim neslihanı kenara. dedim bişey konuşmamız lazım.

    tabi dedi geldi kevaşe.

    dedim böyle olmuyo neslihan, ben bu durumdan memnun değilim dedim.

    huur ayarı patlattı. bende aynı şeyi konuşucaktım adonisli seninle ben ayrılmak istiyorum dedi.

    ananı gibiyim neslihan. içimden diyorum tabi. bozuntuya vermedim iyi ya isabet olmuş falan dedim geçistirdim.

    kısacası lisede ki ilk aşkımı noktaladım.

    ama hala hatırladığımda güldüğüm bi olay var neslihanla alakalı.

    biz bunla ayrıldık bu ön sıraya gitti yerine oturdu.

    otururken(pantolon giymiş o gün) çatalı gözüküyomuş. bildiğin deliğe kadar.

    sınıftaki çocuklardan biri geldi, adonisli kanka senin neslihanın çatalı gözüküyo bi uyar istersen dedi.

    harbi mi lan dedim. gittim yanına neslihanın.

    baktı bana, ne var dedi.

    dedim arkaüne sahip çık, ortam malı olmasın dedim. anlamadı mal.

    of salak mısın ya dedi.

    bişey demedim.

    sonra arkadaşı uyarınca düzeltti. anladı neden öyle dediğimi, mal gibi baktı sonra döndü bi hışımla.

    oh sevgi koyim arkaüne girsin neslihan o ayar

    yine rıfatla baş başa kaldık. aynı kuğullukta sohbetlere devam ama bu sefer kızlar falan bizi dinlemeye geliyolar tenefüste kantine. iyiyiz yani.

    ben böyle toplarım bütün karıları diyorum içimden. arkaüm yavaş yavaş kalkmaya başlıyo. özgüven geliyo yani beyler.

    bu sırada neslihan benden sonra kaç kişiyle çıktı ben sayamadım. gerçi kimse sayamadı öyle hızlıydı huur.

    artık kararımı vermiştim. o saatten sonra gibici olucaktım kafaya koymuştum. aşk hayatı bana göre değildi.

    hemen bi yoklama yaptım. gibicek kız arayışlarındayım.

    bu sırada pedere telefon aldırma çabaları içindeyim. rıfat muallaksinde bile var bende yok.

    zor bela aldırdım samsung e250. belediye dağıtmış gibi oldu bi zaman sonra. hatırlayan vardır belki.

    ama gibimde değildi. iş görsün yeterdi.

    ben aranıyorum hepten. gibicem birini kafaya koydum. en kötü ihtimal rıfatı gibicem ama okullar kapanmadan illa ki gibicem birini.

    kantinde yine muhabbet ediyoruz kızlı erkekli. lavuğun biri geldi üst sınıflardan. noluyo lan falan filan şekli.

    okul benim semtimde, rıfat taşaklı, bende onun kadar olmasamda kendi çapımda taşaklı. e ilk okulda dayak yiye yiye nasıl atıcaz onuda öğrenmişiz.

    kısacası geri vites yapmamız için hiç bi sebep yok.

    benden önce rıfat atladı. sanane lan dedi.

    çocuk sen beni tanımıyosun dicekti ki cümlesini tamamlıyamadan rıfat ayağa kalkıp çoktan kafayı geçirdi.

    o sırada bu dalyarak gibi dolanan nöbetçi öğretmenler vardı bizim zamanımızda. sizde var mıydı bilmiyorum.

    tam o sırada o geldi. iyi ki de geldi. yoksa lavuğun sınıf arkadaşları bizi orda gibiceklerdi.

    baya baya gibmeye arka ararken, gibtirmeye yarak bulmuştuk yani.

    arka kadar kantin o kadar kalabalıklaştı ki nefes alsam yeter diyodum.

    bizi müdürün odasına, lavuğu devlet hastanesine.

    film falan çekmişler bişey yokmuş. kırık çatlak falan. ama hastane masrafı bizim arkaümüze girdi o ayrı.

    müdür o gün hiç bişey demedi. diğer öğrenci gelsin o zaman konuşucaz dedi.

    iyi dedik. bize uyar.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Yanlış kopyala yapıştır yapmışsın
      ···
    2. 2.
      0
      Yanlis kopyala yapistir yapmissin
      ···