sex bağımlılığı olan komşu kızı

kızı öpünce kız yine başladı zırlamaya, ağlayarak bana sarıldı. azgınlığı belli etmeden yavaşça sarıldım seline.
şimdi ben vicdan yapmaya başladım. " ya hagibtir mal herif" diyeceksiniz. ama ben diyordum ki kızı gibsem kız
gene kendine hakim olamaz, belki bütün mahalleliyle gibişir. al başına bela sonra. ama çok ta azmıştım. ulan
daha önce çok kız geçirdim elimden, bu kadar güzeli, bu kadar çekicisi en fazla 5 kere denk gelmiştir. çok taştı be.

caps veririm diyordum da tanıyan kesin çıkar goplulardan. yannanı yerim ondan sonra. kusura bakmayın, hepsi
gaziosmanpaşalıların suçu, analarını gibebilirsiniz bizim aile hariç.

kız sakinleşmeye başlayınca elimi hafiften sağ cebime attım. kondom yerindeydi. kızı yavaşça üstümden aldım, başımı
onunkine yasladım, dudaklarına bakarak ( << öğrenin iyi taktiktir )

+bişey itiraf edicem

-ne ? ( duygusuzca söyledi )

+sen söylediğin için söylüyorum ama

-ne, söylee ?

+seni ilk gördüğümden beri büyülendim, sanki ne biliyim sihir yaptın bana

+ben de kendime hakim olamıyorum

-sen hasta değilsin ama ( baktım yüzü asılacak gene )

+sana hastayım galiba

orda elim kızın zütünün azıcık üstünde, beliyle zütünün ortasında yani. arkadan kavrıyorum bu da iyi taktiktir.
dudaklarına yapıştım kızın, kendimden geçmiş gibiydim. o an dünya yıkılsa umrumda değildi, nasıl anlatiyim
mal adam intihar etse sevinmezdim o derece düşünün.

kız harika öpüşüyordu bu arada, tecrübeli olduğu belliydi. bu işte bi kaşarlık sezdim. hafifçe gözlerimi
açtım, bi an başımdan aşağı serin sular boşaldı, öyle bir rahatladım ki sormayın. kızın gözleri kapalıydı,
yüzünde şaşkın mutlu bi ifade, hemen kapattım geri. anın tadını çıkarmak lazımdı. zira emsallerimin çoğu böyle
bi kızı rüyasında bile göremiyorken, ben tadını çıkarmassam hakka girerdim, olmazdı.

ellerimi hafifçe beline ve kalçasına zütürerek okşuyordum. nefesimi kesmişti kevaşe. becermek için sabırsızlanıyordum.
kız birden gözlerini açtı ve durdu,

- ya kendimi kaybedersem?

+ kaybetmessiin, artık güçlüsün sen

- ya edersem, bilmiyorum yapmamalıyız.

+ kaybedersen de ben sana yeterim, söz

bu lafı nasıl söyledim hâla aklım almıyor. o an içimden geldiği için doğaldı, kız tuhaf karşılamadı.
ben sana yeterim ne ulan. "ben seni doyururum yenge" der gibi. ananı gibiyim bazen iğrenç bi insan oluyorum.
ama kalbimi tereyağı gibi eriten şu sözcükler döküldü kevaşenin folloş dudaklarından

- söz mü?