1. 1.
    +1 -13
    beyler :(
    ···
  2. 2.
    0
    24 yaşına giriyorum ve hala bakireyim panpalar. Sizce artık vermeli miyim? O zaman daha mı mutlu olurum? Sürtün sürtün artık alev çıkacak, vallahi bıktım. :( Bana bi fikir verin binler vermedik bakire tribi diyolar, verenler kaşar oluyo :/
    ···
  3. 3.
    0
    19 yaşındaki çıtır eniştenize vermeyi düşünüyodum fakat tarafından terkedildim.
    ···
  4. 4.
    0
    sonradan pişman olursam kafanızı giberim, kabul ediyo musunuz?
    ···
  5. 5.
    +1 -2
    bikaç hafta önce bi cumartesi günü aklıma düştü panpalar. dedim ben bu işi tadıcam amk artık yeter. vermek için çok imkanım oldu bugüne kadar. allaha şükür halim vaktim yerinde, iyi kötü bi üniversite bitirdim ve iyi kötü bi işim var. yaklaşık 4 senedir yalnız yaşıyorum. o güne kadar hiç sıcak bakmıyodum tam ilişkiye girme olayına. anal olayına zaten karşıyım, asla yapmayacağım bişey. bugüne kadar biçok adamla yattım. koynuna girdim, koynuma aldım.. kimisi sevgilimdi, kimisi de yeni jenerasyonun deyimiyle van nayttt * ama en uzun ilişkimde bile bu noktaya gelmedim, her taku yaparım ama vermem dedim hep. gelin görün ki hayatımın en güzel 7 saatiydi diyebileceğim o cumartesiden sonra bu fikri aklımdan çıkaramıyorum. o sıcaklık, o çekim, o vahşilik zihnimi çeliyo..

    bazı panpalar kezban, yobaz vs.. gibi mesajlarıyla özeli doldurmaya başladı şimdiden. ben onu namus olarak görseydim ve namus kıstası saysaydım zaten burda bunları yazmazdım. sadece çok özel gördüğüm için bunca zaman bekledim ve sonuç itibariyle 19 yaşındaki benim gözümde sabi sübyan olan çıtır eniştenize vermeyi düşündüm. beni mutfak tezgahına çıkarıp, bacaklarımı beline sardığım ve o sıcaklığı hissettiğim günden beri başka bişey düşünemez oldum. çok güzeldi panpalarım. o halde yatağa kadar taşıdı beni. sonra elbisemi çıkardı, sonra da iç çamaşırımı. ayaklarımdan başlayıp, alnıma kadar her yerimi öptü, ısırdı.. bi insanın dudakları bile yeter mi aklı baştan almaya? sanki ilk kez erkek teniyle tanışmıştım. insan değildi o elf falandı amk. bi melekle sevişiyodum sanki. öncesi yok gibiydi. içime girmek istedi, izin vermedim. sonra özelime dokundurdu dudaklarını. daha 19 yaşında bi bebe nasıl bu kadar usta olur hala aklım almıyo. çığlık çığlığa kaldım resmen. şeytan yanıbaşımdaydı o anlar. yap! yapma! yap! yapma! o triballiği ve çelişkiyi anlamış olacak ki "sen üste geç, yoksa bi kaza çıkacak elimden" dedi. * artık sıra bendeydi. benim de onu mutlu etmem lazımdı. uzun zaman sonra birini kaybetmekten korkuyodum çünkü..
    ···
  6. 6.
    +1 -2
    bu defa onun özelindeydi benim dudaklarım. nasıl da can çekişiyodu canım benim. bi erkek nasıl hem bu kadar masumiyet hem de şehvet kokar o an anlamıştım. yeni doğmuş bebeğin teninden farksızdı teni. dişi panpalarım iyi bilir. bazı adamların kokusunu unutamayız biz. parfüm falan değildir o. canımızı çok yakacağını göze alarak tattığımız tendir.. 50 adam tanısak da, tüketsek de unutamayız. ilk kez o yatakta birini kendimden çok düşündüğümü farkettim.

    bugüne kadar çok adamı sevdim ama aşık olmadım hiç. sanırım aşk böyle bişeydi. yanında hiç sıkılmadığımı anladım ve dedim hadi kızım göster marifetlerini. kaybetme bu bebeyi. özelinin üstünde hafiften ileri geri hareket etmeye başladım. dudakları dudaklarımdaydı. içime giremiyo olmanın intikdıbını alır gibi öpüyodu. canım yanıyodu ama memnundum halimden.. bu şekilde 15 dakika kadar ter döktükten sonra başardım doğmamış çocuklarımızı çıkarabilmeyi. sürtünerek boşalmış olmaktan utanıyo gibiydi. * yorgun düştüm, uzandım yanına. bebe diyorum ama 1.93 boy, 100 kiloya yakın bişi. çocuğu gibi kalıyorum yanında. baba gibi, abi gibi sardı beni kollarına. ilk kez boşaldıktan sonra birinden tiksinmedim. yanımdan gitsin istemedim. başladık saçma bi şekilde muhabbet etmeye. sanki bacı kardeşiz amk. ışığı açtı, yüzümü izledi uzun uzun. utandığımı farkettim. kendime güldüm. halime güldüm. fuckbuddy gözüyle baktığım, küçük gördüğüm birine aşık olmak üzereydim. ki bu benim en son isteyeceğim şey bile değildi. kucağına yatsam saçlarımı sever misin? dedi ben bu saçma düşüncelerimle boğuşurken. olur dedim. haydaa dedim amk sanki evladım. ağladım ağlicam. diyorum kızım kendine gel amk mal mısın? birazdan yollarsın gider zaten amaç buydu. bitti. gitmedi. gönderemedim. sabah 8`e kadar çıkamadım koynundan. dizim ağrıdı biraz da ben yatayım mı? dedim. olur dedi kalktı hemen. ben uzandım boylu boyunca. uzanmamla elini özelime zütürmesi bir oldu. hayatımda en nefret ettiğim şeydir oraya birinin el ile temas etmesi. nedense hiç rahatsız olmadım bu defa. odak noktasını biliyodu bin. sesimi çıkarmamak için zor tutuyodum kendimi. mahvolmuştum. öyle bi dokunuyodu, ritim tutturuyodu ki en huuryum diyen duramaz ağzını açmadan. sürtünmenin intikdıbını alır gibi, benim o kendimden geçmiş halimi izliyodu. 2 saat içinde bilmem kaçıncı kez boşaltmıştı beni. bakire olmamın çok saçma olduğunu söyledi. deldirdiğimde haber veririm dedim trip attım, kalktım duşa girdim. kapıyı da kitledim gelmesin diye. kendi içimde bu lafı abartıp onu gibtir etmeyi düşünüyodum. çıktığımda yine beceremedim..
    Tümünü Göster
    ···
  7. 7.
    0
    @22 hanny deme bin :( o da öle diyodu
    ···
  8. 8.
    0
    yanına gitmedim bilerek. diğer odaya saçlarımı kurulamaya geçtim. işim bittikten sonra oturma adasına gittim. ordaydı. koşa koşa feysbuka abanmış. tak var çünkü. hiç anlamıyorum feys hesabı olan insanları. mynette okey oynayan kürt bile daha erdemli bana göre feysi olan adamdan. her neyse başladı arkadaşlarını, ailesini, hayatını anlatmaya. ben tabi giblemez modlarda takılmaya çalışıyorum. eski sevgilisinden bahsetti. 16 yaşından 19 yaşına kadar aynı kızlaymış. biz tanışmadan 1-2 ay önce ayrılmışlar. şimdi de tahminimce hatun geri döndü diye beni postaladı.

    24 yaşından sonra birinin tribine girebileceğim hiç aklıma gelmezdi. hayat harbi harbi garip. balkona çıkalım dedim, içim daralmıştı bilgisayar başında. çıktık. birer sigara yaktık. yanımızda termos, memuruz sanki amk. geçmişimi sordu. sevmiyorum bunları konuşmayı dedim. belki de o gün karar verdi benim ne pislik bi kevaşe olduğuma. bilemiyorum hala anlam veremiyorum gidişine. daha 3-4 gün öncesine kadar sübyancı mıyım diye makarasını yaptığım ilişkimin ellerimden kayıp gitmesini yediremiyorum belki de. bilemem, bilemezsin..

    neyse devam. ne kadar çok yazarsam o kadar çok rahatlarım. şukunuza, onayınıza, güzel sözlerinize ihtiyacım yok. benim için zor olan evreyi atlatmak için burdayım.

    balkon zifiriydi. bilerek ışık açmamıştım huur çocuğu sinekler gelmesin diye. salonun ışığı balkona vuruyodu, yüzlerimizi seçebiliyoduk en azından. sandalyede oturmak istemedim o an. içimden bi parti daha gideriz gibi bişi gelmedi ama kucağına oturmak, nazlanmak istedim. gittim attım kendimi. ellerimi doladım boynuna. yanaklarını sıkıp öpmeye başladım. çocuk seviyodum sanki amk. öyle masum geliyodu ki bana, öyle güzel bakıyodu ki. bi insan sadece gülümsemesiyle anca böyle deler geçerdi. daha doymamış olacak ki içeri gidelim mi yeaaa dedi pis pis. iyi dedim tamam gidelim. * yaşı gereği kanı kaynıyo tabi. kılımı bile kıpırdatamadım. zaten bütün gün çalışıyorum aşırı yorgundum. e öncesinde de ufaklık yordu zaten yeterince. halim yoktu ama ona hayır diyemiyodum. yine nefesi nefesimdeydi. kokusunu duydum. aklım yine gitti başımdan. en hayvani duygulara bürünmem gereken an ben kendimle savaşıyodum. olmaz, arkadaşlarıma ne derim, insanlara nasıl açıklarım en önemlisi de kendim nasıl hazmederim die tripten tribe koşuyodum o durumdayken bile. her hali, her hareketi sanki beni kendine bağlamak için özenle seçilmiş gibiydi. milim milim geziyodu bedenimi. bıkmadan, usanmadan. hassasımdır normalde, tatlıdır canım. ama bu binin hayvanlığı hoşuma gidiyodu. yine en özelime indi. bu sefer dili iş başındaydı. allahım o nasıl bişey hala aklımda. tadı damağımda desem yeri. öyle bişey ki çocuğun omuzlarını yırtmışım, bitince farkettik. baya gülmüştük. * ben aynısını yapmak için yeltendiğimde yapmak zorunda değilsin dedi. o zaman anlamıştım bana bişiler hissettiğini. biliyorum sevmiyosun yapma dedi. evet amk oraldan nefret ediyodum ama tiksinmedim bu defa..
    Tümünü Göster
    ···
  9. 9.
    0
    @28 yaşım entrylerimde yazıyo, sileceksen hiç yazma lütfen. küçük hesaplar peşinde koşmayın.
    ···
  10. 10.
    0
    @34 haykırdım panpa şuku
    ···
  11. 11.
    0
    @37 öpüyorum panpacığım
    ···
  12. 12.
    0
    ulan iki makara yaparım diye açtım. yine kendimi ondan bahsederken buldum iyi mi * her neyse işte biz de muamelemizi hakkıyla gerçekleştirdikten sonra artık gerçekten sadece uyumak istiyodum. beden olarak zaten gebermiş gibiydim, ruhen de oldukça yorgun hissediyodum. benim için sabaha biriyle uyanmak çok özeldir. genelde ya evden gönderirim ya da başka odaya geçerim. kalkmadım bu defa. o da gitmedi hiç, teklif ettiğim halde. ikimizde de derman kalmadığı için bikaç saat sadece konuştuk. o babasına olan nefretini anlatıyo, ben anneme. o okulundan bahsediyo, ben işimden. lol oynasana diyo bana aptal. leauge of legends delisi bin. eğer oynayan panpalar varsa burdan annelerine selam. gibtiğimin oyunu.

    en sevdiği şarkıyı açıyo. ben de seviyorum. bizim şarkımız oluyo. 18lik hallerimi hatırlıyorum, gülümsüyorum. ikinci bahar gibi anasını gibtiğimin evladı. ilaç gibi. şifa gibi. nasıl bi arınmış hissediyorum anlatamam. günah çıkarıyorum sanki. sabah oluyo yavaştan, bi yandan sussun uyuyayım istiyorum bi yandan zaman dursun, gitmesin, bitmesin.. sonra ona haksızlık ettiğimi düşünüyorum, önünü kapatıyorum ulan diye mal mal triplere giriyorum. sonrasını, ertesini ölçüyorum tartıyorum.. ben bunlarla boğuşurken uyuma yeaaa diyo çocuk gibi. nazını sevdiğim ya. ne? diyorum. ben uyumadan uyuma ya saçımı sev diyo. basıyorum kahkahayı. gerçekten böyle güzel insanlar kalmış mı? böyle içten, böyle olduğu gibi. başlıyorum çocuğumu uyutmaya, saçlarını okşamaya. ayakkabı fırçası kılıklı klagib erkek saçı gibi de değil. ipek gibi. benim şampuanım kokuyo saçında. bi kez daha tutuluyorum. koysam bi fanusa falan izlesem diyorum. kimse dokunmasa. ama durmaz ki, olmaz ki. geçmişim bırakmaz ki. ne kadar oynayabilirim, ne kadar saklayabilirim. ne kadar temiz kız olabilirim...

    öyle bişey ki panpalar, bacak aranın delik olmaması yetmiyo aslında. belki de ben buna sığınıyorum, bunla pisliklerimi temizlemeye çalışıyorum. rollerimi gibeyim.
    ···
  13. 13.
    0
    @46 bundan bahsediyorum zaten. yapmamış olmak maalesef beni namuslu kılmıyo. beyin loblarını gibeyim.
    ···
  14. 14.
    0
    gözümü açtığımda saat 12ye geliyodu. baktım kalkmış çoktan. kiralık adam diye bi kitap var, onu okuyodum o ara. komidinin üstünde bulmuş, hayırdır ne iş falan dedi gülümseyerek. * duymazdan geldim, üstümü değiştirmek için odaya girdim hemen, malum dolap her daim boştur. yemeksepetini sömürürüz genelde. kahvaltılık hiçbişi yok. giyinirken kapıdan beni izlediğini son anda gördüm. kimsenin bakmadığı gibi bakıyodu. yine anlamazdan geldim. sanki kendimle savaşımın farkındaydı. inadına sürün benim için diyodu. canın yansın diyodu. kapıdan çıkarken tuttu kolumdan, durdurdu beni. arkamdan sarıldı. sonra kendine çevirdi, alnımdan öptü.

    dışarı kendimi nasıl attım bilmiyorum, ağlıyorum bildiğiniz zöngür zöngür. korkuyorum çünkü. acı çekmek, bi başkasını düşünerek yaşamak istemiyorum. geldim, ağladığımı anladığını sanmıyorum. ben en çok patatesli poğaça severim, onun da favorisi oymuş. gömüldük beraber. hava yine anasının amı gibi, klima açmadan adriana lima gelse gibişemezsin. o yüzden libidom yerlerde. hiç aklımda yok, karnımız doysun yatarız, kalkarız vs.. bi de sabah sabah hiç çekilmez amk diyorum, gülüyorum içimden..
    ···
  15. 15.
    0
    lskdkdsffds
    ···
  16. 16.
    -1
    kahvaltı bittikten sonra bi an önce gitsin istiyodum. gitsin ve bitsin. çıkayım su sivilcesi yeni patlamış ergen tribimden. televizyonu açar mısın? dedi. kalktım, açtım. farklı koltuklarda oturuyoduk. bilerek oturmadım yanına, soğuk durdum. sanki daha 4-5 saat önce altında inleyen ben değilmişim gibi. * neyse..

    ne alakaysa az uyuduğum zamanlar hep kendimi pis hissederim. kalktım duşa girdim. kapıyı da kitledim yine gelmesin, çelmesin aklımı diye. çıktığımda bi garipti. o duygu dolu adam gitmiş, yerine 20 yıllık memur ve beyaz atletli kocam gelmişti. ben yokmuşum gibi davranıyodu. bişey mi oldu? dedim. anlamıştım aslında n`olduğunu. benim duşta olmamı fırsat bilip bilgisayarımı kurcalamıştı. kaç adam tanıdın böyle? dedi. başımdan aşağı kaynar sular inmişti o an. özel dosyalarımı karıştırmış, hatıra olarak sakladığım log, görsel vs.. ne varsa görmemesi gereken görmüştü. düşündüğün gibi değil, makarasınaydı onlar derken hepten batırdım. kendimi aklamaya öyle odaklanmışım ki çemkiremedim bile. ne hakla benim bilgisayarımı karıştırdın diyemedim. gelmedi aklıma. artık sıfırdım gözünde. yatak arkadaşıydım. dostları arasında böbürlenerek taşak çevireceği, ondan bilmem kaç yaş büyük olgun hatundum. nefret ettim kendimden, yaptıklarımdan, yaşanmışlıklarımdan..
    ···
  17. 17.
    -1
    insan gerçekten yanındayken hiçbişeyin kıymetini bilmiyo panpacıklar, basmıyo bi türlü kafası. şu an ki aklım olsa karşısında diz bile çökerdim. ona nasıl kapıldığımı, içimde neler büyüttüğümü buraya yazmak yerine yüzüne söylerdim. yapmadım. pek pişman da değilim aslında. ya da pişmanım ne gibse işte..

    içeri odayı toplamaya gittim. yavaş yavaş defol artık moduna girmiştim. yerdeki elbiseme, iç çamaşırıma baktım. ilk kez içim acıdı lan. belki de uzun zaman sonra ilk kez utandım. son kez sevişmek için burdayım der gibi bitti hemen arkamda. ilgilenmemeye çalıştım. sonrası malum. yine kendimi üstünde, terlerimiz, tenlerimiz birbirine karışmış buldum. insan insana nasıl doymaz o an anladım sanırım. boynunu ısırmışım farkında değilim. hafif kızarmış bebek teni. görürsün sen dedi, anlamadım ilk başta bön bön bakıyorum. tam göğüs çatalıma bi iz yaptı ki, en baba kurbanlık koyun mührüne taş çıkarır. ulan yazın bağrındayız, dedim naptın sen amk. napıcam, nasıl kapatıcam deli oldum. * güzel zamanlardı..
    ···
  18. 18.
    -1
    saat öğleden sonra 4e falan geliyodu artık, ebesinin nikahında oturduğu için gitmesi gerekiyodu. pazar, istanbul-iftar trafiği malum.. sanki gider ayak yapılan sipariş bi sevişmeydi. bi daha görüşmicez depolayalım işte, alacağımı alayım der gibiydi.. dayanamadım. gitmesen olmaz mı, kal bugün de nolcak ki dedim. bilmem olur mu falan dedi. nolcak yeaaa, ben sabah çıkarım iş var malum, sen uyursun dedim. yok ya gideyim, iftara yetişeyim dedi. peki dedim.

    içeri geçtik yine tv başına. son dakikalar artık. hazırlanmaya başladı. hayran hayran izliyorum. insanı yoldan, izden çıkarıyo her lafı, her hareketi.. dayanamayıp çıkarıyorum içimdekileri, bi daha görmek için garanti dileniyorum.

    -önümüzdeki hafta yıllık izne ayrılıyorum gitmeden görüşür müyüz?
    -görüşürüz tabi.
    -bişi sorcam biz neyiz peki? fakbadi miyiz?
    -insan fakbadisine seni seviyorum der mi?
    -ne zaman dedin?
    -bütün gece içimden söyledim..

    cevap veremedim. hayatımda ilk kez birinin beni sevmesi, bu kadar havalara uçuruyodu. mutlu hissetmemi sağlıyodu. kapıdan çıkarken bacı kardeş gibi ayrıldık. öpmeye, vedalaşmaya yeltenmedim bilerek. merdivende ayakkabısını düzeltirken kapatmak üzereydim bana döndü. ize baktı güldü. komik mi? diye çıkıştım. hatıra dedi. eğildi öptü dudaklarımdan ve gitti. son kelimesiydi hatıra. o günden sonra bi kez bile görmedim nur cemalini..
    ···
  19. 19.
    0
    çoğzülüyorum lağn :(
    ···
  20. 20.
    0
    çoğözlediğm :(
    ···