1. 1.
    0
    oda bizanslıların işi beyler
    ···
  1. 2.
    0
    bizanslılar bugünkü yunanlılar bulmuş
    ···
  2. 3.
    +3
    senin gibi mal insandan geliyo

    mal insan malinsan maninsan maninsa manisa

    anladınmı
    ···
  3. 4.
    +1
    @3 tarihin arka odası terk
    ···
  4. 5.
    0
    gelin cahil binler anlatcam. bu manisa da spil dağı var bilenler bilir. bu spil dağının tepesinde de manyetik alan var uçak falan geçmez burdan o dönem orda yaşıyan bizanslı binlerde manyetik zamazingolu dağ manasında spilios magnesşa demiş o taraflara o da yuvarlana yuvarlana manisa olmuş
    ···
  5. 6.
    0
    dıbına koduumun cahilleri siz adam gibi bişey anlatanda kabahat...
    ···
  6. 7.
    0
    @6 Bır Manısalı Olarak Sukuladım Tam Ben Yazıcaktım Aq. CcC Tarzan Sıker CcC
    ···
  7. 8.
    0
    @8 tarzan ne alaka aq hala anlayabilmiş değilim
    ···
  8. 9.
    0
    @3 verdim şukunu
    ···
  9. 10.
    0
    @3 amip terk
    ···
  10. 11.
    0
    @9 inteneti 31 ve inci için kullanıo beyler
    ···
  11. 12.
    0
    @9 sana manisa tarzanını anlatmak için seviyeyi yükseltiyorum bin kadir kıymet bil

    Manisa Tarzanı (kendi ifadesi ile Ahmet Bedevi resmi kayıtlara göre Ahmeddin Carlak) (d.1899 Samarra / Irak - ö.1963 Manisa) Kerkük kökenli bir Türkmendir. Kurtuluş Savaşı'ında savaştığı için kırmızı şeritli istiklal Madalyası sahibidir. Hayatını Manisa'yı tüm Türkiye'ye örnek olacak şekilde ağaçlandırmaya adamış ve yaşadığı süre boyunca binlerce ağaç dikmiştir. Spil Dağında yaşayan ve Manisa sokaklarında üzerinde sadece şort ile dolaşan Ahmet Bedevi'ye halk 1934 yapımı Tarzan filmi Manisa sinemalarında gösterime girdikten sonra yaşdıbını bu filmle özdeşleştirerek Manisa Tarzanı adını takmıştır. 1963 yılında hayatını kaybedince Manisa halkınca bir efsaneye dönüştürülmüş, heykeli dikilmiştir. Her yıl ölüm yıldönümü olan 31 Mayıs'da Manisa'da Ahmet Bedevi için törenler düzenlenir. Manisa ilinde bir çok heykeli vardır.
    Hayatı [değiştir]

    Türk Ordusu'nda hem I. Dünya Savaşı, ardından hem de Kurtuluş Savaşı' na katılır. Ancak Kurtuluş Savaşı'ndan hemen önce, Kafkas Cephesi'nde Kâzım Karabekir Paşa'nın komutası altında er olarak olarak görev alır.

    Kurtuluş Savaşı' nın ardından Türkiye Büyük Millet Meclisince Kırmızı Şeritli (kurdelalı) istiklal Madalyası ile şereflendirilir. Her resmi kutlamada göğsüne bağladığı bir palmiye yaprağının üzerine bu madalyayı takar ve tören alanına büyük bir gurur içinde katılır.

    Kurtuluş savaşı sonlarında işgalci düşmanın orduları yurdumuzu terk edişleri sırasında Batı Anadolu'daki her yeri ateşe verirler. Alevler öyle kuvvetlidir ki Manisa'nın yemyeşil manzarası katran karasına dönüşür.

    Tutkulu bir doğa sevdalısı olarak bu durumu üzüntüyle gören Bedevi, savaş sonrasında Manisa'nın manzarasını tekrar yeşile dönüştürmek üzere burada kalmaya karar verir. Askerlik bitmiştir, ancak ona göre bu vatan için ağaç dikmek yeni bir kutsal görevdir. Azimle mücadele ederek bir kaç senede mutlu sona ulaşır.

    Yoksul ve yalnız bir yaşam geçirir. 1 Haziran 1933'te 30 lira aylıkla bahçıvan yardımcısı olarak Manisa Belediyesi'nin kadrosuna alınır.

    Kendisi de yoksul olduğu halde Belediye'den aldığı aylığı fakirlere yiyecek ve giyecek almak için harcayacak kadar yardımseverdir.

    Yaz, kış şortla ve lastik pabuçlarla dolaşır, Sadece üzerine eski gazete sererek kullandığı ahşap bir sedirinin bulunduğu Spil Dağı'ndaki küçük kulübesinde yorgansız, yataksız ve yastıksız uyur.

    Tek malvarlığı bunlardır. Yaşamında fazla masrafı olmadığından paraya ihtiçaç duymaz, kazancını fakirler için harcar.

    Bir süre sonra saçını ve sakalını uzatmaya karar verir ve görünümünden ötürü halk ona "hacı" demeye başlar. Başkalarının 25-30 dakikada çıkabildiği Spil Dağın'daki Topkale Tepesine o, lastik pabuçlarıyla birkaç dakikada çıkar, kendi saatine göre saat 12:00 olunca muhtemelen askeriye'den kalma eski bir top arabasından 1 el top atışı yaparak saatin 12:00 olduğunu halka da bildirir. Bu yüzden halktan bazıları ona "topçu hacı" da der.

    Ve 31 Mayıs 1963'te hayata gözlerini yumar.

    Yaşamıyla iyi bir spor adamı ve gençlere iyi bir modeldi. Manisa Dağcılık Kulübü'nün kurulmasında yardımcı olmuştur. Ağrı, Cilo ve Demirkazık Dağlarına Tırmandı. Sinema tutkunu, okumayı seven, yeniliklere açık biriydi.

    Herşeyin doğal olanını kullanmayı tercih ederdi. Üzerine sürdüğü güzel kokuları bile özenle seçtiği bitkilerin yağından, kendi eliyle hazırlardı. Hep soğuk suyla duş alarak vücudunu zinde tutardı. Böylesine takdire şayan biriydi.

    Makam ve mevkii sahibi olmayı ve ihtiyacından çok para elde etmeyi aklından bile geçirmezdi. Hayatını Manisa'ya ve Manisalılara hizmet etmeye adamıştı.

    En ilginç özelliğiyse yetiştirdiği her ağaca ve çiçeğe "çocuklarım" diye hitap edip onlarla dertleşmesiydi.

    Bir gün başrolünde Johnny Weissmuller' in oynadığı 1934 yapımı Tarzan filmi Manisa sinemalarında gösterime girdiğinde halk, Ahmet Bedevi'nin yaşdıbını bu filmle özdeşleştirerek bu kahramanı Manisa Tarzanı olarak anmaya başlar.
    Tümünü Göster
    ···
  12. 13.
    0
    @1 MANiSAYI gibEYiM... KURTULMAK iSTiYORDUM KURTUULDUMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMMM

    MANiSANIN EVLi KARILARI ÜNLÜDÜR BU ARADA :d

    BEN CBÜ ÖĞRENCiSiYDiM... KURTULDUM AMK ÇAKTIMIN ŞEHRiNDEN...

    MANiSA BiR LiMAN BENDE BiR GEMi
    BiRDAHA GELiRSEM gibSiNLER BENi...
    ···
  13. 14.
    0
    @15 bekliyoruz gelirsen gibecez zaten...
    ···
  14. 15.
    0
    @14 aydınlattın bizi şukunu verdim
    ···