1. 1.
    +5
    beyler :(((((( az önce bitirdim ve son 10 sayfasında hıçkırarak ağladım size söylemekte bir mahsur görmüyorum. aslında sonunu daha başlarında tahmin etmiştim ama yine de çok etkilendim. en son babalar ve oğullarda bazarov öldüğünde böyle ağlamıştım. dıbına koyim amcam dayım ölse ağlamam bunlar şey olayor.
    ···
    1. 1.
      0
      BEN DE OKUYACAĞIM BAKALIM AĞLAYACAK MIYIM SANA YAZARIM PANPA
      ···
  2. 2.
    +4
    hisli tembel. bence bu kitap beni anlatıyooo.
    ···
  3. 3.
    +4
    stoltz: ama bu hayatta sevmediğin şey ne? onu söyle.
    oblomov: her şey, durmadan öteye beriye koşmalar, küçük ihtiras oyunları, hele de aç gözlülükler, rekabetler, dedikodular, birbirine çelme atmalar, birbirini tepeden tırnağa süzmeler. konuşmalarını dinledikçe insan budalalaşıyor. ilk bakışta zeki insanlar sanırsın, yüzlerinde ciddilik okunur, ama bütün söyledikleri şu biçim şeyler: "falanca veya filanca, bilmem ne satın aldı, bilmem neresini kiraladı."başka birisi: "aa! olur şey değil niçin acaba?!" yahut: "falanca dün akşam kulüpte müthiş para kaybetti, bir başkası üçyüz bin kazandı." illallah bunlardan. bunlar arasında insanlık nerede? insanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı? insanlık ufak paralar haline gelmiş... hayat amma da hayat ha. ne bulabilir insan orada? fikir meseleleri mi var, duygu meseleleri mi var? bu hayatın bir ekseni yok: derin, hayati hiç bir yanı yok!
    ···
  4. 4.
    +4
    yarısına kadar su gibi okuduğum oblomovla kendimi özdeşleştirirken, hiç bitmesin istediğim roman olmaya aday olacakken bi anda ortaya çıkan olga karakteri ile sonunu zor getirdiğim kitap olarak hafızama kazındı. romanın yazarı bile oblomovluktan nasibini almamış olsa gerek ki canım romanın içine aşk sokmuş. size hiç yakış tıramadım sayın ivan gonçarov. yazdığınız romanı aynen size iyade ediyom. ayrıca bu kitabı bitirip ben oblomovluk felsefesiyle yaşıyorum diyemezsiniz çünkü gerçek bir oblomov asla bu kitabı bitirmezdi.
    ···
  5. 5.
    +4
    bu devirde yaşasaydı kesin incici olurdu
    ···
  6. 6.
    -3
    nasıl okudunuz lan? oblomov'un rüyasına geldim 4 gündür geçemiyorum. ne sıkıcı bir kurgu, anlatım, betimleme o öyle, kitaptan soğudum resmen.
    ···
  7. 7.
    +3
    bu huur cocugunun bir hırkası vardır cıkarmaz bin zengindir de itin oğlu bizim gibin fukarada değildir ona ragmen zütünü kaldırmaz daha sonra nolur tabi panpasının amlısına vurulur amlı bunu giblemez panpası da gibmedği yerini bırakmaz. sevgilisi varken dısarı bile cıkmaya baslamıstır ama her amlı gibi dunyasını gibip gitmiştir. para da suyunu ceker öyle elin gibinde kalırsın oblamov kardeş.

    içimden geldi yazdım amk. giberim.
    ···
  8. 8.
    +3
    dogru akım hisli tembel ... okudukca tembellesmeye basladım a.q
    ···
  9. 9.
    +3
    Bir yerinden kalksa silkinse zamparalığa gideceğiz de elemanda ruh yok. Yattığı yerde asılmakla hayat mı geçer amuğa koyayım.
    ···
  10. 10.
    +2
    dünyanın en mantıklı hayat felsefesi mnakoyim. olmak isterdim lan böyle
    ···
  11. 11.
    +2
    adam kral sistemin kölesi olacağına kenarda çürümeyi tercih ediyor bide 200 sayfa rüyasını okutmayaydı iyiydi
    ···
  12. 12.
    +2
    geldiği yerden hiçbir şey artmaz gittiği yerden hiçbir şey eksilmez

    mükemmel kitap.
    ···
  13. 13.
    +2
    Baş kahramanı Oblomov adında bir Rus soylusudur. Oblomov kendisi için hep yeni projeler üzerine düşünür ama tembelleğinden bir türlü bunları hayata geçiremez. Durumu daha da kötüye gitmeye ve toprağını kaybetmeye başlar. Olga'ya olan büyük aşkı bile değişmesine sebep olmaya yetmez. Oblomov aslında yazarın Rus aristokrasisine bir eleştirisidir. Romanın kahramanlarından Stoltz ise disiplin ve çalışkanlığıyla Avrupa'yı simgeler. Oblomov'un karekteri "Oblomovluk" diye bir kavramın doğmasına da yol açmıştır. Bu kavram aşırı tembelliğin en güzel ifadesidir. Ayrıca Oblomov çok dürüst, saf, insanların iyiliğini isteyen ve sadık bir insandır.
    ···
  14. 14.
    +1
    burada hakkında yazılanları okurken, aklıma gelen birkaç noktaya değinip bir de ben katkı yapayım isterken; o kadar seçemedim ki neyden bahsedeyim... bir ovlomovluk örneği sergileyip hiçbirinden bahsedeceğim. bu arada başlığının açılmasına, hakkında bir şeyler yazılmasına o denli sevindim ki, önceki tüm entry yazarlarının önünde saygıyla eğiliyorum.
    ···
  15. 15.
    +1
    dünya tatlısı hisli tembel.. giydiği hırkada her bünyeye lazımdır aslında. ve garfield'ın bu karakterden esinlendiği de haber merkezimize gelen bilgiler arasında bulunmaktadır..
    ···
  16. 16.
    +1
    nickine yandığım... şahıs; üstüne alınma tanımam etmem
    oblomovculuk die koccaaa bi akım var... "hisli tembel " süper tanım...
    ···
  17. 17.
    +1
    hey gidi hey. çatıda uyurdum sabah güneş tepedeyken yani 11 sularında kalkardım ve etrafım bomboş olurdu kimse olmazdı herzamanki gibi.ve o açık havada alırdım kitabımı bir yatıp uzanarak okurdum. nekadar heycanlandırmıştı beni okuduğum şeyler, yerimde duramıyordum. kitap adeta beni anlatıyordu ve bu her oldugunda sevinçten gülüyordum sanki bir anlamı varmışçasına. gerçekten oblomovla kendimi bir hissettiğim anlar olmuştu, işte beni heyecanlandıran şey tam olarak buydu. onun yaşadıklarını hissediyordum zihnimde,ve hava açık güneşli... ohh

    ancak şunuda unutmamak lazımki oblomov gonçarov'un rusyanın diplomatlarına ve aristoklarına yaptığı bir göndermedir aynı zmaanda. stolts ise avrupayı temsil eder. yani oblomov pek hoş bir karakter değil sanırım gonçarov'un gözünde.
    ···
  18. 18.
    +1
    gibeyim böle kitabı lan bi insan 100 sayfa boyunca yataktan kalkmaz mı lan
    ···
  19. 19.
    +1
    vay dıbına koyim başlık açıcaktım cahil olmayan binler de varmış hepinize şuku oblomovlar
    ···
  20. 20.
    +1
    Vay amk baslamamla bitmesi cok uzun surmedi kitap guzel ama sonunda ben baya duygulanmistim gozlerim doldu cidden bazi yerlerinde kendimi gordum bitirelo 1 hafta oldu ama hala aklima gelir gelir uzulurum aq neyse beyler okuyun guzel kitaptir
    ···