/i/Tespit

  1. 1.
    +50 -7
    Evet beyler. Bugün sizlere yeni bir araştırma sonucu ile geldim. Biraz moralim bozuk. Öksürüğüm var. Bide çay bitti. O yüzden çokta eğlenceli bir yazı yazamayabilirim. Ama gene de okuyun bişey kaybetmeyeceksiniz. Garanti veriyorum.

    Şimdi biz ne yaptık ? Cinsiyet dediğimiz kavramı ikiye ayırdık. Cinsiyet dediğimiz olay kadın ve erkek arasındaki fiziksel ve biyolojik farklılıkları gösterir. Fakat toplumsal cinsiyet dediğimizde kadın ve erkeğin rolleri ve sorumlulukları işin içine girer.

    Toplumsal Cinsiyet Algısı



    Toplumsal cinsiyet algısı çeşitli yönlerden ele alınabilir. içinde bulunduğumuz kültüre göre, sosyal çevreye göre, gelenek görenek veya inançlara göre farklı şekillerde şekillenir. Ve diğer kültürlere göre farklılık gösterebilir. Bu algı daha biz sır sıpayken, zütümüzde tak oluştuğunda ortaya çıkar. Ve ilk ana rahminden çıkıpta züte ilk şaplağı yediğimiz zaman birden bire oluşur. "Kız ve erkek isimleri". Hangi ismin kız ismi veya hangi ismin erkek ismi olacağına toplumsal cinsiyet algısı karar verir. Toplumda önceden beri süregelen bu algıyla beraber kız ise kız isimlerinden erkek ise erkek isimlerinden bir tanesini koyarlar. Bundan sonra da alacağımız roller belirlenir. Eğer bir kız ise daha narin, şeffaf veya yumuşak oyuncaklar ile oynamasını, pembe kıyafetler giyip pofidik şeylerle tatlılaştırmaya, sevimlileştirmeye çalışılır. Kız oyuncağı veya erkek oyuncağı diye ayrıştırılır.

    Eğer erkek ise de daha saldırgan, daha sert davranması beklenilerek böyle bir algı oluşturulur. Çocukta böyle bir beklenti yaratılır. Mavi kıyafetler, savaşı ve kavgayı destekler tutumlar gözlemlenir. iki tane küçük kız çocuğunun birbirinin saçını çektiğini gördüklerinde ebeveynler aşırı tepki verip ne yapıyosunuz siz bu yaptığınız çok yanlış diye koşup çocukları ikaz ederken , iki tane oğlan çocuğunun birbirlerinin kafasına vurarak oynamasını gören ebeveynler iştaha gelip "bah bah hikmet benim oolan nası şaklatıyo senin gafaya. vur oolum vur. vur gel bide hikmet aaabiyin gafasına vur ahahah" diye gevrek gevrek gülme sebebi olur. Bu erkek çocuklarda daha sert ve daha saldırgan, savaşçı avcı toplar erkek mantalitesinin yerleşmesine yol açar. Kızlar içinse daha çok ev içerisine yönelik, kabullenir tarzda bir beklenti oluşur ve diğer insanların ihtiyaçlarını ve önemliliklerini kendi ihtiyaç ve gereksinimlerinden önce tutarak değerli olduğunu hissetmesi sağlanır.

    Yani biraz daha örneklerle açarsak, Erkeklerin toplumdaki yeri dediğimiz zaman erkek olan bireyin sert, duyguları ile hareket etmeyen, ince ruhu çok fazla olmayan, maskülen bir yapısı olan şeklinde tanımlarız. Kadının toplumdaki yeri dediğimiz zamanda ince, narin,zayıf, duygusal, çıt kırıldım, hanım hanımcık şeklinde tanımlarız. Ve bu tanımlara uyanlar bizim için eftaldir. Yani uygundur. iyidir güzeldir hoştur. Fakat tanım dışında kalanlar bizim için normal değildir. Ve hoş karşılanmazlar.

    Mesela en basitinden pembe rengin kız rengi olduğu bir toplumsal cinsiyet algısıdır. Veyahut mavi rengin erkek rengi olduğu. Buse isminin kız ismi olması da aynı şekilde. Veya zeynep isminin. Veya hepsini geçtim. Kızların barbi bebekle oynamasını öngören ve erkeklere de sürekli araba, kamyon traktör falan alıp onlarla oynamasını öngören zihniyette tamamen toplumsal cinsiyet algısından kaynaklanmaktadır.

    Halbuki kız rengi/erkek rengi diye bişey olmadığı gibi kız oyuncağı erkek oyuncağı diye bir şey de yoktur.

    Toplumsal cinsiyet algısının getirdiği dezavatajlar ve olumsuzluklarda vardır elbette. Bunları da mantık dahilinde beraber sıralayalım bak.

    1- Mesela atıyorum pembe triko giymek isteyen bir erkek toplumsal cinsiyet algısı yüzünden giyip gezemez. Halbuki bence açık renk kot pantolon üzerine pembe triko ve üzerine de siyah kaşe mont tercihi gayet ideal. Yakışıklı bile olursunuz.

    2-Kamyon yerine bebekle oynamak isteyen, mavi yerine pembe renk kıyafet giymek isteyen, maskülen yerine duygusal erkek olmak isteyen birisi toplumsal cinsiyet algısı yüzünden kendi erkekliğinde bir problem olduğu kanısına varabilir. Kendini yanlış anlayabilir ve gay olduğunu düşünebilir. Bu durum toplumsal baskı şeklinde üzerine uygulanır ve pgibolojik sorunlar yaşar. Ve haliyle ölüme kadar gidebilir. Sosyal hayatı mahvolur. ki örneği derinleştirirsek ne kadar ciddi bişey olduğunu görürsünüz hepiniz.

    3- Saçlarını uzun ince yerine kısa kestirip dikerek gezmek isteyen bir kız toplum tarafından hoş karşılanmaz. Veya etek yerine kot pantolon ve gömlek giyip dolaştığında "bu ne la böyle erkek gibi lezdir amüniyüm bu kesin" diye arkasından konuşulur. Ve bu da o şahıs için rahatsız edici bir durumdur.

    4- Toplumun güzellik ve zerafet anlayışı tamamen kendi kendine oluşmuş dogmalardan ibaret kalır ve yeniliklere verilecek tepkiler aynı dogmaların eseridir. Yani atıyorum uzun sarı saçlı bir erkek travesti gibi görünür. Ve toplumsal algı neyi güzel buluyor neyi zarif ve zerafetli buluyorsa bizlerde bundan etkilenir onlardan hoşlanır, onlardan zevk alırız. Bu da kişilerin özüyle çelişir ve şuan çağımızın hastalığı olan gereksiz depresyon baş gösterir. Durduk yere içiniz sıkılır ve hiçbişeyden mutlu olmaz memnun olmazsınız. Bunun neleri etkileyebileceğini de tartışmayalım şimdi gerek yok.

    Evet beyler. Aşağı yukarı bir kaç örnek ile konuyu anlatmaya çalıştım. Umarım faydalı olmuştur. Pek havamda değilim o yüzden aşırı trollkrali yazısı olmadı. Ama idare edin artık bugün yazmasam unuturdum şimdi bunu. Ekgib kalmasın. Beni ararsanız eğer cem karacanın mavi liman şarkısıyla bi kahve için. Arkanızda bir dal sigara ile belireceğim. Şimdilik hepinizi algı uçlarınızdan öpüyorum. Kendinize çok iyi bakın. Görüşmek üzere.
    Tümünü Göster
    ···