1. 8.
    0
    1830’lu yıllarda tüm ingiltere’ye korku salan ve hâlâ canavar mı, uzaylı mı, yoksa üzerine gizli kıyafetler giyen çılgın birimi olduğu bilinmemektedir.
    Jack’i görenlerin anlattıklarından ortaya çıkan sonuç; uzun boylu, zayıf ama çok güçlü, siyah pelerin giyen, büyük ateş gibi parlayan gözleri olan, 9 metre yükseğe sıçrayabilen ve en ilginci ise beyaz ve mavi şekilde ateş tüküren bir yaratık olduğudur.
    ilk olarak Eylül 1837’de görüldü. Gecenin ilerleyen saatlerinde işinden eve dönen bir adam, mezarlık yakınlarında bir karartı gördü. Mezarlık demirlikleri 3 metre olmasına rağmen hiçbir zorluk çekmeden sıçarayarak demir parmaklıkları aşarak iş addıbının önüne çıktı. Sivri kulakları ve kıpkırmızı parlayan gözleri vardı. Bu ilk görülme olayından sonra, Zıplayan Jack üç kadın ve bir erkeğin birlikte yürüdüğü sırada önlerine çıktı. 3 kişi kaçarken, grupta bulunan ‘Polie Adams’ geri kaldı ve kaçamadı. Polie’yi yakalayıp göğsüne yapıştı ve karnını pençeledi. Bu saldırı sırasında şuurunu kaybedip bayılan genç kızı polis daha sonra baygın şekilde buldu ve hastaneye kaldırdı.
    Daha sonra 28 Şubat 1838’de evde bulunan 18 yaşındaki Jane Alsop çalan kapıyı açtığında, karşısında siyah cübbeli bir adam gördü. O zaman ingiliz polisleri bildiğiniz üzere, siyah cübbe giyiyorlardı. Ve kapıdaki adam: Ben polisim, lütfen hemen bir ışık verin sokakta Zıplayan Jack’i sıkıştırdım diye bağırıyordu. Jane ışık almak için içeri gitti ve bir mum alıp geldi ancak Jane’in getirdiği mum kapıdaki adamın yüzünü aydınlatınca Zıplayan Jack olduğunu anladı. Aniden kızın yüzüne mavi ve beyaz bir gaz püskürttü. Jane çığlıklar atıp kaçmaya çalışsa da başaramadı. Çığlıklardan dolayı telaşlanan Jack oradan kızı bırakarak oradan uzaklaştı. Olaydan sonra Jane görevlilere Jack’i şöyle anlatıyordu: Kafasında büyükçe bir kask vardı, polislerinkine benzeyen bir elbise giyiyordu ve elleri çok soğuktu hatta buz gibiydi ve pençeleri vardı. Çok güçlüydü ama en korkunç yeri gözleriydi. Ateş topuna benzer gözleri vardı.
    1843’lü yıllara kadar Jack Londra’yı dehşete boğdu. Görüldüğü başka bir sırada, kendine şeytan süsü vermişti ve boynuzları vardı. 1846 yılında ise Jack, Jacop Adası’nda görüldü. Jacop Adası ilkel ve garip bir yerdir. Bir bölümü sular altında kalan karanlık, ıssız ve içler ürperten bir yerdir. Jack burada bulunan evlerin birinin odasında, hayatını hayat kadınlığı yaparak kazanan 13 yaşındaki Maria Davis’i sıkıştırdı. Kızın yüzüne alevler fışkırtıp onu suyun içine attı. Olaydan sonra polisler kızın cesedini günlerce aradıktan sonra buldu. Zıplayan Jack en büyük eylemini 1877 yılında Aldershot Barrack’da gerçekleştirdi. Bölgede bulunan Askeri Kampta nöbet tutan asker, bir karartı gördü. Ve birden kendisine yaklaşan bu karartıya durmasını söyledi. Karartı birden kayboldu ve askerin yanında belirdi ve askere birkaç tokat attı. Asker bu olaydan sonra tokat atan kişinin ellerinin, buz gibi soğuk ve ıslak olduğunu söylemiştir. Jack Albershot’ta birçok kez askerlere saldırıda bulundu. Bu saldırıların birinde, askerlerden biri Jack’e ateş açtı ama Jack yara almıyordu ve mermiler dağılıp eriyordu.
    Jack için ortaya birsürü teori atıldı ama gerçek bir ipucuna veya kanıta rastlanamadı. Jack hiçbir zaman yakalanamadı ve yapılan bu saldırılar büyük bir sır olarak kaldı.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 7.
    0
    ibretlik amk
    ···
  3. 6.
    0
    özet gçersen svinirm cnm .s .s .s
    ···
  4. 5.
    -1
    vay amnk adam zıplayak ünlü oldu, ben gibişiyorum gibtiğim karının haddi hesabı yok kimse beni yazmıyor ama ..
    ···
  5. 4.
    +1
    amk dışardan tangırtı geldi ebem gibildi
    ···
  6. 3.
    0
    okudum panpa hoşuma gitti verdim şukunu
    ···
  7. 2.
    0
    yok panpa o ezio auditore
    ···
  8. 1.
    +14 -1
    Zıplayan Jack (ingilizce ismi Spring Heeled Jack) bir canavar mı, uzaylı mı, yoksa üzerinde gizli aparatlar saklı bir kostüm giyen çılgın bir bilim adamı mıydı? Bu soru hala tüm dünyada sorulmaktadır. 1830 yılında bu adam tüm ingiltere’ye korkutmuştu. Görenler onu uzun, zayıf, güçlü, ile siyah pelerin giyen ve 6-9 metre kadar sıçrayabien bir insan olarak tanımlamaktaydılar. Büyük noktalar şeklinde gözleri ve burnu olan, garip beyaz ve mavi ateş tüküren bir yaratık olduğu da rapor edilmişti.
    ilk olarak 1837 Eylülünde görüldü. Gecenin geç saatinde işinden evine dönen bir iş adamı mezarlık demirleri üzerinde garip bir karartı gördü. Mezarlık parmaklıkları 3 metre yüksekliğinde olmasına rağmen, yabancı bunları hiç zahmet çekmeden tırmandı ve karşı tarafa geçerek adamın yolunun önüne çıktı. Sivri kulakları vardı ve gözleri kırmızı parlıyordu; burnu da dik ve sivri idi.
    Bir süre sonra Zıplayan Jack 3 kadın ve bir erkeğin içinde bulunduğu bir gruba saldıracaktır. Hepsi kaçtıysa da Polly Adams geri de kaldı. Zıplayan Jack onu buluzundan yakaladı, göğsüne yapıştı ve karnını pencelemeye başladı. Bu saldırı sırasında şuurunu kaybeden genç kızı polis baygın olarak bulacaktır.
    1838 yılının 22 Şubatında 18 yaşındaki Jane Alsop evinin kapısının çalındığını duydu. Kapıyı açtığında karşısına çıkan siyah cübbeli bir adam ( zamanlar polisler siyah cübbe giyiyorlardı) “Ben bir polisim. Allah aşkına bana bir ışık getirin. Bu sokakta Zıplayan Jack’i sıkıştırdım” diye bağırıyordu. Jane babası ve iki kız kardeşi ile aynı evde oturuyordu. Adama ışık getirmek için geri döndü. Bir mum bularak adamın olduğu kapı ağzına döndü. Işık adamın garip yüzünü aydınlattı: Bu Zıplayan Jack’ten başkası değildi. Aniden kızın yüzüne mavi-beyaz bir gaz püskürttü. Kız kaçmak istediyse de, yabancı onu saçlarından yakaladı. Bu sırada olay yerine gelen kız kardeşlerden biri kurbanı içeri çekmeye çalıştı. Zıplayan Jack telaşla uzaklaşana kadar bir süre kapının önünde görültü yapacaktır. Tanıklardan birine göre Jack, Jane’nin bahcesine paltosunu düşürerek kaçacaktır. Bazı görgü tanıkları Jack’in bir suç ortağı daha olduğunu söyleyeceklerdir.
    Jane polise verdiği ifadede Zıplayan Jack’i şöyle anlatıyordu: “Kafasında büyükce bir kask vardı ve muşambayı andıran bir elbise giyiyordu. Elbiselerinden biri polislerin giydiği cübbeye benziyordu. Elleri oldukça soğuk; buz gibiydi ve penceleri çok güçlüydü. Ama en korkunçu gözleriydi. Ateş topları gibi yanıyordu“.
    Zıplayan Jack’in saldırıları ve şımarıklıkları devam edecektir. 19 ncu yüz yıl boyunca ingiltere’nin neredeyse her yerinde görülecektir. 1830ların sonuna doğru bir ara ortadan kaybolduysa da, 1840 yılından 50 lere adar zaman zaman piyasaya çıkacaktır. 1870de bir nöbetçi bölüğünü korkutacak, karanlıktan ok gibi fırlayarak ıslak ve soğuk elleri ile onların suratlarını tokatlayarak, nöbetçi kulubesinin çatısına sıçrayacaktır. 1877′de kızgın kasaba halkı sokaklarda ardından ateş edeceklerdir. O sadece kahkahalar atarak karanlığa karışacaktır.Bugün Zıplayan Jack’in kim veya ne olduğu hala bilinmemektedir. Onunla ilgili bir çok kitap, çizgi roman ve bir de sinema filmi vardır. Ve tabii pek çok teori ve sansasyonel açıklaması vardır.
    bunlar yapılmış illüstrasyonlar araştıranlar görecek ki bunlardan binlerce var
    http://www.slemen.com/springio.jpg
    http://saklisite.files.wo...layan.jpg?w=261&h=293
    http://saklisite.files.wo...ayan2.jpg?w=298&h=385
    buda filmden bir kare
    http://www.devon-cornwall...03/spring-heeled-jack.jpg
    Tümünü Göster
    ···