06 ekim cumartesi günü bir mucize olmuştur. federasyon uefa yetkilileriyle görüşerek alex'in transfer edilebilmesi için özel bir izin almıştır. 1 günlüğüne transfer sezonu tekrar açılmıştır.
beşiktaş yetkilileri hemen devreye girerek alex'i renklerine bağlamıştır. alex ise zaten bu istisnai durum olmasa para kazanamayacağını düşünerek bjk'de para almadan oynamayı kabul etmiştir. tek bir şartı vardır, hafta sonunki fb maçına ilk 11'de çıkmak...
samet aybaba bu teklifini geri çevirmemiş ve haftasonu alex sahaya ilk 11'de çıkmıştır.
fenerbahçe stadında alex'e büyük bir ilgi vardır, insanlar gözyaşlarını tutamıyor ve onu tribünlere çağırıyordur. alex ise işine konsantre olmuş ve ilk pasını vermiştir.
maç bittiğinde 3-0'lık skor ve alex'in fenerbahçeye attığı 3 gol, her golden sonra de goooooooool diye tribünleri inleten fenerbahçe taraftarları akılda kalmıştır...
maç sonunda alex göz yaşlarını tutamaz. tam basın toplantısına başlayacağı zaman birden içeri "tercüman samet" girer. diğer tercümandan nazikçe izin ister ve alex'in yanına oturur.
fenerbahçe soyunma odası
aykut ve babası aziz içeri girer
http://www.youtube.com/watch?v=e3D6EG35WP0
kişiselleştirmeleri siz yapın
aynı zamanda fenerbahçe soyunma odasında şaşkınlık hakimdir.
selçuk şaşı şaşı tahtaya bakar: "o kadar iyi oynadıydık"
bienvenue'nun ağzı açıktır: "alex atiyör biz kaybediyör ben anlamadi"
aykut: arkadaşlar ben...
aziz oradan lafa girer...
aziz: hala anlamadın mı? hepimiz öldük...
... lost...
jenerik müziği için
http://www.youtube.com/watch?v=3DVIdyNTVw0 
