Çıkışta murat yanıma geldi. Olayı duymuştu sanırım.

- ricrdo naber ?
+ iyi sen nasılsın?
- iyi be ne olsun. Formuna kaldığın yerden devam ediyorsun
+ öyle oldu biraz
- yapabileceğim birşey var mı?
+ yok eyvallah
- tamam o zaman seninle birşey konuşmak istiyordum aslında ama uygun zaman değil sanırım.
+ neymiş lan merak ettim
- sonra konuşuruz ya
+ iyi tamam görüşürüz o zaman

Tam gidiyordu ki döndü:

- sen hala memeyi seviyorsun demi?
+ bilmiyorum
- yoksa zeynepi mi unutamadın?
+ belki
- neyse ya öyleyse konuşuruz sonra

Muratın bir karın ağrısı vardı ama anlamamıştım.

Akşam eve döndüğümde olaydan yırttığım için mutluydum. Sadece olaydan yırttığım içinde değildi bu mutluluğumun sebebi. Düşününce meme tokatta atsa bağırsa da zütümü kurtarmıştı. Sonra diğer 3lü de olaylara verdikleri tepkiye bakarsam beni çok sevmiş ve benimsemişlerdi. Ee ucundan da olsa eski dostla muhabbet etmiştik. Bunları düşününce durum iyi bile sayılabilirdi.

içimdeki pollyannayı gibeyim eski sevgilim beni sınıf ortasında rezil etmiş, az kalsın okuldan atılıyordum, ve murat konuşmamız lazım demişti. (Amk biri size konuşmamız lazım diyorsa bilin ki yannanlara geldiniz.) Nesi iyiydi lan bu durumun?
Bütün bunları düşünürken aslında aklımda hepsinin önünde olan bir soru vardı.
Memeye olaylarla ilgili mesaj atmalı mıydım?

Konuşmak için bir fırsattı bu belki tamam ama ne diyecektim ki? Ağzına mı sıçmam lazımdı burakla o kadar yakın olduğu için yoksa teşekkür mü etmem lazımdı okuldan atılmama engel olduğu için? Ben böyle düşünürken o benden önce davranmıştı bile.

- bari bir özür dileseydin ya da ne bileyim teşekkür etseydin?
+ neden?
- ne demek neden? Bugün olanları hatırlamıyorsun galiba
+ gayet net hatırlıyorum ve hepsinin sebebi senin saçma sapan davranışlarındı. Özür dileyecek biri varsa o sensin.
- yuh. Sana inanamıyorum. Gittiğimde bıraktığım ricrdoyla döndüğümde bulduğum aynı insan olamaz.
+ evet olamaz. Çünkü insanlar değişirler ve en çok kaybettikçe değişirler. Bu sebeple sen gittiğinde ben çok değiştim.
- seninle iletişim kurmaya çalışan da hata zaten
+ bence de git burakla iletişim kur. Yok yok iletişim yetmez oynaş biraz da. Öpte yaralarını, geçsin.
- gibtir git huur çocuğu

Özlemişim be anama sövmesini

Aslında niye böyle tersine gittiğimi bilmiyordum. Ben yalnızken, o yalnızken ve aramızda engel yokken herşey daha kolay olabilirdi. Ama ben işleri zora sokuyordum. Bunun sebebi ise zeynepten sonra gelen bıkkınlık mı, memenin saçma sapan çocukca kıskandırma uğraşı mı yoksa başka birşey miydi anlayamıyordum. Ama yok lan o sonuncusu olamazdı.

2 gundur internetim yok. Kaldirim çalışmasinda anasini gibmisler galiba. Devam edecegim duzelince

Birkaç gün vukuatsız geçti bu olayların üstüne. Memenin yüzünden düşen bin parçaydı. Benim öyle suçlamış olmam ağırına gitmişti ki belli ki. Sonra bir öğlen tenefüsünde murat yanıma geldi. Bahçeye inelim de biraz konuşalım mı dedi. Bende kabul ettim. Galiba ağzındaki baklayı bu sefer çıkaracaktı.

Bahçeye indik ve konuşmaya başladık. Naber nasılsın faslı geçtikten sonra:

- ricrdo bunu söylemenin kolay bir yolu var mı bilmiyorum. Bu konuyu da çok düşündüm doğrusu bu galiba.
+ ne oldu ? sende bir haller var anlat
- o haller bende bayadır var ama saklıyordum.
+ olm uzatma da anlatsana işte

Net ancak geldi. Tadımlık bir part attım devam ederiz sonra.

- ricrdo ben zeynepten hoşlanıyorum. Hoşlanmak zayıf bir tabir olur hatta, aşığım. Hemde çok uzun süredir. Büyük ihtimalle senden bile önce. Taa taylanla beraberlerken bile. Sonra seninle ilişkisi o kadar hızlı başladı ki ne olduğunu bile anlamadım. Aslında senide o ara sorularla yokladım. Sense hep yok be sevgilisi var falan dedin. Sonra da çat diye sevgili oldunuz. Ben yine susmak içime atmak zorunda kaldım. Çünkü sen benim yakın arkadaşımsın, zeynepte sevdiğim kızdı ve 2nizde mutluydunuz. Benim araya girme gibi durumum yoktu. Ama çok sevdim. Taylanın ona vurmaya kalkmasında, piknikte onu kandırıp dikizlemelerinde falan sinirden kendimi gibecektim. Sana da kızmadım hiçbir zaman. Eşeklik bendeydi senin haberin yoktu ki.

Ben şok olmuştum ağzımdan birkaç kelime dökülmeye çalışıyordu ama toplayamıyordum. Oda bunun üstüne:

- dur ben bitireyim sonra ne istersen söyle. Nasıl ayrıldınız bilmiyorum. Ama zeynep perişan haldeydi. Ve kesinlikle bu saatten sonra aranızda birşey olacak gibi durmuyor. Hem memede geldi. Siz ayrıldıktan sonra bizde aynı sınıfta olmanın da etkisiyle biraz yakınlaşmış olduk. Sanırım o da bu ara bana karşı boş değil. Ama ben yine de seninle konuşmak senin fikirlerini duymak istedim. Geçen ayak üstü sormak istedim olmadı yapamadım. Şimdi sen eğer onay verirsen ona hislerimi söyleyeceğim. istemezsen de söylemem zaten ne kadar zamandır içimde tuttum bu hislerimi üstüne toprak atarım olur biter. Ama inan çok sevmesem gelip bunları seninle konuşmaz vazgeçerdim.

Ben ne diyecektim bilmiyorum. Birden anılar önümde canlandı ve resimler yerine oturdu. Bunca zaman nasıl farkedememiştim? Zeynepi tam anlamıyla unutamamıştım o bir gerçekti ama bunun terkedilen taraf olmamla alakası çok fazlaydı. O yüzden yara etmişti bende. Belki bencilce gelecek size ama o an düşündüm benden tiksinen biriyle zaten beraber olmam mümkün değildi bu saatten sonra (hala daha düşünürüm acaba birlikte olma şansımız olsaydı birazcık bile acaba aynı tepkiyi verebilir miydim?). O zaman bu sefer muratın yaptığını ben yapacaktım. Üstüne kalem çekecek, aradan çekilecektim.

+ ben şaşırdım hemde çok. Ama seninde dediğin gibi bu saatten sonra bizden olmaz. Madem ki bu kadar seviyorsun benim açımdan bir sıkıntı yok.

- eyvallah beni çok rahatlattın
Dedi ve sarıldı amk. Adamın mutluluğu gözünden belli oluyordu.
Ama ben rahat mıydım acaba?

Doğrusunu sorarsanız içim rahat değildi. Ama yapacak birşey de yoktu. Sonuçta madem birbirleriyle anlaşmaya başlamışlardı belki de hoşlanıyorlardı aradan çekilecektim. Bu inanın yazması kadar kolay değildi. Sonuçta eski sevgilinizle yakın arkadaşlarınızdan biri beraber olacaktı. Hepimiz eski sevgililerimizin kiminle olduğuyla ilgilenirdi sonuçta, birbirimizi yemeyelim şimdi. Çünkü başka bir insanla beraber olması bizi unutamama ihtimalinin, bize dönme ihtimalinin ortadan kalkması anldıbına geliyordu. Amk bunları da size niye anlatıyorsam sanki hiç sevgiliniz oldu? Neyse işte kafam karışmıştı o zaman.

insan elindekini kaybedince kötü hissediyordu doğruydu ama hele ki onu başkasının elinde görünce eziyet oluyordu. Bu olayların üstüne memeyle aramı düzeltmeyi düşündüm. Ama onunla da normal konuştuğumuzdan çok kavga ediyorduk. Nasıl olacaktı bilmiyorum.

Birkaç gün sonra murat ve Zeynep gerçekten beraber olmaya başladı. Bense elinden oyuncağı alınmış çocuk gibi onları uzaktan izliyor ve kendimi büyük bir boşlukta hissediyordum. Aslına bakarsanız aralarında ki ilişkinin bu kadar çabuk gerçekleşmesinin 2 nedeni olabilirdi. Ya Zeynep bu kötü dönemini biriyle (hemde yakın arkadaşımla biraz da intikam alarak) atlatmak istiyor ve bu durumda ilgi hoşuna gidiyordu. Sonuçta Zeynep ilgi huursu sayılırdı. 2. Neden ise biz beraberken bu ilişkinin tohumları atılmıştı zaten ki böyle garip bir sebepten Zeynep beni terk etmiş ve muratla beraber olmaya başlamışlardı. Doğrusunu sorarsanız hiç bir zaman bu nedeni öğrenemedim. Ama murat yapmamıştır herhalde öyle birşey diye düşünürüm hala.

Hayattan sıkılmış ve boşlukta ki ricrdo ne yapar okulda? Tabiki sırada yatar uyur. Bu kadar okuyup hala daha bu soruya cevap veremediyseniz ayıptır ha. Bu durumdan da en çok derya şikayetçiydi. Daha doğrusu başlarda şikayetçiydi ama sonradan oda alışmıştı. Bana ayak uyduruyordu beraber yatıyorduk sırada genelde. Birgün yine teneffüse çıkmamış yatıyorken ders zili çaldı. Zilin üstüne derya gelip koluma yattı.

+ derya parfümünü mü değiştirdin sen bakayım?
- hayır . zaten sende değiştirmemişsin. Hala aklımda ki gibi kokuyorsun

Koluma yatan derya değildi. Murat gelmiş koluma yatmış romantik bir ortam oluşturmuştu. Şaka şaka ne muratı amk. Gelen bir zamanlar kolumda değil de koynumda yatandı.

Amk sıraya yatınca memelerin ağırlığından dolayı sıranın esnemesinden anlamalıydım gelenin meme olduğunu.
Biraz yüzüne baktım. Sustum ve bakıştık biraz.

- deryayla bir ders için yer değiştirdik senin için sakıncası yoksa? Zaten sana karışacak problem çıkaracak kimse de yok (yine ince yerden vurdu). O yüzden sıkıntı olmaz diye düşündüm.

Baktım derya arkadan hadi yine iyisin anlamında kaş göz falan yapıyor. Saçma saçma hareketler. Amk kız saçmalarken bile güzel.

+ he iyi ama neden?

- çok mutsuz ve bitkin görünüyorsun belki konuşursak sana iyi gelirim diye düşündüm.

+ sağol ama burakla aranız bozulmasın sonra?

- değiştin demiştim ya sana ama bazı huyların hala aynı..
Cevap vermedim.

- aramızda birşey olmadığını ve neden öyle davrandığımı biliyorsun ricrdo o yüzden açıklama
bile yapmayacağım. Ama gelmemdeki asıl önemli neden ise özledim. Hemde çok özledim ricrdo. Fiziken bu kadar yakınken sana, ruhen bir o kadar uzak olmak çok üzüyor ve yoruyor beni.

Artık zamanı gelmişti galiba.

Bu söylediklerine cevap bekliyordu. Yüzüne baktım. Gözlerine, kahküllerine sonra da ellerimi saçlarına attım okşadım. Sorgulayan gözlerle bana bakıyordu. Belki de burada vereceğim karar bütün hayatımı etkileyecekti.

+ Bende seni özledim ama

- ama ne ricrdo?
+ Ama biraz zaman tanı bana. Daha atlatamadım bazı şeyleri.

Amk konuşmalarda taraflar yanlıştı galiba, bildiğin kız taraf benmişim gibi konuşuyordum. Ama aslında bunun kız erkek olmakla alakası yok. Kim güçlü, karşındakini elde görüyorsa ya da karşısında ki olsa da olur olmasa da diye düşünüyorsa o taraf kendini ağırdan alıyor. Egosunu tatmin ediyordu

Günlerce iyi sövmüşsünüz arkamdan ayıptır ha. Şekli olan varsa yüzüme söylesin biraderrr
Şaka bir yana yazmayı bırakmıştım zaman olmamasından bu tatil boşluğunda bir bakayım dedim hala daha okuyanlar olmuş. Eyvallah.