1. 176.
    0
    @11 sol elinle yaz panpa o zaman tutar
    ···
  2. 177.
    0
    reserved
    ···
  3. 178.
    0
    @106 nick uyumu güldüm bin
    ···
  4. 179.
    0
    olum boşuna yazmayın kimse okumuyo
    ···
  5. 180.
    0
    reserved
    ···
  6. 181.
    0
    --iks men--

    bi gün bitane kel doğmuş sonra bu kelle herkez dalga geçiyomuş naber lan kel falan diye, buda biyerden sonra içerlemiş tabi haliyle... eve kapamış kendini internete falan takılıyomuş hep brezırs bini olmuş adeta sonra çok sıkılmış lan aslında ben çok özelim hee demiş şunları bi hareket neyim ettirirmiyimki demiş sonra ıkınmış falan böyle bi bakmış monitörün yanındaki tuvalet kağıdı havaya kalkmış böyle şok olmuş sonra annesinin yanına gitmiş heyecanla..tam anne demiş, o anda annesinin camdan dışarı bakarken geçen mini cooper lı genç bine vermek onunla sabahlara kadar sewişmek istediğini düşündüğünü görmüş ve şok olmuş annesi dönmüş o anda söyle lan kel noldu demiş, tabi bizim kel dururmu yapıştırmış cevabı- seviyosan git konuş anne demiş. anne şaşkın bakışlarla bakarken bizim kel ağlamaya başlamış dışarı çıkmış çok duygusalmış bizim kel.. uzun zamandır sokakta görmedikleri için kimse ismini hatırlamıyomuş kelin ağladığı içinde kel diyemiyolarmış x demeye başlamışlar lan x neden ağlıyosun ne oldu x nereye gidiyorsun x demiş herkez bu x duydukça dahada duygusallaşmış koşarak kasabayı terk etmiş... 1 sezon sonu istek olursa devam eder yoksa gibimde de deil mk...
    ···
  7. 182.
    0
    kibritçi kız
    bi yılbaşı günü kibritçi kız malı sarmış çekiyomuş hemde satış yapmaya çalıyomuş torbacıymış bu bu ilk dalı sarmış bi çekmiş kendini başka alemlerde bulmuş çekiyomuş uçuyomuş çekiyomuş uçuyomuş sonra dumanı gören kızıldereliler gelmiş.dur kızıldereliler değil narkotik gelmiş bunu almış zütürmüş. sorguda satıcı deilim içiciyim demiş polis bunu az sıkıştırmış gene olmamış bunu amateme sevk etmişler.bu kaltak ordanda kaçmış ertesi gün tarlabaşında mal satmaya çalışırken bölge çatışmasında kolombiyalı satıcılar tarafından 32 yerinden bıçaklanıp öldürülmüş.
    ···
  8. 183.
    0
    ferreli köyün tokmakçısı...
    bir ağustos gecesi, köyün tüm ferreleri yine elden ele dolaşmaktaydı. osbirini çeken lap-top'u bir yanındaki arkadaşına veriyordu... bir kişi hariç.o ferreli köyün tokmakçısı. köyün erkekleri kendileri osbir çekerken. karılarını kızlarını evde uyuyor sanarlardı.ama gözden kaçırdıkları bir detay vardı.o da tokmakçı remzi. remzi 32 yaşında hiç evlenmemiş, geniş omuzlu, sert adaleli yakışıklı, çakır bir anadolu delikanlısıydı. hemen hemen hepsinin eşi otuzbir bağımlısı olan köy kadınlarının hepsi remzinin eline bakıyordu.ama remzi eliyle sakin işareti yapıp tamam tamam sağlamım, hala osbire başlamadım diyordu. köy kadınları bildiğiniz üzre gündüzleri ekmek yapmak, inek sağmak, peynir çırpmak gibi değişik işlerle meşgullerdir.bu köyün kadınların hepsi emeklerinin %30'nu remziye vermek zorundalardı. remzide bu sayede çalışma probleminden kurtulmuş oluyordu. remzinin bu köyde yaşayan diğer erkeklere göre büyük bir farkı vardı.bu fark hayatında hiç otuz bir çekmemesiydi. çünkü bu köyün suyundaki bir kimyasal madde osbire başlayanları buna bağımlı ediyor bağımlılıkla kalmayıp adeta kendine köle ediyordu.
    remzi de milletin karısını giberken,merak etme kocanı bu illetten kurtaracağımdiye teselli ediyordu. remzi gel zaman git zaman köyün nüfusunu tek başına ayakta tutmaya çalışan kahraman. köyün erkeklerinin yanına gitmiyor, osbir partilerinde alkol alıyor, şakalaşıyordu.neden osbir çekmiyorsun diye soranlara ise kullanmıyorum diyordu. geceleri ise adeta bir tavşan edasıyla avına sinsice zıplayıp, üçüzü ana rahmine yerleştiriyordu.
    remzi artık işinde o kadar usta olmuştu ki onu kimse durduramıyordu. artık bazı günler bu işi hiç para almadan sadece zevk amaçlı bile yapıyordu.
    ama bir gün remzinin başına öyle bir talihsizlik gelmişti ki duyunca kulaklarına inanamadı. evet evet, köydeki ferrelere sansür gelmişti o gece hepsi toplatılmıştı.ama insanlar 1 hafta daha ferresiz osbir çekebildiler.bir hafta sonra ise tam bir felaket yaşandı. remzi o gece hangi kapıyı çalsa ya dayak yedi ya da kovalandı.ama unutulan bir şey vardı.e be oçları bu adam siz dışarda osbir çekerken evde eşinizi mutlu ediyordu.bu denli romantik bir adama, böyle muamele kabul edilir gibi değildi.ama remzi o gece güneş ağarmadan o köyü gibe gibe terk edecekti. yoksa onu sabah küçük sürprizler bekliyor olabilirdi...
    Tümünü Göster
    ···
  9. 184.
    +1
    @17 şukelayı hak ediyor
    ···
  10. 185.
    -1
    Denizlerin ötesinde dağların berisinde
    Yılan geçmez sıklıktaki ormanların içinde
    Kimsenin uğramadığı ismini duymadığı
    Hiç kimsenin varlığından haberdar olmadığı
    Dostu düşmanı olmayan bir küçük ülke vardı
    Halkı kendi hallerinde, fikfikine bakardı
    Kıraliçe ile kıral bundan memnun idiler
    Devlet işinden ziyade fikişmekte idiler
    Bir gün kızları doğunca bütün ülke sevindi
    Halk şenliklere koşturdu kırk bir gece eğlendi
    Yıllar geçti kız büyüdü memeler olgunlaştı
    Beli ince kaldı amma kâsesi dolgunlaştı
    Kıral ile kıraliçe sevindiler duruma
    Kraliçe dedi "Haydi, bir adam bul hiç durma
    insan yaşı geldiğinde fikfike meyletmeli
    Kıraliçeler fikfikle prens peydah etmeli
    Fiksiz kalan hatun kişi kendini bedbaht eder
    Veliahtsız kraliçe ülkeyi berbat eder"
    Lakin kız pek müşkülpesent, pek pimpirikli idi
    Ne bir kişiye domaldı ne de bir barrak yedi
    istedi ki beyaz atlı bir prens onu fiksin
    Fekat o metruk mevzide prens mrens ne gezsin
    Kıral ile kıraliçe mürüvvet göremeden
    Yaşlanıp göç eylediler şu fani yer yüzünden
    Ne vakit ki kızın yaşı otuza kırka geldi
    O vakit sanki birazcık aklı başına geldi
    Kendisi mefta olunca millet başsız kalacak
    Anladı ki halk onunla ölüp mefta olacak
    Hemmen ferman düzenledi ahaliye duyurdu
    Şehrin büyük meydanında toplanmayı buyurdu
    Cemil cümle bütün millet meydanda biriktiler
    Erkekler fiki kaldırıp havaya dikelttiler
    Çıktı kız kürsü üstüne kıraliçe olarak
    Dedi "Ey halkım! Çok lazım artık bana bir barrak
    Birazdan serbest kalacak elimdeki güvercin
    Fiklerini yoklayacak yaşlının ve de gencin
    Her kimin ki barrağına tüneyecekse o kuş
    Ona nasip olacaktır kıraliçeyle sokuş.."
    Halk sevinçle "Yaşşa!" diye naralar atıyorken
    Kraliçe domalmıştı bütün halk bakıyorken
    Kuşu koydu tam kötünün yuvarlak tepesine
    "Ya nasip ya kısmet" deyip saldı halkın üstüne
    Kuş bir dolandı meydanın üzerinde uçarak
    Sonra hemmen pikelendi bir noktaya bakarak
    Kondu hemen bir barrağın üstüne o noktada
    Herkes dönüp baktı fikin sahibine bir anda
    Kimse tanımadı şanslı bu barrak sahibini
    Bir yabancıydı bu kişi, kıyafetinden belli
    Senelerdir hiş yabancı görmemiş olan millet
    Dediler ki "Evet, işte, bu bize bir işaret!"
    Tutup hemen çıkardılar kürsünün üzerine
    Domalmış kıraliçeye fikini yoksun deye
    Kıraliçe hiç bozmadan mevcut pozis yonunu
    Sordu "Kimsin, neden burdan geçirdin ki yolunu
    Önce ismini bağışla sonra sok barrağını
    Sen peydahla ülkemizin şimdi veliahtını"
    Yabancı konuştu dedi "Adım Aşık Memo'dur
    Yolum fikfikten geçmeyen otuzbirci yoludur
    Benim tek münasebetim otuzbirdir damcıkla
    Size pek çok fik dilerim kalınız sağlıcıkla... "
    Kıraliçe hiddetlendi, dedi "Bu ne cürrettir!..
    Kıraliçenin ddıbını fikmemek ne demektir!..
    Derhal bu fikli kişiyi tutup zindana atın!..
    Ekmeğine katık diye damım suyundan katın!..
    Ne vakit ki yola gelir beni damımdan fiker,
    Ancak o gün serbest kalır kendi yoluna gider!.."
    Memo'yu tutup attılar zindanın kulesine
    Prangaları vurdular toşhağına fikine
    Kıraliçe her gün gelip damcığını domaldı
    Memo her bir defasında fiki eline aldı
    Sıvazladı barrağını çekti hemen otuzbir
    Atmık damlaları düştü şehre kuleden bir bir
    Halk elem içinde idi veliahtsız kalmaktan
    Kuşun seçtiği kişiyi zindanlara atmaktan
    Keyifsizlik sebebiyle fikfikten kesildiler
    Kızlar fikten erkeklerse damcıktan tiksindiler
    Aşık Memo her gün şehre attırdıkça havadan
    Otuzbirin erdemine inandılar yavaştan
    Erkekler sabah ve akşam otuzbir çeker oldu
    Kızların damcıklarına bin tür zerzevat doldu
    En sonunda ayaklanıp zindanları bastılar
    Kıraliçenin donunu gül dalına astılar
    Dediler ki "Zamanında kendini fiktirmedin
    Zamanı geçtikten sonra zulme hayır demedin
    Sen de artık bizim gibi otuzbir çekeceksin
    Veliahtın hayaline elveda edeceksin
    Artık kırallık son buldu veliahta gerek yok
    Ülke artık halkın oldu otuzbirci senden çok"
    Halk Memo'yu salıverdi Memo gitti yoluna
    Otuzbirciler ülkesi saldı fiki boyuna
    Hükümdarlarını atmık attırarak seçtiler
    Yüzyıllarca fiki tutup hep otuzbir çektiler...

    ccc aşık memo reyiz ccc
    Tümünü Göster
    ···
  11. 186.
    +2 -1
    uzun saçlı karı

    bir gün karının biri saçını uzatmış

    çok büyük bir hayali varmış

    saçını kıçına silip tuvalet kağıdı parası vermemek

    sonra uzatmış zütüne silmiş ve herkes gibişmiş
    ···
  12. 187.
    0
    hea
    ···
  13. 188.
    0
    reserved
    ···
  14. 189.
    0
    gececi panpalardan bu başlığa yaran masallar bekleniyorr
    ···
  15. 190.
    0
    reseved
    ···
  16. 191.
    0
    reserved
    ···
  17. 192.
    0
    ···
  18. 193.
    0
    pambık pirenzes ve ekşici bin.

    Alışılagelmiş pamuk prenses masallarının dışında bir masal bu beyler. Pambık prenses, şiddetli geçimsizlikten, pirenz ile ayrılmış. Allah'tan çocuk yapmamışlar ki kafası rahat. Pirenzin bağladığı aylık ile kendine galata kuledibinden ev tutar pirenzesimiz. evi yerleştirir falan. Yorgunluğunu atmak için kendini istiklale atar.
    Tabii oraların yabancısıdır ama amk istiklali öle bi yerki, her taraf bar. kızımız asmalı'da bulunan otto soyfalı die bir mekana girer. Kendine bir vejeteryan pizza ve bir tane de 70'lik bira söyler. (pirenz reyizin elmasını yedikten sonra vejeteryan olmuştur kızımız.) Gecenin ilerleyen saatlerinde müziğin ritmi ve alkolun kana karışması ile hafiften hoşaf olan pambık pirenzes yedi cüceler ile geçirdiği günleri hatırlarken kapıdan, kadife ceketli, ince boğazlı kazaklı, solmuş kot pantolonlu, siyah çerçeveli beyaz camlı gözlüğü ve ağzında piposu ile bir erkek belirir. Pirenz reyiz'den sonra ilk defa bu mal heyecanlanmıştır pirenzesi. Hemen kesişirler ve entel dallama pirenzesin yanına gelir. 'naber eki eki'şeklinde gayet dallamaca bir şekilde tanışma evresi başlar. Pirenzes kızımız aslında bu kadar salak değildir ama sarhoşluğun etkisi ile dallamanın muhabbetine dalar. Entel lavuk adını vedat yapanoğlu die iletir kızımıza. iki de bir ekşi sözlük diye bir siteden bahsedip durmaktadır. Sözlükte şu konudan bahsettik, şu şöyle dedi eki eki. bugün şuna çok güldük ahı ahı şeklinde kafa gibmesine rağmen. Pirenzes pirenzten sonra başka barrak tatmadığı için bu lavuk ile takılmaya karar verir. biralar biter, hesaplar ödenir. Evi yakın olan pirenzes dallamayı evine davet eder. Ekşici arkdaşımız, ciks yapma ihtimalinin doğması ile topukları zütüne vura vura pirenzesin evine gider. içeri girdikrten 5 dk sonra olaylar gelişir. Ancak bizim mal ciksi en son neyşınıl ceografik kanalında izlediği için doggystyle pozisyonuna girmeye kalkar. Kafasının verdiği güzellik ile yanlış deliğe girizgah yapar ve pirenzesimizin sadece sıçmak için kullandığı büzüğüne girer. Can acısının verdiği sinir ile ekşici bini üstünden atan pirenzes, ekşicinin taşşaklarına tekmeyi geçirir. acının getirdiği şok ile kendinden geçen ekşici, sabah uyandığında kısır kalacaktır. Tabi bu adamımızı asla üzmez, ekşi sözlük ona ciksten daha büyük tatmin sağlamaktadır...

    Sonra nemi oldu?
    Pirenzes istiklalde hergece biri ile takılır oldu ama bir şartla, ekşici olmamalı.
    Ekşici bin; şimdi sansürdü, reklamdı falan takılıyo. ciksten bi haber sözlüğünde mutlu.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 194.
    0
    olm şu güzelim masalı okuyun huzulu uyuyun.
    ···
  20. 195.
    0
    @161 hikaye ilerledikçe daktilo sesleri yankı yapmaya başladı korktum bıraktım panpa
    ···