max payne 2

10 sene önce oynardım amk efsane oyundur

dıbına koyum yok böyle bi oyun çok efsane bi oyun. o müziği beni benden alıyo

değüşük easter eggleri olan oyun

laptopumun kaldırdığı tek oyun.

oyunu en son 7 yıl dan fazla 0olmu0ştur oynayalı , tekrar indirdim bide tr yama kurdum çok kaliteliymiş oyun amk , winterson mu nedır onu oldurduğu yerde tekrar hastaneye gıdıyorya basa donuyor senaryo ben orda oyunu bıtıcek dedım çok klagib bir oyun olurdu ö
gözümde bitseydi uygunduda bıtırmek orda ama bıtırmedıler amk devam edıyor super superrrr

kesinlikle oyun tarihinin en efsane oyunlarından 2003 model olmasına rağmen hala walkthrough videolarını çekenler var ayrıca konuyu bağlamak için çizgi romanların kullanılmış olmasıda bir diğer ayrıcalığı bu arada kanımca Timothy gibbs sam lake'den daha yakışıklı ayrıca oyunu dead on arrivalda bitirseniz mona sax ölmüyor ama gerçek olan son maalesef mona saxin ölmüş olmasıydı max payne 3 belirtildi

max payne 3 de çıktı. Her pc kaldırmaz ama

oynarken çok kaliteli bir roman okuyormuş hissi veren oyun.

müziklerinden tut oynanışına kadar herşeyiyle bir şaheser.

(bkz: Captain BaseBallbat-boy)

süper oyun lan harikaaa

oynanışından ziyade, konusuyla, müzikleriyle oyunun ruhuyla adamı depresyona sokup, adamın ağzına sıçabilecek oyundur.

Max Payne karakteri Timothy Gibbs isimli adamdan esinlenilmiştir.

Mona sax ise kathy tong'dan..

birazdan yüklyeceğim oyun önceden bitirmiştim ama bu oyun ayrı bişey yaa
edit: hileyle bitirmiştim amk :SAD şimdi hilesiz bitirecem inşallah

diyaloglarıyla, ara sahneleriyle, çizgi romanlarıyla, eğlencesiyle, kendine öz havasıyla kısacası herşeyiyle kendini 2014'te bile oynattırabilen gelmiş geçmiş en iyi aksiyon oyunu.

evet sam lake çok fazla aforizma yazmış. geçişlerdeki çizgi romanları incele bir ton şey bulursun.

http://www.imdb.com/title/tt0291337/quotes
http://forum.shiftdelete....klima-kazinan-sozler.html

bir de vlad'ın max payne'den daha zeki olduğunu düşünüyorum.
bunun o finalde söylediği çoğu şey film replikleri gibi seçilmiş.

bir ara genius of the hole'e takmıştı bu yazar. sürekli düşmeyle alakalı şeyler yaşadığımız için(oyunun adı da the fall of max payne) deliğin dahiliği diyip duruyordu. john milton'ın kayıp cennet'i oyunda esinlenilen kitaplardan birisi.

bu oyunda çıkış a bastığınız anda emin misiniz tarzında çıkan ekrandaki yazanlar gerçekten inanılmaz. max payne oyunlarını farklı yapan şeylerden biri budur. çıkmak istediğinizde sizi vazgeçirebilecek şeyler yazar. öncelikle cevaplar iki çeşit. evet e tıklamak için:

"but i was afraid to go on" yani
"devam etmeye korkuyordum" yazısına,

hayır a tıklamak için de,

"but i refused to give in. i had to continue." yani
"fakat bırakmayı reddettim. devam etmeliydim" yazısına tıklıyorsunuz.

üstte de şunun gibi şeyler yazıyor:

"the map of the city looked like the photo of my face"
- "şehrin haritası yüzümün fotoğrafına benziyordu."

"the city was an insomniac. like me."
-"şehir uykusuzluk hastasıydı. benim gibi."

"i felt numb. i was dead inside."
-"kendimi uyuşmuş hissediyordum. içimde ölmüştüm."

"out in the night madness lay in ambush, waiting for me."
-"gecenin bir yeridne delilik pusuda yatıyordu, beni bekliyordu."

"my death awaited in the darkness of every gun barrel."
-"ölümüm her silahın namlusunun karanlığında bekliyordu."

"no amount of painkillers could keep this ache away."
-"hiçbir miktarda ağrı kesici bu acıyı dindiremiyordu." -gibi birşey

"the gun felt fused to my hand"
- "silah elime yapışmış gibi hissediyordum"

"all my choices turned to catastrophes in the past tense."
- "seçimlerimin hepsi geçmiş zamanda felakete dönüşüyordu."

"truth and free will are lies you tell yourself to sleep at night."
-"gerçekler ve özgür irade gece rahat uyuyabilmeniz için kendinize söylediğiniz yalanlardır."

vay anasını. bu oyun değil harbiden edebi eser.

max payne bence yapılacak bile en iyi oyun karakteriydi. senaryosu oyun olmaya çok uygundu ve rockstar games 3 oyunda da müthiş bir şey başardı. max payne 2 bir efsane!

en fazla ayrıntı olan oyunlardan biridir. müzikleri ve replikleri dahice.

http://imgim.com/max_payne_2_29.jpg

sene 2004.
karlı bir kış günü.
ailemin görev yerlerinden biri olan ordu'dayız.
15 gün tatil için amcam ve babaannem, ankara'dan kalkıp bizim ziyaretimize gelmiş.
amcam tam bir oyuncudur. (ailedeki ilk oyuncu, 80'li yıllarda amiga ve c64 alan babamdır.)
amcam her geçe oynardı.
ben de onu izlerdim.
tıpkı 2001'de, ilk oyunda yaptığımız gibi. o zaman da kuzenlerle gece onu izlerdik.
taraftar gibi desteklerdik onu.
ulan ne atmosferdi. o günleri hatırladıkça özlem duyuyorum.
az mı time commando oynadık.

max payne 1 i halen unutamam amk
ama 2 de iyidi o uçuşlar filan
ama 3 te sıçmş sıvamış o.ç ları koca oyunda 2 huur için koşturuyoruz amk

oyunun işleyişi ayrı, çizgi roman bölümleri ayrı, müzikleri ayrı. hepsinin ayrı yeri var, birbirlerini tamamlıyorlar. tam anlamı ile mükemmel bir oyun.(oyunu grafik açısından değerlendirmeyin.)

Çok kaptırıldığında, insanı bunalıma sokabilen ve hangi yaşta olursanız olun, sizi etkileyebilen bir hikayesi vardır.

Görüldüğü üzere, adam olmak için kaslı bir yapıya sahip olmakta pek gerekmiyor.

"Geçmiş bir yap-boz, kırık bir ayna gibi. Sen onu birleştirdikçe, sadece kendini kesersin, görüntün kaymaya devam eder. Ve sende onunla birlikte değişirsin."

ilk bölümlerden, Max'in sesinden. Daha niceleri ile oyun ağırlıyor bizi. Türkçe yaması ile oynayabilirsiniz, ayrı bir zevkli olur.

iyi oyunlar dilerim.

Oyunda sıkça karşımıza çıkan efsanevi müziğimiz ise: Poets of the Fall - Late Goodbye.

bana göre gelmiş geçmiş en iyi oyun hastasıyım amk