1. 52.
    +1
    + Aşkım iddaaya girelim mi ?
    - Girelim aşkım.
    + sen bensiz 24 saat kalamazsın.
    + Kalırım aşkım..
    - Görcez.
    ...
    - 24 saat başlamıştır fakat erkek sevgilisinin kanser olduğunu ve öleceğini bilmez.
    24 saat geçer ve erkek kızın kapısının önüne gider kapıyı açan olmayınca içeri girer. Kız koltukta uzanmıs ve üzerinde bir not.
    - NOT: 24 saat bensiz kalabildin. Bir ömür boyuda bensiz kalabilirsin sevgilim.
    ···
  2. 51.
    +1
    ayık kafayla okuyup yorumumu yapıcam panpa
    ···
  3. 50.
    0
    tüm yorumları okudum. çok güzel düşünceler. ben bir de şöyle düşünüyorum bir toplulukta herkes aynı şeyi düşünüyorsa hiç bir şey düşünülmüyor demektir. benim insanlarda da gördüğüm o mesela bir insan bir fikrini aynı fikre sahip insanla paylaşıyor ama benim ona karşı geleceğim için benden kaçıyor ama o id duygusunu arkadaşında tatmin ediyor. çünkü tartışmaktan korkuyor. tartışma kültürümüz yok.

    kız erkek ilişkilerinde çok doğru bir laf etmiş @43 muallak bir millet yetiştiriliyor. hemcinslerinden kaçan. iyi ilişki kuramayan. kuranlar var yok değil ama haftanın 7 günü erkek erkeğe takılan insanlar var bana ne takılsın ama kültürün verdiği o enteresan aşı... anlamıyorum. yarın okula gidicem ve yine bunları düşünücem... bende katılıyorum gibik eğitim sistemimiz anlamsız ahlak anlayışı ve kültür

    değerlerimizi aşağılamıyorum asla ama yapay insanlar üretiliyor...
    ···
  4. 49.
    0
    reserved kalan kismi da okuyacagim
    ···
  5. 48.
    +1
    ben sana söyleyin insanların derdini yazını tam okuyamadım ama reserved.. okucam sonra her neyse konuya gelelim sanırım insanlar neden böyle neden bir düzen yok diyorsun .. çünkü bazıları o kadar hırslıki insanları ezmekten insanlara zarar vermekten çekinmiyor bazılarıda o kadar bıkmışki artık karşılık bile vermiyor .. karşılık verecek gücü olmadığından değil artık bıkmışş !! herşeyi biliyor herşeyin farkında ama artık umrunda bile değil ! çünküüüüüüüü adam bıkmışşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşşş insanlardan umudunu kesmişşşşş . ve tabi bunda paranın etkisi büyük.. para uğruna herkes kendinden birşeyler ödün verebiliyor.
    ···
  6. 47.
    0
    70 lerde diye hatırlıyorum eğitim-öğretim sistemimiz amerikanın tekeline geçtiğindendir diye tahmin ediyorum
    bu eğitim sistemiyle bu yıllardan sonra eğitim gören herkese kötü etkisi olmuştur çoğumuzun dediği gibi bunu her geçen sene daha kötü bir şekilde görüyoruz genç beyinler her geçen sene daha kalitesizleşiyor
    insanların birbirini ezmeye çalışmasına gelince eğitim-öğretimin kalitesizleşmesi egonun artması anldıbına geliyor bence anlaşılacağı üzere egoist bireylerin ortaya çıkması demektir bu da egoist bireyler de bilindiği gibi karşısındakine değer vermezler dolayısıyla insanlar birbirini ezmeye çalışırlar yani anlayış azalır
    herşeyde amerika kısmı pek yanlış sayılmaz malesef amerika dünyanın her tarafına el atan bir devlettir ama suçu kendimizde de aramalıyız

    atatürkü sosyalist yapıyor kısmını pek anlamadım ama önceki yargı için genel bir durum var yani dünya için geçerli:Ne kadar hazin bir çağda yaşıyoruz, bir önyargıyı ortadan kaldırmak atomu parçalamaktan daha güç. Albert Einstein

    he birde fransızların müslüman ülkelere ötelediği türban var bunun da etkisi biraz var din sömürüsü yani

    türban Fr. turban
    a. ince kumaştan yapılmış, başı sıkıca kavrayan bir tür baş örtüsü.
    ···
  7. 46.
    0
    cevabı kaiba versin panpa boşver.
    ···
  8. 45.
    0
    panpalar şu çocuğa bir destek olun, içim acıdı amk... hadi görelim sizi...

    (bkz: sürekli burun kanaması üstüne hastaneye gittim/#117046700)
    ···
  9. 44.
    0
    olum abd , avrupa menşeili dizi film izliyorsun.
    alışıyorsun ,barney ted robine
    sonra sokağa çıkıyorsun, karşılaştığın kim zahide, kezban, fatma, hasan, necdet ,hulusi.
    ya diğer kültürleri benimseme yada ilk fırsatta oraya git.
    herkesin ki kendine
    ···
  10. 43.
    +1
    bu başlık süper olmuş bu arada. üşenmeyip komple okudum. ne pırlantalar var...

    mk. hiç ediliyoruz ya... neden birileri bu insanların elinden tutup "gel radyo programı yap." "gel dergide köşeye yaz" demiyor? bunlar asıl lazım olan fikirler, asıl para etmesi gereken şeyler bunlar.
    ···
  11. 42.
    +2
    @42' ye de imza atarım... aslında toplum olarak muallak bir millet yetiştiriyoruz...

    popüler kültürün pohpohlaması ile ne kültürümüz kaldı ne başka birşey... burdan dindarlar da kendilerine pay çıkartmasın... çam altlarında yiyişen türbanlıları da görüyoruz...

    bizim kaybettiğimiz, vazgeçtim, özür dilerim...

    bizim hiç bir dönemde elde edemediğimiz bir şey var... karşımızdakini de kendimiz gibi bir insan olarak görebilmek...

    o kolsuz elbise giymiş kız da insan...
    o türbanlı kız da insan...
    o takım elbiseli de insan...
    o kulağına küpe takan çocuk da insan...
    o rastalı genç de insan...
    o kafasında takkesiyle gezen amca da insan...
    o başörtülü teyze de insan...
    o grand tuvalet giyinmiş, rujlu teyze de insan...

    bunu anladığımız gün oluruz, ama bana sorarsan bu milletten bir tak olmaz...

    edit: olursa da benim ömrüm vefa etmez...
    ···
  12. 41.
    +1
    neden bu ülkede bir erkek bir kızla özgürce arkadaşça takılamıyor?

    -KARDEŞiM BU TÜM DÜNYADA BÖYLE iNSANLAR ARKADAŞLIK DOSTLUK iŞiNi SADECE HEMCiNSLERiYLE YAPIYOR HALE GELDi AQ MiLLET BiRBiRiNi gibMEK iÇiN SOSYALLEŞiYOR YENi TELEFON FiLAN ALIYOR SIRF DiKKAT ÇEKiP DAHA FARKLI iNSANLARLA gibiŞiYiM DiYE.
    ···
  13. 40.
    +4
    şimdi yazsam dümdüz gidecek yorumlarım konuşuruz seninle ama isyan etme. isyanın neye onu da anlamadım, bir yanda insanların entelektüel olmamasından yakınmışsın diğer yanda ise kadın erkek ilişkilerinden. kadın erkek ilişkileri en kolay konuşulabilecek konu şu an o yüzden iki üç cümle kurayım hemen. cinsel açlığımız bunların sebebi. çocukluktan beri kız çocuklarına aşılanan bebek bakma, evlenme hayalleri altyapısını oluşturuyor bunun. erkeklerde de hakeza namus kavramıyla iyice besleniyor bu. ergenlik döneminde erkek çüküşünü keşfetmeye başlıyor ve çoğu kez kadınlar çok çok daha geç keşfediyor cinselliklerini. çoğu kadına sorsan şu an masturbasyonu pis, iğrenç ve erkeklerin yaptığı bir şey olarak görür. kendisi bile dokunamazken vajinasına, bir başkasına nasıl izin verecek bunca baskının da arasında? bir kesim ise tümden azıp durduramıyor kendini. sizin deyiminizle huur oluyor onlar da.

    cinselliklerini özgürce yaşamaya başlıyorlar ancak karşılarına çıkan şeye de bak! aç bir sürü erkek! namuslu dedikleri kadınlara köpek olup diğerlerini gibip atmak peşindeler. daha fazla meme elleyebilmek için köpek olmalar, sonra da o kadının suratına bakmamalar. değersizsin demeler.

    kendimi de yerleştireceğim şimdi bunların içine. baş korkak, baş huur benim.

    ilk erkek arkadaşım bana olan aşkını diğer kızlara duyduğu gibi cinsellik isteği duymamasıyla kutsamıştı. gözlerime bakmak sarılmak yetiyormuş, varlığım filan falan. daha küçüktük ama bu öyle bir etki yapmıştı ki bende hala görülüyor bunlar. daha sonraki erkek arkadaşlarımdan biri yaşça büyüktü ve bunu evlendiğimizde yaşamak istiyorum çok özel olmasını istiyorum, sana kıyamam dedi. bir başkası da bir gün evleneceksin ve bir erkeğin bunu sorun olarak başına kakmasını istemiyorum dedi. ve bende yaratılan bilinç altına da bak sen. vajinismus olmaktan korkuyorum lan. vajinamın kasılıp kalmasından korkuyorum şu anda. namusu gibeyim, o umurumda değil. inanç desen, agnostiğim cehennemde de yanarım gerekirse ne yapalım kafasındayım. ama şu düştüğüm hallere bak diye gülmeden edemiyorum arada. üniversite ikinci sınıf da bitmek üzere ve ben hala cinselliğini özgürce yaşayamayan biriyim. daha birey olamadım, bağlarım var.

    savunduğum şey önüne gelenle yatmak değil. sadece biriyle sevişebilecekken bunun engellenmesi. ve benim hayatım açısından bu engellemenin erkekler tarafından getirilmiş olması. 'gibemeyecek kadar çok sevilme' kurbanı oldum. bir başka köpek vardı, yalvarıyordu sevişmek için onu da ben gibtir ettim. yani neyse uzar gider, mevzu benim olmayan ciks hayatım değil ama artık bağırmak istedim müsadenle. oku ve anla mesajları.

    toplumu geç, erkekler de verdi bu mesajları bilinç altıma. gibiliyorsan sevilmemişsindir mesajını. giberim böyle işi ben olmayan penisimle. penis kıskançlığı mı ne baş gösterdi neyse. böyle işte.

    azıcık daha ekleme yapayım, okuyanlar oluyor belki işe yarar. gerçekten sevişmek istediğim sadece bir adam olmuştu bunların içinde. aileme ilk kez yalan söyleyerek yanında uyumuştum bir otel odasında titreyerek şimdi bir yangın çıksa ne olur diye. çünkü ailemden gerçekleri gizlerim ama yüzlerine bakarak yalan söylemem. neyse efenim, sonra bu adam ki bana dokunurken elleri titreyen ayrılırken gözleri dolan bu adam biz ayrıldıktan sonra bana telefon açıp 'daha önce sevgilisi olmamış, eline erkek eli değmemiş imanlı bir kız' bulduğunu söyledi. allahım aklıma mukayyet ol dedim, böyle işte.
    Tümünü Göster
    ···
  14. 39.
    0
    valla panpa doğru diyorsun da yapacak bir şey yok..

    bak şimdi bir insan'ın, herhangi bir insan'ın (ortalama) eğitim yaşı, eğitim derken hayatta kalcak azami bilgiler değil, entellektüel düzeyde eğitim yaşı 12 - 20 yaş arasıdır...

    şimdi 20 yaşından sonra bu insanları değiştiremezsin...

    eğitimci falan değilsen zaten daha gençlerini de değiştirme şansın yok...

    kaldı ki bu gençleri yetiştiren insanlar da @1 de bahsettiğin, tiksindiğin insanlar...

    yani anlayacağın bizi de bu tip insanlar yetiştirdi..

    ha ben şanslı idim, aile eğitimim bu boşluğu doldurdu, ya öbürleri..

    o yüzden, hayattan zevk almaya bak, kendin gibi küçük bir arkadaş grubu oluştur, o sınırlar dışarısında gerçekleşen hiçbir şeyi gibine takma..

    bir de şansın varsa eskişehir'de yaşa mutlu olursun... ortalama eskişehir'de daha yüksek...

    sonradan gelen edit: ben üniversite sonrası afyon'da yaşamaya başladım, halı saha maçları hariç evden çıkmıyorum... her haftasonu eskişehir'deyim.. hayatın acı gerçekleri bunlar... burası türkiye...
    ···
  15. 38.
    0
    dostum inan bana bu yazdıklarını ben de düşünüyorum çoğu zaman fakat geçerli bir çözüm üretebilmiş değilim. ben mi absürtüm yoksa onlar mı çok normal diye sormaktan alıkoyamıyorum kendimi. gençlik, popüler kültürün kurbanı bence. sadece insanlar yapıyor diye i-phone, blackberry gibi teknolojik aletleri alırlar, internet dünyasında veya dizi & filmlerde duydukları espriyi kullanırlar, yaratıcılıktan ve düşünmekten yoksundurlar, şiir yazmazlar(!)ki en çok kırıldığım nokta da bu aslında, şiir. bir ara küçük iskender diye bir eleman çıktı, o ara şairler patladı. ve şöyle bir şey de var, bu ülkede senin tarif ettiğin şekildeki bulunamayan nadir insanlar bu yüzden diğerlerinden kaçıyor, onlar gibi olmamak için. kendini yüceltmek adına kişiyi hor görme olayına girmiyorum zaten.
    ···
  16. 37.
    +1
    sorguluyosun panpa bir zaman sonra artık takmamaya başlıyosun ne halleri varsa görsünler
    ···
  17. 36.
    0
    @1 hertürlü doğruyu söylüyor helal panpa yardır amk çoğunlukta olan düşünce doğrudur felsefesinden hayatı değerlendirmeyi kesin artık amk
    ···
  18. 35.
    0
    @1 konuyla doğrudan alakası olmadığı için ilgisi olan iletilerin numaralarını paylaşıyorum. şimdiden uyarayım, iletiler uzundur.

    (bkz: #94225814)

    (bkz: #55208326)

    fikrinle alakalı yorumum da şudur:

    soğuk savaşın başlangıcını takip eden dönemde, modernizmin yıkılışını ve iflasını gören beşeriyet (aslında kastım beşeriyet değil, akademi) içinde bulunduğu fetreti analiz etme işine girişti ve yüzyılardır eski dünyaya hakim olan sistemin (kabul etmeseler de, amerika, eski dünyanın yapısal düşünüş tarzının peşinden sürüklenmekteydi) analizine giriştiler. 1968'deki orta çaplı ekonomik bunalım sonrasında ortaya çıkan (evet 68'de yaşanan bir kriz var, pek çok kimse bilmez) ve jung'un sözde peygamberliğini yaptığı yeni çağ, aslında nietzche, freud ve marx üçlüsünün üzerine inşa edilmeye başlanan postmodernizmin henüz rahime yeni düşmüş bebeğiydi.

    bunun bizi ilgilendiren kısmı şurada başlıyor:

    2. sınıf coğrafyaların bu durumlarda bir dezavantajı var. şöyle ki:

    biz zaten modernizme geçiş evresinde iken, dünyada postmodernizm patladı. biz süreci tamamlamaya bir parmak yakınken, global vizyonu şekillendiren eski dünya ülkelerindeki akademi, kendi köklerini incelemeye ve tersliklerini reddetmeye, haliyle de, yapısalcı görüşü reddetmeye girişti. hızlarına yetişememek şöyle dursun, elindeki doğu vizyonunu revize etmeye bile muktedir olamayacak kadar batı yapısalcılığına gönülmüş olan bizler ise, artık modernist fikir formatının desteklenmediği post modern dünyada, bin gibi ortada kalakaldık.

    sonuçta ne oldu?

    sonuçta ortaya arabesk rap çıktı işte. bu dediğim, birşeyleri görmeniz adına bir kıvılcım çakamıyorsa, zaten derdimi anlatmanın herhangi bir kısa yolu yok demektir.

    post modernizm, içeriğinde, eski aristokrasi gibi masalarda oturup, barbarlar gibi doğrudan elleri kullanarak yemek yemeyi barındırıyor olabilir. fakat postmodernizm, moderniteyi reddedip primitivizme öykünmek değildir. postmodernizm, modernitenin dayattığı kültür ve etiğin, form ve içeriğin, beşerî işlevselliğini sorgulamaktır. postmodernizm, modernizme karşı çıkarken, aydınlanma çağı düşünürlerinin kapıldığı "eskiye dönüş" dalgasını benimsemez. haliyle çıkışı primitivizmde aramaz. ama modernitenin de çözüm olmadığını bilir.

    peki modernizmi bile tanıymamış bir nesil, bir güruh, bu durum karşısında ne yapar?

    modernizmi reddederken, elinde modernizme alternatif olarak sürebileceği tek şey olan zararlı ve tehlikeli bir eskiye dönüş furyasına kapılır. fikirleri konusunda fanatikleşir, estetiğini yitirip gayribeşerleşir. külütürü bir yandan eskiye yönelirken bir yandan da hızlı tüketilmesi gereken bir çöp yığınına dönüşür. nihayetinde, sahte versace'leri kuşanıp, dıptız'lı yâlelliler dinleyen, malibu içmesine rağmen, kendi dilini düzgün bir gramerle konuşamayan büyükbaşlar ordusu doğar. bu kimseler, araştırmayı bilmez, nitelikli enformasyona değer vermez. hele ki, bu bireylerin oluşturduğu güruhu yöneten ve idame ettiren lider kadrosu da, benzer kafa yapısında ise, ya da eli sopalı ve katı bir çobanlık anlayışını benimsemiş ise...

    ... o toplum, düşünürler için cehenneme dönüşür ve yerinde saymanın getirdiği sonsuz döngü, beyinlerin ve yığınların intiharı olur.

    netice itibariyle de gergedanlaşmak (yani tektipleşmek) ama bunu yaparken de, yüzeysel bir kültürü ithal ederek, küresel varoluştaki çeşitliliğin ana damarı olan nitelikli yöreselliği yıpratarak yok etmek, yegâne kurtuluş şekline bürünür.

    o noktada zaten sen, ben, biz, onlar kaybetmişiz, beşeriyet bitmiş demektir. artık varolmamız sadece ontolojik bir ızdıraba dönüşmüş demektir ve ne yazık ki toplumun ötenazisi dışında da bir çıkar yol kalmamıştır.

    işte bu aşamalardan geçerek bir devlet yıkılır, bir kültür yok olur, bir ufuk batar. yerine doğan her yeni oluşum da, ne yazık ki çağımızın enformasyon akış hızı düşünüldüğünde, asla tradisyona dönüşemez, trend olarak kaşla göz arasında varolur, ve kendisiyle birlikte bireyleri de o hızda yok eder.

    yeri gelmişken ufak bir de tavsiyem var sizlere

    "albert camus - yabancı" bu kitabı okuyun
    "the man who was not there" bu filmi de izleyin.

    herşeyin beyhude oluşunu çok güzel anlatmışlar.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 34.
    +2
    @1 kaç tane yazarımız var. özgürce yazabilen. kaç tane düşünürümüz, kaç tane düzgün sanatçımız, ressamımız var. kafasını dinle, para ve cinsellik ile bozan bir ülkeden medet umman yanlış. kaç tane kitap okuyor annen, baban,amcan, halan vs vs. eğer içinde bulunduğun durumdan şikayetçi isen bir şeyler yapmaya başla. kitap oku okuttur. ne bileyim sürü piskolojisi var bizde zaten. değiştirmek için bir şeyler başlat devamı gelir zaten.
    ···
  20. 33.
    +2
    daldan dala atlamışsın. ama her dalın tek gövdesi vardır diyerekten.

    kız-erkek olgusu üzerine:

    Bunu ben de düşündüm. Kız ile erkek arasındaki arkadaş üzerinden ilişkiyi malesef türk toplumu yadırgıyor. her ne kadar batı tarzında yaşantımız olsa da doğu kültürü hala bünyemizdedir. en yakın arkadaşının cinsi bayan olsun. ilerleyen zamanda bu bayan arkadaşının sevgilisi olduğunda, arkadaşlık ilişkisi minimize oluyor. bunun yadırganacak bir durumu yok aslında. erkek, sevgilisinin en yakın arkadaşının bir erkek olmasını istemez. emin ol sen de istemezsin. lakin avrupa da durum böyle işlemiyor. ama onlar hiç bir zaman doğu kültürü ile içiçe olmadı. yani türk olgusunda bunun olması aslen anormallik değildir.

    siyasi ideoloji üzerine:

    şöyle düşün. 2000 bin yıllık bir ırk 1923 yılına kadar tek bir insan tarafından yönetildi hep. 1923 yılından sonra "cumhuriyet, demokrasi" kavramları bizde ideolojiye açılmaya sebep oldu. sosyalizm, liberalizm, kemalizm, anarşizm, muhafazakar, islami muhafazakar, vs... lakin bizde ideoloji kavramı; koyun içgüdüsü üzerine kuruludur. bir tane çoban çıkar: hede, hödö der ve koyunlar hep birlilte hede, hödö demeye başlar. bazen koyunlar "heder, hödör" gibi kavramlar kullansa da çobanın sözündeki özünden çıkmaz. karşındaki insan 20 kelime ile konuşsa da hede hödö, karşındaki insan 250 ile kelime konuşsa da "hede, hödö" ve koyunların göz tarafına "at gözlüğü" takılmıştır. sen ne dersen de, ne söylersen söyle, onlar hep "hede, hödö" diyeceklerdir.

    bizler hala demokrasinin ve onun getirdiği ideolojinin ne olduğunu bilmiyorum.

    acı ama gerçek...
    ···