/i/İnanç

İnanç
  1. 201.
    +3
    UYGURLAR’IN KURTAN TÜREYiŞLERi

    "Büyük bir Hakan varmış, Gök - Tanrı’ya taparmış.
    Üç güzel kızı varmış, hep evine kaparmış.
    “- Benim kızlarım” dermiş, “çoktan Tanrı’ya ermiş, nasıl bir insanoğlu, bu kızlara değermiş.”
    Kızları almış, gitmiş yüksek bir dağa çıkmış.
    Kızları hayran kalmış, burada gök çok açıkmış.
    Demiş:”- Burada bekleyin. Tanrı’ya dua edin. Eğer Tanrı almazsa, başka illere gidin.”
    Kızlar çok beklemişler, “-Tanrı gelmez” demişler.
    Bir erkek kurt görünmüş, kurdu benimsemişler.
    Kurt dağın etrafında, dolanmış her yanında.
    Küçük kızın kaynamış, bir aşk, sevgi kanında.
    Küçük kız demiş: “- Budur. Tanrı’nın şekli Kurt’tur.”
    Kardeşleri: “- Gel” demiş. “- Bu kurt seni yer” demiş.
    Fakat kız dağdan inmiş, kurt: “- Elini ver” demiş.
    Kurt kızı eve almış, bir mağaraya dalmış.
    Orada yaşamışlar, soyları da ün salmış."

    Türk Mitolojisi’nin hemen hemen her yerinde “Kurt” sembolüyle, “Mağara” sembolleri bir arada kullanılmıştır.

    Simdi panpalarim burda “Kurt”tan Tanrı’nın şekli olarak bahsedilmesine dikkatlerinizi çekmek istiyorum.

    Burada anlatılan “Kurt”tan, biz bildiğimiz kurdu anlarsak, şimdiye kadar olduğu gibi, işi arap saçına çevirmemiz kaçınılmaz olacaktır.

    Burada sözü edilen “Kurt” bildiğimiz kurt değildir. Maalesef bu güne kadar bu sembolün açılımıyla ilgili tek bir araştırma bile yok. Hatta Ergun Candanin ünlü araştrmacı yazar Eric Von Daniken’le yapilan röportaj sırasında aynı soruyu kendisine yöneltmiş ve kendisinden bu konuyla ilgili bir açıklama istemiş. Ne yazık ki, bu konuda bir araştırmasının olmadığını söylemis.
    ···
   tümünü göster