1. 1.
    0
    bi kere silent hill resident evil değildir aq! bunu bi zütünüze yazın...
    silent hill candır, canandır, hanimiş hanimiştir, agucuk ugucuktur...

    şimdi günlük hayatta kalkıp size "hıı silent hill mi, resident evil gibi de mi?" diyen mallar olacaktır, yoksayınız...
    bi kere illa bi oyunu bi oyuna benzeticeksek, gider resident evil'ı half life'a benzetiriz... neden? bakalım:
    resident evil'i düşünelim... nedir, bi özel şirket uzaylı dnalarıyla deneyler yapar neyin, olay kontrolden çıkar, etrafı mutantlar basar...
    half life'ı düşünelim... nedir, ordu uzaylı dnalarıyla deneyler yapar neyin, olay kontrolden çıkar, etrafı mutantlar basar...
    görüldüğü üzre tek fark: özel-kamu sektör girişimi olması olayın heheh

    not: özet mözet geçemem bin!
    silent hill özet geçilmez! su uyur silent hill uyumaz! bir silent hill dünyaya bedeldir! bayrak inmez, silent hill bölünmez! her türk silent hillli doğar! (sonuncusunu ben de anlamadım... neyse çaktırmıyom... )
    ···
  1. 2.
    0
    ben piramit kafa soruları alayım
    ···
  2. 3.
    0
    ha biri fps, biri survival horror diyenler olacaktır: kavramlara saplanıp kalmayın yannanlar, ardındaki gerçeği yalayın...
    ne gibik bi "oynadığımızı anladık mı" mantığıdır bu, ne alaka yaw resident evil'la silent hill!
    bi kişi daha "sen resident evil'ı da seversin şimdi" derse, i'm gonna use force! and by force, i mean "the" force! (kotor2'den en sevdiğim replikti, kullanmak bugüneymiş... görmemişlik böle bi şey aq, naparsın..)
    ···
  3. 4.
    0
    spoiler aq: silent hill oyunlarını oynamak, filmini izlemek, çizgi romanlarını okumak isteyen burdan gerisini okumasın... ("işim olmaz silent hill'le" diyenler de zütümü yesin ayrıca)

    resident evil'ı geçtik şimdi... bizim kasabaya bakalım:
    silent hill'de, evet yaratıklar vardır ama, onlar "mutant" değil, gerçek "canavar"lardır... bilimsel bi açıklamaları yoktur aq... born from a nightmare'dirler... nasıl ve neden var oldukları, ne oldukları bilinmez... evet bazısını üstüne şarşörü boşaltarak öldürebilirsiniz ama bazılarında yemez o! o diğerleirni ancak sihirli bi sözcük söyleyerek yok edebilirsiniz!! (bakmayınız: tu fui, ego eris)
    ···
  4. 5.
    0
    sana 2 tane sorum var bin

    1. silent hilli hangi oyunundan başlamamı tavsiye edersin
    2. çokmu sistem istiyor yeni oyunları ekran kartı dandık biraz

    not : herzaman oynamak istemişimdir ama hiç kısmet olmamıştı amk
    ···
  5. 6.
    0
    @5 cevap istiyorum muallak
    ···
  6. 7.
    0
    @4
    1'i ps için çıktıydı sade, ama nette pc versiyonunu bulabilirsin... ama grafik ve oynanabilirlik açısından çok şey bekleme!
    sistemine güvenmiosan 4'ten sonrasını oynamaya kasma... (4'ü oyna canım, ama 5'i rüyanda görürsün... ben gördüm bi ara misal... )

    favorim, 4 tabii ki... en ruh giben hikaye bence... tabi herkesin tuttuğu kendine...
    ···
  7. 8.
    0
    bi özet geçsenize nedir bu silent hill.
    ···
  8. 9.
    0
    devam, silent hill ne değildir:

    resident evil değildir dedik...
    tek bir ayrıntıda dahi, aradaki kökten farkı anlayabilirsiniz... resident evil'da gördüğünüz postsuz ve derisiz köpekler, silent hill'de dolaşanlara benzer. (kimi kandırıom, aynısı lan işte! tamam biraz esinlenme var diyelim bare, tak sürdürmeyelim!) ama resident evil'da sağa sola saldıran o "şeyler", bildiğin yurdum köpeğinin virüs yemiş halidir. silent hill'de ise, neyin onları o "şeylere" dönüştürdüğü bilinmemekle birlikte, o şeylere dönüşüp dönüşmedikleri bile kesin değildir aslında. (bakmayınız: silent hill 3'te "they look like mosnters to you?" sorusuyla, "ananı avradını??? öldürdüğüm onca yaratık, sade bana mı canavar gibi geliodu? nası lan? ne demek tarikat üyeleri? neden? ya o küçük kız, hakkaten korkmuyodu?" gibi sapıtıp mavi ekran verebilirsiniz)

    ayrıca -kaçıncı oyun olduğunu hatırlamamakla birlikte- yine aynı köpeğimsi canavarların, bi lokantada pişirilmiş halini görür, dayanamayıp mıncıklar ve "alterbatif bi evrende her bulduğumu ağzıma almamayı tercih ederim aq!" tepkisini alabilirsiniz oynadığınız karekterden!

    resident evil, virütiktir. (virüs kökenlidir)
    silent hill ise "hastalıklı"dır. evet, budur... mis!
    ···
  9. 10.
    0
    heri meysın reyis'ten ötesi yalan bu dünyada.
    ···
  10. 11.
    0
    hele silent hill 4'te, bi pyramid head'in bi legs'e tecavüz edişini izledikten sonra, insan değilsinizdir artık. beyin gibilmiştir tamamen. zaten ilk seferde, "noluo lan o buzdolabının orda" dersiniz, anlayamazsınız, "yok canım" dersiniz ama biliyosunuzdur ne olduğunu bal gibi! metal piramit kafalı bi "şey", gövdesi başı olmayan sade 2 yukarı 2 aşşa doğru toplam 4 bacağı olan bi başka "şey"e tecavüz edip öldürür! "yok canım"ındasınızdır siz hala, tekrar izlersiniz emin olmak için... "hasgibtir"dir sonuç! evet, silent hill oynadığınız en hastalıklı oyundur! aşık olursunuz... vs. gerisini biliyosunuz... (bilmeyenlere de kafam girsin ayrıca!)
    ···
  11. 12.
    +1
    git bunları ekşide anlat bin candır bilmemnedir sie
    ···
  12. 13.
    0
    her oyundan sonra, bi süre etafta tırsarak dolaşırsınız... her an silent hill moduna geçebilir çünkü tanıdık bildik "gerçeklik"! yanan kavrulan bi şeylerin sesleri, küller, ateş, karanlık... salt korku!

    silent hill "kötülük"ten de doğmamıştır işin kötüsü, saf; içten; güçlü ama fena halde çarpıtılmış bi duygudan doğar... silent hill canavarlarını ve bölüm sonu boss'larını görünce öldürsem mi versem mi bilemezsiniz! (bakmayınız: şu 2 eli üzerinde yürüyen, bacakları olmayan, kocaman masum suratıyla mal mal size bakan, tek elini (ayağını?) kaldırıp sizi işaret eden yaratık... ilk gördüğünüzde direkt öldürmediniz de mi? bi an, "noluoz lan" deyip kaldınız... canavar değil gibi geldi de mi? en azından bana öyle gelmişti aq, tabi sonra osmanlı tokadını yiyince devasa elinden, ağzını burnunu dağıttım binin!)
    ···
  13. 14.
    0
    @13 tabi candır olm, bi tanedir silent hill! erkek olsa verirdim kesin! hastasıyım!

    ayrıca ekşinin aq, sana bi şey olmasın... takılma böle şeylere, bak dalgana, hişşş...
    ···
  14. 15.
    0
    ha ortaçağ "flame purifies all" mantığına, @2 misali "fire doesn't cleanse, it blackens" deyişi vardır silent hill'in... "yürrrü beeee!" dersiniz!

    ha, oyunların soundtrack'leri de ayrı bi güzeldir...

    yalnız çizgi romanlarını okursanız, beyniniz daha da gibilebilir... zira, güya silent hill sadece hastalıklı insanları "çağırıyo"dur sizin mantığınıza göre, kalbin ve aklın safsa sorun yoktur: ama kazın yarraaa öyle değil işte!

    hangi hikayeydi o yaaa... paint it black mi? neyse işte, bi tanesinde şöle bi zütlük var: sıradan insanlar silent hill'in tutsağı oluo, silent hill tarafından sindiriliyola bi nevi, hayat güçleri bitene kadar... neyse sonuçta, oyunlarda öğrenmediğiniz şeyler öğreniyosunuz, öğrenmez olaydım diyebiliosunuz bazen!
    ···
  15. 16.
    0
    filmi ise... zütüm gibiydi afedersin! bu kadar taşşaklı bi konu, bu kadar mı havada kalır arkadaş yaa! zütünüzle mi yazdınız senaryoyu!
    ulan oyunları bi oynasaydınız bari filmi sıçmadan önce!!! oyunları oynamayan biri için, son derece gibik bi film çünkü yeterince ayrıntı yok olayı kavramanı sağlayacak... oyunları oynayan için de gibik, çünkü bi gibim yok lan içinde!!! tuh rezil herifler, böle mi yapılır bu film! tecavüz etmişsiniz lan silent hill'e resmen!! film zevkimi gibtiniz lan! dedelerle duş alasıcalar!!!

    (ya evet bi oyunun hastası olan tipler, filmini hiç bi zaman beğenmez ama bu film hakkaten zütüm gibiydi yaaa!! silent hill'in silent hilliği yoktu içinde, sıradan bi korku filmi gibiydi... çok sönük... yazık ettiler yiğidime!)
    ···
  16. 17.
    0
    silent hill 1
    silent hill 3
    silent hill homecoming

    harici yalan bir seridir, ben silenthilltr admini
    ···
  17. 18.
    0
    @2 piramit kafayı almış beyler
    ···
  18. 19.
    0
    @18
    ulan 4 be 4! yazıyla: dört! hatta: döööööört! "the room" be!
    "it's the room that confines me" be, peeeh! sen ne anlarsın, popüler kültür admini sen deeee! stre! wall monster kılıklı bin!
    ···