/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 1.
    +5 -1
    Bir gün önce kahvedeki gazete sayfasını kimseye çaktırmadan, itinayla koparıp cebime koymuştum... Ertesi gün, soğuk bir kış günüydü... Evde kimse yoktu... Kömürü AKP'nin dağıtmadığı dönemlerdi... Sobayı yaktım; bir hayli uğraşmıştım... Tam o sırada kapı çaldı; komşu Necla abla üzerinde dekolteli siyah buluzuyla karşımdaydı... Kış günü üşümüyor muydu bu kadın ! Ne önemi vardı; az sonra içeri girecek; kocam beni gibemiyor, aaaa senin MALAFAT ne kadar büyük diyecek, şapur şupur ağzına alacaktı...
    AMA bunlar olmadı ! Bir an kendime geldim ve gocuğumun (o zamanlar mont da yoktu) cebindeki gazete sayfası aklıma geldi !!!
    Hülya Avşar ve Sibel Can aynı sayfadaydı ve olanlar oldu: içerisi bir hayli ısınmıştı, Sibelle Hülya tüm hünerlerini gösteriyorlardı... Üçümüz ateş gibi yanıyorduk... Yangın yerine itfaiye ulaştı ve sonunda hortumdan suyu akıttı...
    Gazete sayfasına attırmıştım ! Sonra onu sobaya attım ve yaktım... Ama bu hiç bitmeyecek bir yangının sadece başlangıcıydı ve o itfaiye hortumu daha nice sular sıkacaktı; alevlerin sardığı yangın yerlerine...
    Sonra televizyonu açtım... Star TV, renkli yayına geçeli bir yıl olmuştu ama bizim televizyon hala siyah beyazdı. Değişik bir cizgi filmle karşılaştım. Kamplumbağa ve ninja karışımı 2 ayak üstünde duran tipler kılıç, mınçıka ve sopa kullanarak dövüşüyordu... Ustaları konuşabilen bir sıçandı. Hülya ile sibeli çabucak unutup kendimi bu ilk defa gördüğüm filmin ahengine kaptırmıştım... Yıl 4 Haziran 1991'di...
    Bir görselle ilk 31'imi çektiğim gündü ve o günden sonra görsellerin müptelası olmuştum. Dergi dönemlerinde arkadaşlarla takas edilen dergiler, komşulu-edebiyat öğretmenli hikayeler... Sonra video keset dönemleri... Almanya'dan akrabanın getirdiği Alman gibiş kasedini videosu olan 1 arkadaşın evinde toplanıp 15-20 kişi izlemeceler... Sonra VCD dönemi; çalışmayan CD'leri kolonya ile silip düzeltmeye çalışmalar... Biz görsellerle 31'in dibien vururken teknoloji acımasızca ilerliyordu ve DVD dönemi kapıyı çalmış evimize konuk olmuştu. Okuldan dönünce "evde kimse olmasa da Rus pazarındaki tezgahtan aldığım DVD'yi takıp attırsam" duaları...
    ve teknoloji hiç acımadı bilgisayarlar tabletler çıktı; xhamster'lar, xvideos'lar gibi sitelerde milyonlarca ferre bir tıklamayla karşımızda ŞiMDi ! karşımızda ama tadı var mı ?
    Yok elbet yok ! 4 Haziran 1991 günü, Hülya ve Sibelle başladığım bu yolculukta o iLK günün hazzını, mutluluğunu ve kalitesini bir daha bulamadım. ve Ninja Kaplumbağaların yayınlandığı o ilk günkü bölümünün tadı da başka hiçbişr bölümde yoktu. Her ne kadar 3 sene boyunca siyah beyaz izlesem de; okuldaki binler mavi maskeli Leonardo, kırmızı maskeli Raphael... gibi cümleler kursa da benim için hepsi "siyah" maskeliydiler... Ben onları silahlarından tanıdım, silahlarından ! Renkler önemli değildi çünkü hayatın renklendiğini sandıkça eskinin "siyahlığıydı" özlenen...
    Sözlükteki ergenlerin ASLA anlayamacağı duygular bunlar...
    ···
  1. 2.
    +2 -1
    mağara soğuk muydu
    ···
  2. 3.
    0
    okuyanı gibsinler
    ···
  3. 4.
    0
    Özet geç bin
    ···
    1. 1.
      -1
      Ananın dıbına bile düşmemiştin o tarihte ! Al sana özet bin
      ···
  4. 5.
    +1
    özet fakirliği renklerle değil siyahın tonlarıyla yaşamış bir zamanı anlatiyor
    ···
  5. 6.
    0
    Splinter ustaya bakıp osbir çekmiş bin okumayın
    ···
  6. 7.
    0
    güzeldi panpa
    ···