Batı'nın sürekli kendi içinde savaşlar yaşadığı, merkezi yönetimin sorunlu olduğu, tamamen dinin egemen olduğu bir medeniyeti alt etmekle, halkın yönetimde söz sahibi olmamasıyla, tarıma ve vergiye dayalı ekonomiyle övünen, Osmanlı 1299'da kurulduğunda ya da batarken imparatorlukmuş gibi 600 yıllık imparatorluk var zanneden insanlardır.

Osmanlı Batı'nın kendi içindeki sorunları halletmeye başlayıp din değil, bilim; tanrı değil, insan merkeziyetçiliğe geçmesiyle gümlemiştir. Ekonomik olarak da, savaş teknolojisi olarak da, siyasi kontrol olarak tam anlamıyla batmıştır.

Gücü elinde tutanın sözü geçer. Güçsüz olan da ezilir. Bu tarih boyunca hiç değişmedi. Ve Osmanlı ne kadar emperyalist, katil olup kendi ekonomik ve siyasi güç amaçlı işgallerini ne kadar överek anlattıysa kendi gibi inanan insanlarına aslında Batı'da aynısını yapmıştır.