Dayımın cesareti beni şaşırtmamıştı. Dayı bu da güçlü müydü ifrit miydi dedim, hayır ifrit değildi ama güçlüydü dedi. Sen daha güçlüymüşsün dedim , dayım bu aralar gülmeye başlamıştı.
Göle vardık dayım küllerini göle döktü ardından geri dönüp gerçek imamı bekledik. imam gelince dayım buralarda paranormal olaylar çok olur mu diye sordu, imam da aşırı olmaz ama anlatılan hikayeler vardı. Birde 3-4 kişi var akıl hastanesinde yatan dedi. Dayım onlar nasıl oldu paranormal olduğunu nerden biliyorsun belki gerçekten akıl sağlıkları bozuktur dedi. Hocam kimisi ava çıkınca ateş ettikten sonra delirmiş kimisi fazla gelen çay suyunu döktükten sonra delirmiş dedi.
Dayım peki o zaman dedi elini sıktı müftünüze selamlarımı iletin diyip köyden ayrıldık. Hava ufaktan kararmaya başlamıştı dayım yorgun görünüyordu. ibrahimi arayım mı diye sordum hayır kuşu kaçırırsın direk evlerine gidelim dedi eyvallah dedim. 2 saat normal hayattan sohbet ettik zaten ihtiyacım vardı böyle bi sohbete. Profesörlük için uğraştığını öğrenci gibi ders çalıştığını vs anlattı bende okuldan falan bahsettim. Derken şehre varmıştık ama ibrahimin evi biraz uzaktaydı oraya da 30 40 dakika da vardık. Evin önüne gelince dayıma sen bekle istersen dayı dedim tamam dikkat et nolur nolmaz dedi, bıçağı versene dayı dedim napacaksın dedi nolur nolmaz dayı dedim tamam kullanmamaya çalış dedi bıçağı alıp züt cebime koydum karşıya geçip zillerine bastım