savaş

basına verilecek fotoğraflara sırıtın lütfen dendiğinde zoraki sırıtmaktır
açlıktan bir dilim ekmeği anne ve babanın çocuklarından önce kapmaya çalışmasıdır.
aç askerlerin geçtikleri her yerdeki yiyecekleri çekirge sürüsü gibi tüketmesidir.
olmayan çarşıda hiç bir şey olmamış gibi gezintiye çıkmak için bombardımanın bitmesini beklemektir.
gece-gündüz yıllarca bitmeyen korku dolu bir saklambaç oyunu oynamaktır.
restoranlardan çıkmazken birdenbire yoksullaşıp (eğer mümkün olursa) yemek sırasında bir tas çorba beklemektir.
düşmanın üstüne seller gibi akıp ardından tel örgünün arkasında düşmana karşı esas durşa geçip aman dilemektir.
günlerce gece gündüz yağmur kış sıcak-soğuk ; bir çukurda mahsur kalmak wc,yemek ve uyku dahil tüm ihtiyaçlarını o çukurda gidermektir.
ananızın, bacınızın, ninenizin, çocuğunuzun, yeğeninizin… hatta kendinizin tecavüze uğrayıp vahşice katledilmesidir.
birileri dehşet içinde can derdindeyken birilerinin poz verme ve ihtişam derdinde olmasıdır.
halkın önünde : başı dik göğsü kalkan yüreği mangal gibi savaşa gidip cepheye varınca savaşın uzaktan göründüğü gibi olmadığını anlayıp korkudan saklanacak delik arayıp bulamamaktır.
her bombardımandan sonra şehrinizden parçalanmış veya ezilmiş cesetlerin toplanıp sonrada kokmasın ve mikrop saçmasın diye yakılmasıdır .
kendini bile koruyamayacak durumdayken çocuklarını korumaya çalışıp koruyamamaktır.
tarlalarda ekinlerin ve şehirlerde evlerin yerini insan cesetlerinin almasıdır.
düşman askerlerinin önünde rüku veya secdeye durmaya zorlanmaktır
basına poz verilirken düşmanın yaralı esire yardım etmesi basın gidince işgence ile katletmesidir.
siz cephedeyken veya siz öldürülmüşken geride kalanların başına gelebilecek olaylardan birinin yada bir kaçının gerçekleşmesidir.
valla zorla gönderdiler biz gelmek istemedik desende ya vurulmak ya işgence görmek ya ölüm kampına yada çalışma kampına gitmektir.
durup dururken evlerden ve sokaklardan toplanıp elleri havaya kaldırıp iyi veya kötü kaderini beklemektır bu bekleyişten kaderi kötü olanların dünyadan genellikle kötü şekilde ayrılmasıdır.
içinizden bazılarının korkudan ne yapacağını veya nerede duracağını
şaşırmasıdır.
çocuğunu doktora yetiştirebileceğini ve hemen tedaviye başlanabileceğini zannetmektir.
herkesin kendi işini gücünü ve hayatını bırakıp kana ortak olmak için gece gündüz koşuşturmasıdır.
çocukların hâlâ annelerinin onları kurtarabileceğini sanarken annesi ile yan yana katledilmesidir.
bana bir şey olmaz derken aniden sana bir şey olmasıdır .
sorumlularının (düşman gelip işlerini bitirinceye kadar) hiç bir şeyden sorumlu değilmiş gibi normal hayatlarına ve beyin yıkamaya devam etmesidir.
pişmanlıktan ve sıkıntılardan sapıtıp başını kayaya vurup beyin kanamasından gitmektir.