/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +4
    anlatıyim mi lan ? 2 kişi anlat desin başlıyorum...
    ···
  2. 2.
    +2
    1 geldi 2 de gelsin başlıyorum.
    ···
  3. 3.
    +2
    aha 2 de geldi başlıyoruz...
    ···
  4. 4.
    +6
    size bugün ibretlik bir pandemi hikayesi anlatıcam...

    beni yeniler pek bilmez ama eskilerden hatırlayanlar bilir, izmirlyim ama çanakkalede yaşıyordum. 13 yıl orada kaldım. inci sözlüğün eskiden yeniye geçiş döneminde cezaevine düştüm 2 yıl 7 ay yattım. neden derseniz siyasetten diyerek kestirip atayım. aslında o cezaevi günlerini anlatmak istiyorum, fakat iktidar değişmeden o mevzuya girmem, bir tur daha dönesim yok. neyse yattım çıktım ben. 2019 yılında tam ramazan bayrdıbının arife gününden 1 gün önce izmir şakran cezaevinden tahliye edildim. artık özgürdüm. çanakkaleye evime gidecektim.
    ···
  5. 5.
    +6
    içerden ilk çıktığımda sudan çıkmış balık gibiydim. otobüse binip şakran merkeze indim. otobüste yanımda bir eleman elinde telefon, kulağında kablosuz kulaklık , ne olduğunu bilmediğim bir dizi izliyor. ulan dedim napıyo bu, internet kotasının anasını giber bu dizi, çok mu parası var acaba ? kulaklığı da pek tarzmış, demek kablosuz kulaklık yapmışlar ha. pc için eşek kadarlar vardı da, bu kulak içiler pek kibarmış. hoşuma gitti. mağradan yeni çıkmış gibi bakıyorum. 2,5 yılda ne kadar değişebilir ki dünya diyorum ama bu gördüğüm benim bildiğim dünya değil sanki. ağacın şeklini bile unutmuşum. her şey o kadar garip ki... o his anlatılmaz, yaşamayan bilemez...
    ···
  6. 6.
    +6
    neyse çıkmadan cezaevindeyken kartlı telefondan ayvalıktaki kız kardeşimi aradım. dedim eniştem gelsin beni alsın, iniyom şakrana. şakrana indim. bilen bilir büyük bir benzinlik var yol üzerinde. içinde bir dükkan, meşhur şakran börekçisi yazıyor. dedim şurda bekliyim. orda da bi kartlı telefon bulup eniştemi aradım. dedim börekçide bekliyorum, ha meşhur börekçi mi dedi. ulan şakranın böreği ne ara meşhur olmuş, ben hiç hatırlamıyorum öyle bi şey. he ordayım he dedim kapadım. gittim börekçiye, baba dedim türk kahven var mı? var dedi. bana şöyle fincanda güzel bi sade kahve, bi de şu meşhur şakran böreğinden ver 1 porsiyon. kahveyle börek ne alaka demeyin. böreği sırf merak ettiğimden söyledim, kahveyi ise hayvan gibi özlediğimden. cezaevinde karton bardaktan şazili hazır kahve içmekten kahvenin ne olduğunu unutmuşum, o kıvamdayım.
    ···
  7. 7.
    +6
    börek geldi önce. 2 tane uzun sarma börek. bildiğin kol böreğinin kısa küçük olanını yapmışlar, dürüm gibi bi şey ama küçük. çokta meşhurluk bi şey değil yani yemesem de olurmuş. sonra kahvem geldi. höpürdete höpürdete içerken anladım artık özgür olduğumu. ulan bir kahve bu kadar mı tatlı olabilir. sonradan orda yine kahve içtim, aynı tdaı alamadım. o kahvedeki özgürlük tadı yoktu çünkü içinde. kahvem de bi bitti, bi 5-10 dk sonra enişte geldi beni aldı gittik ayvalığa kardeşimin evine...
    ···
  8. 8.
    +3
    kuru juru okumayın lan binler, şukulayın ki okunduğunu bileyim...
    ···
  9. 9.
    +4
    eve gittik, kız kardeşim yemek yapıyor. dedim ver bakayım şu telefonmunu biraz facebooka gireyim, kim ölmüş, kim kalmış göreyim... telefonu bir aldım elime, ulan bu ne ? kullanmayı unutmuşum resmen. eline telefon verilmiş primat gibi dürtüyorum telefonu. güç bela facebooka giriş yaptım. online olduğumu gören yazıyo, geçmiş olsun kardeş, allah bi daha yaşatmasın kardeş, aman kardeş, canım kardeş... yetişemiyorum , çok yavaşım. biraz bakındım, kim ne halde gördüm. içeri girmeden önce bi manitam vardı, tam ben paket olmadan önce kavga etmiştik. ben arayıp sormayınca "terk etti beni" demiş, ortak arkadaşımız falan da yok, kardeşlerime de yazmak istememiş, hayatına devam etmiş, gitmiş birini bulmuş evlenmiş... ilk darbeyi orda yedim zaten bi. ama haklı, ne diyebilirim ki ? ben de diyorum çıkınca evleniriz, nerdeee... hayat bi bana durmuş kalan herkese devam etmiş... öyle böyle derken çanakkaleden birader de geldi, akşam yemeğine oturduk.
    ···
  10. 10.
    +5
    yemekten sonra kardeşlerimle oturdum. olanı biteni anlattılar... meğer annem çok hastaymış. siroz olmuş, tedavi görmüş, iyileşmiş ama tam değil, ilaç kullanıyomuş hala. benim haberim yok tabi bundan. üzüldüm, dedim "ben çıktım artık daha tamam, ben bakarım iyi ederim onu". sohbet muhabbet derken vakit geç odu, yatış vakti geldi. karşılıklı koltuklarda yatıyoz biraderle. biradere dedim "pubg diye bi oyun çıkmış gazetede falan gördüydüm, ne o ?" birader telefonunu aldı, pubg açtı verdi elime... vay amk telefonda fps oyun... oha... sabah ezanına kadar hayatında ilk defa atarisi olmuş çocuk gibi pubg oynamaya çalıştım telefonda. ben içerdeyken işler ne boyuta gelmiş... sabah ezanına doğru da sızıp kalmışım zaten...
    ···
  11. 11.
    +4
    akşam sigara almaya bakkala gitmiştim. meğer kardeşimin evinin karşısındaki binanın altına benim çocukluk arkadaşım bakkal açmış. biraz sohbet edip dönmüştüm ama içerdeyken en çok özlediğim şeyi görmüştüm orda. sucuk. sabah 11 gibi kalktım. biradere dedim " in şurdan bakkala , sülüman abinin bakkalda eşek sucukları gördüm, al gel de bi sucuklu yumurta yapalım"

    ulan sanki cennet yemeği mübarek. en dandik sucukla bile yapsan dünyanın en güzel yemeği oluyo meret. yanına bi de çay... offf... kahvaltıyı yapıp çıktık yola, istikamet çanakkale. biradere dedim geç lan yan koltuğa, bakalım şöförlüğüm de paslanmış mı ? bak o paslanmamış işte. 2 saatte vardım evime. yağ gibi kaydım yolda. arife günü de zaten, trafiğe çok kalmayayım derken hızlı hızlı kaçtım, bir an önce vardım.
    ···
  12. 12.
    +5
    eve bi geldim, annem yemekler yapmış, en sevdiklerimden. bayram olmadan bayram gelmiş sanki... dedim ben biraz çıkıp gezeyim bakalım, kim ne yapmış. bir çıktım, her köşe başında bi arkadaş , bi tanıdık çeviriyo. gel bi çay kahve içelim. gel iki bira atalım. gece yarısına kadar it ayağı yemiş gibi gezdim. gece dışarda olmak ??? cezaevinde gece olunca avlu kapanır, gece gökyüzü asla tepende olmaz. uçsuz bucaksız gökyüzünü tepende olabildiğince açık görmek, denizde yakamoz, ay... yaşamanın ne kadar güzel ve kıymetli bi şey olduğunu alıyor insan. bir kere ölmüşüm de yeni bir şans verilmiş geri gelmişim gibi hissediyodum.
    ···
  13. 13.
    +4
    bayramdı seyrandı derken günler geçti. işe girdim, çalışıyorum. eskiden çalıştığım bir internet cafe vardı, ordayım. yazı atlattık bi şekilde, kış geldi. artık alışmıştım benim için yeni olan dünyaya. ama benim için yeni olan dünya ölmek üzereydi. internette covid-19 adında bi virüsün dünyada hızla yayıldığı, yakalananların öldüğü, ölmese bile sürüm sürüm süründüğü anlatılıyordu. eski dünya ölüyordu. dünyadaki herkes tıpkı benim 2,5 sene hapsediliğim gibi, 2,5 yıllığına hapse girmek üzereydi. ve çıktıklarında benim yaşadıklarımı yaşayacaklardı, yepyeni bir dünyayla karşılacaklardı. ben haksız yere de olsa tecrübe etmiştim o hissi. sıra artık dünyanın geri kalanındaydı...
    ···
  14. 14.
    +3
    o sıralar ben çok ağır grip oldum. ama hayatımda hiç öyle grip olmamıştım. tam 1 ay sürdü. kafamı kaldıramıyorum. nefes alırken ciğerlerim yavru civciv gibi fıyyy fıyyy diye ötüyor. doktora gidiyorum grip ilacı ateş düşürücü yazıp gönderiyo. bende kronik bronşit ve alerjik astım olduğundan evde çuvalla nefes açıcım falan var, onlarla takviye ediyorum. kafamı kaldırmaya mecalim yok. işe gidiyorum, patron "olm git evine yat dinlen, ölceksen evinde öl üstümüze kalma amk" diyip geri gönderiyo, o kadar kötüyüm. yaklaşık 40 gün çektim. sonunda nihayet iyileştim. iyileştim ama ciğerler hala dolu , fıy fıy ötüyo. antibiyotik, balgam sökücü falan döşüyorum habire kendime.
    ···
  15. 15.
    +3
    iyileşmemin ardından 15-20 gün geçti geçmedi. sağlık bakanı tv'de açıklama yapıyor. covid-19 virüsü bugün itibariyle yurtdışından gelen bir yolcuda ilk kez topraklarımızda görüldü. yayılmaması için tedbir alıyoruz. dedim pembe yarağın mor kafasını yedik. kaçak köçek girmiş bu virüs belli... ben de kesin o virüstendim, normal değidi çünkü gribim. ki ben grip aşısı da olmuştum. daha önce askerde kuş gribi oldum, askerden sonra domuz gribi oldum da ege üniversitesi hastanesinde karantinaya almışlardı beni şeffaf perdeler falan çekmişlerdim etrafıma, onlarda bile maksimum 1 hafta hasta kalmıştım. biradere dedim olm git izmire ananemi al bize getir, bu iş büyür evlere kapatırlar insanları demedi deme, kadıncağız tek başına ne yer ne içer orda. ki dediğim de oldu. kardeşim ananemi getirdi, ertesi gün pandemi ilan edildi, kapanmalar başladı...
    ···
  16. 16.
    +3
    ben de o sırada eski bilgisayarımı ayağa kaldırdım. içerden çıkınca internet cafede işe girdiğimden ihtiyaç duymamıştım. eve kapnınca çıakrdım kutudan, kurdum yerine. bi bakım bi format. canavar nasıl bıraktıysam öyle duruyo, taş gibi. bi de ekran kartı aldım buna, öküz oldu. arada internete giriyorum, bizim kocakarılara yemek çay kahve falan yapıyorum.3 gün 5 gün 1 hafta. insanlar evde kapanmaktan kafayı yiyor. lan çıksan balkonuna çıkıyon, bahçene çıkıyon, nankör pekekent daha ne istiyosun, ailen yanında, elinde telefon internet... bunlar mapusu görse intihar eder diye düşünüyorum içinden. bana kolay, alışkınım. cezaevinde boncuk yapmayı öğrenmişim, evde de boncuk yapıyorum, takılıyorum...
    ···
  17. 17.
    +2
    burdan sonra işler kızışacak. benim de uykum geldi, yarın kaldığımız yerden devam edelim...
    ···
  18. 18.
    0
    arkadaşlar devam edeceğim. son yazdığım entryden sonra bir süredir yaşadığım hastalığım nüksetti. acil olarak ameliyat oldum. şu anda iyileşme sürecindeyim. cccrammsteinccc kardeşim az önce ziyaretime geldi. en kısa sürede devam edeceğiz... beklemede kalın...
    ···
    1. 1.
      0
      Geçmiş olsun ustam..
      ···