yeşil gözlü kumral kız

dıbına koyim moral bozmasınız olmaz idim ben cezamı çektim ipneler

hızlı yaz amk

Kapı çalmıştı ona baktım

çok saçma anlatıyorsun az yazılmış hikayelerden feyzlenip yazsaydın keşke

Ne söylediğini anlamıyordum ki dilim damağım her yerim kurudu gitmişti sanki.ben yaşıyormuyum Neydim acaba. allahım keşke bana bakmasaydı o kadar insanın önünde ya şimdi anlaacaktım ben nasıl cevap verecektim dıbına koyim. belkide bana demiyordu aklımdan hemen bu olasılık geçti rahatladım biraz ama hayır iyice yaklaşmıştım ve bana bakıyordu. günaydın diyordu bana ama benden de hamle gecikmedi. sanki senelerdir sohbetim varmış gibi oldukça cool bi şekilde "günaydın nasıl ya " dedim. Ulan Nolu bana ya .ağzım dilim nasılda çözüldü dıbına koyim. sonra ben bu durumu araştırdım biraz .ilkel zamanlardan kalma olduğunu düşündüm çünkü ilk insanlarda herseyden korkarmış ancak korkunun ecele faydası yok misali tehlike durumunda da mağarasını korumak adına beyin fonksiyonları tamamen vucüdü ele geçiriyor ve otonom sinir sistemi yani ciğerlerin biz uykudayken bile hava almasını sağlayan sistem veya kalbi durduramamız gibi düşünebilirsiniz. evet en cool hakimler cevaplamış ve tehlike yi uzaklaştırmıştım.

ankarada geçen bir hikaye dinlerim rezerve

Günaydın nasılsın ya deyince onda da büyük bir rahatlama görmüştüm .kafe çok kalabalık olduğu için yer bulmak imkansızda hele de sabah vakti. zaten amacım da oturmak değildi.ama oturmazmısın deyince hemen bi kaç arkadaşlarınyanına gitmemi gösterir hareket yaptım ama oturmuştum sonunda .

Bi çay daha alabilir miyim diye seslendi garsona.ben de arada bi kafa ile selamlaştığımdan rahatım ama ne diyecektim dıbına koyim bundan sonra hem ben neden oturmuştum ki buraya .benim acilen gitmem gerekiyordu ve hiç yapmadığım şeyleri yapıyordum hayatımda. hiç geç gitmemek gibi iş yerime

O kadar yiyorduki simidini sanki dünyada ondan başka kimse yoktu. batıkentte oturuyorsunuz dimi dedi bana evet dedim .görüyorum sizi sabahları bayağı telaşla oluyorsunuz sizde erken kalkmayı sevmiyorsunuz benim gibi dedi. yani dedim bende hafta sonlarıda tam tersi oluyor dedim erken kalkarım ne hikmetse diye devam ettim bende .o konuşmaya devam ediyordu ama ben yemin ederim kendimi zor zaptedebiliyordum memelerine bakmamak için. yani gözüm bir kaysa sonradan gözgöze gelsem ne uyandırdım anlatamam. bakmamak için kendimi öyle zorluyordum ki o esnada gözümden çıkacak dumanlar vapur yürütürdüm valla

Gerçi bana saçlarına ve gözlerine bakmak yetiyordu. evet yaşı benden büyüktü aynı filmlerde izlediğim gibiydi .35 40 yaşları arasında mükemmel güzelliğe sahip bir kadın duruyordu karşımda .benden sonuçta 7-8 yaş büyük olmalıydı(tam 8 yaş fark varmış ayı ayına hemde ).üzerindeki limon sarısı elbisesi ve gelen kokular yüzünden kendimi boşluğa bırakır gibi hissetmiştim. ulan ne geçim derdi ne başka birşey hayat buydu işte ya .yaşamak denen şey buydu. halbuki sadece konuşuyorduk ama o kadar özlem duymuştum ki üniversiteden beri çalışıyormuşum .unutmuştum artık bir kadınla heyecan yaşamayı

reserved

Kalkalım mı dedi. sanki onunla yemeğe çıkmışızda zaman bitmiş gibi gelmişti. kalkalım dedim. hesapta ödenecek birşey de yoktu zaten o kendi hesabını daha önce vermişti.ben de vermiştim. kalkarken sadece 1 lira çay parası bıraktım o kadardı yani. kalktık beraber yürümeye başladık iş yerine kadar .ama allahım ne mutluluk bahşetmiştin bana sen öyle .hayallerimin kaçınıla yürüyordum yolda .yolun sonuna geldiğimizde kolay geldin deyip bi anda çekip gitmişti. şimdi daha rahat bakabiliyordum arkadan ve yandan .böyle bir güzrllik ancak peri kızlarında birde jlo da olabilir. ankaranın sabah esintisinde o çokta kısa olmayan sarıya çalan limonu elbisesi hafiften olsa kıpırdanıyordu ya içim içimden gidiyordu.

Yemek molası veriyorum ben de gelecek az sonra yorumları alıyım

Rezerved degerlenir buralar

Vay dıbına koyim diyordum şimdi ben kadınla yürüdüm mü la diyordum ama bir daha nasıl buluşurum nasıl konuşurum artık onun hayalini kurmaya çalışıyordum. arkadaşlarımın yanına gittim ama ağzım kulaklarımda ne yediğimi hatırlıyorum nede yapacağım işi. kızlar var grupta.ama birtanesinin gözlerinden çok çekinmiştim öyle bir baktı ki namussuz karı sanki ben bir taklar yeminimde herşeyi anlamış gibi bakıyordu. unuttum sonra işlere daldım ama arada da düşünüyordum güzel güzel onu.

Bu arada ben kendimi tarif etmeyi unuttum.bir ciksenbeş boylarında zayıf olmayan ama kiloluda durmayan (hafif göbekli ama gömleğe güzel saklarım) gür dalgalı saçlı güneşe gelince yeşil yoksa açık ela gözlü bir mühendisim. erken yaşta aşk evliliği yapmıştım. ankarayı çok severim ve batıkentte metroya yakın yerde oturuyordum. batıkentin de bi özelliği var aşırı derecede Milf içeriyor olması. uzaktan hep görürüz ama bir tanesininde benimle konuşacağı hiç aklıma gelmedi.

Ertesi günün sonlarına yaklaşıyordum iş yerinde.ben de arar arar çay almaya onun katına çıkıyordum ama göremiyordum bir türlü. sonradan bir el tuttu kolumdan ya biz sene tanışmadık sürekli buradayım ama dedi.ben Celal dedim bende Nuran dedi. böylelikle tanışmış olduk bizde. çayı aldık hep beraber arkadaş grubuyla beraber balkona çıktık. nuran alımlı bir kadındı ama kimsenin ona cüret edip te birşey söylediğini görmemiştim. herkez bir şekilde saygı duyuyordu ona.ya görmüş olduğu eğitime ya da güzelliğine saygı duyuyorlardı.

Gel zaman git zaman benimde artık utanmam kalkmıştı üzerimden ve arkadaşlarımı bekler gibi yaptığım zamanlarda eve beraber dönüyorduk nuranla. başlarda çok konuşmuyordum oda konuşmuyordu ama ben hep merak ediyordum evlimi kocası ne iş yapıyor filan diye .ancak o konulara hiç girmiyor havadan sudan konuşmalara devam ediyorduk. bazı sabahlar ayda akşamlar birbirizimizi göremeyince rahatsız oluyor artık birbirimizi bekliyor ve gelmediğimiz zamanlarda arayıp nerede olduğumuzu öğreniyorduk.

Bende iyice alışmıştım. sabahları işe gitme nedenim olmuş akşamları ise koşa koşa kapıya kadar çıkıyordum. almıştı beni bir rüzgar artık gidiyordum nereye savurursa. mümkün olduğu kadar evlede ilgilenmek istiyordum ancak aklım fikrim hep nurandaydı.

Aramızda hep bir uzak arkadaşlık ilişkisi vardı. sabah metroda göremeyi parası bile yanına geldiğimde aramızdaki yaş farkını nasıl ediyorsa bir şekilde hissettiriyordu bana. izin vermiyordu ona çok yaklaşmama ama ben de zaten çok profesyonel olmadığım için o ne yaparsa otomatik an uymak zorunda kalıyordum.ama hayatıma iyimi de girmişti. sonuçta bir erkketim ve böyle bir durum karşısında heyecanlanmamamk elimde değildi. herfün güzel elbiseler giyiyor ne çok küçük kızlar gibi giyiniyor nede yaşından büyükler gibi kapanıyordu.tam kararında giyiniyor ve bana her zaman müthiş geliyordu.