/i/Tespit

  1. 1.
    +28 -33
    Atatürk'ün olduğu zamanlardır. Bunu kısa bir yazıyla kanıtlayabilirim. Kurtuluş Savaşı evet Kurtuluş Savaşı. Şimdi biraz o zamanları hatırlayalım..

    Mondros Mütarekesinden sonra, anlaşmayı imzalamış olan ülkeler anlaşmanın
    öngördüğü koşullara uymamışlardır. Çeşitli bahaneler öne süren itilaf Devletlerinin ( Fransa, ingiltere ve italya ) Donanmaları istanbul'a gelmiş, Adana vilayeti Fransızlar tarafından, Urfa ile Maraş vilayetleri ise, ingilizler tarafından işgal edilmiştir. Antalya ve Konya'da italyan askerleri, Merzifon ve Samsunda ise ingiliz askerleri, hemen her yerde yabancı subaylar, yetkililer ve ajanlar vardır. Yine itilaf Devletlerinin onayıyla Yunan Ordusu'nun 15 Mayıs 1919'da izmir'e çıkması üzerine, Mustafa Kemal Anadolu'ya gitmeye karar vermiş ve 16 Mayıs 1919'da, "Bandırma" isimli küçük bir tekne ile istanbul'dan ayrılmıştır. Mustafa Kemal, Anadolu'ya yapacağı bu yolculuğu esnasında düşmanlarının bu gemiyi batırmayı planladıkları konusunda uyarılmıştır. Ama o bundan korkmamış ve 19 Mayıs 1919 Pazartesi tarihinde Samsuna ulaşarak Anadolu toprağına ayak basmıştır.

    işte bu tarih, Türk iSTiKLAL SAVAŞININ başlangıcıdır. Mustafa Kemal bu tarihi daha sonra kendi doğum tarihi olarak da seçmiştir.

    Böylece, Anadolu'da bir ulusal direniş dalgası oluşmuş, Doğu’da Erzurum'da da bir hareketlilik başlamıştır. Mustafa Kemal hızlı bir biçimde hareket ederek tüm organizasyonun başına geçmiştir. 1919 yılının yazında yapılan Erzurum ve Sivas kongrelerinde ulusal bir sözleşme ile ulusal hedefler ilan edilmiştir.

    istanbul'un, işgal kuvvetlerince işgal edilmesi üzerine, Mustafa Kemal, 23
    Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisini açarak merkezi Ankara olan yeni ve
    geçici bir hükümet kurmuştur. Mustafa Kemal aynı gün Meclis Başkanlığına getirilmiştir.
    Bu sırada Yunan Ordusu da, Çerkez Ethem'in ayaklanmasından yararlanarak ve onunla işbirliği içerisinde Bursa ve Eskişehir yönünde harekete geçmiştir. Ancak 10 Ocak 1921
    tarihinde, düşman kuvvetleri Batı Cephesi Kumandanı Albay ismet inönü ve orduları tarafından çok ağır bir yenilgiye uğratılmıştır. 10 Temmuz 1921 tarihinde ise, Yunan Ordusu beş tümen ile Sakarya'ya bir cephe saldırısı başlatmıştır. 23 Ağustos tarihinden 13 Eylül tarihine kadar aralıksız olarak süren büyük Sakarya Savaşı sonrasında, Yunan Ordusu yenilmiş ve çekilmeye zorlanmıştır.

    Bu savaş sonrasında, Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal'e Gazi ve Mareşal unvanlarını vermiştir. Düşmanlarını ülkesinden kovmaya kararlı olan Mustafa Kemal, 26 Ağustos 1922 sabahında, ordularına saldırıyı başlatma emrini vermiştir. 30 Ağustos 1922 tarihinde, tüm düşman kuvvetleri Dumlupınar'da ya öldürülmüş ya da esir edilmiş, düşman ordularının Kumandanı General Trikupis esir alınmıştır.

    9 Eylül 1922 tarihinde Atatürk’ün “ORDULAR! iLK HEDEFiNiZ AKDENiZDiR, iLERi!... ” emriyle, kendilerini kovalayan ordularımızdan kaçmakta olan düşman kuvvetleri izmir yakınlarında denize dökülmüşlerdir.

    Olağanüstü askeri bir yeteneğe sahip olan Mustafa Kemal komutasındaki Türk kuvvetleri yurdu işgal etmiş olan Müttefik kuvvetlere karşı bir istiklal mücadelesi vermişler ve sonunda bütün cephelerde zaferler kazanmışlardır. 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Antlaşmasının imzalanmasıyla, hem bu zafer hem de bu zaferin ürünü olan yeni Türk devleti tüm dünyaca tanınmıştır. Mustafa Kemal, yeni, sağlam ve dinç bir devlet kurmuştur. 29 Ekim 1923 tarihinde, yeni Türk Devletinin idare şeklinin Cumhuriyet olduğunu ilan etmiştir. Ve Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı olarak seçilmiştir.

    Kısaca ATATÜRK olmasaydı biz şuan hristiyan olacaktık. Türk ırkı diye bir şey kalmayacaktı. Bunun farkında değil bazı dıbına kodumunun yobazları
    Tümünü Göster
    ···