mutsuzum ulan sadece derdimi anlatıcam

neyse beyler ilk kırgınlığı atlattık ve nisan ayına geldik. ikimizin de çok yakın arkadaş olduğu sınıftan bir kız arkadaşımızın (hay a.q cümleye bak) doğum günü vardı. benim kıza yazan bi zütveren bin var. o da yanımızdaydı ve kızın zütünün dibinden ayrılmıyodu.
resmen sinirden deliye dönmek üzereydim. çılıdırıcam dıbına koyim. lavuk bizim arkadaş grubumuzdan olmamasına rağmen bu doğum günü olan kızla ve benim kızla olan muhabbetinden dolayı aramızdaydı. o gün bizimki erken çıktı, lavukta bunun peşinden gitti.

resmen dünya üzerime çöktü. herkesin içinde doğum günümde salya sümük ağlamak üzereyim. deli gibi içiyorum. bira, vodka, tekila ve varsa kovalıyorum üzüntüden. ruhum paramparça oldu. alkolünde etkisiyle yavaş yavaş dökülmeye başladım. masada 10 kişi var ama ben başladım saçmalamaya. seviyorum dıbına koyim diyorum. kız arkadaşlar ağzımdan baklayı çıkarmam için gözümün içine bakıyolar. evet ulan seviyorum dedim. seviyorum onu dedim. herkes gülümsüyo. ama kafam trilyon. arkadaşın evine gittik o gece kalmaya.

...

o gün öyle geçti. ertesi hafta okulda gördüm bunu. biraz muhabbet biraz makara hepberaber takıldık arkadaşlarla. öğrendimki bu kamil bunu beğeniyomuş ama kırmaktan koykuyorum falan filan diyomuş. gören de kız bundan hoşlanıyo sanır dıbına koyim. tipini gibtiğiminmuallaksi. neyse beyler ben artık iyice duygularımı belli etmeye başladım. bi gün okulda taılırken çok durgun gördüm bunu, biraz hasta olduğunu ertesi gün doktora gideceğini söyledi. ertesi gün okul yoktu ama 2 gün sonra onu okulda görür görmez nasıl oldun, doktor ne dedi deyince gözleri fal taşı gibi açıldı. nasıl hatırladın ya unutmadın mı ? falan dedi. hoşuna gitti bu durum.

artık iyiden iyiye muhabbet artmıştı ama kıskançlıktan da geberiyodum. en sonunda inanılaz salakça bir kararla kendimi geriye çekmeye karar verdim, bana olmıcak gibi geliyodu çünkü zira kızın geçmişteki 2 ilişkisi onda derin izler bırakmış, ailesi parçalanmış, hatunun bi iyi bi durgun olması falan derken dedim olmaz bu iş. en yakın arkadaşıyla dertleşirken durumu anlattım zaten o da bana onun hakkında bi çok şey anlatmıştı ama sakın böyle bişi yapma, çok üzülür falan dedi. bense kararımı vermiştim.

bu kararı verdikten sonraki ilk gün okulda onu gördüm. inanılmaz bi surat yapıyorum. dünyanın en embesilce hareketi yani. kız nolduğunu anlayamıyo. o gün öyle geçti. kız çok üzüldü. ulan ben napıyorum demeye başladım daha 2.saat en yakın arkadaşı yanıma geldi ve naaptığının farkında mısın onu çok üzdün dedi. bi baktım bu çantasını aldı gidiyo. peşinden koştum. hemen bi yalan uydurdum, bi sıkıntım var o yüzden çok soğuk davrandım falan dedim ama acaip bozuk bi şekilde gitti. o gün çok üzülmüş ve erkenden yatmış.

bu mevzunun ertesi gününde okulda onun yanına gittim. gönlünü aldım ve hepberaber taksime gittik. nisan ayının son günleri yaklaşırken onunla en mutlu günümü ilk defa o gün yaşadım. taksimde beraber yürümemiz, arada birbirimize bakıp gülümsememiz falan derken
kalbim o gün yerinden fırlıcak gibi oldu. bi de yakın arkadaşlarından birine bi kızla beni sarılırken gördüğünde çok kıskandığını söylemesi falan bi an'da kutuplardan miami'ye gitmiş gibi hissettim kendimi. yani dün kar yağarken bugün inanılmaz bi güneş açmıştı.
yani o kadar tuhaf şeyler oluyodu ki anlam veremiyodum. bi iyi bi kötü derken öyle kör topal gidiyoduk ama beyler devamı gelmiyodu ne yazık ki. o umut ışığı gelse de tünelin ışığı sonunda yine karanlık oluyodu. bi türlü bırakmıyodu kendini.

bi yandan acı bi yandan umut bi yandan aşk derken mayıs ayını bulmuştuk dıbına koyim ve bu yine birden bire kendini çekmişti. biraz uzaklaşmıştı benden. ulan tam herşey yoluna giriyo derken yine arkadaşlığını kopartmıyodu ama sıcak davranmıyodu da. o diğer lavukta hala bunun peşindeydi ve en yakın arkadaşlarıyla da samimiyeti kurmuştu. neyse beyler muhabbetimiz kopmasa da yani ikimizde koparmasakta soğukluk oluşmuştu biraz onca güzel gelişmeye rağmen... (anltmadığım çok ayrıntı var uzamasın diye)

mayıs ayının sonuna doğru şenlikler gelip çatmıştı. bu bi arkadaşının istanbul üni'de okuması dolayısıyla sertab erener konserine gideceğini söyledi. bizi de çağırdı. sonuçta 7-8 kişilik bi arkadaş grubuyuz ama 5 kişi gittik. bu bana soğuk davranıyo triplerimden dolayı çünkü onun triplerine bende triple karşılık vermiştim. şenlikler oldu bitti,
ben bu triplere dayanamadım ve kendimi baya geri çektim artık.

derken bu şenliklerden sonraki gün msnde bana yazdı. senin derdin ne ? neden bana böyle davranıyosun, bişi varsa söyle diye baya bi yazdı. resmen patladı yani hatun. baya bi konuşup tartıştık. en sonunda ben duygularımı anlatmak istiyorum dedim ve ertesi gün okulda buluşmak istediğimi söyledim. ilk önce doktor randevusu yüzünden gelemiceni söyledi ama sonra doktora gittikten sonra geleceğini söyledi. ertesi gün okula geld. geçtik bi yere oturduk. ben bu geleceği için herkesi okuldan postalamıştım sorun olmasın diye.

nerdeyse ağlayacam amk, anlat panpa

döküldüm beyler. ne var ne yok hepsini anlattım. bu kadar sevdiğime bu kadar çok şey yaptığımı duyunca çok şaşırdı.(anlatmadığım çok ayrıntı var onu kastediyorum) ama aramızda bişi olmayacağı belli olduğu için bişi diyemedi. o gün o kadar acaiptiki muhabbetin sonu gelmiyodu. konuşmaktan hiç sıkılmamıştık. bende hiç kızarıp bozarmamıştım ama artık arkadaşlığımı bitirmek istediğimi söyledim. çünkü korkuyodum beyler, saplanıp kalmaktan, hayatımını kaymasından korkuyodum. nasıl böyle bişi olabilirdiki ? sadece 8-9 aydır tanıyodum... ama işte beyler elimde değildi. onun o tatlı gülüşü kadar hiçbir şey mutlu etmiyordu beni. çok fanatik galatasaraylıyımdır, sutopu maçına gidicek kadar arma sevdalısıyımdır ama fenere gol attığımızda bile o gülüşü kadar mutlu olamazdım.

reserved

noldu bana böyle. neden bu kadar çok seviyorum. ulan o kadar güler yüzlü adamımdır, hayat doluyumdur ama bana nolduğunun farkında değildim. neyse ben arkadaşlığımı bitirmek istediğimi söyleyince seni kaybetmek istemiyorum, bunu yapma dedi. saplanmak istemiyorum anla beni dedim. o gün öyle ayrıldık. 1 hafta okula gitmedim beyler. ne gariptirki o da gelmemiş. okula geldiğim gün onu görünce yanına gidemedim. bizim arkadaşlar mal mal bize bakıyolardı. bi benim yanıma bi onun yanına gidiyolardı.ben iyice embesilleşmiştim. 2 saat sonra dayanamadım gittim yanına. arkadaşlarımı zor durumda bırakmakta çok etklemişti beni. yani olmadı beyler. yine dönüp dolaşıp aynı yere geldik. neyse o akşam eve gittim. bi haber aldım. okuldan biraz muhabbetimiz olduğu bi kız arkadaşımızın annesinin vefat haberini aldık. haberi bana bi arkadaş msnden söyledi.

bu durumdan sonra muhabbetimiz yine başladı. ulan bu sefer sanki olucakmış gibi hissetmeye başladım, işler yolundaydı. akşamları msnden yazışmalar, onu çok eğlendirmem falan derken iyice umudum arttı. artık okulun sonuna geldik. haziran ayıydı. son ve en basit dersin sınavından önce onun en yakın kız arkdaşı ve tabiki en yakın arkadaşlarımdan birini doğum gününü kutlamak istedik. bunun için bunla ben beraber taksime gittik, başbaşa sadece ikimiz. pastayı ben aldım, hediyem de bu oldu. mekanı ayarladık ve ben onu gideceği yere kadar bıraktım. süper bi gündü. acaip mutluydum. akşam doğum günü için mekanda toplandık. herşeyle ben ilgilenmiştim ve gerçekten güzel bi organizasyon olmuştu. buna yazan lavukta ordaydı ama kız benimleydi. yanımda oturdu. çok alkollü olmama çok kızsa da dans etmemiz, ona sarılmama izin vermesi beni iyice umutlandırmıştı.

lan anlatıldı bu hikaye amk bini

yine bi pislik olacak anlaşılan ank

panpa hikaye çalıntıysa eğer varya, 2 biraya patladın bana ulan eksi vere vere sildiririm seni bu sözlükten

dinliyoruz panpa anlat.

@38,39 ve 40 özel mesaj atıp durumu izah ettim beyler. neyse devam ediyorum.

her şeye rağmen o gece alkolün etkisiyle ufak bi tartışma yaşasakta çok güzeldi her şey. beraber fotoğraf çekilmiştik baya ve yolundaydı her şey. ertesi gün okulun son sınavı için okula geldiğimde ise yine soğuktu bana. yeter artık dıbına koyim diye içimden geçirip o moral bozukluğuyla sınava girdim. sınavdan çıktım. artık ayrılıyoruz. herkes birbiriyle vedalaşıyo. bu en son benim yanıma geldi. doyasıya sarıldım buna. o gün yazlığa gidecekti ve 3 ay istanbulda olmıcaktı. gitme dedim. gitmeliyim dedi. sonra tam giderken bi daha sarıldım ona. gitme dedim yine ama bana sadece beni aramaktan, mesaj atmaktan çekinme dedi. bu sözü beni çok üzdü zira hala arkadaş tribinde diye yorumladım.